|
![]() |
#1 |
![]() Kapatılma Üzerinden Oy Hesabı
AKP’nin kapatılması ile ilgili davanın açılmasının hemen ardından oy hesabına dayalı bir takım açıklamalar yapılmaya başlandı. Bir AKP’li kapatma davasının açılmasının oy oranlarını yüzde 70’e çıkardığını, bir başkası, davanın partileri için bereket olduğunu, bir diğeri ise partileri kapatılırsa ilk seçimde oylarının yüzde 60’ın üzerine çıkacağını söyledi. Elbette tüm bunlar bir tahmin ve iddiadan öte anlam ifade etmiyor. AKP kapatılırsa oyunlarının artıp artmayacağını da ayrıca ifadeye çalışacağım. Ancak, bir iktidar partisi hakkında açılan kapatma davasının ardından ilk akla gelecek şeyin oyların artacağı olması doğrusu insana garip geliyor. Sanki meseleye bir ticari işmiş gibi bakılıyor olması fikir ve ideoloji ile izah edilebilir mi? Günlerden beri yapılan tartışmalarda kapatma davası geniş bir kesim tarafından demokrasiye aykırı olduğu, olayın bir partinin kapatılmasının ötesinde o partiye oy verenlerin cezalandırılması anlamına geleceği şeklinde değerlendirilirken birilerinin çıkıp da “Kapatılırsak oylarımız şu kadar artar” şeklinde ifade kullanması insanı şaşırtıyor. Öyle ise tüm partilerin yöneticileri zaman zaman bazı açıklamalar yaparak partileri hakkında kapatma davası açılmasını sağlasınlar, böylece hiç uğraşmadan oylarını artırsınlar, hatta iktidar olsunlar. Böyle bir düşünce doğru olabilir mi? Lafı uzatmanın anlamı yok. Kapatma davasını oy hesabı üzerine bina etmek ve bunda geleceğe dönük bir çıkar görmek şahsen mantığıma çok ters geliyor. Ters gelmeyeler bu tahminlerini tekrarlamaya devam edebilirler. Ancak, böyle bir yaklaşım siyasi ahlâka uygun düşmez. Ancak elbette kapatmaya karşı gereken savunma her yönüyle yapılmalı, bir iktidar partisinin kapatılamayacağı her zeminde savunulmalıdır ama, mesele getirip oy hesabına dayandırılmamalıdır. Bu arada hemen belirteyim ki, AKP’liler gece yarısı muhtırasının ardından yapılan erken seçimde oylarının arttığına bakarak kapatıldıkları takdirde de benzer sonuç alabileceklerini düşünmekle hata ederler. Çünkü, kapatma davası başsavcının istediği gibi sonuçlanacak olursa sadece parti kapatılmayacak, başta yöneticiler olmak üzere 70 kişiye 5 yıllık siyasi yasak gelecek. Yani AKP ciddi bir tırpan yiyecek. Böyle bir tırpan yiyen partinin konumunu muhafaza etmesi sanıldığı kadar kolay değildir. Kapatmanın bir diğer sonucu ise, tabanda oluşturacağı tedirginlik ve yılgınlık olacaktır. Bugün kesin bir şey söylemek mümkün olmamakla birlikte kapatılmanın ardından kurulacak yeni partiye AKP’liler tüm taban ve seçmelerini sanıldığı kadar kolay taşıyamayabilirler. Tekrar ediyorum gece yarısı muhtırası ile kapatmayı birbirine karıştırmak yanlış değerlendirmelere yol açabilir. Elbette AKP’lilerin doğru ya da yanlış değerlendirme yapmaları kendi bilecekleri iştir ama, kapatma davası üzerinden oy çekme hesabı ters tepebilir. Böyle bir beklenti ve hesabın çirkin düştüğünü de daha önce ifade etmiştim. Şu aşamada önemli olan partinin kapatılmaması, daha doğrusu ülkemizde partilerin kapanmadığı bir döneme geçilmesi ve bu yönde atılması gereken adımların atılmasıdır. Bu ise toplumu germeden, bir yerlere her fırsatta meydan okumadan, mümkün olduğunca bir uzlaşma ortamı oluşturularak gerçekleştirilebilir. Elbette gerçek niyet buysa. Yok eğer gerçek niyet partinin kapatılmasını sağlamak ve bunun sonucun da oluşacağı düşünülen oy artışı üzerine hesap yapılıyorsa evdeki hesabın çarşıya uymama ihtimali daha fazladır. Bizden hatırlatması. Siyaset meydan okuyarak, bağırarak, masalar yumruklanarak yapılmıyor. Yapılacağını sananlar şimdi oturup serin kanlı düşünmelidirler. Meydan okumak alkış alabilir, belki oy da getirebilir ama siyasetin tek amacı bu mudur? Kaldı ki AKP şu anda iktidardaki bir partidir ve tek başına pek çok düzenlemeyi yapabilecek bir güce sahiptir. Bu bakımdan açık kalarak yapabileceklerini yapmak doğru olan yoldur. Yok eğer bu çoğunluğa rağmen AKP yönetimi daha fazla bir şey yapamayacağını düşünüyor ve kapatılmak suretiyle oluşacak mazlumluk halinden yararlanmak üzerine hesap yapıyorlarsa o da kendi bilecekleri şey. Önemli olan testiyi kırmadan suyu getirmektir. Testi kırılıp su bekleyenler susuz kaldıktan sonra alkış alsanız ne olar, almasanız ne olur? Abdulkadir ÖZCAN - MİLLÎ GAZETE
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|