![]() |
#2 |
![]() 11. Onlara bir peygamber gelmeyedursun, hemen onunla alay ederlerdi.
12. İşte böylece biz onu, (inkârcılığı) suçluların kalplerine sokarız. 13. Öncekilerin başına gelenlerden ders almaları gerekirken onlar hala buna (Kur'an'a) inanmıyorlar. 14. Onlara gökten bir kapı açsak da oradan yukarı çıksalar, 15. "Gözlerimiz boyandı, daha doğrusu bize büyü yapılmıştır" derler. 16. Andolsun, biz gökte birtakım burçlar yarattık ve seyr edenler için onu süsledik. Burç, aslında yüksek köşk demektir. Gökyüzünde özel bir şekilde toplanmış olan birtakım yıldızlar kümesine de bu manada burç denilir. Bu kümelerin meşhurları oniki tane olmakla beraber, ayet-i kerimede “buruc” kelimesi, nekre ve çoğul olarak zikredildiğine göre, gökyüzünde daha keşfedilmemiş bir çok yıldız kümelerinin var olduğuna işaret edilmektedir. 17. Onları, taşlanmış (kovulmuş) her şeytandan koruduk. 18. Ancak kulak hırsızlığı eden müstesna. Onun da peşine açık bir alev sütunu düşmüştür. 19. Yeri uzatıp yaydık, orada sabit dağlar yerleştirdik, yine orada miktarı ve ölçüsü belirli olan şeyler bitirdik. 20. Orada hem sizin için hem de rızıkları size ait olmayanlar için (gerekli) geçim vasıtaları yarattık. |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|