Bu kişiden kişiye değişir.
Şimdi diyelimki Osman, vicdanını çıkarıp vicdandan sıyrılmış vicdansız Osman olarak karşısına alıp oturttuğu vicdanına şunu soracaktır.
Ey vicdanım ben askere gitmek istemiyorum ne dersin?
Zaten kendinden bir parça olan vicdanı ona aksini söylemeyecek ve şu cevabı verecektir.
On dönüm bostan,dön de yat Osman.
Mehmet gece yarısı dağ başın da nöbet tutup ,soğuktan duman gibi çıkan nefesiyle kalan günlerini hesap ederken,bizim Osman vicdanını koynuna almış sıcacık yatağın da mışıl mışıl uyuyacak.
Gene bir başka yerde ,bir başka Mehmet öğle sıcağın da elin de tüfek ter atarken,bizim vicdansız Osman'ı sahil kenarın da kolun da manita volta atarken görmek pekala mümkün.
Kimbilir arkasından minicik vicdanları da onları takip ediyordur.
Bana göre bu vicdansızlık ve adaletsizliktir.
Konu Saltuk Buğra Han tarafından (01-07-2012 Saat 02:05 ) değiştirilmiştir..
|