Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Kişisel Gelişim Kişisel gelişim, kariyer, çocuk eğitimi, başarı merdiveni.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 03-11-2009, 00:12   #1
Kullanıcı Adı
Duygu'Seli~
Standart Kişisel gelişimin başı AHLAK



Ahlak, Hulk kelimesinin çoğuludur. Hulk; Arapça'da tabiat, yaratılış, seciye, adet, alışkanlık, meleke anlamlarına gelir. Ahlak; iyi ve kötü davranışların, hak ve vazifelerin, görev ve sorumlulukların bilincinde olmaktır.
"İslamiyet, güzel ahlaktır." diyen Hz. Muhammed (sav), bu ilkeyi bir hayat tarzı haline getirmiştir. İnsanlara daima iyi davranmış, güler yüzlü olmuş, onları kırmamaya özen göstermiştir. Hayatı süresince her türlü kötülük ve haksızlıktan uzak durmuş ve bu sözüyle de dinin ahlakla sıkı bir ilişkisi olduğunu açıkça vurgulamıştır.
İslam insanlara her türlü kötülük, haksızlık ve zulümden uzak durmayı emreder. Ahlakın da bu konuya yaklaşımı aynıdır. Diğer semavi dinlerin de yaklaşımı bunlardan farklı değildir.
Musevilerin ahlakı, kutsal kitapları olan "Tevrat" a dayanırken Hristiyanların ahlakı "İncil" e dayanır. Müslümanların ahlakı ise akıl üzerine kurulmuştur ve "Kur'an-ı Kerim" e dayanır.

Yaşantımız boyunca çeşitli bedensel hastalık ve rahatsızlıklarla karşılaştığımız gibi, düşüncelerimiz de zaman zaman nefsimizin etkisiyle kötü ve çirkin davranışlara kayma eğilimi gösterir. Bedensel sağlığımızı korumak için beslenmemize, uykumuza, spor ve dinlenme saatlerimize, serbest zamanlarımızı değerlendirme programımıza dikkatle uyduğumuz gibi, düşüncelerimizi de olumlu ve sağlıklı hale getirecek değerleri kazanmak için de dikkatle ve istekle çalışmalıyız. Bunları dengeli hale getirdiğimiz zaman bunların meyvelerini güzel ahlak sahibi olarak toplayabiliriz.
Güzel ahlak, insanı güzelleştiren, onu yücelten; haya, yumuşakbaşlılık, bağışlama, hoşgörü, doğruluk, emanet, nasihat, kalp temizliği gibi birçok anlamı içine alan bir kelimedir.
İnsanı güzelleştiren, nefsini terbiye eden ve onu yücelten her şey, ahlak kavramının içine girer.

İnsanlarla güzel geçinmek, insanları sevindirmek ahlaki olgunluğun günlük hayattaki ve insani ilişkilerdeki sonucudur.
Herkes tarafından beğenilen asıl güzellik, ahlak güzelliğidir. Çünkü ahlakı güzel olan insan her yaşta güzeldir. İnsan güzelliği gerektiren yerde güzel, yumuşaklığın istendiği yerde yumuşak, temkinin gerekli olduğu yerde temkinli olmalıdır. Çünkü güzellik, yumuşaklık ve temkin, Allah'ın insanlar üzerinde görmeyi sevdiği iyi huylardandır. Bu huylar ahlakın güzelleşmesini sağlar.

İnsanın ahlaki şekillenmesinde; doğup büyüdüğü kültürel yapı, eğitim öğretim düzeyi, yaşantısı sırasında edindiği önyargılar, toplumsal değerler etkilidir.

Ahlakın dayanağı, insan ve sevgidir. Ahlaki davranışlara yönelten, iyi-kötü, helal-haram, günah-sevap, yap-yapma hükümleridir. Hırsızlık, adam öldürmek, zina, yalan söylemek, anaya ve babaya saygısızlık gibi kötü davranışlar yasaklanmıştır.
Alçakgönüllülük, sabır, af, hoşgörü, yardım gibi iyi davranışlar da övülmüştür. İnsanların nefislerinin temizlenmesi ve güzelleşmelerinde, ahlakın etkisi büyüktür.

Sağlam ahlaki ilkelere ve İslam dininin öngördüğü doğrulara uygun bir yaşantıya sahip olmak, herkesin amacı olmalıdır. Bu amaca ulaşıldığında iyi huylu, vicdan sahibi, anlayışlı, dostluk yanlısı, yardımsever ve barışçıl olursunuz. Böyle bir insan olarak mı yetiştirildiniz? Siz böyle bir insan mısınız? Böyle insanlar yetiştirmek ister miydiniz? Çocuklarınızı böyle bir insan olarak mı büyütüyorsunuz?

Şimdi iki örnek hikâye ve Peyami Safa'yı okuyalım:
Bursa'da bir adam, bir hindinin boğazını kesince bakmış, kanlar içinde pırıldayan küçücük bir şey. Bir yüzük, pırlantaya benziyor. Almış kuyumculara götürmüş, dört beş bin lira fiyat biçmişler.
Adam pırlanta yüzüğü alıp doğru hindiyi satana gitmiş:"Al! Hindinin boğazından bu yüzük çıktı. Herhalde senindir." demiş.
Değme insana nasip olmayan bu yüksek feragat ve ahlak hikâyesi burada bitmiyor. Hindiyi satan adam şu cevabı vermiş: "Bu yüzük benim değil. Kimin olduğu da belli değil. Senindir, sende kalsın, helaldir."

Bir başka hikâye de bir Ermeni vatandaşımızdan:
On yıl kadar önce, ceketimi almak için bir taksi ile terziye gitmiştim. Hazır değilmiş. Arabaya binince dedim ki; "Bir saat kadar beklemek lazımmış. Beni şu köşede bırakıveriniz." Ücreti ödedim ve taksiden indim. Oralarda bir mağazaya uğradım. Para vermek için elimi cebime attığımda cüzdanımın yerinde olmadığını fark ettim. Beş yüz liraya yakın param vardı. Şok olmuştum. Terziye verecek param da kalmamıştı. Tanıdığım bir esnaftan borç aldım ve bir saat sonra terziye gittim. Ne göreyim? Taksi kapıda bekliyor. Şoför, cüzdanı arabada bulunca oraya girmiş ve beni beklemiş. Cüzdanımı teslim etti. Fakat bütün ısrarlarıma rağmen hiçbir bahşiş de kabul etmedi. Taksimetrenin ücretini ödedim.
Peyami SAFA, bu gerçek hikâyeler üzerine 1957 yılında şöyle yazmış: "Uzun yıllardan beri duyduğumuz vurgunculuk, suiistimal, rüşvet, nüfuz gangsterliği, kaçakçılık ve soygunculuk vakıalarının her güne birkaçı rastlayan boğucu çokluğu arasında, bu hindi ve taksi hadiseleri gibi bize derin ümit nefesleri aldırıyor. Derhal hissediyorum ki, bu memleket, kenarda köşede rastlanan bu faziletli evlatlarının vicdan payandalarıyla yıkılmak tehlikelerini atlatıyor. Fakat nerede o ahlak mimarı ki, bu dayanışmanın uzun sürmeyeceğini anlasın ve sosyal ahlakımızı betonlaştırsın."
Günümüzde de nadir de olsa bu tür ahlak ve dürüstlük örneklerine gazete ve televizyon haberlerinde rastlıyoruz. Amaç, bu ahlak ve dürüstlük örneklerinin çoğalması. Siz de bu ahlak ve dürüstlük davranışlarının çoğalmasını ve yayılmasını, hatta iyi ahlak sahibi bir kişi olarak çocuklarınızı yetiştirmek istemez misiniz? Çocuklarınıza paradan daha çok ahlak verin. Çünkü ahlaklı insan hilekâr olmaz.
"Hiçbir baba, çocuğuna güzel ahlaktan daha üstün bir miras bırakmamıştır."


(Tirmizi, Birr, 33)
Kişisel gelişim insanı, ahlakını yüceltmek için çalışır. Kişisel gelişim insanı, inançlıdır. Tüm dinler için ve tüm toplumlar için ahlak, çok önemlidir. Tüm dinler peygamberleri ve kitapları aracılığı ile yüksek ahlakı aşılamaya gayret eder. Çünkü ahlak, insanı ve inancı yükseltir.
Ahlaklı insan, her şeyden önce insanlara karşı hürmetli olan, edep sınırları içinde hareket eden insandır.

İslam dininin ve diğer üç semavi dinin de bütün emir ve hükümleri, insanları ahlaklı kılmak içindir. Çünkü insan, bu ilahi ölçülere uygun bir ahlaka sahip olduğu sürece insandır. Bundan uzaklaştığı zaman, şekil itibariyle insana benzese bile, huy yönünden insan değildir.
"Ahlakı en güzel olanınız en hayırlınızdır."
(Müttefakun Aleyh)

Tarih bize gösteriyor ki, kısa bir zamanda gelişip büyüyen, medeniyet yolunda büyük ilerlemeler gösteren; fertlerini, huzur, emniyet, refah ve hürriyet içinde bulunduran ne kadar millet varsa, hepsi de bu durumlarını ancak ve ancak ahlaki esaslara bağlanmaları, ilme ve tekniğe dayanmalarıyla elde etmişlerdir.
Ahlak ve ilim, hiçbir zaman birbirinden ayrılmamalıdır. Bir millet, ilme ve tekniğe önem verirken ahlakı ihmal ederse, kötülüğe hizmet eden ve yoldan çıkmış bir millet olur.

Ahlaka önem veriyor gibi görünür de, ilmi bir kenara bırakan, tekniği ihmal eden bir millet, daima zayıf bir millet olur. Hem ahlaka hem de ilim ve tekniğe önem veren bir millet ise,
daima hakim ve mutluluk düzeyi yüksektir.
Tarihte birçok millet ve kavimler görüyoruz ki ahlaksızlıkları yüzünden yozlaşmış, yeryüzünden silinmişlerdir. Ad Kavmi, Semüd Kavmi, Lut Kavmi bu yüzden yok olmuşlardır. Nuh Kavmi bu yüzden boğulmuştur.
"Bir toplum kendi ahlakını bozmadıkça, Allah da onlara verdiği nimetleri bozmaz."
(Enfâl Suresi, 53)

Düşük bir ahlak anlayışı ile bir hayat sürdürdüğünüzde siz de bu kavimler gibi kendi çevrenizden dışlanır ve yok olursunuz ya da sizin gibilerle birlikte olur ve yine yok olursunuz.
Merhum Barış MANÇO "Halil İbrahim Sofrası" isimli şarkısında; "İçi boş insanların bu dünyada yeri yok." diyordu. Bana göre de içi boş, ahlak seviyesi düşük, sevgisiz, inançsız ve kötü insanların, bu dünyada yeri yok.
Hz. Muhammed (sav)'in haber verdiğine göre: "Müslümanın terazisinde güzel ahlaktan daha ağır bir şey yoktur."

Hz. Muhammed (sav) şöyle dua ederdi: "Allah'ım! Beni güzel yarattın. Ahlakımı da güzelleştir." Ahmed

Hz. Muhammed (sav), cennetle müjdelenmiş bir Peygamber olmasına rağmen böyle bir dua ediyorsa, biz daha fazlasını yapmalı ve daha fazla dua etmeliyiz. Bu gece yatmadan önce siz de ahlakınızı daha güzel yapması için Allah'a dua edin.

Hz. Muhammed (sav), ahlak konusunda söylediği hadislerden birinde şu altı kural üzerinde durmuştur:
•Doğru olmak ve yalan söylemekten kaçınmak.
•Verilen sözü yerine getirmek.
•Emanete hıyanetten kaçınmak,
•Namuslu olmak.
•Bakılması yasak olan şeylere bakmamak,
•Yapılması, işlenmesi ve alıp verilmesi yasak olan şeylerden uzak durmak,
İnsanı, dıştan ahlaklaştırmak imkânsızdır. Bunun için, insanın en derin samimiyetine inmek gerekir. Yalnızca yüzeyde kalırsa o insan; çevrenin ve olayların elinde oyuncak olur. Derin iç hayatına hâkim olmayan bir insan, çevrenin esiri olmaya mahkumdur. Tıpkı barometrenin havaya tabi olması gibi.

Ahlak, insanın belli davranışlarını ve hayatının belli aşamalarını değil, zaman ve yer kaydı olmaksızın hayatın bütününü içine alır. Merkez noktası insan olmak üzere, insanın çevresinde olan her şey ile olan ilişkisi, insanın ahlak çemberinin içine girer.

Ahlakı, "Allah'ın emirlerine saygı, yarattığına şefkat" diye tarif edenler, bu çemberin genişliğini göstermek istemişlerdir.
Buna göre, Allah'a iman ve ibadet de, aile bireylerinin ihtiyaçlarını helal yoldan kazanmak da, insanlara, hayvanlara, hatta bitki türlerine giren canlılara yapılacak iyilik, şefkat, yardım ve bakım da bir ahlak esasıdır.
Diğer insanlarla bir arada yaşamaya mecbur olan insan, en temel ihtiyaçlarını karşılamak için, ortak düşmanlarına karşı el birliği ile karşı koymak ve yaşadıkları hayat şartlarını daha iyiye ve mükemmele götürmek zorundadır. Bunun için de, toplumu oluşturan bireylerin birbirlerine inanması, güvenmesi ve bağlanması, saygı duyması gerekir. Demek oluyor ki, insanlar arasında sosyal ilişkiler, bütün toplumlarda var olan ahlak prensipleriyle şekilleniyor.

Bütün toplumlar, varlıklarını sürdürebilmek için ahlak prensiplerine dayanmışlardır. Ahlaklı olmak, ruhi olgunluğa ulaşmaktır.
Eski Mısır mezarlarında bulunan kitabelerde şöyle yazar: "Hiç hile yapmadım, dul kadına eziyet etmedim, yasak olan işlerden kaçtım, boş gezmedim, tapınaklardan ekmek çalmadım, ölülerin yiyeceklerini almadım, buğdayı tartarken hile yapmadım, kutsal balık ve hayvanları avlamadım, açlara ekmek, susuzlara su, çıplaklara giyecek verdim, tanrılara kurban, ölülere cenaze yemeği hediye ettim, ben saf bir insanım…"
Güzel ahlak, iyi insanlarla ve iyi arkadaşlar arasında bulunmakla kazanılır. Bir süre sonra iyi huylar insanın da huyu haline gelir ve insanın ahlaki değerleri yükselir.

"Mizana ilk konan şey güzel ahlaktır."
(Hadis-i Şerif, Tebarani, El-Mu'cemü'l-Kebir)
İnsanın ahlakı güzelleştikçe, ahlaki değerleri arttıkça insanın insan olarak değeri artar. Ahlakını, inançlarına, dini emirlere, Kur'an'a göre yapılandıran insan, toplumun tüm bireylerinin övgüsünü alır. Çünkü güzel ahlak, inançlı ya da inançsız dünyanın tüm toplumlarında en çok takdir edilen ve istenen bir değerdir.
Sizin ahlak anlayışınız ve değerleriniz hayatınıza nasıl yansıyor? Bu değer ve düşüncelerinizden kimler faydalanıyor?
Unutmayın! Hayatınızın herhangi bir aşamasında çeşitli mevki ve makamlara gelebilirsiniz. Sizi oraya getiren yeteneklerinizdir. Ancak orada kalmanızı sağlayacak şey ise ahlaki değerleriniz ve kişiliğiniz olacaktır.

alıntı

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı