Siyaset Forum

[Fasl-ı Gül]

Bugün anket sonuçları elime geçti. Gram ilerleme yok; moralim acayip bozuk. Ne yapsam bilmem ki!
Yoksullara vaad ettiğim 600 liralık maaşı, 1600 liraya mı çıkarsam?
“Eğer 5 sene içinde 80 kilometre metro yapamazsam siyaseti bırakırım…” sözünü, “Taksim'de kendimi yakarım” şeklinde değiştirsem mi?
En azından, daha etkileyici olur.
Not: Gürsel'le yoksullara maaş konusunu mutlaka konuş.

* * * Kağıthane'ye yanlışlıkla Kağıttepe dedim diye, demediklerini bırakmadılar.
İyi ettim de, bunlara inat, gittim Kağıthane'de 850 liraya ev tuttum.
Şimdi de Kağıthane'yi bilmiyorsun desinler bakalım!
“İnsan bilmediği semtte oturur mu?” diyerekten ağızlarının payını vermezsem şerefsizim.
Not: İstanbul haritasından Kağıthane'ye komşu semtleri ezberlemeyi unutma. Taksim ne tarafa düşüyor gibi münasebetsiz sorulara hazırlıklı ol.
Bu yandaş medyadan her şey beklenir.

* * * Metrobüs diye bi şey icat ettiler . Neymiş efendim; Zincirlikuyu - Avcılar arası iki buçuk saatten 38 dakikaya inmiş.
Bir saat 60 dakika; iki saat 120 dakika, buçuğu ilave et; etti sana 150 dakika.
Şimdi, 150 dakikadan 38 dakikayı çıkart; kaldı mı sana 112 dakika.
Demek ki…
Yaklaşık 112 dakika buharlaştırılmış!
Ben bu numaraları yemem; her kayıp dakikanın hesabını soracağım! ( “Yaklaşık” değil, kesin; hesap makinesiyle yaptım. )
Önemli not: Bundan sonra televizyon programlarına mutlaka hesap makinesiyle çık. Nasıl ki Özal dolmakalemle özdeşleşmişti, sen de hesap makinesiyle özdeşleş.
İşte hesap, işte hesap makinesi ve karşınızda hesap uzmanı!
Valla güzel imaj…
Gürsel'e hemen söyleme bunu, sürpriz olsun!

* * * Aklıma kötü şeyler getirmek istemiyorum ama niçin İstanbul'dan aday gösterildiğimi hâlâ anlayabilmiş değilim.
Melih Gökçek'i canlı yayında haşat etmedim mi?
Dosta düşmana karşı bu adam karşısında başarılı olduğumu kanıtlamadım mı?
E'ee, niçin Melih'in karşısına çıkarılmadım?
Ankara dururken neden İstanbul'dan aday gösterildim?
Sayın Baykal beni harcamak istemiş olabilir mi?

* * * Farkı kapatmak gerçekten de imkânsız.
İddialı olmak tamam da, seçimi kazanacağım deyince, sermayeden yemiş oluyoruz.
Sermayeden, yani “dürüstlükten”…

* * * Kadir Topbaş'ın 7 tepe, 7 tünel projesini incele. Mutlaka bir katakulli vardır.
Bu tünel işi, imajlarını acayip parlattı.
Bu konuda da bir yolsuzluk dosyası hazırla.
İnşaat ihalelerinde yolsuzluk yoksa, yeraltına indirilen araçlarda olabilir!
Dikkatli ol!
Bu tünellerle niçin 400 bin araç yer altına indiriliyor?
Dikkatimizi tünellere çekip araçları gözümüzden kaçırmaya çalışmış olabilirler mi?
Niçin 401 veya 399 değil de, 400 bin?
Soruyu böyle sorarak araştırmaya başla. Ya da iyice araştırdıktan sonra, bu soruya ulaş.
Ama…
Heyecana gelip de, “Onlar 7 tepeye 7 tünel yapacaklarsa, biz de 17 tepeye 17 tünel yapacağız…” vaadinde bulunma.
Önce 17 tepeyi ezberle, sonra…
Not: Şimdi denedim: Hiç sektirmeden en fazla 5 tepe sayabildim. Geriye kaldı 12; çok çalışmam lazım.

* * * Kadir Bey'in tuzu kuru tabii.
Benim partim AKP, liderim Erdoğan olacak, yüzde 80'lere vurmasam, bir şey bilmiyorum.
Ah be!..

* * * Verdiler gazı, verdiler gazı!
Dine açılalım, dindarlardan oy alalım; çarşaf, Kur'an Kursu açılımı yapalım dedik, geldik yine türbana tosladık.
İçimden, “İttirmeyin lan…” demek geliyor ama…
Anketler hiç umut vermiyor!
Fatih Altaylı, “Bugüne kadar Doğan Grubu İstanbul'da kimi desteklediyse kaybetti. Şimdi de sizi destekliyor...” demekle, aslında yerden göğe kadar haklı.
Ne yapıp edip, Doğan Grubu'nun desteğinden yırtmam lazım.
Ama nasıl?
Temizlik işçilerine olduğu gibi başörtülü memurelere de karışmayacağım desem, bir faydası olur mu acaba?


Salih TUNA