|
![]() |
#1 |
![]() Esad'dan flaş açıklama:
"Yabancı askerler var, Onları tüm dünyaya göstereceğiz" Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, ''Yabancı askerler var, bazıları hala canlı. Gözaltına alınıyorlar. Onları tüm dünyaya göstermeye hazırlanıyoruz'' dedi. ... Suriye'ye yaptırımlar devam ederken Devlet Başkanı Beşar Esad'dan açıklama geldi. Rus Televizyonu'na açıklamalarda bulunan Suriye lideri Beşar Esad "Ekonomimiz daha çok tarım ve hayvancılığına dayandığından yaptırımlar bizi etkilemiyor. Yapılan yaptırımlar, siyasilerden çok halkı etkiliyor. Yaşananlar sadece gaz ve petrol savaşı değil, bölgedeki pozisyonumuz büyük rol oynuyor." dedi. Esad, Rusya'nın devlet televizyonu ''Rossiya-24'' kanalında, 6 ay aradan sonra ilk kez yayımlanan röportajında, Suriye Ulusal Konseyi'nin parlamento seçimlerini boykot ederek muhaliflerin itibarını zedelediğini savunarak, ''Boykot çağrısı yapmanın halkı boykot etmekten hiçbir farkı yok'' dedi. ''Temsilcisi olduğunu iddia ettiğiniz halkı nasıl boykot ediyorsunuz'' ifadesini kullanan Esad, ''Bu yüzden onların Suriye'de herhangi bir ağırlığının veya öneminin olduğunu düşünmüyorum'' diye konuştu. Suriye hükümetine karşı savaşanlar arasında ''El Kaide'' gibi aşırı grupların üyelerinin de bulunduğunu savunan Esad, ''Bazı yabancı askerler var ve bazıları ise hala canlı. Gözaltına alınıyorlar. Onları tüm dünyaya göstermeye hazırlanıyoruz'' dedi. Esad, sözde Suriye Özgür Ordusu'nun, ne ordu ne de özgür olduğunu belirterek, ''Değişik ülkelerden silah ve para alıyorlar. Onlar çeşitli cezalara çarptırılmış, yasaları ihlal eden bir avuç eşkıya'' ifadesini kullandı. Haber kaynakları: http://www.ntvmsnbc.com/id/25349694 http://www.ensonhaber.com/esad-yaban...012-05-16.html http://www.radikal.com.tr/Radikal.as...&CategoryID=81
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Ey Beşşar Esed'in Şebbihası ve Şii mezhepçisi Ebul Esved sen ne kadar vicdansızmışsın böyle!..
Geçen gün Beşşar Esed'in askerlerinin Humus'un Hula beldesinde yaptıkları çocuk katlimları da mı senin vicdanını sızlatmadı?! ALLAH'ın laneti Beşşar Esed kafirinin , bu kafirin sadık askerlerinin ve Beşşar Esed'i desteklemeye ve Beşşar Esed'in progopandasını yapmaya devam eden hainlerin üzerine olsun. Amin. ALLAH (c.c.) Suriye'li mazlum müslüman kardeşlerimizin yardımcısı olsun ve onlara, Baas rejimine karşı zafer nasip etsin. Amin , amin , amin. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | |||||||||
![]() HULA'DA KATLİAM: 76'sı Hula'da, 115 Suriyeli Katledildi (VİDEO) Esed güçleri Hula'da gerçekleştirdiği bombalamada, en az 76 kişi öldü. ![]() 26 Mayıs 2012 Cumartesi 05:23 Suriye'nin çeşitli kentlerinde cuma namazından sonra düzenlenen saldırılarda çoğunluğu Humus'un Hula ilçesinde olmak üzere 115 kişinin öldüğü bildirildi. Görüntüler tam bir facia... Top ateşi çok sayıda çocuğu parçalamış! ![]() Suriye Genel Devrim Konseyi, ülkenin iç kesimlerinde yer alan Humus'un Hula ilçesinde ordunun gerçekleştirdiği saldırılarda çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere 76 kişinin öldüğünü 200'den fazla kişinin yaralandığını, Hama'da 19 kişinin güvenlik güçlerince açılan ateşte yaşamını kaybettiğini duyurdu. İşte Hula Katliamından Görüntüler... (+18)
Halep'te 10, güneydeki Dera'da 4, Şam'ın banliyölerinde 3, Kuneytra, Tartus ve Lazkiye'de birer kişinin yaşamını yitirdiğini aktaran Konsey, rejimin Hula'da bir katliam gerçekleştirdiğini ve operasyonların birçok kentte devam ettiğini vurguladı. Yerel aktivistler ise Hula ilçesindeki iletişim olmadığından dolayı kentten sağlıklı bilgi alamadıklarını ve operasyonların tüm şiddetiyle devam ettiğini söyledi. Bazı ailelerin tüm fertleriyle öldürüldüğünü ifade eden aktivistler, ilçede durumun çok kötü olduğunu kaydetti.
Haksöz-Haber http://www.haksozhaber.net/hulada-katliam-76si-hulada,-115-suriyeli-katledildi-video-29884h.htm |
||||||||||
![]() |
![]() |
![]() |
#5 | |||||||||
![]() Suriye'de Çocukları Böyle Katlettiler (VİDEO) Suriye’de vahşette sınır tanımayan Baas güçleri şehirleri bombalamaya ve katletmeye devam ediyor. ![]() 18 Mayıs 2012 Cuma 12:47 Suriye’den kan dondurucu görüntüler gelmeye devam ediyor. BM Gözlemcilerine rağmen insanların yaşadığı binaları top ve tank ateşine tutmaktan geri durmayan Baas güçleri evleri çocukların, kadınların başına yıkıyor; insanların bedenlerini füzelerle parçalıyor. ESED: EL KAİDE İLE SAVAŞIYORUZ Beşşar Esed ise Rus 24 kanalına yaptığı açıklamalarda “Suriye ordusu şu an halkı ile savaşmıyor. El Kaide ve yabancı teröristler ile savaşıyor. Elimizde canlı yabancı teröristler var. Hepsi gözaltına alındı. Yakında tüm dünyaya göstereceğiz.” diyerek Suriye direnişine destek için dışarıdan gelen mücahidlerle savaştığını söyledi. Özgür Suriye Ordusunu yasaları ihlal eden bir avuç eşkıya olarak niteleyen Beşşar Esed “Cezalarını çekecekler. Öyle kolay kurtulamazlar.” dedi. İşte Beşşar Esed’in el-Kaideci teröristler diyerek Batı’nın “olur”unu almaya çalıştığı Suriyeli çocuklar. Görüntüler dün çekildi. İkisi Şam’ın Duma bölgesinden biri Humus’tan… DİKKAT: Görüntüler çocuklar için uygun değildir (+18) Şam / Duma... Bir pikapın arkasına doldurulan kimisi ölmüş; kimisi can çekişmekte olan erkekler, çocuklar...
Yine Duma'dan bir görüntü... İki çocuk, iki kardeş... Selim ve Halid...
Ve Humus; boğazı parçalanmış bir çocuk... Halid Elfares
HAKSÖZ-HABER http://www.haksozhaber.net/suriyede-cocuklari-boyle-katlettiler-video-29736h.htm |
||||||||||
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() Kocalarının önünde eşlere tecavüz! ![]() Suriye ordusuna zorla alınan bir asker, 3 ay boyunca tanık olduğu vahşeti gözler önüne serdi. Suriye ordusunda görev yaparken firar eden ve Türkiye'ye sığınan 'Cudi Hüseyin', Suriye rejiminin eylemlere katılmalarını engellemek için gençlerin askere alındığını söyledi. Hüseyin ise ailesi tehdit edildiği için orduya katılmış. Bugün gazetesinde yer alan habere göre, kendisini 'Cudi Hüseyin' diye tanıtan asker, kadınlara eşlerinin önünde yapılan tecavüzlere, silah dipçikleriyle katledilen muhaliflerin kanıyla duvara slogan yazan Esad askerlerinin zulmüne tanıklık ettiğini söyledi. HÜCRE CEZASI ALDIM Halep'te üniversite 3. sınıfta sosyoloji okurken Esed ordusunun kendisini zorla askere aldığını belirten 'Cudi Hüseyin', "Gençleri askere alarak halk hareketini engellemeye çalıştılar. Birçok genci üniversiteden askere aldılar." dedi. Cudi Hüseyin, ordunun kendi halkına karşı savaştığını bildiğini belirterek, "Aileme kötülük yapacaklardı. 10 Ocak 2012'de evimden zorla alındım. Gitmek istemediğim için ilk olarak hücreye attılar. Halkın suçlu, kendilerinin de haklı olduklarını telkin ettiler. Kendimizden ve ailemizin güvenliğinden endişe etmeye başlamıştık. 5 gün hapiste kaldıktan sonra birçok arkadaşımla dediklerini kabul etmiş gibi yaptık. Sonra beni 3 aylık eğitime aldılar. 2 saniye içerisinde 40 bomba atan bir roketatar vardı. Eğitimli olduğumu düşünerek beni grup lideri dahi yaptılar. 18. timde görev yapıyordum." diye konuştu. FOTOĞRAFLARI SATTILAR Ordudaki askerlerin kullanıldıklarını ve rejimi destekleyenlerin katliam yaparak para kazandıklarını belirten Hüseyin, çoluk çocuk, kadın erkek demeden şahit olduğu işkenceleri ise şöyle anlattı: "Sadistçe davranıyorlardı. Rejim yanlısı askerler halka yaptığı işkenceleri fotoğraflayıp parayla sattı. Kadınları kendi eşlerinin önünde çırılçıplak soyup, birçok kişi tecavüz ediyordu. Kadınların daha çok acı çekmesi için erkeklere de onların gözü önünde aynı şeyi yaptılar. Birçok kişiyi silah dipçikleriyle döverek şehit ettiler. Sonra da o şehit kanlarıyla duvarlara slogan yazıyorlardı. Tek kuralları, 'kural yok' sloganıydı. Ölen erkekler şehit oldu kurtuldu; ama kadınlar çok acı çekti. Çocuklara dahi işkence yapmaktan çekinmiyorlardı. Yaşadığım iğrençlikler gözümün önüne geldikçe geceleri kendimden utanıp sessizce ağlıyordum. Ağlama sesimi duymalarından dahi endişe ediyordum." EMEKLEYEREK GEÇTİM Her gün kaçmayı düşündüğünü, ancak kaçtığı anda ailesine kötülük yapılacağını bildiğinden susmak zorunda kaldığını söyleyen Hüseyin, "Ölmekten korkmuyordum; ama annem, kardeşim ve babam gözlerimin önüne geliyordu. Her gün kahroluyordum." dedi. Aktif savaş alanlarına gönderilmesine bir hafta kala durumunu anlayan bir subayın kaçışına yardımcı olduğunu söyleyen Hüseyin, "Kendisine 1.000 dolar verdim. Yasa dışı bir belge hazırlayarak kısa süreli bir izin kâğıdına sahip olmamı sağladı. Evrakı getirdikten sonra otobüse bindirildim. Tarih 5 Nisan'dı. Ardından sınıra yakın bir noktada kaçışa başladım. Akşam saatleriydi ve yaklaşık 1.5 saat boyunca askerlere yakalanmamak için emekleye emekleye sınırı geçtim. Babamın Türk bir arkadaşı ile iletişime geçtim. Ama onlara dahi ordudan kaçtığımı söyleyemedim. Subaya para verdiğim için ailemden yana da rahattım." diye konuştu. ARAP RÜYASI MUTLU BİTMELİ Türkiye'ye geçtiğinde kendisini rüyada zannettiğini söyleyen Hüseyin, "Yanıma usulca bir araba yanaştı, korktum. Fakat kendime geldiğimde hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını anladım. Çünkü çekilen onca acıya ve tanıklığa rağmen geçmiş aynı olmaz. Devrimden sonra demokrasi gelmesini istiyorum; çünkü eğer diktatör gitmezse felaket daha da büyür. Arap rüyası başladığı gibi mutlu şekilde bitmeli ve diktatörlüğün sonu gelmeli. Birçok yasak vardı. Üniversiteyi bitirmeme dahi izin vermediler ve hayallerimi yıktılar." Kaynak İnternethaber 16.04.2012 |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 | ||||||||||
![]() Alıntı:
![]() ![]() |
|||||||||||
![]() |
![]() |
![]() |
#8 | |
![]() Alıntı:
Allah; Müslüman Suriye Halkını korumak için uğraşan, Beşar Esad'ı, yönetimini ve Suriye ordusunu korusun. Amin. Katliam Tanıkları: Teröristler Katliamı Devlete Destek Veren Aileleri Karşı Düzenledi ŞAM – Hula katliamının iki canlı tanığı, bölgede işlenenn katliamın silahlı terör grupları tarafından, devleti destekleyen, karşıt gösterilere katılmayı, silah taşımayı yada teröristlere para vermeyi reddeden belirli ailelere karşı düzenlendiğini açıkladı. Güvenliklerini korumak amacıyla adları açıklanmayan görgü tanıkları, teröristlerin bir çok bölgeden geldiklerini ve eş zamanlı olarak asayiş güçleri noktalarına gelişmiş silahlarla saldırdıklarını belirterek televizyonlarda yayınlanan görüntülerin bir kısmının çatışma sırasında öldürülen ve kurban sayısını arttırmak için diğer cesetlere eklenen silahlılara ait olduğuna işaret etti. İlk görgü tanığı Cumartesi günü Suriye televizyonuna yaptığı açıklamada, "teröristleri adım adım izliyordum ve katliam öncesinde yapacaklarını ayrıntılarıyla biliyordum. Katliamdan üç gün önce Cuma günü gerçekleşecek olağanüstü bir şeyden bahsediyorlardı. Bundan o kadar çok söz ediyorlardı ki bu ayrıcalıklı eylemi öğrenmeye can atıyorduk" dedi. Cuma günü öğle namazından sonra silahlıların bir kısmı kuzey semtinin yakınındaki Saat Bulvarında bulunan güvenlik bariyerinin yakınlarına konuşlandığını bildiren tanık, büyük silahlı grubun ise halkın baraj yolu olarak adlandırdığı Trablus yolu ve Nasiriye bölgesi, Sitto caddesi ve Beyt Zahir Mermer Fabrikalarına giden Ebu Zeyd Tatlıları caddesine yöneldiklerini söyledi. Tanık kuzey semtteki silahlı grubun bulvardaki asayiş güçleri elemanlarını oyalamak ve saldıracağı sanısını uyandırmak için havaya ateş açtığına işaret etti. "Ben baraj yoluna hareket eden Selefi Ebu el-Vahed, Abdülmelik el-Salih, Nidal Bekkur, Heysem el-Hisan, Akrama gruplarının yanı sıra Akreb, Kefer Laha, Tel Deheb'den gelen gruplar ve yabancılardan oluşan, yoğun şekilde silahlanmış büyük bir grupla beraberdim. Müfrezenin çevresinde gelişigüzel ateş açmaya başladılar. Müfrezeye, bölge sakinlerine ve evlere isabet aldılar" diye ekledi. Tanık, silahlılardan bir kısmının silah kullanmayı iyi bilmediklerini, bir teröristin havan topuna benzeyen RPG roketini müfrezeye doğru ateşlemeye çalışırken evlerden birine isabet aldığını ve iki vatandaşın ölümüne yol açtığını dile getirdi. Kurbanların bir çoğunun silahlıların, fertlerinin gösterilere katılmamaları, devlete destek vermeleri, sorunlardan uzak durmaları, silahlılara silah satın almaları için bağışta bulunmamaları nedeniyle belirli bir aileyi tasfiye etmek hedefiyle katledildiklerini belirten tanık, teröristlerin bir Milletvekiline yakınlığı nedeniyle Seyyid ailesinden eskiye dayanan bir anlaşmazlık nedeniyle intikam almak istediklerine dikkat çekti. Ayrıca, Halk Meclisi üyeliğine seçilmesi nedeniyle milletvekiline bir hediye vermek istediklerini sözlerine ekledi. Tanık, asıl hedefleri devrim yapmak değil katletmek, kaçırmak, soymak ve petrol borlarından petrol çalmak olan ve büyük bir servetleri bulunan el-Hisan grubunun el-Seyyid ailesine kin duyduklarını, bu grubun el-Seyyid'in evinin çevresine konuşlandığını söyledi. Silahlı teröristlerin çevreye gelişigüzel ateş açtığını bildirerek özellikle el-Seyyid'in yakınlarının evine, kardeşi, yengesi ve çocuklarına ateş açtıklarının altını çizerek "Seyyid ailesinin yakınında Bekkur ailesinin evi vardı. Bu ailenin fertleri hayatta kalırken neden çevresindekiler tek tek katledildi? Diğer tarafta Ğazuv, Haddo yada Ali Bekkur ve ailesinin evleri vardı ve bunlara hiçbir şey yapılmadı. Hedef alınan Abdülrezzek'ın evinin yakınındaki Zaher Bekkur, Hermuş, güvenlik müfrezesine beş metre uzaklıktaki Naasan ailesinden Matematik öğretmeni ve ailesinin evlerine de hiç dokunmadılar." diye konuştu. Tanık, katliamın silahlı teröristler tarafından bu aileleri hedef almak amacıyla düzenlendiğini vurguladı. Öte yandan kadın olan diğer görgü tanığı, katliamın gerçekleştiği Cuma günü silahlıların sayısının geçen Cumaya nazaran çok fazla olduğuna, aralarında Teldo bölgesinden olmayan yabancı yüzlerin bulunduğunu söyledi. Tanık, asayiş güçleri bariyerine semtten Havan topuyla saldırdıklarını, ateş eden Sait Faiz Akş'ı fark eden asayiş güçlerinin kendisine ateş açarak ayağından yaraladıklarını bildirerek yaralının Kefer Laha'daki bir alan hastanesine kaldırıldığına işaret etti. Ardından silahlıların güvenlik bariyerine yoğun şekilde ateş açmaya başladıklarını belirten görgü tanığı, orada bulunan başka bir grubun telsiz aracılığıyla başka gruplarla iletişime geçtiğini belirterek "biz tüm konuşmalarını duyabiliyorduk. Silahlıların büyük bir bölümünün el-Nasiriye, daha önce yakılan ve müfreze olarak bilinen ikinci güvenlik bariyerinin karşısındaki el-Sed bölgesinde yoğunlaştıklarını anladık. Silahlıların bir kısmı ise bulunduğumuz bölgedeki asayiş güçlerini oyalamak için burada kalacaktı" dedi. Tanık, bölgeye farklı yerlerden silahlı grupların geldiğine dikkat çekerek telsizle konuşmaları sırasında silahlıların bize Tel Deheb, Akreb yada Resten gruplarını gönderin dediklerine işaret etti. "Silahlıların arasında köyümüze yabancı yüzler vardı. Onları ilk kez görüyorduk. Burç ve Talf bölgelerinden de silahlılar vardı. Fakat sayıları azdı" diyen görgü tanığı, güvenlik bariyerine eş zamanlı olarak saat 13.30 sularında saldırdıklarını, müfrezeden çok sayıda güvenlik mensubunun katledildiğini, buna karşılık çok sayıda silahlının da öldüğünü söyledi. Silahlıların bir aracı havan topuyla bombaladıklarını, araçtan dumanların yükseldiğini belirterek müfrezedeki mühimmat ve silahları çalıp kuzey semtine götürdüklerini ve aralarında paylaştıklarını kaydetti. Silahlı teröristlerin soydukları müfrezeyi ateşe verdiklerine dikkat çeken tanık, aynı zamanda hastaneyi, hastanenin arkasındaki ormanı yaktıklarını dile getirdi. Tanık, "Müfrezenin düşmesi ardından Akrama Salih adlı şahsın Nidal Bekkur ve Halit Abdülvahid adlı şahıslarla telsizle görüşürken konuşmalarını duydum. Nidal Bekkur kendisine yabancı bir grup göndermesini, başka bir eylem yapacaklarını söyledi. Bu arada Heysem Hallak elindeki silah ve satırla lideri olduğu el-Nasiriye grubuna doğru gitti. Bu grup yaklaşık 200 silahlıdan oluşuyor. En büyük grup olan el-Nasiriye hırsızlık, kaçırma ve katliam gibi eylemler gerçekleştiriyordu" diye belirtti. Müfrezeye el-Nasiriye Bölgesinden ve baraj yolundan saldırdıklarını ifade eden tanık, grubun su deposunun bulunduğu yöne gittiğini, burada baraj yoluna ulaşan yollar bulunduğunu söyledi. Tanık, saat 19.00 sularında katliamın olduğunu öğrendiklerine, müfrezenin düşmesiyle katliamın gerçekleşmesi arasında iki saatlik bir zaman farkı bulunduğuna dikkat çekerek saat 20.00 sularında bir araca doldurdukları kurbanları kuzey tarafındaki Ram camisine taşıdıklarını bildirdi. Saat 20.00 sularında araçlarıyla bölgeden ayrılmaya başladıklarını, bu sırada müfrezenin tamamıyla düştüğünü kaydeden tanık, bu arada ordunun takviye güçlerinin bölgeye hala ulaşmamış olduğunun altını çizdi. Tanık kurbanların el-Seyyid ailesine mensup olduklarını, Muaviye el-Seyyid'in polis subayı olduğunu ve görevinden kopmadığını dile getirerek görevinden ayrılmayan ve onlara katılmayan herkesin hedef alındığını ve hayatının tehlikede olduğunu vurguladı. Polis subayının evinin müfrezeye yakın olması nedeniyle hayatını güvence altına aldığını, bu nedenle köyden ayrılmadığını belirten tanık, "el-Seyyid ailesinden bir aile ve seçimlerde Halk Meclisi Sekreterliğini kazanan Abdülmuti Meşleb'in yakınları olan bir aile hedef alındı. Devlet yanlısı Abdülrezak'ın ailesi de hedefler arasındaydı. Abdülrezzak'ın dört aileden oluşan fertlerinin evleri ve fertlerine saldırıldı. Sadece silahlı olan bir ailenin evine yaklaşmadılar" dedi. Tanık, el-Seyyid ailesinin evlerinin silahlıların civarında olduğuna işaret ederek "iddia edildiği gibi hükümet milisleri (Şebbihalar) bölgeye girip katliamı gerçekleştirmiş olsalar silahlıların çocuklarına neden dokunmadılar? Neden sadece belirli evlerde katliam yapıldı? Katledilen ailelerin evlerine yakın evlere hiç dokunulmadı. Neden Abdülrezzak'ın evinin yakınındaki Bekkur ailesinden hiç kimse ölmedi? Neden sadece Abdülrezzak'ın çocukları katledildi?" diye sordu. Tanık, katliamda tümü silahlı olan Cezire televizyonunun ünlü kameramanının mensup olduğu Faur ailesinden hiç kimseye dokunulmadığını dile getirerek daha önce bu aileden bir kişinin silahlı eylemler sırasında öldüğüne, ardından kardeşinin teslim olduğuna dikkat çekti. Tanık, gözlemcilerin karşısına çıkardıkları cesetlerin bir çoğunun silahlıların yanı sıra katledilen ailelere ait olduğunu kaydetti. SANA - Suriye Arap Haber Ajansı Konu Ebul Esved tarafından (06-03-2012 Saat 13:34 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#9 |
![]() Golan'ı işgal eden İsrail'e tek bir kurşun atamayan pis kukla Beşşar Esed kafiri, mazlum müslümanları bombalıyor! |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#10 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|