Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Yeni Şafak , Akit ve Milat "Yeni Şafak" ve "Vakit" Gazetesi köşe yazıları / Vakit'ten Hafızalardan Silinmeyen Habercilik Başarıları..



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 12-21-2008, 15:13   #1
Kullanıcı Adı
FarukARSLAN.
Standart Asım’ın Nesli Diyordun Ya || Hüseyin Öztürk -- Vakit
Merhum Akif’in umut dolu Asım’ın neslini Çanakkale’de görüyoruz en çok. O nesil özlemiyle hayatının son anına kadar umut içerisinde yaşayan Akif, bizlere bıraktığı mirasıyla da yeni Asımlar yetişmesini istemiş ve bu özlemle hayata gözlerini yummuştur.
Akif, Asım’ın neslini şu iki mısrasıyla öyle bir tarif ediyor ki, insanın sonsuza dek umutla yaşamasını öğütlüyor sanki. “Sen ki İslâm’ı kuşatmış boğuyorken hüsran/ O demir çemberi göğsünde kırıp parçaladın.” Çanakkale böyle bir nesille zafere ulaşmıştır.
Bir soru: “Mehmet Akif gibi münevverlerimizi sadece doğum ve ölüm yıldönümlerinde mi anmalı ve anlamalıyız?” Elbet böyle olmamalı. Onlar birer ışık olarak hep önümüzü aydınlatmalı ve bu aydınlıkta yolumuzu bulmalıyız.
Aylık çıkan Yenidünya Dergisi bu ayki sayısında merhum Akif’i kapak dosyası yaparak tanıtmaya çalışmış. Çok güzel kalemlerin misafir olduğu derginin sayfalarında muhteşem bir Akif çıkıyor karşımıza. Hepsinin de ellerine sağlık.
“Bir Ahlak ve Karakter Abidesi Mehmet Akif” başlığıyla Vehbi Vakkasoğlu, derginin sayfalarına konuk olmuş. Akif’ten hatıralarla harika bir portre çizmiş. Akif’in yazdıklarını bir tarafa bırakalım, sadece insanca yaşamak istediğini ve etrafındakilere insanca yaptığı muamelelerle bile muhteşem bir rehber insan olarak hepimize örnek olmalı.
Günümüz insanlığının vazgeçilmez en büyük zaaflarından biri olan; “verilen sözlerin” tutulması hususunda Akif yine çok önemli bir örnektir. Mehmet Akif, sözü senet olan adamdır. Onun sözünde duramaması için, ya ağır hasta olması ya da ölmesi gerekir. Sözünün gereğini yerine getirmeyene, insan nazarıyla bakmaz.
Vallahi Akif’in bu özelliğini utanarak yazıyorum. İşte Asım’ın neslinden Akif’in istediği tek özellik budur. Sözünü bilen ve tutan adam, diğer dünyevi ve uhrevi işlerinin hepsini yerine getirir. Çanakkale Savaşı’ndaki Asım’ın nesli böyle bir nesilmiş işte. Akif’in övdüğü o nesilden biz torunlarına bakınca yüz kızarıklılığımızın hiç eksilmemesi gerekiyor.
Yenidünya Dergisi’nin kapak konusundaki Akif’in ikinci konuğu Mustafa Armağan. “Asım’ın Nesli Projesi” üzerine yazan Armağan, Akif’in gözüyle yakın tarihi irdelemiş ve Asım’ın neslinin ne zaman kazandığı ve ne zaman hangi özelliklerinden dolayı kaybettiğini pek güzel ortaya koymuş.
Mustafa Armağan, hem Akif’i hem de Asım’ın neslini nasıl geri getireceğimiz hususunda da şu tarihi soruyu soruyor: “Her ikisini, yani Akif’i ve Asım’ı bir dedektif gibi bulmayı, ülkeye geri getirmeyi ve kaldıkları yerden görevlerini kim veya kimler üstlenecektir? Bu evsizlik halini kim sona erdirecek, bu tarihi cesareti kimler gösterebilecektir? Ve nihayet ‘eve dönüş’ nasıl başarılacaktır?”
“Bir Düşünce Adamı Mehmet Akif Ersoy” başlığı ile de Ali Haydar Haksal derginin bir diğer misafiri. Mehmet Akif’i içinde bulunduğu İmparatorluğun zor zamanlarından bugüne; Necip Fazıl, Sezai Karakoç ve Yahya Kemal üçgeninde ele almış.
“Mehmet Akif’in Berlin Hatıraları” başlığıyla da Mehmet Akyürek bir başka konuk. Mehmet Akif’in Berlin hatıraları bir milletin değil, dünya Müslümanlarının o gün ve bugün ne halde olduklarını anlatması bakımından çok önemli.
Milletlerin tarihleri kendi gelecekleri için birer aynadır. Mehmet Akif’in Berlin’de yaşadıkları ve anlattıkları eğer, resmi tarih tarafından doğru yazılabilseydi ve hasıraltı edilmeseydi, bugün Türkiye olarak belki de çok daha güçlü olur ve o günkü yıkıntılardan daha güçlü olarak doğabilirdik.
Akif Berlin’de dünyaya sadece Türkiye cephesinden bakmamış, dost düşman, bütün ülkelerin cephesinden bakmış ve güçlü olan ülkelerle, zayıf düşürülen ülkelerin hangi şartlarda bu hale geldiklerini yerinde gözlemlemiş.
Ne yazık ki, Akif Berlin dönüşünde, ruh dünyasında taşıdığı kederlerle, gönül dünyasında taşıdığı zenginlikleri anlatma imkânı bulamaz. Akif’i yine büyük bir hüsran beklemektedir. Cephede kazanan Asım’ı anlayamayanlar, kaybetmek üzere masaya oturmuştur. Akif’i doğru anlamak için derin ve hızlı bir mesaiye başlamalıyız.

 

FarukARSLAN. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 12-21-2008, 15:14   #2
Kullanıcı Adı
FarukARSLAN.
Standart Ermenilerden özür, Bush’tan özre benzemiyor mu? || Ali Karahasanoğlu -- Vakit
Bugünde Asım'ın nesli ülkeyi yönetiyor.. Şükürler olsun...
FarukARSLAN. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı