Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi


 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 11-15-2008, 23:16   #1
Kullanıcı Adı
Enfal
Standart Biz Filistinliler, Ümmet'e Feda Olacağız!


Filistin direnişinin sembol isimlerinden Umm Nidal, İsra Haber Gazze temsilcisi Nureddin İslam'ın sorularını yanıtladı. İslam'ın, Umm Nidal ile gerçekleştirdiği, Filistin direnişinin geçmişine ve geleceğine ışık tutacak bu önemli röportajı sunuyoruz:

İsra Haber: Umm Nidal öncelikle sağlık durumunuz hakkında bilgi almak istiyoruz. Son dönemde ciddi sağlık sorunlarınızın olduğu bilinmekte?

Umm Nidal: Bana sağlık ve sıhhat veren Rabbime hamdolsun. Şu an kendimi toparlamaya başladım.

Halkım içerisinde bir çok hasta var. Binlerce hasta ve yaralı var ki durumları son derece kötü. Bu vesileyle onlar için da Rabbimizden şifa diliyorum.

İsra Haber: Umm Nidal sizleri ve ailenizi tanımak istiyoruz?

Umm Nidal: Ben, Meryem Muhammed Farahat. 12.22.1949 tarihinde kahraman Filistinlilerin çıktığı Gazze’nin Şucaiye mahallesinde doğdum. 2004 yılında eşimi kaybettim. 6 erkek çocuğum var. Nidal, Muhammed ve Ravad şehid oldu. Mü’min ve Hussam yaralı. Bir de Vasam. Hepsi de Kassam Tugayı’na mensuptur. 4 tane de kız çocuğum var. Hamas’ın listesinden Filistin meclisine girdim.

İsra Haber: Bir açıklamanızda, İslami ilkelere sıkı sıkıya bağlı olmayan bir ailede doğduğunuzu, İslami usullere uygun olarak örtünmek istediğiniz zaman gerek eşiniz ve gerekse eşinizin ailesi tarafından tepkiyle karşılandığınızı söylemiştiniz. Neden?

Umm Nidal: 60 ve 70’li yıllarda İslam, Filistin’de fazla yaygın değildi. Namaz kılan, başörtüsü takan garip karşılanırdı. Bundan ötürü, ben İslami usule uygun olarak örtünmeye karar verince eşimin ve ailesinin tepkisiyle karşılaştım. Hatta boşanmakla bile tehdit etti. Fakat ben, hicabıma sıkı sıkıya tutundum, sabrettim.

İsra Haber: Umm Nidal, çocuklarınızın annesi olarak bilindiğiniz gibi aynı zamanda üç evladını şehid veren mücahide ve Filistin Meclisinde milletvekili olan siyasi bir kişiliğe sahipsiniz. Bu şahsiyetlerden hangisini kendinize daha uygun buluyorsunuz?

Umm Nidal: Zikrettiğiniz gibi hayatta kendimi üç şahsiyette buluyorum. Bir anne, bir mücahide ve bir milletvekili olarak görevlerimi icra ediyorum. Fakat kendim için mücahidlerin annesi olmayı tercih ediyorum.

İsra Haber: Filistin Meclisine neden girdiniz?

Umm Nidal: Hayatın her alanında var olan kötü durumu, en iyiye dönüştürme umuduyla meclise girdik.

İsra Haber: İntifada öncesindeki çalışmalardan bahsedebilir misiniz?

Umm Nidal: 1981 yılında Islah Mescidi Merkezi’nin başkanlığını yürütmekteydim. Benim Şeyh Ahmed Yasin ile ilk diyalogum bu yıl içerisinde oldu. Şeyh Ahmed’in kadınlara yönelik bazı etkinlikleri olmaktaydı.

1983 yılına kadar davet çalışmalarına devam ettim. Bu yıldan sonra eşim ve çocuklarımla beraber Libya’ya gittik. 4 sene sonra 1987 yılında Gazze’ye döndük. Döndükten tam 3 ay sonra İntifada başladı. Döner dönmez de davet çalışmalarına kaldığım yerden devam ettim.

İsra Haber: 24.11.1993 tarihinde şehid düşen Kassam'ın büyük komutanlarından Imad Akl, sürekli olarak takip edildiği için sizin evinize sığınmıştı. Akl hakkında bizlerle paylaşmak istediğiniz bir hatıranız var mı?

Umm Nidal: Harekete, takip edilenleri evimizde barındırabileceğimizi söyledikten sonra sürekli takip altında olan Imad, evimizde ilk barınan mücahidlerden birisi oldu. Onun aramızda olması, bizim için de mutluluk kaynağıydı. Bu büyük mücahid için evimizde uygun bir yer hazırlayarak giriş çıkışlarını rahat hale getirdik. Evimiz, Imad’ın gerçekleştirdiği bir çok operasyon için merkez haline gelmişti.

Gerek Imad ve gerekse takip altında olan diğer micahidleri rahat bir ortam sağlamak için elimizden gelen her şeyi yapıyor, yemek ve elbise veriyorduk.

Imad, başkalarının kendi yaptığı eylemleri üstlenmesine öfkeleniyordu. Bundan ötürü, eylemleri gerçekleştirdiği yere Kassam’ın açıklamasını bırakmaya karar verdi. Doğu sınırında düzenlediği bir eylemin açıklamasını da ben yazmıştım.

Imad, emniyeti elden bırakmayan bir kişiliğe sahipti. Silahını hiç bir zaman yanından ayırmazdı. Dışarı çıktığı zaman kendisini kamufle ederdi. Bir keresinde babama ait bir ceket ve kufiyeyi vererek, onu yaşlı adam kılığına sokmuştuk. Gerekli tedbirleri aldıktan sonra da zaman zaman ailesini, evimizde ağırlayarak onunla görüştürüyorduk.

Şehid olmadan iki ay önce Imad’ın babası evimize gelmiş, babasına “Biz bu hayatta mesajdan ibaretiz. Bizlerden her birisi mesajını bırakıyor ve gidiyor” demişti.

Imad, Filistin’in dışına çıkmamakta ısrar etmekte, akidesinin bir parçası olarak düşünmekteydi. Bundan ötürü Imad “Şehid oluncaya kadar Filistin’de kalacağım ve cennete gireceğim. Bu cihadımız ya şehadet ya da zaferle sona erecek” demekteydi.

İsra Haber: Çocuklarından bir çoğu, birinci intifadada küçük yaştaydılar. Onların kalplerine cihad ruhunu nasıl aşıladın ki Kassam Tugayı’nın ilk saflarında yerlerini aldılar?

Umm Nidal: İslamı öğrendiğim zaman niyetim müslüman evini ve İslam’a hizmet eden aileyi oluşturmaktı. Çocukların hayatındaki ilk okulu anneleridir. Kahranmanları ortaya çıkartan en önemli kişi, annelerdir. Anne, çocukların eğitiminde ve dini doğru anlamalarında önemli bir yere sahiptir.

Ben de çocuklarımı cihad sevgisi üzerine yetiştirdim. Onların yaşları küçük olmasına rağmen işgalcilerin devriyelerine taş atmaktaydılar. Imad’ın bizim evimizde olması da çocuklarımın cihad terbiyesi ile yetişmelerinden önemli derecede etkili olmuştu. Kısacası biz yolumuzu bulmuştuk. Imad’ın Ez-Zeytun’da düzenlediği eylemde oğlum Muhammed’in yaptığı gibi bazen çocuklarım işgalcilerin devriyelerini gözlemekteydi. Yine Imad’ın uyguladığı el-Muhtar caddesindeki eylemde oğlum Nidal’ın yaptığı gibi.

İsra Haber: Muhammed Farahat, Atzmona yerleşim merkezine 01.02.2003 tarihinde düzenlediği, 9 siyonistin öldüğü ve 25 tanesinin de yaralandığı baskın ile şehid olmuştu. Kahramanca düzenlenen bu operasyondan hatıranızda kalan bazı noktaları bizimle paylaşır mısınız?

Umm Nidal: İlk başlangıçta eylemi, aralarında çocuğum Muhammed de olan 4 kişinin düzenlenmesi planlanmıştı. Sonrasında sayı 2’ye düşürüldü. Oğlum Muhammed ve arkadaşı şehid Muhammed Helles’in düzenlenmesine karar verildi. Bir süre sonra ise sadece bir mücahidin operasyonu düzenlemesi kararlaştırıldı. Bunun üzerine ben de Şehid Şeyh Salah Şehade’ye mektup yazdım ve “Bu eylemi gerçekleştirmek için başkasını değil sadece oğlum Muhammed’i seçmenizi çok istiyorum” dedim. Kısa bir süre sonra şehid komutan Vail Nassar geldi ve eylem için sadece Muhammed’in seçildiğini söyledi.

Eylemi gerçekleştirmesi için Muhammed’i 3 defa uğurladım. Düşmanın kontrol noktalarındaki sıkı denetiminden ötürü 2 defasında geri döndü. Eylemi gerçekleştirdiği gün eline sahte kimlik ulaştırıldı. Muhammed bu sahte kimlikle kontrol noktasını aşarak eylem noktasına ulaştı.

Bizi en son saat 16:00’da aramıştı. Onun için dua ediyordum. Saat 24:00’te eylemi gerçekleştirmeye başladı. Bu saate kadar geçen 8 saat bizim için gerçekten de çok zordu. Çünkü onun başına gelenlerden habersizdik. Onun tutuklandığını ya da yaralandığını sanmıştık.

İsra Haber: Muhammed’i uğurlarken neler hissetmiştiniz?

Umm Nidal: Benim şayet 100 tane çocuğum olsa hepsini Allah yolunda sunmaya hazırım. Kendimi ve tüm çocuklarımı Allah yolunda sunmaya hazırım. Allah’tan bizlere şehadeti nasip etmesini istiyoruz.

Ben, çocuklarımı ölüme değil Allah’ın cennetinde olan daha iyi hayata yönlendirdim. Ahiretteki gerçek hayata, gerçek saadete yönlendirdim. Onlardan ayrıldığımız için üzülüyoruz. Fakat onları Allah’ın cennetine uğurluyoruz.

İsra Haber: Ve ikinci Şehid oğlunuz Nidal Farahat. 16.02.2003 tarihinde Kassam’ın füze fabrikasına düzenlenen suikastte şehid düştü. Şehid Nidal hakkında neler söylemek istersiniz?

Umm Nidal: Nidal, benim için bir evlattan da öteydi. Sadık bir dosttu. Kimya ilminde uzmanlaşmıştı. Orta okul üçüncü sınıftayken füzelerin yapılması için gerekli olan Kimya ilmini öğrenmişti.

Bir gün eve geldi ve bana “Sana bir süprizim var. Gözlerini yum” dedi. Füzeyi getirdi ve füzeyi kenarıma koydu. Sonra da “gözlerini aç” dedi. Bir metre uzunluğunda füze önümde duruyordu. Onu kucakladım ve onun için dua ettim.

Nidal bu füze için “Hakk” ve “İzzeddin” adlarını önerdi. Sonra şehid mücahid Adil Heniyye “Kassam” adını koydu. “Kassam” adı rahmetlinin dediği şekliyle kaldı.

Füze projesinin neticelenmesinde Şehid Ahmed Yasin’in tam desteğinin olduğunu da unutmamamız lazım. Füzelerin geliştirilmesi ile ilgili her türlü detayı yakından takip etmekteydi. Özellikle Nidal’in onun koruması olduğu bir dönemde füzeler ile ilgili her türlü detayı sormaktaydı.

İsra Haber: Şehid olan üçüncü oğlunuzun adı da Ravad. Ez-Zeytun mahallesinde 24.09.2005 tarihinde düzenlenen suikast ile şehid düşmüştü.

Umm Nidal: 14 yaşından itibaren direnişe aktif olarak katılan oğlum Ravad, şehid olduğunda 17 yaşındaydı. Kasam mücahidlerinin sınır birlikleri ile beraber sınırı beklemektedi.

Henüz 14.5 yaşındayken kaleşnikofunu aldı ve “Ben operasyona gidiyorum” dedi. Fakat bir askeri yaraladıktan sonra sağ salim döndü. Doğu sınırında bir tankın yanında duran askerin üzerine el bombası atmıştı.

İsra Haber: Filistin kadını bir çok fedakarlıkta bulundu. Filistinli kadınların bu duruşlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Umm Nidal: Başta Hamas’ın olmak üzere tüm Filistinli kadınlar bir çok fedakarlıkta bulundular. Reem el-Reyaşi, bir anne için büyük evlattan daha da önemli olan emzikli bebeğini arkasında bırakarak olağanüstü bir örneklik sergiledi. Ve Fatma Neccar, şehadet eylemlerini gençlerin düzenlediği bir dönemde ansısız ortaya çıktı. Bu nine 70 yaşına yaklaşmıştı.

Filistin kadını bugün mücahidlere hizmet ediyor, eşinin ve sınır birliklerinde görevli evladının askeri elbisesini, silahını ve techizatını hazırlıyor. Filistin kadını, sınır birliklerindeki mücahidlerin aşını hazırlıyor.

Evlatlarım bir gün benden, sınır birliğindeyken kendilerine yemek, çay, kahve getiren bir Filistinli kadını ziyaret etmemi istediler. Onu ziyaret ettiğimde, fakir bir hayat sürdüğünü gördüm. Mücahidlere hizmet etmek için sabahlıyor, sabah olunca da ertesi gün için bakkaldan bir şeyler alıyor. Bu kadın bana “Sınırdaki mücahidler, evladlarımdan daha önceliklidir. Onlar sınıra bağlı kaldıkça bizler de onlara bağlı kalacağız” dedi.

Filistinli kadının oynağı rol büyüktür. Siyonist düşman Gazze’yi geniş çaplı işgal etmekle tehdit ettiği zaman yüzlerce Filistinli kadın saatli bomba olmak için öne çıktı. Gazze’yi işgal ile tehdit eden işgal kuvvetlerine karşı mücadele için yüzlerce kadın şehadet eylemcisinin hazırlıkları tamamlanmıştı.

İsra Haber: Çok sayıda Filistinli kadın da aynı zamanda işgal hapishanelerinde bulunuyor. Filistinli kadın esirler, Filistin direnişinin esir asker Gilad Shalit karşılığında serbest bırakılmasını istediği kişilerin en başında geliyor.

Umm Nidal: Bana göre Filistinli kadınların serbest bırakılması talebi en önemli istektir. Hatta bana göre müebbed hapse mahkum olanlardan da önceliklidir. Ben, ümmetin 79 tutuklu Filistinli kadın esir karşısındaki sukunetini şaşkınlıkla karşılıyorum. Nerede izzet? Nerede şeref? Filistinli mücahidlerin esir takasında başarılı olmalarını Allah’tan diliyorum.

İsra Haber: Batı Şeria’daki Filistinli kadınların maruz kaldığı zulmü nasıl karşılıyorsunuz? Filistinli kadınların sürekli soruşturma merkezlerine çağrılmalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Umm Nidal: Bu konu benim uykularımı bölüyor. Bu durum karşısında suskun kalmak mümkün değil. Filistin direnişimiz açısından garip ve korkakça olan bu eylemler karşısında dünya nasıl hala sessiz kalabiliyor anlayamıyorum.

İsra Haber: Gazze’de uzun süredir devam eden ambargoyu ve ümmetin ambargo karşısındaki duruşunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Umm Nidal: Filistin halkının ambargoya karşı efsanevi direnişini ve sabrını takdir ediyorum. Sıkıntılara tahammül göstermelerini temenni ediyorum. Kurtuluş yakındır inşaallah.

Üzülerek söylemekteyim ki ambargo İsrail’den önce %100 Araplar tarafından uygulanmaktadır. Ben ve halkım soruyoruz: Ambargo niçin devam ediyor? Dikte edilen zalim ambargoya olumlu yanıt vermek te neden?

Filistin halkı bugün ümmetin şerefini savunmaktadır. Bunun için de büyük fedakarlıklarda bulunmaktadır. Bu ambargoya katılan hiçkimsenin özrü makbul değildir.

İsra Haber: Filistin direnişinin geleceğini nasıl buluyorsunuz?

Umm Nidal: Biz, geleceğin İslam’ın olacağına yakinen inanmışız. Fakat, zaferin güllerle dolu bir tabakta değil de şehidler, kan ve ceset parçalarından oluşan bir tabakta geleceğinin de farkındayız. Zafer Allah’ın izniyle yakındır. “Diyorlar ki ne zaman? Deki: Umulur ki yakındır!”

İsra Haber: Umm Nidal, Türkiye halkına yönelik mesajınızı öğrenmek istiyoruz.

Umm Nidal:

Sevgili evlatlarım!

Filistin, Türkiye, Mısır, Suriye ve İslam dünyasının her bölgesindeki değerli genç dostlarım, evlatlarım sizleri Allah’ın yüce selamı ile selamlıyorum. Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve beraketuhu...

Sevgili evlatlarım!

Öncelikle Allah’tan sakınmanızı tavsiye ediyorum. Mücahid ve muhlis olarak Allah yolunda çalışmanızı tavsiye ediyorum.

Sizler bizim ümidimizsiniz. Gerek bu dönemde gerekse tüm dönemlerde sizler, bizlerin dayandığı güçlü kollarımızsınız. Size olan ümidimiz büyüktür. Gelecek günlerin aydınlığını sizlerde görüyor, sizlere umutla bakıyoruz.

İslam’ın sancağını yükseltin. İslam’ın sancağı sadece sizlerin elleriyle, sizlerin kararlılığı ve azminizle yükselecektir.

Sevgili evlatlarım!

Gençliğiniz, vaktiniz, ilminiz, muhlis amellerinizle Allah yolunda çaba sarfediniz. Bu dinden asla taviz vermeyiniz. Din, bizim geleceğimiz, izzetimiz, dünya ve ahiretteki hayrımızdır.

Her nerede iseniz, sizi müjdeliyoruz. İslam sadece sizlerin ellerinizle, sizlerin azmiyle dirilecek. Sizlerin bu seviyede olduğunuzu da yakinen biliyoruz. Biz, sizlerden ümitvarız.

İslam üzerine endişelenmeyiniz. İslam Allah’ın izniyle gelecektir. Fakat bizden gayret ve ihlaslı ameller beklemektedir. Neticeler, Allah’a kalmıştır. Neticelere bakmayın. Ne oluyor? Ne olacak? Sadece ihlaslı ve gayretli bir şekilde çalışın. Başarıya ulaştıracak olan Allah’tır.

Biz Filistin’dekiler için de endişelenmeyiniz. Ümmetin bizi bildiği üzereyiz. Sizi hayal kırıklığına uğratmayacağız. Gayretle, ihlasla çalışacağız inşaallah. Vatanımızı, ümmetimizi ve dinimizi savunacağız.

İnşaallah Filistin’de dirilecek olan bu din dünyaya yayılacaktır. Ümmeti asla hayal kırıklığına uğratmayacağız. Bizlerden ne kadar vazgeçenler ne kadar uzaklaşanlar da olsa biz, sizlerden vazgeçmeyeceğiz.

Ümmetimize ve dinimize olan vefamızı koruyacağız. Hepimiz sizlere, ümmete feda olacağız, ümmet için öleceğiz.

İsra Haber:Umm Nidal, röportaj için bize vakit ayırdınız. Teşekkür ediyoruz.

Umm Nidal: Filistin davasına olan bağlığınızdan ötürü biz de size teşekkür ediyoruz.

İsra haber - Nureddin İslam

 

Enfal isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı