12-22-2011, 00:50
|
#1
|
|
Barış Aktivisti Muhammed Cihad'ın Cezaevinden Mektubu
Selamların en güzeli olan 'selam', yani 'barış' ile selamlıyorum.
Tutsaklığımın 103. gününde bir teşekkür notu yazmayı borç bildim. Sadece ‘teşekkür notu’.
Uzun, çok başlıklı bir mesaj göndermek isterdim ama maalesef yazdığımla kalıyorum. Yolda önü kesiliyor. Umarım bu teşekkür notum ulaşır.
Sadece barışı savunduğum için iktidar, hükümet, silahlı kuvvetleri (polis), hükümetin sesi (medya) ve iktidara bağımlı yargı işbirliği ile tutuklandım. Hatta emniyetin üst düzey girişimleriyle tutuklandım. ‘Ders olsun’ diye. Ama onlara ders olması gereken bir şey var; hergün zafer işaretleriyle ‘Yaşasın barış!’ diye daha yüksek sesle bağırıyorum. Kendi ifadeleriyle ‘teröristlerden daha çok nefret etmişler’ benden. Her neyse notun selameti için kısa keseyim.
Bir aya yakın hücre sürecinde sonra şuan Tekirdağ 2 Nolu F Tipindeyim. Burasının nasıl bir yer olduğunu da anlatamam maalesef. Görmeden inanmayacağınız bir yer. Bu kadarını belirteyim.
İlk günden itibaren yüreğiyle, sesiyle, sözüyle, yazısıyla, mektubuyla, duasıyla maddi-manevi desteğiyle beni yalnız bırakmayan tüm yoldaşlarıma, dostlara, gönüldaşlara teşekkür ediyorum.
Yine desteklerinden, duyarlılıklarından ötürü Barış Hareketi’ne, Buluşan Kadınlar’a, DSİP’e, Genç Siviller’e, İHD’ye, İnşa’ya, Mazlumder’e ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.
Barış tarihi bir mücadele tarihidir. Barışın karşısında Nemrutlar, Firavunlar, şarlatan din adamları, Ebu Lehep’ler, Muaviyeler, Yezid’ler duramadı. Bu yeni yetme Emevi iktidarı da durmayacaktır.
Ben bırakılırım ya da bırakılmam. Nerde olursam olayım barışı savunmaya devam edeceğim. Barış kurşunlara, bombalara, zindanlara, sürgünlere reva görüldüğü için, barış çarmıha gerilmeye çalışıldığı için ‘Barışa özgürlük!’ dedim ve tutuklandım.
Muhammed Cihad’ın değil ‘BARIŞ’ın özgürlüğünü istiyorum ve barış için –sizlerle olamasam da- direnmeye devam ediyorum.
Bedeli ne olursa olsun barışla aramıza mesafe koymayacağız.
Yaşasın Barış!
Yaşasın Özgürlük!
İnsan için, toplum için, insanlık için, yeryüzü için ‘Ya Barış Ya Barış’ diyor, hepinizi hasretle kucaklıyorum.
Yarın barış yurdunda buluşmak üzere…
Direnen barış kazanacak!

|
|
|