![]() |
#1 |
![]() CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, başörtüsünün arkasına saklanarak türban diye bir kıyafetin meşrulaştırmak, hukuklaştırmak, anayasalaştırılmak istendiğini savundu. Baykal, üniversitelerdeki serbestinin liselere yaygınlaşacağını öne sürdü. Baykal, partisinin grup toplantısında, AK Parti ve MHP'nin üniversitelerdeki başörtüsü konusunda uzlaşmasını sert bir dille eleştirdi. Baykal, Türkiye'de yeni bir sürecin işletilmeye başlandığını, çok masum talepler, iyi niyetli isteklerin durumlara gerekçe olarak kullanıldığını iddia etti. Baykal, masum talepler, insani özlemlerle dile getirilen taleplerin işletildiğini ve nereye doğru götürüleceğini hesabının da bilinmesi gerektiğini anlattı. Türklerin İslamiyeti en güç dönemlerinde kabul ettiğini, İslamiyetin dünyada kabul edilmesini ve yaygınlaşmasını sağladığını vurgulayan Baykal, Avrupa'ya İslamı taşıyan Türkler olduğunu hatırlattı. Erdoğan, Türklerin İslam'ın bayrağını şerefle dalgalandırdığını ve İslamiyetin en parlak çağını Türkler sayesinde yaşadığını kaydetti. Anadolu'da yaşayan insanların bin yılı aşkın bir süredir Müslaman olduklarını ifade eden Baykal, Türkiye'de yaşanan İslamın Ortadoğu ülkelerinde görülen İslama göre daha eşitlikçi, kadın erkek ilişkisi daha çağdaş olduğunu iddia etti. İslamiyetin Türkiye'yi aşan bir şekilde yeni bir anlayışa çekildiğini öne süren Baykal, 1979 yılında İran'da Humeyni hareketinden Türkiye'nin de etkilendiğini savundu. Cumhuriyetin kurulmasıyla birlikte Türkiye'nin kendine özgü bir laiklik anlayışını kabul ettiğine işaret eden Baykal, "Türkiye'ye temel özgü anlaşıyışın içine girdik. Hukuk ve eğitim düzenimiz hiçbir şekilde dini temellere dayanmayacaktır. Bu tercihi cumhuriyet yaptı. Bur tercih kendiliğinden olmadı. Din insanların dinidir. Devletin dini olmayacaktır. Bunun islamın özüne karşı çıkmadı. Bu inançların ve değerlerin devlet hükmü şahsı niteliği haline getirilmemesi istendi" dedi. Baykal, din ve devlet işlerinin ayrılmasının tarihi bir karar olduğunu, kendileri için bunun temel bir çıkış noktası olduğunu anlattı. Baykal, Türkiye'nin laik anlayışının yok olması durumunda Suudi Arabistan, İran'da ve Irak'ta yaşananları yaşayacağını iddia etti. Bu iktidarın iş başına gelmesiyle birlikte takiye söyleminin sürekli olarak gündeme getirildiğini savunan Baykal, "Takkiye sözünün bu iktidara haksızlık olduğunu söyleyecek kimse kalmışmıdır. Niyet belli" diye konuştu. "Başörtüsü bizim kültürümüzün doğal bir parçası" diyen Baykal, başörtüsünün arkasına saklanarak türban diye bir kiyafetin meşrulaştırmak, hukuklaştırmak, anayasalaştırılmak istendiğini savundu. Baykal, 50 yıl önce türban konusunun olmadığını belirterek, "Türban İslamiyetin ayrılmaz bir parçası ise 40-50 yıl önce niye yoktu. İslamiyet yeni mi yorumlyandı? Yeni bir peygamber mi geldi? İslamiyetin ön şartı haline getirildi" dedi. Türbanın, son dönemin ürünü olduğunu kaydeden Baykal, İslamiyetin özünün bir parçası olarak bir büyük aldatmaca olduğunu iddia etti. Baykal, türbanın Türkiye'nin dışından teşvik edilen bir olay olduğunu iddia ederek, "Önümüze böyle bir olay getirilip dayatılmıştır. Türkiye'ye dışardan dayatılmış olan siyasal içerikli yaşam zorlamasına anayasının kapısının açılarak hoş geldin denildi" diye konuştu. Baykal, başörtüsü bu işi başlatan ve destek verenlerin kendi aralarında sorumluluk düzeylerini asgariye indirmek için çaba içinde olduklarını öne sürdü. Herkesin kendi sorumluluğunu ayırmaya çalıştıklarını öne süren Baykal, "Üniversitelerde türban serbest olacağı demek kimseyi inandırmaz. Başlatılan iş bilinizki küçük bentlerle sınırlı kalmayacaktır. Bunun ötesinde sürecin önü açılmıştır" dedi. Baykal, yapılacak düzenleme sonrasında liselerde başörtüsünün önüne geçilmesi mümkün olmadığını savunarak, başlatılan işin daha geniş kapsama ulaşmasını engellemeye muktedir olmadığını ileri sürdü. İthal kiyafetin Türkiye'de devlet sisteminin içine girmesinin önlenmesi olduğuna anlatan Baykal, türbanı, "Arap vahabi, Abbasi, Emevi islam yorumunun yabancı bir üniformadır. Yükselen islamiyet değildir. Yücelen islamiyet değildir. İslamiyetin değerleri, ahlakı değildir. Kur'an'ın islamiyeti değildir. Gelen din için değil siyaset için geliyor. Bu siyasetin kullandığı müslüman kardeşlerimizdir" dedi. Baykal, yapılacak düzenlemenin anayasanın 2. maddesine aykırı olduğunu savunarak, parti olarak konuyu Anayasa Mahkemesi'ne götürecekleri yönünde mesaj verdi. ZAMAN
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() sayın baykal başörtüsünden korktuğu kadar kominizmden, anarşizmden, siyonizmden korkmuyordur, gerçi korkması için bir sebeb te yok hani; kendiside biraz anarşist biraz kominist biraz siyonist olduğu için............
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
![]() Alıntı:
|
||
![]() |
![]() |
![]() |
#4 | ||
![]() Alıntı:
gölgesinden korkuyo ama :D :D :D :D :D :D |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
#5 |
![]() bu herif manyak yaa :D şaşırdı garibim napsın :D baktı oylar gidiyor iyi insan rolü oynıyam diyor:D
|
|
![]() |
![]() |
#6 |
![]() ordu darbemi yapacak yoksa güvendiği bişi var herhalde bykılın....
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|