Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08-15-2011, 01:48   #8
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Alıntı:
parabol Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İşte "müslüman", "laik" ve "kemalist" kelimelerinin icadından beri süre gelen bir tartışma konusu daha

Bu tartışmaların sonucu tamamen bu kelimelerin kişilerin zihnindeki farklı anlamlarına bağlı olduğu için bir çözüme ulaşamamıştır.

Örneğin bana göre lailklik demek din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılmasıdır. Dinsizlik değil tam tersi herkes her dini istediği gibi yaşayabilsin diye her dine eşit duran bir olgudur. Ve bu benim islamiyet anlayışıma uyar.

Ama bir başkası laikliği dini tamamen yasaklayan yok sayan bir olgu olduğunu zaten bu sayede her dine eşit mesefede olduğunu şekline tanımlar ve bu da onun islamiyet anlayışına uymaz. Ki bu tanımlamayla benimkine de uymaz.

Yani diyeceğim o ki bu tartışmaları yaparken kimin hangi olguyu kendi içinde nasıl tanımladığını bilemediğimizden tartışma asla sonuçlanmaz.
Benim ibadetlerime,benim inancıma devletin veya bir başka kişinin karışmasını asla istemem. Devlet dahi olsa, Yaratan'dan başka hiç kimse beni inançlarımdan dolayı sorgulayamaz. Hiç kimse beni ibadet etmeye de zorlayamaz. Bu kimsenin haddine değil. Dini konularda kişi sadece kendi içinde kendini yargılar.

Laiklik sadece bir idare şeklidir. Esas itibariyle devletin insanların ibadetine, dinine karışmaması, din adamlarının da dini öne sürerek devlet işlerine müdahil olmamasıdır. Buradaki sorun ise çift taraflıdır.

Bugün kendine Müslüman diyen ülkeler, halkına dini anlamda baskı kurmakta. Halkı inançlarından dolayı yargılamakta. Hatta din değiştirdi diye İran gibi ülkeler insanlara idam cezası uygulamakta. Böyle bir şey olabilir mi? Bizim dinimiz zaten kimsenin inancına karışmaz. Kimse ibadet etmeye, inanmaya, Müslüman olmaya zorlanamaz. Peygamberimiz, kimi dininden dolayı yargılamıştır? Kimi ibadetlerinden sorguya çekip cezalandırmıştır? Böyle bir Müslüman devlet anlayışı olamaz.

Laiklik konusunda ise Türkiye düne kadar hanımlarımızın başındaki örtüye bile el uzatmıştır. Laiklik, olması gerektiği gibi değil bir dinsizlik haline getirilmiştir. Devlet insaların dini işlerine karışmıştır. Böyle laiklik anlayışı da olmaz.

Daha önce de dediğim gibi biz İslam dinini doğru yaşarsak, laikliğe ihtiyaç kalmaz. Çünkü laikliğin bize tanıdığı hakların hepsini zaten İslam dini bize veriyor.

Biz ne yazık ki İslam dinini de Laikliği de doğru algılayamıyoruz ve doğru uygulayamıyoruz. Bu nedenle benim laik ülkemdeki insanlar da sisteme isyan ediyor, İran'daki Müslüman kardeşim de dini yönetimine kızıyor.
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla