|
|
#2 |
|
11. Hani Rabbin Musa'ya: O zalimler güruhuna, Firavun'un kavmine git. Hâla (başlarına gelecekten) sakınmayacaklar mı onlar? diye seslenmişti.
12. Musa şöyle dedi: Rabbim! Doğrusu, beni yalancılıkla suçlamalarından korkuyorum. 13. (Bu durumda) içim daralır, dilim dönmez; onun için Harun'a da elçilik ver. 14. Onların bana isnad ettikleri bir suç da var. Bundan ötürü beni öldürmelerinden korkuyorum. 15. Allah buyurdu: Hayır (seni asla öldüremezler)! İkiniz mucizelerimizle gidin. Şüphesiz ki, biz sizinle beraberiz, (her şeyi) işitmekteyiz. 16. Haydi Firavun'a gidip deyin ki: Gerçekten biz, âlemlerin Rabbi'nin elçisiyiz; 17. İsrailoğullarını bizimle beraber gönder. 18. (Kendisine Allah'ın emri tebliğ edilince Firavun) dedi ki: Biz seni çocukken himayemize alıp büyütmedik mi? Hayatının birçok yıllarını aramızda geçirmedin mi? 19. Sonunda o yaptığın (kötü) işi de yaptın. Sen nankörün birisin! Burada Hz. Musa’nın bir Mısırlının ölümüne sebep olduğuna işaret olunmaktadır. Bilgi için bak. Kasas 28/15. 20. Musa: Ben, dedi, o işi o anda sonunun ne olacağını bilmeyerek yaptım Tefsirlerde daha çok, Hz. Musa’nın öldürme kasdı olmaksızın o adama vurduğu ve bu işin, kasdı aşan müessir fiil neticesi adam öldürme olduğu izahı ağır basmaktadır. |
|
|
|
|
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|