Haksız yorum haksız başlık

**Ammar** · 05-01-2012, 13:06

Haksız yorum haksız başlık

28 Şubat sürecinde Erbakan’ı istifaya davet etmesiyle bilinen Fethullah Gülen Hocaefendi’ye yakınlığı ile bilinen Zaman gazetesinin bugün yayınladığı Hüseyin Çelik haberine attığı başlık hayli dikkat çekti.
27 Nisan e-muhtırasının açık hedeflerinden biri, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’ti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, muhtıranın yıldönümünde o gece yaşananları Zaman’a anlattı.
Zaman, Hüseyin Çelik’in anlattıklarını aktardığı haberine ilk sayfasından yer verirken, şu başlığı attı: “27 Nisan’da dik durduk 28 Şubat’taki hükümetin durumuna düşmedik”
Hüseyin Çelik’in, Fethullah Gülen’e varıncaya kadar çeşitli koldan psikolojik baskı altına alınan Erbakan’ın koalisyonla kurduğu Refahyol’un o gün içinde bulunduğu şartlarla, yüzde 50 ile iktidara gelmiş AK Parti iktidarının şartlarını bir tutması büyük bir haksızlık olarak değerlendirilirken, Zaman’ın bu “yorumu” başlığa çekmesi manidar bulundu.
Gülen, 28 Şubat sürecinde Refahyol’u hükümetten çekilmeye çağırmış, cuntacıların Erbakan’a yönelik baskısıyla ilgili “anayasal hakkını kullanıyor” yorumunu yapmıştı.
Hocaefendi, 16 Nisan 1997′de Kanal D’den Yalçın Doğan’a verdiği röportajda askerlerin anayasanın kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirtmişti:
“Askerlerimiz bir yönüyle yaptıkları bazı şeylerden ötürü bazı çevrelerce, belki antidemokratik davranıyor sayılabilirler. Ama onlar konumlarının gereğini anayasanın kendilerine verdiği şeyleri yerine getiriyorlar. Hatta dahası, ben zannediyorum, onlar, bazı sivil kesimlerden daha demokrat.”
“Herhalde onların temsil ettikleri kuvvet şu partiler arasında birbirini istemeyen insanların elinde olsa bir gece hızlı bir baskınla gelirler hasımlarını bertaraf ederler onun yerine otururlar.”
“Kuvvet ellerinde olduğu halde çok mantıki davranıyorlar. Çok muhakemeli davranıyorlar. Epey zamandan beri. His öne çıkmıyor burada ve kuvvet, güç gösterisi şeklinde öne çıkmıyor. Bana demokraside daha dengeli geliyorlar, o açıdan.”
Gülen 29 Mart 1997′de ise Samanyolu TV’de katıldığı bir programda şöyle demişti:
“Darbe hiçbir zaman tam bir çözüm değildir. Dağlama en son çaredir. Darbeciler iyi niyetlidir ama her darbe birikim ve tecrübe sahiplerini heba etmiştir. Ülkemiz kriz içinde. Gücü temsil edenler krizi önlemelidir. Bu hükümeti değiştirin demek daha demokratik olur. Burada ‘Askeriye muhtıra verdi’ diye suçlanmak isteniyor. İsteselerdi, bu öyle bu böyle olacak diyebilirlerdi. Oturup onlarla meseleyi altı saat mülahaza etmezlerdi. Demokratik yollarla problemler çözülsün istediler.”

Habervaktim.com

**Ammar** · 05-01-2012, 13:07

Bağlantılı haber

http://www.akpartiforum.com/27-nisan....html?t=162331

**_SoN_** · 05-01-2012, 13:22

Özetle bu konu hakkında sizin yorumuz nedir ?

**Ammar** · 05-01-2012, 13:31

ben yorumumu yazmıştım burak bey sildi ( yaşasın keyifyet )

benim yorumum şudur. 28 şubat hükümeti 3 partili koalisyon hükümeti idi ve meclitde biri birine yakın oy alan çok parti mevuttu. ve bazıo islami kesimler dahil 28 şübat hükümetine fazlasıyla baskı yapıldı. tek başına iktidar olan ak parti ile asla kıyaslanamaz. ki ak partinin çok oy almasının sebeblerinden bir tanesi 28 şubat hükümetine desteğin azlığından direnç gösterememesi idi. ben şahsen akp parti daha güçlü olsun diye oy verdim. eğer 28 şubat hümeti gibi koalisyon hükümeti olsaydı şuanki hükümet 27 nisanın 28 şubattan hiç bir farkı olmazdı ! istediğin kadar sen bana başlısın de güç önemlidir. ve bu güç erbakanda yoktu. oratklarıda ona hainlik yapıp sırt çeviişti. ve yalnız bırakılmıştı. ama ak parti öylde değildi istisnasız demoratlarla birlikte tüm islami kesimler destek vermişti.

işin özü biz dik durduk onlar dik durmadı demek en basiti ile ayıptır !

**_SoN_** · 05-01-2012, 13:39

Alıntı:

Ammar Nickli Üyeden Alıntı

ben yorumumu yazmıştım burak bey sildi ( yaşasın keyifyet )

benim yorumum şudur. 28 şubat hükümeti 3 partili koalisyon hükümeti idi ve meclitde biri birine yakın oy alan çok parti mevuttu. ve bazıo islami kesimler dahil 28 şübat hükümetine fazlasıyla baskı yapıldı. tek başına iktidar olan ak parti ile asla kıyaslanamaz. ki ak partinin çok oy almasının sebeblerinden bir tanesi 28 şubat hükümetine desteğin azlığından direnç gösterememesi idi. ben şahsen akp parti daha güçlü olsun diye oy verdim. eğer 28 şubat hümeti gibi koalisyon hükümeti olsaydı şuanki hükümet 27 nisanın 28 şubattan hiç bir farkı olmazdı ! istediğin kadar sen bana başlısın de güç önemlidir. ve bu güç erbakanda yoktu. oratklarıda ona hainlik yapıp sırt çeviişti. ve yalnız bırakılmıştı. ama ak parti öylde değildi istisnasız demoratlarla birlikte tüm islami kesimler destek vermişti.

işin özü biz dik durduk onlar dik durmadı demek en basiti ile ayıptır !

Ne kadar tek partili iktidar olmasanda kelleyi ortaya koyarsın inandıkların uğrana kim varsa kafa tutarsın.Benim için inanç tek partili hükümet olmaktan daha güçlüdür hocam.

Baştakiler o zamanda inansalardı,gereği yapılırdı.Bu şahsi fikrimdir.

**Terennüm** · 05-01-2012, 15:41

irade mi? imzalamdık denen belgelerin hepsi imzanlandı bu mudur dik durmak?ve şunuda unutma cemaat mi iktidardı yok sa refah partisimi? sahi siz ozaman hangi hücredeydiniz?

**Garibüzzaman** · 05-01-2012, 15:43

Yaşasın hizbullah..!! Diğer cemaatler fiyaskoymuş

Hiç hizmet etmezler, görmüyor musun bak Akp'nin tek başına iktidar olmasında bile onların payı büyüktür..!!

Tayyip Erdoğan demedi mi Necmettin Erbekan'a hükümetten çekilelim daha iyi diye...!!! Erbekan hoca niye kabul etmedi...!!!

**Ammar** · 05-01-2012, 17:46

cemaatçiler ( gülenciler ) erbakan hocaya hocaları ile birlikte kin kussa ve 28 şubatçıların ağzınıda kullansa erbakan gerekeni yapmıştı . imzalarda iftiradır. eğer darbecilerden yemiş olsaydı gülen gibi yerinde durudu !

ha bu aradahangi hücredeydiniz diye sorana senin hocan o zamanlar istifa çağrıları yaparken pkk ve devletin iskence ve ölüm hücrelerindeydiler ! cemaatin ( gülen ) gözbebeği askeri ( mit ergenekon ve jitem ) ve polisiye ( tim ) hücreleridneydik 6 ay 3 ay 45 gün iskence hücrelerindeydiler !

**manifesto** · 05-01-2012, 19:30

Haber gayet normal.Anormal olan ise hala çakıldıkları yerden çıkamayanlar.
Yok dik durduk yok şöyle olduk.
Tamam 28 Şubatçılar yargılanıyor
Hani mağdur olanlar
Müdahil olsunlar ya
Ancak Laf..28 Şabatta da laf ile peynir gemisi yürür sandılar
Yürümedi.
29 Şubat günü istifa etmiş olsaydı
Farklı şeyleri konuşuyor olurduk
Ama uyarıları "askerle aramızda sorun yok" deyip takmayan iktidarın yanlışlarına ortak olmak gibi bir zorunluluk mu var?
Sonra da polemiğe döndü iş
imzalamadım
yok imzaladım ama ek maddeleri imzalamadım
Ona imza attım buna imza atmadım falan filan
Ay bacayı geçti
Senin suratına söven şerefsiz albaylara tek kelime söyleyemedin
Şimdi Gülen'e şuna buna çamur atıyorsun...
Yemezler..
Niye iktidar oldun ki?
Bahane üretmek için mi?
Evet eleştirilebilir açık destek olsaydı denilebilir takdir hakkını hükümetin acizliğinden yana kullansaydı denilebilir.
Bu eleştiri doğaldır ancak kişilerin gürüşü olarak kalır.

**Hür Beyan** · 05-01-2012, 21:42

28 şubat soruşturması kapsamında belki bugün camia hukuken yargılanmıyor ama onlar yıllardır müslüman vicdanlarda yargılanıyorlar. 28 şubat sürecinde 28 şubatın şeytanı baş aktörü demirele demokrasi ve toplumsal uzlaşı ödülü veren ve şu an camia adına resmi açıklama yapma hakkına sahip olan gazeteciler cemiyeti değil miydi ? O gün demirele iltifatlar yağdıran şu an amerikada bulunan pensilvanya imamı sayın gülen hoca değil miydi ?
Asker daha demokrat diyenler beceremediniz artık bırakın diyenler bunlar değil miydi ?
Bu kadına haddini bildirin diyen bülent ecevite şefaat vaad eden bu camianın imamı değil miydi ?
Okullara kefil olduğu için bir dönem demokratik sol partiyi destekleyen camia bu camia değil miydi ?
Türk okullarında ki hocaları için ağlayıp mavi marmarada şehit düşen canlar için bunlar şehit değil diyen bu camianın imamı değil miydi ?

15 sene öncede aynıydılar 5 sene öncede aynıydılar ve şu anda da aynılar.

Daha yeni başbakanımız dar yatağa düştüğünde fırsat bilip emniyet güçlerini ve yargıçlarını harekete geçirip bir çete gibi başbakanın emir eri ve sırdaşım dediği mit müsteşarını başbakanın emrini uyguladığı için sorguya almaya çalışan ve bu girişimde bulunan savcılar ve polisler görevlerinden alınınca gazeteleri zamandan sürmanşetten savcılar hep doğruyu yaptılar diye hükümete kafa tutan bu camia değil miydi ?

Bugün 28 şubattan dolayı şuçladıkları kabine şu an görev yapanlardır. O zamanın bakanı abdullah gül şu an cumhurbaşkanı refahın istanbul fatihi recep tayyip erdoğan belediye başkanıydı. ve şu an kabinede bakanlık yapan veya vekil olanlar o zaman da aynı görevdeydiler. Onları suçlayanlar şu an ki kabineyi ve vekilleride mi suçluyorlar

bu kadar ucuz olmayın yahu biraz değeriniz olsun çok ucuza gidiyorsunuz piyasanızı yüksek tutun

(bur-ak gereksiz diye silmezsin inşallah)

05-01-2012, 13:06	#1
Kullanıcı Adı Ammar	Haksız yorum haksız başlık Haksız yorum haksız başlık 28 Şubat sürecinde Erbakan’ı istifaya davet etmesiyle bilinen Fethullah Gülen Hocaefendi’ye yakınlığı ile bilinen Zaman gazetesinin bugün yayınladığı Hüseyin Çelik haberine attığı başlık hayli dikkat çekti. 27 Nisan e-muhtırasının açık hedeflerinden biri, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’ti. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, muhtıranın yıldönümünde o gece yaşananları Zaman’a anlattı. Zaman, Hüseyin Çelik’in anlattıklarını aktardığı haberine ilk sayfasından yer verirken, şu başlığı attı: “27 Nisan’da dik durduk 28 Şubat’taki hükümetin durumuna düşmedik” Hüseyin Çelik’in, Fethullah Gülen’e varıncaya kadar çeşitli koldan psikolojik baskı altına alınan Erbakan’ın koalisyonla kurduğu Refahyol’un o gün içinde bulunduğu şartlarla, yüzde 50 ile iktidara gelmiş AK Parti iktidarının şartlarını bir tutması büyük bir haksızlık olarak değerlendirilirken, Zaman’ın bu “yorumu” başlığa çekmesi manidar bulundu. Gülen, 28 Şubat sürecinde Refahyol’u hükümetten çekilmeye çağırmış, cuntacıların Erbakan’a yönelik baskısıyla ilgili “anayasal hakkını kullanıyor” yorumunu yapmıştı. Hocaefendi, 16 Nisan 1997′de Kanal D’den Yalçın Doğan’a verdiği röportajda askerlerin anayasanın kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirtmişti: “Askerlerimiz bir yönüyle yaptıkları bazı şeylerden ötürü bazı çevrelerce, belki antidemokratik davranıyor sayılabilirler. Ama onlar konumlarının gereğini anayasanın kendilerine verdiği şeyleri yerine getiriyorlar. Hatta dahası, ben zannediyorum, onlar, bazı sivil kesimlerden daha demokrat.” “Herhalde onların temsil ettikleri kuvvet şu partiler arasında birbirini istemeyen insanların elinde olsa bir gece hızlı bir baskınla gelirler hasımlarını bertaraf ederler onun yerine otururlar.” “Kuvvet ellerinde olduğu halde çok mantıki davranıyorlar. Çok muhakemeli davranıyorlar. Epey zamandan beri. His öne çıkmıyor burada ve kuvvet, güç gösterisi şeklinde öne çıkmıyor. Bana demokraside daha dengeli geliyorlar, o açıdan.” Gülen 29 Mart 1997′de ise Samanyolu TV’de katıldığı bir programda şöyle demişti: “Darbe hiçbir zaman tam bir çözüm değildir. Dağlama en son çaredir. Darbeciler iyi niyetlidir ama her darbe birikim ve tecrübe sahiplerini heba etmiştir. Ülkemiz kriz içinde. Gücü temsil edenler krizi önlemelidir. Bu hükümeti değiştirin demek daha demokratik olur. Burada ‘Askeriye muhtıra verdi’ diye suçlanmak isteniyor. İsteselerdi, bu öyle bu böyle olacak diyebilirlerdi. Oturup onlarla meseleyi altı saat mülahaza etmezlerdi. Demokratik yollarla problemler çözülsün istediler.” Habervaktim.com Konu Ammar tarafından (05-01-2012 Saat 13:25 ) değiştirilmiştir..

05-01-2012, 13:07	#2
Kullanıcı Adı Ammar	Bağlantılı haber http://www.akpartiforum.com/27-nisan....html?t=162331

05-01-2012, 13:22	#3
Kullanıcı Adı _SoN_	Özetle bu konu hakkında sizin yorumuz nedir ?

05-01-2012, 13:31	#4
Kullanıcı Adı Ammar	ben yorumumu yazmıştım burak bey sildi ( yaşasın keyifyet ) benim yorumum şudur. 28 şubat hükümeti 3 partili koalisyon hükümeti idi ve meclitde biri birine yakın oy alan çok parti mevuttu. ve bazıo islami kesimler dahil 28 şübat hükümetine fazlasıyla baskı yapıldı. tek başına iktidar olan ak parti ile asla kıyaslanamaz. ki ak partinin çok oy almasının sebeblerinden bir tanesi 28 şubat hükümetine desteğin azlığından direnç gösterememesi idi. ben şahsen akp parti daha güçlü olsun diye oy verdim. eğer 28 şubat hümeti gibi koalisyon hükümeti olsaydı şuanki hükümet 27 nisanın 28 şubattan hiç bir farkı olmazdı ! istediğin kadar sen bana başlısın de güç önemlidir. ve bu güç erbakanda yoktu. oratklarıda ona hainlik yapıp sırt çeviişti. ve yalnız bırakılmıştı. ama ak parti öylde değildi istisnasız demoratlarla birlikte tüm islami kesimler destek vermişti. işin özü biz dik durduk onlar dik durmadı demek en basiti ile ayıptır !

05-01-2012, 15:41	#6
Kullanıcı Adı Terennüm	irade mi? imzalamdık denen belgelerin hepsi imzanlandı bu mudur dik durmak?ve şunuda unutma cemaat mi iktidardı yok sa refah partisimi? sahi siz ozaman hangi hücredeydiniz?

05-01-2012, 15:43	#7
Kullanıcı Adı Garibüzzaman	Yaşasın hizbullah..!! Diğer cemaatler fiyaskoymuş Hiç hizmet etmezler, görmüyor musun bak Akp'nin tek başına iktidar olmasında bile onların payı büyüktür..!! Tayyip Erdoğan demedi mi Necmettin Erbekan'a hükümetten çekilelim daha iyi diye...!!! Erbekan hoca niye kabul etmedi...!!!

05-01-2012, 17:46	#8
Kullanıcı Adı Ammar	cemaatçiler ( gülenciler ) erbakan hocaya hocaları ile birlikte kin kussa ve 28 şubatçıların ağzınıda kullansa erbakan gerekeni yapmıştı . imzalarda iftiradır. eğer darbecilerden yemiş olsaydı gülen gibi yerinde durudu ! ha bu aradahangi hücredeydiniz diye sorana senin hocan o zamanlar istifa çağrıları yaparken pkk ve devletin iskence ve ölüm hücrelerindeydiler ! cemaatin ( gülen ) gözbebeği askeri ( mit ergenekon ve jitem ) ve polisiye ( tim ) hücreleridneydik 6 ay 3 ay 45 gün iskence hücrelerindeydiler !

05-01-2012, 19:30	#9
Kullanıcı Adı manifesto	Haber gayet normal.Anormal olan ise hala çakıldıkları yerden çıkamayanlar. Yok dik durduk yok şöyle olduk. Tamam 28 Şubatçılar yargılanıyor Hani mağdur olanlar Müdahil olsunlar ya Ancak Laf..28 Şabatta da laf ile peynir gemisi yürür sandılar Yürümedi. 29 Şubat günü istifa etmiş olsaydı Farklı şeyleri konuşuyor olurduk Ama uyarıları "askerle aramızda sorun yok" deyip takmayan iktidarın yanlışlarına ortak olmak gibi bir zorunluluk mu var? Sonra da polemiğe döndü iş imzalamadım yok imzaladım ama ek maddeleri imzalamadım Ona imza attım buna imza atmadım falan filan Ay bacayı geçti Senin suratına söven şerefsiz albaylara tek kelime söyleyemedin Şimdi Gülen'e şuna buna çamur atıyorsun... Yemezler.. Niye iktidar oldun ki? Bahane üretmek için mi? Evet eleştirilebilir açık destek olsaydı denilebilir takdir hakkını hükümetin acizliğinden yana kullansaydı denilebilir. Bu eleştiri doğaldır ancak kişilerin gürüşü olarak kalır.

05-01-2012, 21:42	#10
Kullanıcı Adı Hür Beyan	28 şubat soruşturması kapsamında belki bugün camia hukuken yargılanmıyor ama onlar yıllardır müslüman vicdanlarda yargılanıyorlar. 28 şubat sürecinde 28 şubatın şeytanı baş aktörü demirele demokrasi ve toplumsal uzlaşı ödülü veren ve şu an camia adına resmi açıklama yapma hakkına sahip olan gazeteciler cemiyeti değil miydi ? O gün demirele iltifatlar yağdıran şu an amerikada bulunan pensilvanya imamı sayın gülen hoca değil miydi ? Asker daha demokrat diyenler beceremediniz artık bırakın diyenler bunlar değil miydi ? Bu kadına haddini bildirin diyen bülent ecevite şefaat vaad eden bu camianın imamı değil miydi ? Okullara kefil olduğu için bir dönem demokratik sol partiyi destekleyen camia bu camia değil miydi ? Türk okullarında ki hocaları için ağlayıp mavi marmarada şehit düşen canlar için bunlar şehit değil diyen bu camianın imamı değil miydi ? 15 sene öncede aynıydılar 5 sene öncede aynıydılar ve şu anda da aynılar. Daha yeni başbakanımız dar yatağa düştüğünde fırsat bilip emniyet güçlerini ve yargıçlarını harekete geçirip bir çete gibi başbakanın emir eri ve sırdaşım dediği mit müsteşarını başbakanın emrini uyguladığı için sorguya almaya çalışan ve bu girişimde bulunan savcılar ve polisler görevlerinden alınınca gazeteleri zamandan sürmanşetten savcılar hep doğruyu yaptılar diye hükümete kafa tutan bu camia değil miydi ? Bugün 28 şubattan dolayı şuçladıkları kabine şu an görev yapanlardır. O zamanın bakanı abdullah gül şu an cumhurbaşkanı refahın istanbul fatihi recep tayyip erdoğan belediye başkanıydı. ve şu an kabinede bakanlık yapan veya vekil olanlar o zaman da aynı görevdeydiler. Onları suçlayanlar şu an ki kabineyi ve vekilleride mi suçluyorlar bu kadar ucuz olmayın yahu biraz değeriniz olsun çok ucuza gidiyorsunuz piyasanızı yüksek tutun (bur-ak gereksiz diye silmezsin inşallah)

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)