Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Siyaset Siyaset haberleri bu bölümde paylaşıyoruz.



 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 10-05-2008, 13:54   #1
Kullanıcı Adı
hydrodynamic
Standart Deniz Som (Kriz )
SERBEST piyasa ekonomisine dayalı kapitalizmin yaşamakta olduğu “küresel kriz”in geçmişinden geleceğine doğru kısa bir değerlendirmesini yapıyor Sıtkı Ergüney:

“Kapitalist sistemde üretim araçlarının sahipleri yani sermayedarlar ya da kapitalistler, kısa dönemde kendilerine en yüksek kârı sağlayacak mal ve hizmetlerin üretimini hedefler. Bunun için de yatırım mallarının yerine tüketim mallarının üretimine yatırım yapar. Kısa dönemde parasal getirisi olmayan yatırımları devletin yapmasını ekonomi yönetimine ve topluma sürekli olarak pompalarlar. Tüketicinin beyni reklam kampanyaları ile yıkanarak tüketim özendirilir. Bu doğrultuda 19. yüzyıldan başlayarak Batı ekonomilerinde sermaye sınıfının öncülüğünde gerçekleşen ekonomik büyüme ile birlikte işçi kesimi de büyüdü. İşçiler zaman içinde örgütlenerek sendikalar oluşturdular. Üretime yaptıkları katkıdan daha fazla pay alabilmek için sendikaların pazarlık gücünü arttırarak mücadele ettiler, refah düzeylerini yükselttiler. Bu süreç 1980’li yılların ortalarına kadar işledi. Ancak, bu gelişmelerden rahatsız olan Batı kapitalizminin temsilcileri ‘ucuz emek’ arayışına girdiler. Kendi ülkelerinde istedikleri düzeyde sömüremedikleri emekçilerin yerine Uzakdoğu ülkelerinde ayda 150-200 dolar karşılığında çalışmaya razı olan emekçileri kullanmaya başladılar. Bunun için de üretim tesislerini kısa sürede bu ülkelere taşıdılar. Bunun adı da ‘küreselleşme’ oldu! Böylesine köklü ve yapısal değişikliğin ‘ulusal sermaye’ kavramını, idealini yozlaştırarak kendi ülkelerindeki emekçilerin işsiz kalmalarına, sendikal güçlerinin zayıflamasına yol açması kaçınılmazdı. İşlerini kaybeden, daha düşük ücretlerle çalışmak zorunda kalan Batı toplumlarındaki emekçiler, geniş kitleler büyük ölçüde banka kredileri ve kredi kartları ile desteklenen konut edinme isteklerini, tüketim alışkanlıklarını sürdürmeye devam edince bankalara olan birikmiş borçlarını ödeyemez oldular. Para bitti, tüketim durdu; ‘harç bitti, yapı paydos’ oldu.

Karl Marks’ın 160 yıl önce söylediği ‘Kapitalist üretim modelinin önündeki en önemli engel yine sermayedir’ sözü bir kez daha doğrulandı! Şimdi tartışılan önlem paketleri, bankaları kurtarma girişimleri yanan ormana kova ile su taşımaktan farklı bir iş değildir.”

Telefon dinlemelerinin sonu: Alo faşizm!

AVRUPA İnsan Hakları Mahkemesi’nde uzun yıllar yargıçlık yapan Rıza Türmen Milliyet gazetesinde köşe yazıları yazmaya başladı.

Türmen, Ergenekon soruşturması ile gündeme gelen telefon dinlemeleri konusuna değindiği yazısında dinlenen telefon görüşmelerinde (tabii ki yasal yoldan) kanıt niteliği taşımayan ve suçla ilgili olmayan bölümlerinin kamuoyuna yansımasından devletin suçlu duruma düşeceğini bildiriyor.

Görülen o ki, iktidar yandaşı medyanın insan hakları ihlallerinin bedelini devlet ödeyecek ve sonuçta tazminatlar, tutanakları sızdıran müdürlerin, amirlerin, memurların değil halkın cebinden çıkacak.

Türmen önemli bir saptama da yapıyor ve “Kitlesel telefon dinlemelerinin (54 bin telefon dinlemesi olduğu söyleniyor) doğurduğu toplumsal tedirginlik demokratik bir toplum açısından önemli bir sorun. ‘Telefonum dinleniyor olabilir. Dikkatli konuşmalıyım’ gibi kaygılar totaliter yönetimlere has bir durum” diyor.

Meclis’te İçişleri Bakanı Beşir Atalay‘ın Türkiye’de kaç kişinin telefonunun dinlendiği sorusuna “devlet sırrı“ diyerek yanıt vermediğini düşünürsek Türkiye’nin “Ilımlı İslam Cumhuriyeti” diye sokulduğu yolun sonu göründü: İslam Faşizmi!

Sır

Uğur Pamuk: “Evrenin sırrı protonların çarpışması; kapitalizmin sırrı patronların çarpışması.”

Yağmur Deniz

Atatürk Havaalanı’nda yolculara müzik ziyafeti veriliyormuş. Rötar başka türlü çekilmez!

Kime ne

Muhsin Salman: “Alman Deniz Feneri’nden Adalet Bakanı‘na ne? Kuran’ı bile İngilizce öğrenen ülkemde Almancaya itibar edilir mi?”

Jeton

Hasan Baş: “Küresel krizin Türkiye’ye etkisi Recep’in jetonuna bağlı!”

Yer

Avni Kurtuldu: “Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, AKP’den ayrılırsa siyaseti bırakırmış. Yatacak yeri olmayanın gidecek yeri de olmaz!”

- Deniz Feneri, İçişleri Bakanlığı’na kitap basmış...

“Kitabına uydurmuş yani!”

Cumhuriyet

 

hydrodynamic isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı