![]() |
#1 |
![]() Taraf’ın haberi o gün gerçekleşseydi, ‘Kara Cuma’ diyecektik. ‘Camiler kana bulandı’ başlıkları çekecektik. ‘Karanlık eller’, ‘Kanlı provokasyon’, ‘Kirli tezgâh’, ‘Hain odaklar’, ‘Şer mihrakları’ ve benzeri klişelerimizin hepsi işbaşında olacaktı. Kaos ve kargaşa çıkarmak istediklerini, birlik ve beraberliğimize kast ettiklerini söyleyecektik. Fail ararken, bilmem hangi meşum terör örgütünün adıyla karşılaşacaktık. Ertesi gün, kalabalıkların öfkesini yansıtan resimler eşliğinde ‘Nümayişler kontrolden çıktı’, ‘İrtica ayaklanması’, ‘Yeni 31 Mart vakası’ olacaktı manşetlerimizde. Hazırdı zihinlerimiz... Sonraki gün, ‘Türkiye yönetilemiyor’a gelecekti sıra. En son, ‘Ordu göreve’ pankartlarıyla çıkacaktık. Final sayfalarımız, ‘Huzur operasyonu’nu alkışlayacaktı coşkuyla. Askerin zoraki sahaya inişini, sevinç çığlıkları içinde selamlarken bulacaktık kendimizi. Tepemize inenin bir ‘Balyoz darbesi’ olduğunu 10 yıl sonra fark edene kadar, bu böyle gidecekti. *** ‘Akla aykırı’ gelmiyorsa size bu senaryo... Bugünden bakınca, ‘Hadi canım!’ diyemiyorsak... ‘3-5 çılgının işi’, ‘Maceraperest birkaç subayın hayali’, ‘Kafayı kırmış bir cunta ekibinin fantezisi’ açıklamalarına yıkıp geçemiyorsak... ‘Hangi biri?’ sorusunun altından kalkamayacağımız içindir. Daha geçenlerde, ‘Taksim’de bir korkunç katliam’ senaryosu deşifre olduğu içindir. Daha dün gibi...Ulus’taki Anafartalar Çarşısı’nda, Güngören’in en işlek caddesinde onlarca bedenin parçalarını nasıl topladığımızı unutamadığımız içindir. Yok, hayır!.. Rüyada kan görmedik, kabustan uyanmadık, cinnet geçirmiş de değiliz. Paranoya nöbeti söyletmiyor bize, ‘Kafasına koymuş bunlar bir kere’ diye. Soğukkanlı bir planlamadan söz ediyoruz. *** Son sözü, elbette yargıya bırakalım. Hür mahkemeler versin kararı. Adalet yerini bulana kadar kimseyi suçlamayalım, peşinen mahkum etmeyelim, o da tamam. Ama akıbeti tartışmak hakkımız... ‘Türkiye İran mı olacak, Malezya mı olacak?’ diye oyalanırken biz, az daha Irak oluyormuşuz. Ciğerleri delik deşik Afganistan’a, kevgire çevrilmiş Pakistan’a dönüyormuşuz. ‘Sivil dikta mı olacağız?’ diye alavere dalavere yaparken, bir de bakmışız ki faşizmin hasına itilmişiz. Çarşı pazarda, cuma vakti büyük camilerde bombalar, sair mabetlerde intihar saldırıları art arda gelmeye başlamış. Kan revan içinde bir ülke oluvermişiz... Ceset torbalarına parçalanmış kol bacak toplamaktan, kan görmekten, acı çekmekten bitap düşmüş, yorgun, bezgin bir Türkiye olup çıkmışız. Hangi uçurumdan döndüğümüzü görüp, ‘Maazallah!’ demiyor musunuz? *** Cuma namazında Fatih Camii bombalanacak... Aynı anda Beyazıt Camii havaya uçurulacak... Birinin kod adı ‘Çarşaf’, diğerininki ‘Sakal’ olacak... Akla aykırı geliyor mu size, haydi söyleyin? ‘Hadi canım!’ dedirtiyor mu, itiraf edin? Radikal
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|