Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
İslam Tarihi İslam tarihi ile ilgili paylaşımlar.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 04-17-2018, 07:05   #1
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak dini hikayeler android programı
Hz rabianın duası

Hazret-i Râbia, çok oruç tutardı. Ve yiyecek bulamadı. Sekizinci gece açlığı şiddetlendi. Nefsine eziyet ettiğini düşünürken* kapı çalındı. yemek getirildi, yemeği yere koyunca* bir kedi yemeğini döktü Mum söndü. Su* bardağı kırıldı.
"Yâ Rabbî! zavallı kulunu imtihan ediyorsun, âcizliğimden sabredemiyorum." diyince
Bir ses duyuldu: Ey Râbia, istersen nîmetlerimi saçayım. dert ve belâları kaldırayım. Fakat dertler, belâlar ile dünyâ bir arada bulunmaz." sözünü işitince; Yâ Rabbî! Beni kendinle meşgûl eyle senden alıkoyma." diye duâ etti.dünyâ zevklerinden kesildi namazını son namazımdır." diye huşû ile kıldı Yâ Rabbî! Beni kendinle meşgûl eyle de, kimse senden alıkoymasın." diye duâ eddi.

Şehit mehmet muzaffer

*Mehmed Muzaffer, 'zâbit namzeti' olarak Çanakkale'de idi* Alayın kamyon ve otomobil lastiğine ihtiyacı vardı. Muzaffer, becerikliydi malzeme için memur edildi. İstanbul'da lastik yoktu ve karaborsaydı. Muzaffer nihayet Karaköy'de bir Yahûdi'den istediklerini buldu. para temini için Harbiye'ye gitti. kaymakam yarbay
'Ne alınacak?' dedi. Oto ve kamyon lastiği' cevabı verilince Muzaffer'e dik dik baktı:
bak oğlum askerin ayağında postal, sırtında kaput yok parasızlıktan alamıyorum. Sen otomobil lastiğinden bahsediyorsun! Haydi yürü git, insanı günaha sokma... Para mara yok!' dedi.
*1.dünya savaşında Almanlar'ın verdiği iki Mercedes kamyon ve iki binek arabası lastiksizdi. malzeme lâzımdı. Şehit asker mehmet muzaffer malzeme temini için vazifelendirilmişti. Şehidimiz
Malzemeyi bulmuş ancak* para yoktu. Eli bir çare düşündü malzemenin sahibi Yahûdi'ye
'Para akşamüstü bitecek. öğlen vapurum Çanakkale'ye kalkıyor, Onun için, sabah ezanında* Malları hazır edin...Altın para vermiyorlar, kâğıt sabah Muzaffer, malları arabaya yükledi. gemi Çanakkalenin yolunu tuttu Yahûdi, elindeki yüzlük kâimeyi bozdurmaya Osmanlı Bankası'na gitti. Bozmadılar.. Zira elindeki para sahte idi.

*Şehit askerimiz mehmet Muzaffer 1.dünya savaşında malzeme tedarikinde yeterli parayı bulamayınca nakdiye basımında kullanılan kâğıdın aynısını kırtasiyeden tedarik etmiş, bütün gece oturmuş, çini mürekkebi ve boya ile, gerçeğinden ayırt edilemiyen taklit para yapmış yahudi. Tüccara vermiş ve savaş malzemelerimizi temin etmişti O devrin hakiki paralarında şöyle ibâre bulunurdu:
Bedeli Dersaâdette altın olarak tesviye olunacaktır.' Muzaffer yaptığı taklit parada şöyle yazmıştır. 'Bedeli Çanakkale'de altın olarak tesviye olunacaktır.' burada altın dediği, Çanakkale'de Mehmetçiğin akıttığı, altından kıymetli kan idi...
*1.dünya savaşında askerimiz yahudileri dolandırmiştı hâdise bütün İstanbul'a yayıldı. Dünyada emsâli olmayan* bu hâdise için Şehzâde Abdülhalim Yâhudi tüccarı buldurdu. Taklit paranın
bedelini altınla aldı. Çok zarif sedef kakmalı bir mücevher çekmecesine yerleştirip, Emniyet Müzesi'ne hediye etti. Şehid Askerimiz Mehmet Muzaffer'in taklidini yaptığı para 1916 da tedâvüle çıkarıldı şehidimizin alacağı malzemenin bedeli elli liranın çok üstündedir ki, o da iki tane ellilik yapmak yerine anlaşılmasın diye tek bir yüzlük yapmıştır. Yahudi tüccar yüzlük kâimeyi* araştırmamış şehit asker* Muzaffer ise 'sabah vaktini paranın incelenmesine imkân bırakmamak,* için seçmiştir ve yahudiyi dolandırmıştır yaptığı tam bir sanat eseridir*Şehit askerimiz mehmet muzaffer çanakkalede malzeme temini için görevkidir o zaman teksir ve totokopi makinesi yoktur bugünün son sistem kalpazanlarına taş çıkartacak şekilde gecenin sınırlı saatlerinde sahte para basmış yahudilerden malzeme temin etmiştir bu sahtekârlık değil, san'at şaheseridir. Hz. Allah, tüm şehidlerimizden ve vatan için her şeyi göze alabilen bu san'atkârın, mübârek şehidin rûhundan* rahmetini eksik etmesin. (Âmin)

 

murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 04-17-2018, 07:06   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak dini hikayeler android programı

*Adaletiyle meşhur İran hükümdarı Nuşirevan zalimliğiyle milleti bıktırmıştı avdayken iki baykuş yanına kondu Baykuş nağmeleri* hoşuna giden Nuşirevan'ın* vezirine: İnsan şu kuşların dilinden anlasa da ne dediklerini bilse... Kimbilir bu kuşlar şimdi neler söylüyorlardır? dedi.Vezir derdini anlatması için* fırsat doğdu Sultanım beni bağışlarsanız, kuşların* söylediklerini bildireyim, dedi. Nuşirevan emin ol ve anlat, dedi. Vezir Sultanım* kuşların birisi, diğerinin kızını oğluna istiyor. Öbürü* başlık parası* bir harabe isterim, diyor. Oğlanın babası ise Nuşirevan hükümdarken, ben* on harabe veririm diyince Nuşirevan vezirini anlıyor* adil, bir hükümdar oluyor bir tane harabe bırakmıyor her yer mâmur oluyor. Nerede o şuurlu idareciler, nerede o hükümdarlar?

Bâyezid-i Bistâmî (k.s.) hazretlerinin* büyük bir insan olacağı* belliydi.Şakîk-i Belhî hazretleri bir gün, onu çocukluğunda oynarken görmüş, 'Bu çocuk büyüyünce zamanın en büyük velîsi olacak' buyurmuştu. Âlim bir zât, yine bir gün Bâyezid hazretlerini çok sevmiş, zekâsını ölçmek için:
'Güzel çocuk, namaz kılmasını biliyor musun?diyince Bâyezid(k.s.) de: 'Evet Allah dilerse, becerebiliyorum 'Rabbimin emriyle tekbir alıyor, Kur'ân-ı Kerîm'i tane tane okuyor, ta'zim ile rükûya gidiyor, tevâzu ile secdeye ediyor, vedâlaşarak selâm veriyorum, dedi. *Beyazıd ks. Ye Ey sevimli ve zekî çocuk! Sende fazîlet ve derinlik varken, insanların* başını okşamasına niçin izin veriyorsun?diye soruldu Bâyezid hazretleri, yaşından umulmayacak hâkimâne bir cevapla. Buyurdu Onlar beni değil, Allah Teâlâ'nın süslediği güzelliği meshediyor, okşuyorlar. Bana ait olmayana dokunmalarına nasıl mâni olabilirim
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-17-2018, 07:06   #3
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak dini hikayeler android programı

Cabir ra. Anlatıyor Rasulullah bir müfrezeye* Ebu Ubeyde'yi komutan tayin etmiş Kureyş'e kervanını ele geçirmesini emretmişti Azık olarak hurma vermişti. O hurmayı Çocuğun emmesi gibi ağzımızda tutup emiyorduk. üstüne su içiyorduk. bize bir gün bir gece yetiyordu.ağaç yapraklarını çırparak, düşen yaprakları su ile ıslatıp yiyorduk.
Deniz kıyısına varınca büyük bir kum tepesi gibi bir anberbalığı gördük. Ebu Ubeyde Bu leştir, dedi. Ve şunu söyledi: Hayır. Biz Rasulullah s.a.v.'in elçileriyiz Allah yolundayız. Zarurete düştük. Bundan yiyiniz. yaklaşık bir ay* o hayvanın etiyle geçindik. Üçyüz kişiydik ve şişmanlamıştık. Hayvanın göz çukurundan testilerle yağ alıyorduk, öküz büyüklüğünde et parçaları koparıyorduk.*Ebu Ubeyde onüç kişiyi ölü hayvanın göz çukuruna oturtmuştu. Kaburga kemiklerini yere dikti; hayvanın etinden pastırma azık ettik. Medine'ye geldiğimizde Rasulullaha vardık. dedi ki:
O, Allah'ın size çıkardığı bir rızıktır. onun etinden var mı? Dıyince getirdiğimiz etlerden bir miktarını Rasulullaha gönderdik, O da etten yedi.

Firavun'un kahinleri, saltanatı yıkacak çocuğu haber verdiler. Firavun öldürmek sevdasına kapıldı. dünyaya gelen çocukları kılıçtan geçirdi Cellatlar; sokak sokak, ev ev dehşet ve ölüm saçıyordu
Kadının biri, doğum sancılarıyla, mağaraya vardı* çocuğunu dünyaya getirdi. Çocuğunun , öldürülmesinden korktu ve evine döndü. çocuğu, Cenab-ı Hakk'ın emriyle, Hz.Cebrail besleyip büyüttü. kadın, çocuğunu* bulunca sevindi, emzirip doyurdu Günler* geçti küçük büyüdü sonunda çocuk oldu. Adı Musa. Musa da Allah'ın Kelimi, Peygamberi ve Firavun'un helakine sebeb oldu. Cenab-ı Hakk, onu Firavun'un sarayında büyüttürdü. Hz.Musa'nın annesi, ilhamla Nile bıraktı. sarayında karısı Asiye ile* oturan Firavun,* sandığı içinden çıkan küçük Hz. Musa'yı öldürtmek için emir verdiyse de Asiye buna mani oldu Asiye firavuna Benim için de, senin için de bir göz bebeği! Onu öldürmeyin. bize faidesi dokunur, onu evlat ediniriz, dedi. Firavun'un büyüttüğü Musa; Peygamber oldu ve Firavun'u* yıktı.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-17-2018, 07:07   #4
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ihsanşenocak.com
ZAFER’İN MÜBAREK OLSUN

Sen, aşk, vecd ve vefa ülkesinin çocuğusun. acıları dindirmeye, çiğnenen iffetlerin hesabını sormaya, zindanlardaki Yusufların yolunu açmaya, gözleri önünde babası kurşunlanan Doğu Türkistanlı’nın intikamını almaya, Arakan’da yakılan, denizde boğulan mustazafların hukukunu dava etmeye memursun. Sen Mekke’nin, Medine’nin, Kudüs’ün muhafızı, İslâm’ın bin yıllık bayraktarısın! rüzgar bekleyen sancak* senin elinde açılacak. Sen senden ötesin. bir bölgenin, bir ırkın, bir kıtanın* Âlem-i İslâm’ın karargahısın!* Mağrip’teki çoban, Sudan’daki köylü, Gazze’deki mücahid sana dua ediyor. Sen* Türk anasının, Kürt anasının mümine* annelerin Mehmetçiğisin. Anala dualarının aydınlığında, umutlarının ufkunda yürü!

Kâinat’ın sahibine, “Ya Rabbi! Mazlumların bana dair umudunu boşa çıkarma!” diye yalvar! yürekleri tevhîd et! Kavmiyet davasıyla parçalanan,* Ümmet’e Ne Mutlu Müslümanım!” demesini söyle! Sonunda ağır bedeller olsa da, Ensarla, Muhacir’i ayrılmaz kılan Peygamber-i Ekber’in yolundan ayrılma! Niyetini söylemini yenile, “Rabbim Ben sadece* rızana talibim” de Hz. Ebu Bekir’in sadakati, Ömer’in adaleti, Osman’ın hayası, Ali’nin hikmetiyle yürü! Abdullah bin Cahş’ın şehadet arzusu, Mukavkıs’ın elçisine, “Senin askerlerin ne kadar yaşamayı istiyorsa onlar da o kadar şehadeti arzuluyor.” dedirten adanmışlığı, Alparslan’ın şecaati, Selahaddin’in Kudüs aşkı, Hüdavendigar’ın ihlası, Fatih’in dehası, Yavuz’un ittihad-ı İslâm sevdası, ile yürü

Ömer Muhtar’ın “Kafirlere asla teslim olmayız, ya zafer kazanırız ya da şehid oluruz.” kararlılığı, Çanakkale’de destan yazan kahramanlar yoldaşın, Allah Azze ve Celle mu’inin, Peygamber-i Ekber(s.a.v) mihmandarın, namaz vuslatın, Melekler muhafızın, Kudüs menzilin olsun.
Şühedanın ruhu şâd, Zafer’in mübarek olsun.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-17-2018, 07:07   #5
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak ihsanşenocak.com
TARİHİN* DEĞİŞTİREN ADAM: ERBAKAN

*İlimle doğdu, “amel-i salih”le doğruldu, ihlâsla kemâl buldu bu Ümmet. “Oku” diye başlayan ilk ilahî buyruk her fetretin ilimle aşılacağını müjdeledi. İmam-ı Azam 83 bin mevzuya Kur’ân-ı Kerîm ve Sünnet-i Seniyye’den cevap verdi; Müslümanların önünü açtı. İmam-ı Gazzalî, Batınî kuşatmasını kalemle yardı, ilim ve fikir tarihinin en büyük zaferlerini ulema kazandı. Haçlı ve Moğolların yıktığı Anadolu’yu, Osmanlı’nın doğuşuna Mevlana ve Yunus hazırladı; Her biri “Yine İslam”, “Yeniden İslam,” “Yalnız İslam” diyerek milletin dinlere ya da ideolojilere kaymasına mani oldu. Ekber Şah’ın Hint Kıtasından İslam’ı silme projesine İmam-ı Rabbanî “dur” dedi. Allah Azze ve Celle dinini, tahriften ulema ile korudu. *Ulema, Efendimiz’e Ümmet de Peygamber-i Ekber’in varisleri olarak baktı. Bir âlimi karşıladı ve uğurlardı.Ulema Sultanların değil, sultanlar onların kapısında beklerdi. Şeyhülislam, bir fetvaya imza atarken Sultanın değil, Allah’ın rızasını esas alır, Sultanın zindanından değil, Allah’ın gazabından korkardı.Devlet-i Aliyyede Trabzon Medreseler Müfettişi Oflu Dersiâm Dursun Efendi, 25 Ekim 1923 de Of eşrafından 17 kişinin imzasıyla, İslamiyet’ten vazgeçmeyeceğinin ilan eder Batıla karşı Hakk’ın, Batı’ya karşı İslam’ın müdafaasını yapar Anadolu’nun İslam’dan başkasına olmayacağını ilan eder. “milli hukukumuz fıkhımızın yerine Garbın değerlerini getirmek isteyenlere karşı mücadele edeceğinin altını çizer.”

*Dursun Efendi, Cumhuriyet’le birlikte görevden alınır. Of dışında ırak bir halde yaşamaya* zorlanır Yıllar sonra köyüne dönüp kalem ve kelamla cihada devam eder Muhterem Mahmud Efendi gibi alimler yetiştirir. bir dağ köyünü medreseye çevirir, bedel öder İslamiyye’yi okutmaktan geri durmaz Of’ta hiç bir makam sahibine gösterilmeyecek* bir teveccühe mazhar olur. Oflular onun arkasında kemâl-ı edeple yürür, sözünde tereddüt etmez Allah Azze ve Celle’den en büyük niyazı, Ümmet-i İslam ı ve İslam Birliğini kuracak Büyük Ruhlu bir kahramanın zuhuruydu.*1969’da sözleriyle mazlumlara umut Erbakan… Âlimlerin* teveccühüne nail oldu. Erbakan Hoca’nın siyasetde “Yeniden İslam” demesi bir milat gibiydi.
Karadeniz Gezisinde Erbakan Hoca’yı yüzlerce Trabzonlu karşılar.Hocaya “Efendim ilerde Büyük Osmanlı Âlimi Oflu Dursun Efendi var, sizin için geldi.” deyince, Hoca selam verir, elini öper. şu sözleri sarf eder, “Hocam! Ulemanın ayağına gidilir, ve istikbal edilir. Bizim için niçin zahmet buyurdunuz diyince Hoca’nın zarafetine Dursun Efendi şöyle mukabele eder, “Necmeddin Bey! Hilafet-i İslamiyye kaldırıldı, Bilâd-ı İslam İngilizlerce paramparça oldu. Çocuklar yetim, analar evlatsız kaldı. İffetler kirletildi. Medreseler kapatıldı, harf inkılâbıyla ulema tasfiye edildi. İslam’la millet arasına* engeller kondu.

*Ezan susturuldu. millete ahlaksızlık aşılandı. İslam düşmanlığına ilericilik, İslam’a gericilik dendi. ihtiyar bir adam olarak izleyip kahroluyor, “Ya Rabbi!* Siyasetde İslam’ı dava edecek bir kahramanı görmeden canımı alma!” diye yalvarıyordum ki, Anadolu’da* sesin yankılandı. milletle meydana* çıkıp, ‘Yeniden İslam dedin. Ben Hayatının son anlarını yaşayan bir ihtiyarım Allah Teâlâ’ya hamd etme makamındayım. Biz sizi değil,* şahsınızda temsil ettiğiniz büyük nizamı istikbal etmek için geldik.”Erbakan Hoca Alparslan’ın cesaret, Hüdavendigar’ın şehadet, Fatih’in feraset, Abdulhamid’in devlet kürsüsüne çıktı; konuştu. zaferlerin işaretini verdi. “Bedel ödemekten değil, gücümüzü son haddine kadar kullanamamaktan korkarım.” dedi. *Heyecanını milletten, ruhunu ulemadan aldı. Mehmed Zahid Kotku, Mahmud Sami Efendi, Mahmud Efendi gibi veli zatların önünde kemal-i edeple oturdu; Millet evlatlarına, İslam’ın emperyalizme diz çöktüreceğini gösterdi.
Erbakan Hoca, işgal edilen mazlum milletin, “Ya Rabbi! Bizi ekmeksiz, susuz bırak, lakin İslamsız bırakma” duasının bereketiydi., yol açtı ve tarihin* değiştirdi. Yolu payidar, makamı Cennet olsun.
ZAFER’İN MÜBAREK OLSUN
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-17-2018, 07:07   #6
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuran.diyanet.gov.tr fetih suresi

Fetih Suresi Medinede inmiştir. 29 âyettir. Sûre, adını fetih” kelimesinden almıştır. Sûre de başlıca,* Hudeybiye antlaşması, cihad, savaştan geri kalan münafıklar ve Mekke’nin fethedileceği müjdesi*konu edilmektedir.Fetih sûresi* hicretin 6. yılında, Hudeybiye Antlaşması’ndan sonra, Mekke yakınlarında, Cum‘a sûresinden sonra, Mâide’den önce nâzil olmuş halde Medine’de gelen sûreler listesinde yer almıştır. Hz. Peygamber Hudeybiye dönüşünde; yürürken* Hz. Ömer* sorar cevap alamayınca üzüntü ve endişeyle uzaklaşır. Kendisi hakkında bir âyet gelmesinden korkar. Hz. Peygamber’in kendisini çağırır efendimiz Ömer’e, yeni gelen Fetih sûresinin ilk âyetlerini okur

Fetih süresi sahih rivayetlere göre Hudeybiye seferinden dönerken değil, Hudeybiye’de savaşmak yerine sulha karar verildiğinde meydana gelmiştir. Hz. Ömer sert bir üslûpla Peygamberimiz’e müslümanlar haklı, onlar haksız neden bu aşağılayıcı barışın yapıldığını”*sormuş, efendimiz*“Ben Allah’ın elçisiyim, O, elçisini mahcup etmeyecektir”*cümlesinden başka cevap vermemiştir. efendimiz hz Ömer’i çağırdı ve sulhun bir fetih olduğunu açıkladı* yeni gelmiş Fetih sûresini okudu Hudeybiye Antlaşması için* umre* yapamadan müminler büyük hayal kırıklığı içindedirler* fetih suresiyle müminler teselli edilmiş hudeybiye barışının Allah nezdindeki değerinin açıklanmıştır. Hz. Peygamber ve ashabının Allah katındaki dereceleri, ibadetten meneden müşrikler ile yalnız bırakan münafıkların acı sonları hakkında önemli bilgiler verilmiş, fetihler müjdelenmiştir.
Hz. Peygamber Bu gece bana, üzerine güneşin doğduğu her şeyden daha değerli ve güzel bir sûre gönderildi”; diyerek Fetih sûresini okudu
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-17-2018, 07:08   #7
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak kuran.diyanet.gov.tr fetih suresi
Fetih Suresi Tefsiri
Ayetاِنَّا فَتَحْنَا لَكَ فَتْحاً مُب۪يناًۙ*

Senin günahını Allah’ın bağışlaması, sana nimet vermesi, seni doğru yolda yürütmesi ve Allah’ın sana yardım etmesi için sana* fetih ihsan ettik.
Fetih Sûresine adını veren fetih* Hudeybiye Antlaşmasını ve Mekke’nin fethini* anlatır* Fetih savaş yoluyla* toprağı ele geçirmektir* fetih suresinde Hudeybiye sulhunun anlatılmış mekkenin fethi müjdelenmiştir Çünkü Hudeybiye sulhundan sonra** mekke ve hayber fethedilmiştir. Mekkeli müşrikler İslâm ile müşerref olmuştur. Sulhtan İki yıl sonra on bin kişilik bir ordu Mekkeyi fethetmişdir.müslümanları muhatap almayan* savaş arayan müşrikler ilk defa müslümanları* tanımışlar, güvenlik talep etmişler, müslümanlar 1 yıl sonra umre yapmışlardır

Hudeybiye sulhundan önce efendimiz, sadık 1500 kadar sahâbî ile* tehlikeli umre seferine* çıktı. sahâbe sabır, cesaret, bağlılık ve fedakârlık imtihanlarına tâbi tutuldu Allah Teâlâ’nın lutufları tecelli etti Hz. Peygamber,* hiçbir ümmete bahşedilmeyen iltifatlara nâil oldu, tüm günahlarının bağışlandığı rabbi tarafından ilân edildi. bütün peygamberler gibi Hz. Peygamber de ismet özelliğine sahiptir, günahsızdır. Şu halde Peygamberimizin, işleyeceği bir günah olmayıp, beşeriyet hasebiyle günah işleme potansiyelidir. İsmet sıfatı, peygamberlerin günah işlemesini ilâhî koruma ve esirgemedir; hudeybiye antlaşması* ile Müşriklerin suçlu ilan edip ölüme mahkûm ettikleri Hz. Peygamberden bu antlaşma ile barış ve güvenlik istemişlerdir

Hudeybiye antlaşmasından sonra En büyük nimet ve dosdoğru yol olan İslâm dini sulhla* tamamlandı ve yayıldı .sulh müzakerelerinde* Allah’ın büyük yardımları görüldü.Peygamberler ümmetlerine örnektir Allah onları günahtan korumuştur. efendimiz gece gündüz nâfile ibadetler* ve namazlarla ümmetine örnek olmuş ve ibadetin cennet ve cehennem için değil, Allah için ve kul* mânevî huzur bulduğu için yapılacağını göstermiştir. Efendimize niçin çok namaz kıldığı sorulduğunda şu cevabı vermişdir:*“Elimden geldiğince Allah’a şükreden bir kul olabilmem için”
müminlere, sıkıntılı durumlarında Allah moral verir yardım eder* müminlerin yanında olan ve ilâhî yardımı ileten meleklerdir. Melekler* ilâhî ceza ve ödülü* icra ederler
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-18-2018, 06:35   #8
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamguzelahlaktir.blogspot.com
Pazartesi'nin Hikmeti

*İnsanlar pazartesini* sevmezler tatil sonrasında işe başlamak zor gelir Adına Pazartesi sendromu derler. Dinimizde Pazartesi gününün önemlidir Peygamber Efendimiz'in Hatemü'l Enbiya Alemlere rahmet Hz. Muhammed (sav) Fil yılının Rebi'ül-evvel ayının 12. gününde Pazartesi sabahı, tanyeri ağardığında alemlere rahmet oldu.610 yılının Ramazan ayında Hira Mağarasında bir Pazartesi günü Cebrail tarafından ilk vahiy geldi. Peygamberimiz Kuba'ya erişince 13 yıllık ıztırap arkada kaldı. Buraya Rebi'ül-evvel ayının başlarında 622* yılının 20 Eylülünde, bir Pazartesi günü ulaştı.*
*Rebi'ül-evvel ayının Pazartesi günü, sıcak bir gündü Medine seması saf ve berrak,gök yüzü saftı efendimiz; Elini kaldırdı. Parmağıyla semaya işaret etti. "Refik-i a'laya, Yüce dosta" dedi. Ve eli yanına düştü. Artık ne bir ses, ne bir nefes..vardı
İbn-i Abbas " efendimizin Doğumu ilk peygamberlik Pazartesi geldi, hicreti Pazartesidir, ruhu Pazartesi kabzolunmuştur."

*sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:*
Allah, toprağı cumartesi günü yarattı. dağları pazar günü, ağaçları*pazartesi*günü, sevilmeyeni salı günü, nûru çarşamba günü yarattı. Hayvanları* perşembe günü yayıp dağıttı. Âdem’i yaratılanların sonuncusu olarak cuma gününün son saatlerinde, ikindiyle akşam arasında yarattı.”

Her*Pazartesi*ve Perşembe günü ameller Allah'a arz olunur."

Allah Rasulü,*pazartesi*ve perşembe günleri oruç tutmaya çokça özen gösterirdi."

Rasulullah'a, (asm)*pazartesi*günü için Ben o gün dünyaya geldim peygamberlik verildi ve bana vahiy indirilmeye başlandı." buyurmuşlardır.

Ameller, Cenab-ı Hakk'a*pazartesi-perşembe günleri arz olunur. istedim ki Cenab-ı Allah'a amelim arz olunurken oruçlu olayım."
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-18-2018, 06:35   #9
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak Bedir Haber
Pazartesi gününün İslam'da önemi

*yoğun stres etkisi ile Pazartesini günah keçisi ilan ettik. Peki Müslümanlar olarak Pazartesiyi nasıl algılamalı ve değerlendirmeliyiz sanayi ve teknoloji ile manadan soyutlanıp mekanikleştik üretken değil, tüketen bir varlık olduk* insan tüketmek için çalışmakta* kısır döngüden kurtulamamaktadır.* maddi ve manevi problemler ve 'pazartesi sendromu' olarak isimlendirilen yanlış ve* kötümser bir yaklaşımın doğmasına neden olmuştur. Pazartesi, çalışma maratonunu hatırlattığı için istenmeyen bir zaman olmuştur oysaki besmele ile başlanan her vakit ve zaman kıymetlidir *zaman kıymetini; mekân kutsiyetini, Yaradan'ın ve elçisinin önemi ve ulviyet boyutunu insanlık kaderini etkileyen olaylarda aramalıyız* Evrende her nesne Allah'ın sanatıdır yaratılanın Yaradan'dan ötürü hoş görüldüğü bir medeniyetin çocuklarıyız.* varlık, bizim için hikmet ve hayırdır tüm ihtişamıyla endam eder.toplumumuzda bazı canlı ve varlıkların uğursuzluk getirdiği gibi batıl inançlar vardır. Allah'ın her zamanı kıymetlidir pazartesi de önemlidir tembel insanlar pazartesiye* tepkilidir oysaki* Kur'ân-ı Kerim'de ve Hz. Peygam- ber'in sözlerinde çalışma ve kazancın alın terinin önemi vurgulanmıştır. Pazartesi besmeledir

*Pazartesi ailemize helal lokma götürmenin* üreten olmanın ilk günüdür Peygamberimiz'in hayatında önemli ve birçok güzel olaylar olmuştur* pazartesi hayır ve güzelliktir beklenen olmalıdır günahını aldığımız pazartesi, faziletlidir Âlemlere rahmet Hz. Muhammed bu gün dünyayı şereflendirdi Hz. Peygamber Bugün benim doğduğum peygamber olarak gönderildiğim* bana vahiy indirildiği- gündür." buyurmuştur. Hz. Peygamber'in, risâlet Hace- ru'l-Esved'in yerine konulmasındaki problemi çözdüğü gün pazartesidir.Nâfile oruçlardan biri de Pazartesi günü orucudur. oruç, sadece sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğduğu güne özel değil* her Pazartesi günüdür.**Rasûlullah Pazartesi günü orucu sorulunca şöyle buyurmuştur:*O gün dünyaya geldim* bana vahiy indi Perşembe günü ise, ameller kaldırılır ve Allah Teâlâ'ya arz edilir.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-18-2018, 06:35   #10
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Günlerin ve Gecelerin Fazileti

*Allâh-u Teâla’ya hamd, Rasülüne , â’li ve eshâbına Salât-u Selam olsun Her gün ve gece faziletli ve önemlidir Sallallâhu aleyhi ve sellem ‘e pazartesi günü hakkında sordular. Şöyle buyurdu :O , yolculuk ve ticaret günüdür.”o gün Şuayb Aleyhisselâm , ticaret yapmak ve rızık kazanmak için yolculuk yapmıştır.” Buyurdu.Allâh pazartesi gününe yedi fazilet vermiştir İdris Aleyhisselâm göğe çıkmıştır.
Musâ Aleyhisselâm Tur’a gitmiştir.
Allah’ın birliğini gösteren delil inmiştir.
Allâh’ın Rasulü pazartesi günü doğmuştur.
Cebrâil Aleyhisselâm’ın ilk inişi pazartesi günüdür*
Ümmetin amelleri Peygambere sunulur.
Sallallâhu aleyhi ve sellem vefât etmiştir
*Cebrâil Aleyhisselâm, Sallallâhu aleyhi ve sellem ‘e ilk defa pazartesi gelmistir. Efendimiz kendisini ibadete vermişti. Kırk yaşında herkes onun olgunluğundan söz ediyordu kalbinde Allah sevgisinden başka* bir şey taşımıyordu. hüzünlü ve derin düşünceliydi. Kendisine herkes ”Muhammedü’l-Emîn” güvenilen Muhammed- diyordu.Halk Efendimizin ibadetini gören* amcası Hazreti Hamza kız kardeşi Atike’ye şöyle dedi :
Muhammed’in nesi var ? Yüzü sararmış Allâh’ın Rasülü Kalbin hasta ise çaresine bakalım.dediler cevap vermeyince Ey Ebu Bekir, Muhammed’i gamlı ve üzgün görüyoruz nesi var dediler
Sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle dedi :
Ey Ebu Bekir, kalp sıkıntıda ruh yangında uyku tutmuyor ,

*giyinip* ridasını da giydi ve Hira dağına çıktı
mübarek yüzünü toprağa koydu. Ağladı…Allâh’a yalvardı yedi kat gök melekleri , cennet hurileri şöyle çığlık atdılar :Biz sevgilinin iniltisini,* yalvarıcının yalvarışını duyuyoruz.”diyince Allâh celle şânühü, Cebrail Aleyhisselâm’a Artık vahyin iniş zamanı ! Emir ve nehyin açıklanma vakti geldi. Haydi Sevgilime, Safiyyime,* seçtiğime sevgim ile hediyemi ulaştır.”Cebrâil Aleyhisselâm havada bir nâra attı. Hazreti Muhammed yer ile gök arasında,* yeşil elbiseli şahsı gördü. Cebrâil ”Oku” dedi. Allâh Rasulü korkmuştu. Cebrail elini uzattı. Onu salladı ve ”Oku ! ” dedi. Allah Rasulü Ben okuyucu değilim ”dedi. Cebrâil Aleyhisselâm* şu âyeti ulaştırdı :
Ey Muhammed ! Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı pıhtılaşmış bir kandan yarattı !”
(Alak süresi : 1-2)*Sonra Cebrâil Aleyhisselâm kayboldu Efendimiz* evine döndü. Hira dağını zevcesi Hazreti Hadice validemize anlattı Beni sarın, beni sarın, çok korktum ! ” dedi.Hadice validemiz şöyle konuştu Müjde ey Muhammed ! Vallahi, Allah seni mahcup etmez.sen akrabayı ziyaret edersin. Doğrusun gözetirsin.ve ağırlarsın. Halka* yardım edersin. Rabbin sana* övülen bir makam verir.* O, peygamberlere gelen Nâmus’u Ekber Cebrâil ‘dir Cibril “‘Ey örtüsüne bürünüp uyuyan, kalk ve uyar ! ” ayetini okuyunca, Hazreti Muhammed Ey Hadice ! İşte o, yine geldi… dedi. Hazreti Hadice Şimdi* başımı açacağım.* o şeytan ise kımıldamaz, Allâh’ın elçisi melek ise hayadan kaybolup gider.”ve Cebrâil Aleyhisselâm,* gözden kayboldu ! ”

*Hazreti Hadice Radıyallâhu anhâ efendimize
Haydi* islamı anlat. Çünkü sen Allâh Rasulüsün, peygambersin ” dedi. ve ilk müslüman olma şerefine nail oldu.Ümmetin amelleri Efendimize pazartesi günü sunulur. Sallallâhu aleyhi ve sellem efendimiz şöyle buyurdu Hayatımda sizin için hayırlıdır, ölümüm de sizin için hayırlıdır.” yaşadığım müddetçe hayatım size hayırlıdır Sizi Allah’a , hikmet ve güzel öğütle davet ederim.”Ölümümde sizin amelleriniz bana pazartesi ve perşembe günü sunulur.* onlar iyiyse sevinirim. Kötü ise size Allah’tan bağışlanma dilerim ! ”Efendimiz salı günü hakkında* şöyle* buyurdu :O kan günüdür” o günde Havva hayız oldu, Adem’in oğlu kardeşini öldürdü ! ” buyurdu.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı