Tekil Mesaj gösterimi
Alt 01-26-2012, 15:03   #29
Kullanıcı Adı
Ammar
Standart
Alıntı:
Blur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Sana diyorum bunlar menfaat ordusu diye...

pkk ile savaştıda ne oldu hangi dağda kurt öldüde ateşkes çağrısı yapıldı gelin ortak olalım birlikte vuralım kıralım denildi...

Elde imkan olsa bunlar mehmetçiğe kurşun sıkacaklardı...



Hizbullah'tan PKK'ye ateşkes çağrısı
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 102. maddesinin yürürlüğe girmesinin ardından askeri ve siyasi liderleri cezaevinden salıverilen ve daha sonra ortadan kaybolan Hizbullah, PKK’ye ateşkes çağrısı yaptı.

Hizbullah Basın Bürosu tarafından gece yapılan yazılı açıklamada, “Ateşkes, çatışmazsızlık ve bazı konularda anlaşma dâhil birçok alternatife açığız” denildi. Açıklamada, geçmişte yaşanan çatışmalardan iki tarafın zarar gördüğünü belirtildi.

“Haksız bir şekilde fiili saldırıya uğramadıkları müddetçe, silaha başvurma veya güç kullanma gibi bir niyet, plan ve programlarının olmadığı" mesajı verilen açıklamada, örgütün 1990’lı yıllarda PKK’ya karşı eylemlerine ilişkin şu değerlendirmede bulunuldu:

“Bizim dağlarda sizi kovalayacak ve çatışacak bir durumumuz olmadığından, bir kısmı kırsal alanda olmak üzere uzun süre devam eden bu çatışmaların çoğu yerleşim alanlarında cereyan etti. Kimin ne kaybettiği, çatışmanın kazanan ve kaybeden tarafının kim olduğu konusundaki hükmü uzmanlara, araştırmacılara ve bölge halkına bırakalım. Ancak genel anlamda, Kürt halkı açısından ve siyasi sonuçları itibarıyla bu çatışmanın her iki taraf için kazançtan çok zarar getirdiğini ve bu çatışmadan direkt ve dolaylı en iyi istifade edenin Kemalist rejim ve onun derin unsurları olduğuna inanıyoruz.”

17 Ocak 2000 günü Beykoz’da üst düzey yöneticilere yönelik yapılan operasyonunun ise "PKK ile çatışmaları durdurdukları için" yapıldığı öne sürülen açıklamada, “Bu tarihten itibaren bilerek ve kendi irademizle silahları bir kenara bıraktık” denildi.

-İŞBİRLİĞİNE AÇIĞIZ-

PKK ile yaşadıkları bütün sorunlara rağmen aralarında resmi bir ateşkes, çatışmazsızlık veya anlaşmanın söz konusu olmadığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi:

“Sadece zımni ve fiili bir ateşkes veya çatışmasızlık durumu söz konusudur. Bıçak kemiğe dayanmadıkça sizinle fiili çatışmadan kaçınacağız. Ateşkes, çatışmazsızlık ve gerekirse halkımızın çıkarına olacak bazı konularda anlaşma dâhil birçok alternatife açığız. Ancak her ne olacaksa yetkili kişi ve organlar tarafından yapılmalı ve bunun resmi bir statüye kavuşması gerekir.”
law siz ne biçim insansınız öldürse neden öldürdü. halkın yararına alternatiflere açığız dese siz yine aynısınız. savaş ilan etse aynısını barış ilan etse aynısın 12 yıldır tek eylemi yok yine aynısınız yani derdiniz başka ! ayrıca sizin hayatınız yalan dolan kendiniz gibileri referans aldığınız sürece böyle kalacaksınız !

o bildiriyi buradan oku da bir kerde olsa kaynağından bak kendi gibi kindarları direk birinci kaynak alma.

kendi beynin var sen değerlendir.

HİZBULLAH BASIN BÜROSUNDAN KAMUOYUNA!
ALLAH’IN ADIYLA


Bizleri iman nuruyla karanlıktan aydınlığa kavuşturan ve mücadele tarihi boyunca her zaman gaybi yardımlarıyla destekleyen Rabbimize sonsuz hamd olsun.

Tüm halkımız tarafından görüldüğü ve gözlendiği üzere son zamanlarda Hizbullah Cemaatine karşı İslam düşmanı değişik kesimler tarafından çirkin iftira ve yalan temelinde bir karalama ve linç kampanyası yürütülmektedir.

Şu gerçek herkes tarafından çok iyi bilinmelidir ki; tutukluluk süresini düzenleyen yasadan Hizbullah sanıkları istifade etmesinler diye daha önce bilinçli olarak iki defa ertelenerek uygulamaya konmamıştır. Eğer daha önceki tarihlerde bu yasa uygulansaydı çok sayıda Hizbullahi Müslüman istifade ederek özgürlüğüne kavuşacaktı. Mevcut durumda bu yasadan en az sayıda istifade edecek olanlar Hizbullahi Müslümanlar olmalarına rağmen Kürt ve Türk Kemalist ulusalcılar tarafından bilinçli bir dezenformasyon kampanyası yürütülmektedir.

Bu münasebetle genelde tüm kamuoyuna ve bir de özel olarak PKK’ye çağrı ve söyleyeceklerimiz vardır.

Kamuoyuna çağrımız:

Daha önce değişik münasebetlerle kamuoyuna duyurduğumuz gibi şunu kesin ve açık bir dille belirtmek isteriz ki; “İslam’ı bireysel olarak öğrenme, yaşama ve toplumsal alanda örgütlenip tebliğ etmemize engel olunmadığı ve Müslümanlar haksız bir şekilde fiili saldırıya uğramadığı müddetçe, silaha başvurma veya güç kullanma gibi bir niyet, plan ve programımız yoktur.”

Nitekim 2002 tarihinden bu yana farklı alanlarda birçok kez fiili saldırılara uğramamıza rağmen tahammül etmiş, oyuna gelmemiş ve provokasyonları boşa çıkarmışızdır. Aynı zamanda bu kışkırtma ve haksız saldırıları halka duyurmuş ve şikâyette bulunmuşuzdur.

PKK’ye çağrımız:

Doksanlı yıllarda sizinle bir çatışma yaşamamak için hem yerel düzeyde ve hem de yurt dışında çalmadık kapı bırakmadığımız ve şehid verdiğimiz halde aylarca sabrederek ısrarla size cevap vermeyip silahlı çatışmadan uzak kaldığımız halde, o dönemin zafer sarhoşluğu içinde istemediğimiz ve karşı olduğumuz uzun süreli ve acımasız bir çatışmayı bize tahmil ettiniz.

Sizin ölçüsüz dil ve edebiyatınız, iftira, yalan, karalamaya ve dezenformasyona dayalı çirkin ve bir o kadar da acımasız propagandanız, çatışma sürecini hızlandıran ve bölgeyi bir ateş çemberine sürükleyen en önemli ve belirgin etken olmuştu.

Bizim dağlarda sizi kovalayacak ve çatışacak bir durumumuz olmadığından, bir kısmı kırsal alanda olmak üzere uzun süre devam eden bu çatışmaların çoğu yerleşim alanlarında cereyan etti. Kimin ne kaybettiği, çatışmanın kazanan ve kaybeden tarafının kim olduğu konusundaki hükmü uzmanlara, araştırmacılara ve bölge halkına bırakalım. Ancak genel anlamda, Kürt halkı açısından ve siyasi sonuçları itibarıyla bu çatışmanın her iki taraf için kazançtan çok zarar getirdiğini ve bu çatışmadan direkt ve dolaylı en iyi istifade edenin Kemalist rejim ve onun derin unsurları olduğuna inanıyoruz.

Siz yerleşim alanlarında eylem yapamayacak bir duruma geldiğinizde ve devlete bağlı unsurların bu çatışmaları alevlendirmek ve daha uzun sürmesini sağlamak için hem PKK ve hem de Hizbullah adına iki tarafa karşı eylemler yaptıklarını tespit ettiğimizde, biz de size karşı eylemleri durdurup o ihanet şebekelerine ve onlara bağlı unsurlara yöneldik. Nitekim bizim onlarla olan şiddetli çatışmamız bize yönelik 17 Ocak operasyonunun yapılmasına zemin hazırladığı gibi, süregelen çatışmalar 2002 yılına kadar devam etti. Bu tarihten itibaren bilerek ve kendi irademizle silahları bir kenara bıraktık. Yukarıda belirttiğimiz şartlar oluşmadıkça -ki Allah’tan dileğimiz oluşmaz- silaha başvurma gibi bir düşüncemiz de yoktur.

Siz PKK olarak çok iyi biliyorsunuz, ancak kamuoyunun da bilmesini isteriz ki bugüne kadar sizinle yaşadığımız bütün bu sorunlara rağmen aramızda resmi bir ateşkes, çatışmazsızlık veya anlaşma söz konusu olmamıştır. Sadece zımni ve fiili bir ateşkes veya çatışmasızlık durumu söz konusudur. Kürdistan’ın sosyal yapısı gereği karşılıklı olarak birbirimizi iyi tanıdığımız veya bir aileden her iki örgütle beraber olan fertler bulunduğundan, son dönemlerde lokal düzeyde bazı görüşmeler ve karşılıklı mesaj alış verişleri olmuş olabilir ki bunun bir resmiyeti ve genel bağlayıcılığı yoktur.

Sürekli olarak ve özellikle son dönemlerde sanki ders ve ibret alınmamış gibi 90’lı yılların başlarında kullandığınız dil, üslup ve yapılan hatalar tarafınızdan tekerrür etmektedir. Bugüne kadar sabrettiğimiz gibi bundan sonrada sabredeceğiz ve bıçak kemiğe dayanmadıkça sizinle fiili çatışmadan kaçınacağız.

Kamuoyu huzurunda size çağrımız şudur; geçmişte yaşanılan çatışmaların müsebbibi sizsiniz ve bu çatışmayı siz başlatmışsınız. O dönemde arkadaşlarımızı şehit ettiğiniz halde altı aya yakın size cevap bile vermedik. Dolayısıyla eğer kalıcı ve köklü bir çözüm istiyorsanız bu durumu kabul edin ve bunu kamuoyuna duyurun. Ayrıca ateşkes, çatışmazsızlık ve gerekirse halkımızın çıkarına olacak bazı konularda anlaşma dâhil birçok alternatife açığız. Ancak her ne olacaksa yetkili kişi ve organlar tarafından yapılmalı ve bunun resmi bir statüye kavuşması gerekir.

Halkımıza saygıyla duyururuz.

Davamızın sonu Allah’a hamd etmektir.

HİZBULLAH BASIN BÜROSU - OCAK 2011

Konu Ammar tarafından (01-26-2012 Saat 15:07 ) değiştirilmiştir..
Ammar isimli Üye şimdilik offline konumundadır