|
![]() |
#1 |
![]() Herkesi selamladıktan sonra hemen yazımıza geçiyoruz.
Öncelikle şu dikkatimizi çekti. Muhalefet ekibimiz Napolyon örneğini verirken, acaba Napolyon’un para aşkı yüzünden savaş bile kaybettiğini, halkın isyanına uğradığını, dahası (bu bir ihtimal olarak gösteriliyor ama) zehirlenerek öldürüldüğünü biliyorlar mıydı acaba? Diktatör bir general olan Napolyon para vb maddi zenginlikler için savaş başlatan, acımasız bir generaldir. Para sevdası ve duygusuz bir insan oluşu ona sürekli kaybettirmiştir. Parayı ihtiyaçlarımız için kullanmak en doğrusudur. Eğer günlük, olmazsa olmaz ihtiyaçlarımızı karşılayacak kadar maddiyata sahipsek, bizce hep daha fazla para isteme anlayışından kurtulmak zorundayız. Parayla bulacağınız mutluluk, geçici mutluluktur. Ya paranız biterse, sıfırı tüketirseniz? O zaman ne olacak? Sürekli zengin kalacaksınız diye bir kaide yok! Mutluluğunuzu paraya göre endekslerseniz, paranız bitince sizde bitersiniz. Bu durumda olmamanız için yapacağınız şey, saadeti, parada aramamak, durumunuza şükretmek ve iman etmek… Çünkü, bu durum paradan çok daha değerli ve önemlidir. Daha önceki yazılarımızda belirttiğimiz gibi… Sağlık, sıhhat, manevi huzurdur saadeti getiren. Gerçek saadeti, gerçek huzuru bize getiren yüce Rabbimiz değil midir? Biz ona bir adım yaklaşırsak, o bize on adım yaklaşmaz mı? O zaman biz aciz insanlar, gerçek saadeti, huzuru niçin para gibi maddi bir değerde arıyoruz? Niçin Rabbimize iman etmekte aramıyoruz. Dinimizi, imanımızı para yapıp, dünyevi zevklerle neden vakit harcıyoruz ve bu zevkler bizi niçin mutlu ediyor? “Lise yılarından bu yana unutamadığım çok büyük bir kitleye hitap eden ve o kitlenin insan sıfatına yakışır şekilde yaşaması için adeta bir yaşam rehberi olan Buda' nın şöyle bir söylemi vardır.'' Hayat bir ızdıraptır. Hayatı ızdırap haline getiren dünyadaki istek ve arzulardır'' şeklinde ki düşüncesinden anlaşılıyor ki isteklerini gerçekleştiremeyen bir insan hayatta daima ızdırap içindedir. Burada da netice paraya dayanır.” Buda’nın burada kastettiği şey, nefistir. İnsanlar arzularına, isteklerine kapılıp giderlerse, hayatta ızdırap çekerler. Anlayış farkı tabii… Siz o şekilde anlayabilirsiniz ama biz bu şekilde anlıyoruz. Ama şunu da bilirsiniz; Budistler az yerler, az uyurlar, çok ibadet yaparlar, maddiyata, paraya, pula önem vermezler. Bir nevi dervişlik gibi düşünebilirsiniz. Şimdi Buda böyle biz söz söylemiş. Yaşantısında paraya, pula önem vermeyen birinin bu sözden kastettiği sizin düşündüğünüz müdür yoksa bizim düşündüğümüz müdür? Sözü muhalefete bırakıyoruz, saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz… FİKİR AKIMI
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|