|
![]() |
#1 |
![]() CHP'nin İstanbul milletvekili Mehmet Sevigen TBMM'ye eşcinsel hakem tartışmalarıyla ilgili TBMM'de bir soru önergesi vermeye hazırlanıyor.
Eşcinsel hakeme hakemlik yaptırılmamasının bir insan hakları suçu olduğunu savunan CHP milletvekili bu konuyu gündeme taşıyarak partisinin uzun zamandır sürdürdüğü açılımlara son olarak bir de eşcinsel açılımını eklemiş oldu. Sevigen'in çalışması ABD'de eşcinsel hakları için mücadele eden Harvey Milk'in mücadelesini hatırlattı. Harvey Milk bir homoseksüeldi ancak Sevigen bir heteroseksüel politikacı olarak eşcinsellerin diğer yurttaşlarla eşitliğinin sağlanması için Milk gibi mücadele etmesi ile takdir ediliyor. İşte konuyla ilgili yazılı soru önergesi... TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA Son günlerde spor camiasında, cinsel tercihi nedeniyle eleştirilere hedef olan 12 yıllık futbol hakemi Halil İbrahim Dinçdağ’ın hakemlik yapıp yapamayacağına ilişkin tartışmalar bu şahsı incitici ve kırıcı boyutlara ulaşmıştır. Türkiye Futbol Federasyonu bu hakemin raporlarını inceleyerek, sağlık sorunları dışında askerlikten muaf olanların hakemlik yapmasında bir engel olmadığını belirterek ilgili hakemin hakemlik yapmasında her hangi bir sakınca olmadığı kanaatine varmıştır. Yine, Merkez Hakem Kurulu Başkanı Oğuz Sarvan Lig TV’de katıldığı Futbol Gündemi programında sunucuların “Bir eşcinsel hakemlik için başvursa ne yaparsınız?” sorusuna “Ayrımcılık yapmayız bu konuda. Eşcinsel de olsa şartları tutuyorsa hakemlik eğitimine başlayabilir. Talimatlarda bu konuda bir ayrım yok”. diye kamuoyuna açıklama yapmıştır. Ancak, Türkiye Futbol Federasyonu’nun açıklamasına rağmen Merkez Hakem Kurulu tarafından kendisine görev verilmediği için bir televizyon programına çıkarak kimliğini açıklamak durumunda kalan Halil İbrahim Dinçdağ, şimdi zor ve sıkıntılı günler geçirmektedir. Mesleğini özveriyle severek yaptığını söyleyen ve ruh halini hiçbir zaman mesleğine yansıtmadığını belirten Halil İbrahim Dinçdağ, cinsel kimliğiyle ilgili kararı nedeniyle mesleğinin elinden alınmasına çok üzüldüğünü belirtmiştir. Ailesine, annesine ve çevresine henüz kararını açıklamaya hazır değilken, Federasyona verdiği dilekçenin daha sonuçlanmadan basında haber olması Dinçdağ üzerinde büyük baskı yaratmıştır. 33 yaşındaki hakem gerek ailesinde gerekse çevresinde zor günler yaşadığını belirtmiş, dışarıya çıkamamanın sıkıntısını yaşadığını söylemiştir. Hakem bu şartlar altında görevini nasıl sürdüreceğini de bilememektedir. Aynı zamanda hakemlik yapabilmek için verdiği dilekçe kararını beklerken klasman belirleme sınavlarına girememiştir. Belirli takvim aralıklarında yapılan bu sınavları kaçıran Halil İbrahim Dinçdağ maddi ve manevi olarak da büyük zarar görmüştür. Şimdi, Türkiye Futbol Federasyonuna düşen görev, yaşadığı bu durumdan dolayı sınavlara giremeyen hakeme kaybettiği sınav hakkını geri vermektir. Bir defaya mahsus Halil İbrahim ve onun gibi mağdur olan diğer hakemlere af çıkararak sınavlara girme şansı tanınmalıdır. 14 yıldır hakemlik yaparak spora hizmet ettiğini belirten Dinçdağ’ın bu mesleği yapmak için önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Kaldı ki başta Dünya Sağlık Örgütü olmak üzere, birçok uluslararası sağlık kuruluşları ve doktorlar eşcinselliğin bir hastalık ya da rahatsızlık olmadığını belirtmekteler. Dolayısıyla, bu durum Türkiye Futbol Federasyonu’nun da açıklamasına uygun olarak hakemlik için bir engel olmaktan çıkarılmalı ve konuyla ilgili yönetmeliğin 25. maddesi tamamen değiştirilmelidir. Eşcinseller hakkında yapılan ağır eleştiriler ve onlara karşı oluşturulan dışlayıcı tavır tamiri mümkün olmayan yaralar açmaktadır. Demokrasilerde din, dil, ırk, cinsiyet, ayrımı yapılmadığı gibi İNSAN HAKLARINDAN herkes özgürce yararlanabilmelidir. Farklı cinsel tercihi nedeniyle saygı gösterilmeli toplumsal bir linç kampanyasına dönüştürmekten vazgeçilmelidir. Bu vesile ile aşağıdaki sorularımın Devlet Bakanı Sayın Faruk Özak tarafından yazılı olarak cevaplandırılması konusunda gereğini arz ederim. 21.05.2009 Mehmet SEVİGEN/İstanbul Milletvekili 1. Bu hakemin 12 yıllık mesleki başarısı bir yana bırakılarak, cinsel tercihinden dolayı kendisine görev verilmediği için Türkiye Futbol Federasyonuna yazdığı dilekçenin daha sonuçlanmadan basına sızmasından dolayı televizyona çıkıp açıklama yapmak durumunda kalarak mağdur olmasını doğru buluyor musunuz? 2. Verilen bu tip kararların toplumda din, dil, ırk, cinsiyet gibi ayrımcılığa götüren tartışmalara neden olacağı düşünülerek böyle üzücü olayların yaşanmaması için kamuoyuna bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz? 3. Türkiye Futbol Federasyonu Merkez Hakem Kurulu “Hakemliğe Giriş Unvan ve Klasmanlara Ayrılma ile Vize Yenileme Kural, Prensip ve Yöntemleri’nin “mazeret değerlendirme” başlıklı 25. maddesindeki açıklamalarda yer alan karışıklığı giderecek bir değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz? 4. Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere tıp camiasının “eşcinsellik bir hastalık ya da rahatsızlık değildir” şeklindeki görüş birliğine uygun bir şekilde karar vermişken bu hakeme hala görev verilmemesini doğru buluyor musunuz? 5. Federasyon tarafından verilecek kararı beklerken klasman belirleme sınavlarına giremeyen ve 2010 yılına kadar görev yapamayacak olan Halil İbrahim Dinçdağ’ın sınavlara girmesine engel olmakla geleceğini çalmış olmuyor musunuz? 6. Çalıştığı dönemde çok başarılı olan hiçbir hatası bulunmayan hayatını spora adadığını ve özel yaşamını görevine yansıtmadığını belirten ve olayların çıktığı günden beri çalışamayan Halil İbrahim’in maddi ve manevi zararlarının bedelini kim ve nasıl ödeyecek? 7. Toplumun büyük bir kısmı Halil İbrahim Dinçdağ’a medeni cesaretinden dolayı destek vermiş, aldığı bu kararla toplumda var olan büyük bir tabunun yıkılmasının ilk işareti olarak büyük riskler göze almıştır. Bu şekilde medeni cesaret gösteren Halil İbrahim’e İNSAN HAKLARI adına sahip çıkmayı düşünüyor musunuz? 8. Sınavlara giremediği için, işini, geleceğini kaybetmesine sebep olan bu olay sebebiyle bir kereye mahsus olmak üzere Halil İbrahim ve onun gibi çeşitli sebeplerden dolayı vize imtihanlarına girme hakkını kaybetmiş hakemlere bu hakkı vermeyi düşünüyor musunuz? 9. Toplumda kendini gizlemeye çalışan, mesleğinde çok başarılı olmuş ancak sırf cinsel tercihinden dolayı başarılı olduğu mesleğini yapamayan kaç kişi vardır? Toplumun kanayan bir yarası olan bu durumun düzeltilebilmesi için Bakanlar Kurulu’na bir öneri götürmeyi düşünüyor musunuz? Odatv.com 21 Mayıs 2009
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Bu konuda açılımın büyüğünü AK Parti hükümeti yaptı.
Eşcinselliği suç olmaktan çıkardı... Yanlışım varsa düzeltin... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
![]() Alıntı:
"AK Parti zinayı serbest bıraktı" diye bir yalan var. Ona binaen mi kurdunuz bu cümleleri? Yani öyle ise, zinayı partimizin serbest bırakmadığını, daha evvelden serbest olup "AK Parti'nin bunu tekrardan yasak kapsamına almak istemesi"ni belgeleyebilirim. Türkiye olarak eşcinsellik sapkınlığına serbestlik getiren "dünyada ilk" ülkelerdenizdir. Mesela John Lauristen ve David Thorstand’in yazmış olduğu 'Erken Eşcinsel Hakları Hareketi' adlı kitap. 1864-1935 yılları arasında eşcinsel hareketi anlatıyor. Kitabın 38-41 sayfalarında Magnus Hirschfeld'in 1929 yılında İngiltere'de düzenlenen uluslararası kongrede yaptığı konuşması veriliyor. Konuşma şöyle: “Savaştan sonra bazı Avrupa ülkeleri yeni cinsel hukuk yasası yapmaya başladılar. Yeni yasa Rusya, Danimarka ve Türkiye’de tartışılmış ve yürürlüğe konmuştur. Almanya, Avusturya, İtalya, Çek-Slovakya, İsviçre’de yeni yasalar tartışılmaktadır. Rusya’nın yeni yasalarında, evlilik dışı ilişki, eşcinsel ilişki, ensest, sodomi, nikâhsız birliktelikler cezalandırılabilir suçlar listesinden çıkarılmıştır.” |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() 9. Toplumda kendini gizlemeye çalışan, mesleğinde çok başarılı olmuş ancak sırf cinsel tercihinden dolayı başarılı olduğu mesleğini yapamayan kaç kişi vardır? Toplumun kanayan bir yarası olan bu durumun düzeltilebilmesi için Bakanlar Kurulu’na bir öneri götürmeyi düşünüyor musunuz?
Mehmet Sevigen efendi peki kaçtane üniversite mezunu şuanda boşta ve çalışan mezunların ise mezun olduğu bölümle alakası bile olmayan işler ile muhattap olup 3 kuruşa çalışmak zorunda olduğunu,da biliyormu acaba. Önce bu insanların yarsına melhem olsunlar... İş vernler dahi o kadar salak insanları insan kaynaklarına koyuyorlarki gazete ilanlarında aradıkları özelliklerde bir insan olması güneşin doğu yerin batıdan doğması gibi bir istek, adam diyorki örneğin: Üniversite mezunu malzeme mühendisi aranıyor en az 5 yıl tecrübli ve 30 yaşını aşmamış, yabancı dili olan. Be gerizekalı adam veya kadın artık her kimsen, adam zati üniversiteyi bitirmesi demek yaşının 25 - 26 olması demktir sen birde buna askrlik kl oda kısa dönem olsun hadi 6 ay oldusana yaş 27 sonra bu insan belirli bir zaman iş aryacak sonuçta ha deyince olmuyor iş, oldumu sana yaş 28 peki biz biraz daha inelim bunu yaşını 27 ypalım, şimdi sen bu insandn 5 yıl tecrübeyi nasıl istersin be gerizekalı insan kaynakları müsvettesi. Bu da yetmez gibi birde mülakat gidersin derlerki biz Lise veya üniversite mezunu arıyoruz ama otoblok kulanan otoket bilen poverpoint kulanacak 3 boyut çizim yapabilecek ve yabancı dili iyi olacak. Tamam var maaş peki, ya şuan biz ilk giriş 900 veriyoruz ama 6 ay sonra 1000 tl olur. Oldu canım başka derdin uyurken heber verde ninnide söylim sana hatta altınıda bezlim, sen bu kadar donanım iste insandan birde verdiği parya bak, küfür et dah iyi aynı kapıya çıkıyor nede olsa. Kısacası önce bu kanayan yaraya bir melhem olsun bunları bir çözsün ondan sonra transeksüellerlemi, gaylerlemi homolarlamı uğraşır veya birliktemi olur olsun... ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
![]() nolmuş zinayı serbest bıraksa?
bazılarımız hem AB diyoz.hem zina yasaklansız,eşcinsellik yasaklansın vs. görüşleriniz var.. bu ikisi çelişiyor. tamam bunlar sağlam aile yapısı olduğunu iddaa eden bi toplumda olmaması gereken işler ama. bunlar yasalarla çözüm bulunacak konular değil bence.sivil toplumun ve kanaat önderlerinin yapması gereken bi bilinçlendirme. yoksa yasak olsa ne olmasa ne.. yapan 4 duvar arasında gene yapar.. o kadar osmanlı tarihinde kaç kişi suçu ispatlanmış?ceza almış 5-10 kişi anca çıkar. böyle şeylerin olmamasını istiyorsak bu işin yöntemi yasayla-yargıyla-yürütmeyle değil. eğitimle-ahlakla-dinle yapılabilir. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 | ||
![]() Alıntı:
Alıntı:
Yapılıp yakalanamadıklarından değil. |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
#7 | |
![]() Alıntı:
ekleme: çünkü ahlaki olarak açık yapılması çok büyük ayıptır.. ama şuan türkiyede erkeğin elinin kiridir. düzeltilmesi gereken yanlış budur.. buda dediğim gibi yasayla düzeltilmez. ahlakla düzeltilir. Konu zefyhr tarafından (05-21-2009 Saat 17:40 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#8 | |
![]() Alıntı:
Yasa ile de düzenlenmesi de gerekir. Ama tabii ahlaki olarak da pay büyüktür. Her yasanın koyduğu kurallara uyumla o düzensizlikler düzenlenecek diye bir kaide yok.. -- Osmanlıda da kanıtlanmadığı için 5-10 kişi çıkmaz. Osmanlı da "zina"ya şevk ve istek arzusu zaten doğmazdı bi erkekte. O gibi hususlar yalnız ve yalnız Gayrımüslim tebaanın olduğu yerlerde görülürdü. Mesela başkentin Beyoğlu'sunda. Anlatabiliyor muyum? |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#9 | |
![]() Alıntı:
![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|