02-26-2011, 15:17
|
#3
|
|
|
Ben bu adamın taktiğini çözdüm.
İlk taktiği,hakaret edip,hakaret edilmesini bekleyip,'aha haakret ediyor' demesi.
Bunu hep yapıyor.
Bir keresinde 'ben de rahatsızım bu denli konuşmaktan' diyor basına,1 gün sonra referandum için otobüs üstünde konuşurken ağıza alınmayacak şekilde hakaretler savuruyor.
Sadece başbakana değil,alttan alttan ak parti seçmenine de sokuşturuyor.Tabi 12 haziranda bizzat sokuşturcaz sandığa oyları ya neyse.
2. taktiği basın önündeyse,narin konuşmaya -nonoş tarzı- dikat ediyor.Ses tonunu değiştirerek yani.
Sıradan normal şekilde konuşmuyor,evde de hiç kimse öyle konuşmaz konuşamaz zaten.Bunun dersini almış,birileri önermiş.
3. taktiği,sorularla saldırmak.
4. ve son günlerde en çok yaptığı taktik,başbakana 'yap,et' demesi.Bunun halkın üstünde daha çok etki olacağını düşünüyor.Vatandaş düşünür 'ee bu haksız olsa,haksız duruma düşeceğini bilse böyle konuşmaz' diye.Etkili bir taktik ama avucunu elbet yalayacak.
Aslında daha var da uykusuzum kafa bir dünya 
Bir de,birşeyler ortaya atıp,üstünden zaman geçmesini bekliyor.Sonra diyeceğini diyor.
Bu da ayrı bir taktik.
Başbakanımızın taktiği aslında.
Bu garip tipten farenin kavalcısı bile olmaz.
Parti içi demokrasi var der,parti içinde başkaları başka görüş bildirince partiden ihraç eder.
Her şey başkana bağlıdır der,son söz başkandan çıkar der,bakıyor ki parti içinden başka sesler çıkıyor alınan kararlara veya izlenecek yola ilişkin,hemen bunu yamalamak için bir şey daha doğuruyor,neymiş 'parti başkanı eleştirilebilirmiş.
En son arıtman canına okudu bunun,ama bu yine sus pus oluverdi.
Arap gazetecilere yalaklılığını gösterdi,bu onun için yeter.
Eminin arıtman bunu odasında oklava ile poposuna vurmuşturda.
Yapar ha.
Ha bir de muharrem ince olayı varmış ki yeni yeni duydum vah vah vah vah vah
|
|
|
|