Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Haberler Dünyadan ve Ülkemizden son dakika haberler burada.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 12-14-2009, 07:37   #1
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Arrow PKK'nın yeni stratejisi karşı şiddet oluşturmak
Terör örgütü sempatizanlarının Abdullah Öca-lan'ın İmralı'daki hücresini bahane ederek başlattığı sokak eylemleri, DTP'nin kapatılmasının ardından ivme kazandı.

Yaklaşık 200 kişilik grup, dün saat 13.00'te Beyoğlu'ndaki DTP binası önünde toplandı. Eski DTP İstanbul İl Eşbaşkanı Mustafa Avcı, burada yaptığı basın açıklamasında Anayasa Mahkemesi'nin kapatma kararının demokrasiyi sindirmek amacını taşıdığını öne sürdü. Avcı'nın açıklamalarının ardından yüzleri maskeli DTP'li bir grup, taş ve molotofkokteylleriyle çevreye saldırdı. Bunu gören sokak sakinleri, ellerine geçirdikleri balta, sopa ve döner bıçakları ile eylemcileri kovaladı. Vatandaşların arasına karışan kimliği belirsiz bazı kişiler ise göstericilere silah çekip ateş açtı. Gerginliğin düşmesinden yana olduklarını savunan DTP'li Avcı, kışkırtma girişimlerinin provokatörlerin işi olduğunu ileri sürdü.

Gelişmeleri değerlendiren terör uzmanları, PKK'nın yeni stratejisinin bu tür eylemler ile 'karşı şiddet' oluşturmak olduğunu söylüyor. PKK'nın sokakları tahrik etme stratejisinin olgunlaştığını ve uygulama safhasına geldiğine işaret eden uluslararası güvenlik uzmanı Doç. Dr. Sedat Laçiner, sokak çatışması riskinin olabilecek en yüksek seviyeye çıktığını vurguladı. Laçiner, "Benzer olayları geçmişte yaşadık. Bazen PKK'lı gördüğümüz kişi milliyetçi tarafta yer alabiliyor. Provokatif maksatlı silah kullanıyor." dedi.

Sokak çatışmalarını terör örgütünün yeni planı olarak yorumlayan Mahir Kaynak da, tahriklerin arkasındaki güçlerin iyi tespit edilmesi gerektiğini belirtti. Kaynak, vatandaşlara 'Devletin güvenlik güçleri var. Tahriklere kapılmayın' uyarısında bulundu.

İlk olarak PKK terör örgütü yandaşlarının Abdullah Öcalan'ın koğuşunun 6 metrekare küçüldüğü iddiasıyla başlattığı eylemlerle kamuoyu gerildi. Adalet Bakanlığı, konuyla ilgili yaptığı açıklamada iddiaları kesin bir dille yalanladı ve koğuşun sadece 17 santimetrekare küçüldüğünü fotoğraflarıyla açıkladı. Bu da terör örgütü yandaşlarını tatmin etmeye yetmedi. Günlerce sokaklarda terör estirildi. Bazı DTP'li milletvekillerinin tehdit kokan açıklamaları da kamuoyunu iyiden iyiye gerdi. Devlet kurumlarının yanı sıra milletin malına da zarar verildi, evler, dükkanlar taşlandı. Belediye otobüslerine molotofkokteylleri atıldı. 17 yaşındaki Serap söz konusu molotoflar yüzünden hayatını kaybetti. Ardından Diyarbakır'daki gösteride 23 yaşındaki Aydın Erdem nereden geldiği belli olmayan bir kurşunla öldü. Kürt-Türk çatışması çıkarmak isteyen karanlık güçler için bu da yeterli olmadı. Günler öncesinden başlatılan provokatif eylemler, Tokat'ta 7 Mehmetçiğin şehit edilmesiyle sürdü. PKK terör örgütü, saldırıyı 3 gün sonra üstlendi. Hain pusuya yönelik protesto eylemleri birbirini izledi. Olay, ülke genelinde lanetlendi. Ve nihayet Anayasa Mahkemesi, DTP'nin kapatma davasındaki kararını açıkladı. Yüksek Mahkeme, 11 Aralık'ta DTP'yi 'terörün odağında' olduğu gerekçesiyle kapattı. Bazı DTP'lilere siyaset yasağı getirilirken, Aysel Tuğluk ve Ahmet Türk'ün de milletvekillikleri düşürüldü. Karar, bazı DTP'lileri sokaklara dökmeye yetti. Büyük şehirler başta olmak üzere PKK terör örgütü yandaşları sloganlar atarak sokaklarda yürümeye başladı.

Ve korkulan oldu. Dün İstanbul Beyoğlu'nda gerçekleştirilen gösterilerde silahlar konuştu. Terör örgütü sempatizanı yaklaşık 200 kişilik grup, saat 13.00 sularında Beyoğlu Kalyoncu Kulluk Caddesi üzerindeki DTP binası önünde toplandı. DTP İstanbul İl Eşbaşkanı Mustafa Avcı, bölücü örgüt lideri lehine atılan sloganlar eşliğinde basın açıklaması yaptı. Anayasa Mahkemesi'nin kararının demokrasiyi sindirmek amacını taşıdığını öne süren Avcı, Kürt halkı olarak demokrasiye olan inançlarının kaybolmadığını söyledi. Avcı'nın açıklamalarının ardından, grup içerisinde yer alan yüzleri maskeli kişiler, önce sokaktaki çöp konteynerlerini devirdi. Buradan Dolapdere yönüne ilerleyen eylemciler, taş ve molotofkokteylleriyle 'Kemalpaşalılar Kahvehanesi'nin camlarını indirdi, park halindeki otomobillere zarar verdi. Bunu gören sokak sakinleri, ellerine geçirdikleri balta, sopa, döner bıçakları ile eylemcilerin üzerine yürüdü. Eli silahlı 3 kişinin protestoculara ateş etmesi dikkat çekti. Açılan ateş sonucu bir gösterici ayağından yaralandı.

Mustafa Avcı, olayları kendilerinin çıkarmadığını öne sürdü. Basın açıklamasından sonra dağılan grubun minibüslere binmek için hareket ettiğini, bu sırada kimliği belirsiz kişilerin gruba taş ve sopalarla saldırdığını savunan Avcı, "Silahla ateş açılması sonucu bizim gruptan yaralananlar oldu." dedi. Avcı, tansiyonun düşmesinden yana olduğunu, provokatörlerin tarafları kışkırttığını belirtti. DTP'nin kapatılmasının ortamı germek isteyenlerin işine geldiğini sözlerine ekledi.


ŞEHİT BABASI: tAHRİKLERE KAPILMAYIN

İstanbul'daki eylemlerin tek adresi Beyoğlu değildi. Bahçelievler Zafer Mahallesi'nde de DTP'nin kapatılmasını bahane ederek yasa dışı eylem yapan grup, caddelere barikatlar kurup, otobüs duraklarının camlarını kırdı. Polis gruba müdahale etti. Bazı mahalle sakinleri de duruma tepki göstermek için sokağa döküldü. Bölücü terör örgütü yandaşlarının Bahçelievler'de korsan gösteri yapmasının ardından yaşları 15-25 arasında değişen yaklaşık 100 kişilik grup eylem yaptı. Türk bayraklarıyla birlikte slogan atan göstericiler, sopalarla sokak sokak gezerek örgüt yandaşı aradı. DTP binasına girmeye çalışan gruba Çevik Kuvvet engel oldu. Tokat'ın Reşadiye ilçesinde şehit olan Cengiz Sarıbaş'ın ailesini ziyaret eden grup, şehit babası Talip Sarıbaş'ın elini öptü. Sarıbaş, Türk ve Kürtlerin kardeş olduğunu vurgulayıp protestocu gençlerden itidalli davranmalarını istedi. Terör örgütü yandaşı bir grup da Okmeydanı'nda olay çıkardı. Akşam saatlerinde PKK lehine slogan atmaya başlayan grup, yola barikat kurmak istedi. Polis olaylara müdahale etti.

Sokak tahrik ediliyor devlet farkında

DTP' nin kapatılmasının ardından halkın sokaklara çıkması PKK'nın yeni stratejisi olarak yorumlandı. Uluslararası güvenlik ve Türk dış politikası uzmanı Doç. Dr. Sedat Laçiner, sokak çatışması riskinin olabilecek en yüksek seviyeye çıktığını söyledi. PKK'nın sokakları tahrik etmek stratejisinin olgunlaştığını ve uygulama safhasına geldiğini belirten Laçiner, "Şu an gördüğümüz kadarıyla kalabalık içinde silahla olaylara müdahale eden insanlar var. Bu kişilerin ne kadar normal vatandaş olduklarına bakmak lazım. Gerçekten halk tepkisi mi; yoksa provokotörler mi? Polisin iki tarafı da iyi incelemesi lazım. Yani PKK görüntüsü olanların da, tepki veren halkın da fotoğrafını çekmesi lazım. Buna benzer olayları geçmişte yaşadık. Bazen PKK'lı gördüğümüz kişi bazen milliyetçi tarafta yer alabiliyor. Provokatif maksatlı silah kullanıyor." diyor.

PKK'nın Ergenekon' un en güçlü aracı olduğunu vurgulayan Laçiner, örgütün en hassas dönemlerde gerilimi artırmak için kullanıldığına dikkat çekiyor. Kürtlerin demokratik açılımı kabullenmeye başladığı bir dönemde PKK'nın eylemlerinin artmasının, halkı tahrik etme stratejisinin bir parçası olduğunu hatırlatan Laçiner, şunları söylüyor: "PKK darbe hazırlıklarına yakıt taşıyor, Ergenekon'un bir kolu gibi çalışıyor. Hükümet bu süreçte dikkatli davranmalı. Hükümetin üzerine düşeni yapması ve işi sıkı tutması lazım. Polisin acilen gerekli önlemleri alması gerekiyor."

DTP'nin kapatılmasının ardından sokak tahriklerinin olmasını doğal karşılayan Mahir Kaynak da çatışmaları PKK'nın yeni stratejisi olarak yorumluyor. Tahriklerin arkasındaki güçlerin tespit edilmesi gerektiği uyarısında bulunan Kaynak, devletin provokatif eylemlerin farkında olduğunu ve çatışmaların büyümeden engelleneceği görüşünü dile getirdi.

Milletin derin sabrına provokasyon


HABER YORUM - ALİ AKKUŞ

17 yaşındaki Serap'ı belediye otobüsünde molotofkokteyli ile yakanlar yeniden sahnede. Amaçları et ve tırnak gibi yıllarca birlikte yaşamış insanları hassas oldukları noktadan vurmak. Yöntem olarak sıradan insanların araçlarını, dükkanlarını ve kahvehanelerini hedef alıyorlar. Ergenekon'un arkada kalanları kaos oluşturmak için yine klasik taktiklerini uyguluyor. Dün bir anda DTP içinden bir grup yürüyüşe geçiyor; halkın işyeri ve araçlarına zarar veriyor. Buna öfkeyle karşılık verenlerin arasına karışan birileri önceden hazırlandığı belli sopalarla yetinmeyip tabancalarla ateş etmeye başlıyor. Milletin derin sabrını sınamak istiyorlar herhalde. Ama siyasi tarihini sokak çatışmalarında kaybettiği evlatlarının acısıyla şekillendirmiş olan bu halk, bu kez oyunun farkında.

Son zamanlarda yaşadıklarımızı değerlendirmek için Abdullah Öcalan'ın, bir ay önce söylediklerini iyi okumak lazım. Fırat Haber Ajansı'nın haberine göre Öcalan, "AKP, çözmezse tasfiye edilir." diyordu. AK Parti'nin kış aylarında zor durumda kalacağını ve baharla birlikte tasfiyenin gerçekleşeceğini öne sürüyordu. Bölücübaşı, Başbakan Tayyip Erdoğan'ı şu cümlelerle tehdit ediyordu: "Eğer bu sorunu çözmezsen durumun Özal'ın ölümünden kırk sekiz saat öncesi gibi olur, Özal'ın son kırk sekiz saat içinde başına ne getirildiyse sizin de başınıza getirebilirler. Özal ölmedi, öldürüldü." Apo, bahara kadar yapılacak tasfiyenin ipuçlarını da veriyordu: "Biz savaş açarsak iktidarınız sallanır, üç aya kalmaz baş aşağı gidersiniz. Sonunuz da Menderes, Özal, Erbakan gibi olur."
Türkiye, hükümeti yıkmak için korku ve kaos ortamı oluşturmak isteyenleri biliyor. Onların bir kısmı hâlâ Silivri'de yargılanıyor. DTP'nin kapatılma haftasında, bazı partililerin dağa çıkmak istemesi ve 7 askerin PKK tarafından şehit edilmesi toplumda tartışmalara neden olmuştu. Herkes yaşanan ilginçlikler için 'Bu, örgütün provokasyonu.' diyordu. Hatta Taraf Gazetesi, 'PKK iki halkın da düşmanı' diye manşet atmıştı. Ahmet Altan'ın belirttiğine göre, PKK Taraf Gazetesi'ni de tehdit ediyormuş bugünlerde. Artık, örgütün planı deşifre oldu: Masum insanları hedef alıp, karşı şiddet oluşturmak istiyor. Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle bu planı bozmak gerekiyor. Tahrik ve kışkırtmalara açık bir süreçten geçiyoruz. Duyguyla değil akılla hareket etmeliyiz.

















ZAMAN

 

Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 12-14-2009, 07:38   #2
Kullanıcı Adı
Ertuğrul ÖZGÜL
Standart
Ertuğrul ÖZGÜL isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-14-2009, 17:44   #3
Kullanıcı Adı
tolga_09
Standart
80 öncesi sağ-sol çatışmalarına destek veren derin güçler şimdi ise türk-kürt çatışması.Birileri bu ülke ne zaman güç kazansa,sorunlarını çözme noktasına gelse gerekeni yapıyor.Bu sefer başaramayacaklar.
tolga_09 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-14-2009, 23:28   #4
Kullanıcı Adı
Saltuk Buğra Han
Standart
Bu gidişat yani ülkenin gidişatı benim hiç hoşuma gitmiyor.
Türk milletinin sabrı ile oynanıyor.Sabırlı olması ile de bilinen milletimizin ayranının kabartılması çalışılıyor.Çünkü bilinir ki Türk ulusunun ayranı kabarınca önünde durmak mümkün değildir.Beklenen de bu dur.Ülkemiz için hayırlı düşünmeyenlerin istedikleri de bu dur.
O halde başımızdakilerin birbirleri ile kocakarı kavgaları yapacaklarına ,özellikle başta hükümet olmak üzere bu dtp li şerefsizlerin sokak terörüne acilen çözüm bulmaları gerekir.Yoksa altından kalkamayacakları bir vebalin altına girerler ki ,vaktiyle yapılan sağ sol çatışması bile bu işin yanında ebecilik oyunu gibi kalır ve tarih önünde hiç te hayırla anılmazlar.

Konu Saltuk Buğra Han tarafından (12-14-2009 Saat 23:35 ) değiştirilmiştir..
Saltuk Buğra Han isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-14-2009, 23:39   #5
Kullanıcı Adı
Ahmet Yasin
Standart
tarih boyunca oynanan oyunlardan sadece bir kaçını anlatmak isterim size

osmanlı son zamanlarında muslim-gayri muslim ayrımı

cumhuriyet döneminde köylü-şehirli ayrımı

70 li yılllarda sağ-sol

80 li yıllarda türk -kürt


90 lı yıllarda alevi sunni

90 li yılların sonunda islam -laiklik

istediklerini yaptılar bu yıllarda ama 2000 li yıllarda istedikleri olmayınca her tarafdan her yönden her şekilde ortalık karıştırılmakta
Ahmet Yasin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı