|
![]() |
#1 |
![]() Hüznün son haddine vardığı nokta, sürura kapının aralandığı aynı noktadır. Onun içindir ki, Mirac senesi, “Senetü’l-hüzün” iken “Senetü’s-sürûr” olmuştur. *** Başkalarının hata ve günahlarını serrişte etmenin bir sorumluluk olduğuna dair hiçbir dinî mesned göstermek mümkün değildir. *** Başkalarının günahlarına takılıp kalma bir kalb marazıdır. *** İnsan, benliğine takıldığı ölçüde şeytana yakın, Allah’tan da uzaktır. “Ben” diyene kapılar açılmaz. *** Başarıları kendinden bilme bir mağlubiyettir. Gerçek başarı her muvaffakiyeti Allah’tan bilmekle kazanılır. *** Çilesizlik ve ızdırapsızlık, insana musallat olmuş çok büyük bir beladır. *** Yollar varıp dayandıkları hedeflerin kıymeti ölçüsünde kıymet kazanırlar. *** Kalb-i selim, içinde gıll u gış olmayan kalb demektir. *** Islaha kilitlenmiş bir toplumu Cenab-ı Allah helâk etmez. *** Maddî-manevî bir çok muvaffakiyet, maddî-manevî bir çok zorlukları aşmaya bağlıdır. *** Allah’la irtibatı olmayan her sohbet ebterdir.
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|