Basın Duyurusu
Muhammed Cihad'a özgürlük!
Yeni bir gerilimin had safhaya ulaştığı son günler de, akan kanın durması ve barış ortamına destek için yapılan etkinlikler çerçevesinde, İstanbul Demokratik Kent Konseyinin de , TSK nın sınır ötesine düzenlediği operasyonlara karşı Taksim Meydan’ında düzenlediği eylem de gözaltına alınan barışın aktif savunucularından olan Muhammed Cihad Saatçioğlu, 12. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “Yasadışı Terör Örgütüne Üyelik” suçlamasıyla tutuklanarak Metris Cezaevine gönderildi.
Muhammed Cihad Saatçioğlu Kimdir?
Muhammed Cihad Saatçioğlu 1985 yılında İstanbul'da doğdu. Malatya'da başlamış olduğu İmam Hatip Lisesini Eyüp'te tamamladı. Pakistan Cemaati İslamiyye Ebu'l Ala el Mevdudi İlahiyat Fakültesi mezunudur. Bir dönem İstanbul merkezli genel yayın yönetmenliğini üstlendiği kudusyolu.com adlı haber sitesi ile beraber Ortadoğu enformasyon / haber akışını sağlamış ve bölgelerde bulunanlar ile aktif görüşmeler sağlamıştır.
Mazlum-der gibi insan hakları örgütleri ile çeşitli insan hakları ihlalleri noktasında çalışmalarda bulunmuştur.
Uzun bir dönem beraber çalışmalar yaptığı arkadaşları ile Barış Hareketi kurucularındandır.
Kendisini Muhammed Cihad Ebrari olarak tanımlayan Saatçioğlu, yaşamında haksızlıklara boyun eğmeyen ve bunun aktif mücadelesini kitap yazılırcasına yaşayan bir kişiliğe sahiptir. ‘Ebrari’ ismini kullanması ise, var olan ütopyasında kendisini erdemliler topluluğunun bir bireyi olarak tanımlaması ve o ütopyaya doğru yol almasındandır. Ebrar; Erdemliler topluluğu demektir.
Düşündükleri ve değerleri uğruna toplumdan dışlanmayı ve mahrum kalmayı göze almış, sayısız iftira ve kara propagandaya maruz kalmıştır.
Muhammed Cihad Ebrari, yaratıcının işaretiyle, yeryüzünde mahrumlarla, aç kalmışlarla, ezilmişlerle empati yaparak yaşamını fazlalıklardan uzaklaştırıp, sade ve haddin fazlasını tüketmekten uzak durdurmaya çalıştığı Ramazan ayını yaşamına empoze etmiştir.
Bu Süreçte Neler yaşandı?
İstanbul Demokratik Kent Konseyi, sınır ötesi askeri operasyonlara tepki göstermek için 21 Ağustos 2011 tarihinde Taksim Meydanı'ndaydı. Demokratik haklarını kullanarak eylem yapmak isteyenlere Çevik Kuvvet Ekipleri gaz bombaları ve coplarla müdahale etti. Müdahalenin gerçekleştiği dakikalarda henüz eylem alanına yeni gelmiş ve indiği an,yerde yatan yaşlı bir kadına yardım etmek isterken polisler tarafından göz altına alınmıştır.
Güvenlik Şube'de iki gün boyunca gözaltında tutulan Saatçioğlu, cep telefon aracılığıyla twitter hesabından, “48 saattir iki adımlık hücrede tek başımıza tutulduk. Sabah mı aksam mı bilmeden. Tek bir insani uygulama olmadı.. Bari sigara verin diyen arkadaşa 'burada yasak' diyen polis sigarasını yaktı ve dumanını üfledi suratına. İftar verin diyen arkadaşımıza avucunuzu yalayın dendi. Ezan okundu karşımızda yiyip içtiler dualarla, namazlarla… İftar ve sahur vermediler. İftar vakti kelepçeli bir şekilde iki saat ayakta beklenmemiz istendi, direndik. İki kere darp edildik. Üç arkadaşımızla hastanelik edildik. İkisinin durumu epey kötüydü. Pazar günü 13.05’te gözaltına alındım. 22.30’a kadar arkadan kelepçeli olarak bekletildik” şeklinde gözaltında yaşadıklarını aktarmaya çalıştı.
Emniyette alınan ifadesinin ardından savcının mahkemeye sevkiyle 23 Ağustos Salı günü Çağlayan Adliyesi'nde duruşması görülen Saatçioğlu, mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Ancak mahkeme çıkışında bu sefer de TEM ekipleri tarafından gözaltına alınan Saatçioğlu, apar topar Terörle Mücadele Şubesi'ne götürüldü. Önce Saatçioğlu'ndan Terörle Mücadele ‘de -bilinen ismiyle TEM'de - neden ifade alınacağı merak konusu oldu. Meğer Saatçioğlu'nun ilk gözaltına alındığı Güvenlik Şube'de el konulan cep telefonunun hafıza kartından çıkan fotoğraflar da emniyet güçlerinin merak konusu olmuş. Hakkında herhangi bir arama kararı dahi bulunmayan Saatçioğlu, İstanbul'da düzenlenen eylemlerden ve Gazze'de basın görüşmesi kapsamında Hamas lideri Halid Meşal'le görüntülenen fotoğraflarından ötürü sorgulanmış, Cumhuriyet Başsavcılığı'na da verdiği ifadenin ardından çıkarıldığı özel yetkili İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararıyla da tutuklanmıştır. Saatçioğlu, yasa dışı silahlı terör örgütü suçlamasıyla tutuklu yargılanarak Metris Cezaevi’nde hapsedildi. Saatçioğlu’nun tutuklanması için Gazze’de çekilen fotoğraflarının ‘’Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular olduğu’’ gerekçe gösteriliyor.
Cumhuriyet Savcılığı tarafından iddianamesi dahi hazırlanmadan tutuklu yargılanmak üzere Metris Cezaevi'ne gönderilen Saatçioğlu hakkında soruşturma nezdinde iddianame hazırlanacak.
İddianamenin mahkemeye kabulü ya da reddi yönündeki karara göre durum nihai sonuca ulaşacak.
Muhammed Cihad Saatçioğlu’nun Tutuklanma Gerekçeleri
Muhammed Cihad Saatçioğlu, YSK tarafından Emek ve Demokrasi Bloğu ‘nun bazı adaylarına uygulanan vetoya tepki göstermek için 19 Nisan 2011 tarihinde Taksim'den Aksaray'a gerçekleştirilen yürüyüşte görüntülenen fotoğraflarından ötürü “yasadışı terör örgütü üyeliğiyle” suçlanmaktadır. Fotoğrafta suçlamaya gerekçe gösterilen, Aksaray'da Çevik Kuvvet Ekiplerinin eyleme müdahale ettiği esnada Saatçioğlu'nun elinde siyah bir cisim ile görüntülenmesi olmuştur. Saatçioğlu ise bahsi geçen fotoğraf hakkında mahkemede, elindeki cismin yanmış gaz bombası olduğunu ve gazdan korunmak için -sürekli yanında bulunan lübnan puşisiyle- ağzını burnunu kapattığını, şiddet eylemlerine katılmadığını ve illegal hiçbir faaliyetinin bulunmadığını belirtmiş, avukatı da Saatçioğlu'nun PKK ile ilgisinin olmadığını, kaçma ve delilleri karartma şüphesi bulunmadığını belirterek serbest bırakılmasını talep etmiştir. Çeşitli yardım kuruluşları ile kampanyalar yürüten, gazeteci kimliği ve Yardım Eli Derneği görevlisi olarak bir dönem Gazze’de bulunan ve Gazze’de dahi savaş karşıtı eylemlere katıldığını belirten Saatçioğlu’nun savunmalarını “yeterli” görmeyen mahkeme, Saatçioğlu'nun tutuklanmasına karar vermiştir.
Bir fotoğraftan örgüt çıkarttılar
Suç şüphesinin varlığını gösteren olgular neydi? Saatçioğlu'nun mahkeme tarafından “yasadışı silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçunu işlediğine ilişkin “kuvvetli şüpheye” fotoğraf karesi konu olmaktadır. Emniyetten alınan bilgiye göre ; Mukaddes Çınar isimli bir örgüt üyesiyle aynı karede görülen Saatçioğlu daha önce hiç görmediği bir insan sebebiyle PKK üyesi gösterilmiştir. “Dört ayrı örgüte üye olmak” suçlamasıyla tutuklanan üniversite öğrencilerine çizgi filmi, su faturasını delil gösteren hukuk sistemi, bir fotoğraf karesinden de yasadışı örgüt çıkartmayı başararak akıl tutulması yaşamaktadır. Saatçioğlu, mahkemede söylediği gibi şiddete başvuran hiçbir faaliyette bulunmamıştır.
Asıl şiddet Saatçioğlu'na gözaltı süresince uygulanan işkencelerdedir.
Asıl şiddet, Saatçioğlu'nun barıştan, insanlıktan, adaletten yana verdiği mücadelenin tutsak edilmesindedir.
Barışın sesi susmayacak!
Muhammed Cihad Saatçioğlu'na uygulanan zulüm derhal son bulmalıdır. Yaşananlar, Ortaçağ Avrupası'nda muhaliflerin 'cadılık' suçlamasıyla engizisyon mahkemelerinden infaz edilmesini andırmaktadır.
İnancı gereği “Allah için hakikati ayağa kaldırarak adaletin timsali olun ve Bir topluma olan kininiz ve nefretiniz sizi adaletsizliğe sevk etmesin” ayetlerini şiar edinerek; Barış için mücadele eden, adaletsizliğin ve haksızlığın karşısında olan mazluma mağduriyeti kadar yakın zalime zulmü kadar uzak bir tutum izleyen Saatçioğlu’nun tutuklanmasına karşın yoldaşları, dostları ve sevenleri ülkede gittikçe baskıların, baskınların, savaş çığırtkanlıklarının arttığı bir dönemde barışın sesini susturmak isteyenlere tepkisiz kalmayacaktır. Barış, gerçeğin en doğru ve en zorlu direnişidir.
Haksız yere tutuklanan Muhammed Cihad Saatçioğlu, serbest bırakılana kadar mücadelemiz devam edecektir.
|