![]() |
#31 |
![]() Cumhuriyet'in Gülen'e son iftirası !
Fethullah Gülen'le ilgili olarak yazdığı haberler mahkeme kararlarıyla yalanlanan Cumhuriyet gazetesi, taktik değiştirdi. Gazete bu kez bazı bilgileri çarpıtarak haberleştirip Gülen'i kamuoyu önünde suçlu gibi göstermeye çalışıyor. Çarpıtma ve yalan bilgilerden oluşan haberin kimi gazeteciler tarafından alınıp yorumlanması üzerine Gülen'in avukatı Orhan Erdemli, bir açıklama yaptı. Gülen'in 1982 yılında emekli olduğunu, sigortalı olması sebebiyle devlete fazladan primi ödediğini belirten avukat Erdemli, , "Müvekkilim kendisine haksız çıkar sağlamamıştır. Emekli olduktan sonra redaktörlük işini sürdüren Sayın Gülen sigortalı yapılmamış olsaydı bu sefer de vergi kaçırıyor denilecekti." yorumunu yaptı. Sosyal güvenlik uzmanlarına göre Gülen ile ilgili işlemler 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'na göre yapılmış. Ortada yasa dışı bir durum söz konusu değil. Cumhuriyetin yalanı üzerine yorum yapan bazı yazarlar da, Nil A.Ş'nin hizmet alanından biri olan 'ajanda ve defter üretimine' vurgu yaparak kuşku uyandırmaya çalışıyor. Oysa Nil A.Ş bir yayınevi. Gülen'in kitaplarının büyük bir kısmı da, bu yayınevi tarafından basıldı. Yapılan yorumlarda bu gerçek gözardı edildi. 22 Mayıs 2008'de Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan habere Fethullah Gülen'in avukatı itiraz etti. Gazetenin Gülen'le ilgili 'haksız ve kuşku uyandırıcı iddialara yer verdiğine' dikkat çeken avukat Orhan Erdemli şöyle dedi: ''Müvekkilim muhterem Gülen, redaktör olarak çalıştığı dönemde yasal düzenleme ve hizmet akdinin gereğini aksatmadan yerine getirmiştir. Bu durum denetim tutanaklarında açık bir şekilde yer almaktadır. Diğer yandan, emekli olan Sayın Fethullah Gülen'in redaktör olarak çalıştığı dönemde sigortalı olması kendisine herhangi bir haksız çıkar sağlamamış, aksine, sigortalı olması sebebiyle fazladan prim ödenmiştir.'' "Yıllar önceki bir olayın çarpıtılarak yeniymiş gibi haber yapılması da art niyeti açıkça ortaya koymaktadır" diyen avukat, ''Emekli olduktan sonra redaktörlük işini sürdüren Gülen, sigortalı yapılmamış olsaydı, bu sefer vergi kaçırıyor denilecekti. Bu da gösteriyor ki, amaç gerçeğe uygun haber yapmak değil fırsat düşürüp muhterem Gülen'i karalamaktır". Sosyal Güvenlik Uzmanı diyor ki.. Cumhuriyet'in ''Fethullah Gülen İzmir'de'' başlıklı haberinde Gülen'in 18.10.2002 ile 01.01.2003 tarihlerinde sigortalı işe başlamış gibi gösterildiği iddiası yer aldı. 'Sigortası bile yasalara aykırı'' başlığının kullanıldığı haberde Gülen, sanki suçluymuş gibi gösterildi. Sosyal Güvenlik Uzmanı Ziya Perver, Gülen'in emekli olduktan sonra bir yayınevinde 'redaktör' olarak çalışmasının önünde yasal bir engelin bulunmadığını söyledi. Gülen'in bir süre çalıştığı kurumda yapılan işlemlerin tamamı 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 63. maddesine uygun. Perver bunu şöyle açıklıyor: ''Yaşlılık aylığı almakta iken sigor*talı olarak bir işte çalışmaya başlayanların yazılı talepte bulunmaları halinde yaşlılık aylıklarının ödenmesine devam olunur. Ancak bunlardan 78 inci maddeye göre tespit edilen prime esas kazançları üzerinden % 30 oranında Sosyal Güvenlik Destek Primi kesilir.'' Ziya Perver yapılan uygulamayı değerlendirirken, ''Devlet söz konusu uygulamada hiçbir şey kaybetmeden gelir elde ediyor. Bu da kişiye değil devlete fayda sağlıyor.'' Söz konusu haberdeki başka bir çarpıtma ise Fethullah Gülen'in çalıştığına yönelik yazılı sözleşmenin bulunmadığı kısmı oldu. Fakat o dönemki 1475 sayılı iş kanununun 9. maddesinde ''yazılı akit yapılmayan durumlarda işveren, işçinin isteği üzerine, kendisine genel ve özel iş şartlarını gösteren ve imzasını taşıyan bir belge vermekle yükümlüdür. Bu belgeler damga vergisi ve her çeşit resim ve harçtan muaftır.'' ifadesi geçiyor. Bir yayınevi için 'redaktörlük' vazgeçilmez birimler arasında yer alıyor. Bu çerçevede, NİL AŞ, yayınladığı bazı eserler için Gülen'den hizmet alıyor. Cumhuriyetin haberinde yayınevinde 'redaktör' alarak görev yapan Gülen'in bu işi yurt dışında yapması da suç gibi gösteriliyor. Redaktör olarak çalışanların sabit mesai ve yer şartının olmadığı gerçeği görmezden geliniyor. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#32 | ||
![]() Alıntı:
![]() Alıntı:
![]() Papa yine sahnede... (Zaman, 22 Nisan 1990). "Vatikan ve İngiltere Tarsus'u ABD Patrikhane'yi Merkez yapmak istiyor". (Zaman, 17 Haziran 1990). "Patrikhane entrika peşinde ... İstanbul'a gelen Yunan milletvekilleri hezeyan kustu: "Patrikhane İstanbul'da mahpusmuş". (Zaman, 18 Haziran 1991). "Hıristiyan teşkilatlarının Müslümanlara yönelik çalışmaları endişe ile takıp ediliyor. İslam Dünyası'nda Hıristiyanlık atağı". (Zaman, 31 Ekim 1991). "...Bizans Hayali: "Bir yıl önce kararlaştırılan ve adım adım hayata geçirilen bu plana göre; l- Ortodoks dinine mensup Sırp milletinin devleti olan Sırbistan kurulacak. 2- Hıristiyan halkların tarihlerinin, törenlerinin tanınmaları için yoğun faaliyetler yapılacak. 3- Son olarak güçlü bir Ortodoks-Hıristiyan ittifakı ile başkentin İstanbul olacağı... Büyük Bizans İmparatorluğu kurulacak". (Zaman, Ekim 1991). "PKK Hıristiyan işbirliği..." (Zaman, 25 Şubat 1992). "Maddi vaatlerle diyalog kurdukları çocukların beyinlerini yıkamaya çalışıyorlar". "İşte misyonerlerin merkezi". (Zaman, 24 Temmuz 1992). "Kiliseden sinsi tuzak; îslamî değerlere saygılı görünerek Müslümanlara Hıristiyanlığı anlatacaklar..." (Zaman, 9 Haziran 1993). "Patriğin cihan rüyası: Gazetemizin sempozyumu izlemesine yasak getiren Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos; "Rum Fener Patrikhanesi ekümeniktir dedi" (Zaman, 25 Eylül 1995). "Çift başlı kartal bulunan Bizans bayrakları ile süslenen Patmos Adası'ndaki kutlamalarda, Patrik Bartholomeos, Sırp Ortodoksları temsilcisi Eirineos'a plaket verdi". (Zaman, 27 Eylül 1995). "Patrikhane Lozan'ı zorluyor. Bartholomeos ve beraberindeki 13 patrik Türnepa Yön. Kur. Başkanı Rahmi Koç"un verdiği yemeğe katıldı". (Zaman, 22 Eylül 1995). DEĞİŞİM SONRASI : "Vatikan'dan sıcak mesaj... (Zaman/17 Nisan 1996). "Patrik Bartholomoes ve F. Gülen Hocaefendi toplumsal barışın önemini vurgulayan konuşmalar yaptılar". (Zaman, Ekim 1996). "Medeniyetler arası diyalog için ilk adım; Fener Rum Patriği Bartholomoes konuşmasının ardından, F. Gülen'e bir hediye takdim etti". (Zaman, 2 Ekim 1996). "Vatikan'da uzlaşma zirvesi". (Zaman, 9 Şubat 1998). "F. Gülen Hocaefendi, İslam ve Hıristiyan dünyasını temsilen "Dinlerarası Diyalog" çerçevesinde Papa 2. Jean Paul ile yarım saat görüştü". Bartholomoes: "Bol ürün bekliyoruz". (Zaman, 10 Şubat 1998). "Yunanistan'dan gelen 45 delegenin iştirak ettiği toplantıya Fener Rum Ortodoks Patriği Bartholomoes de katıldı. Patrikten hoşgörü mesajı". (Zaman, 19 Şubat 1998). "Ehl~i Kitap iftarda. İftara Rum Ortodoks Patriği Bartholomoes'un yanı sıra, Ermeni Ortodoks Patriği Mutafyan, İstanbul Musevi Hahambaşısı David Aseo... katıldı." (Zaman, 24 Aralık 1998). "F. Gülen'in başlattığı diyalog çalışmaları sürüyor. Gülen önceki gün İstanbul'da Yahudi Örgütleri Başkanları Konferans Heyetini kabul etti". (Zaman 10 Mart 1998). "F. Gülen ile Papa görüşmesi önemli bir olaydır". (Zaman, 12 Nisan 1998). "Zaman'a özel açıklamalarda bulunan Protestan Kiliseleri Birliği İslam Dünyası ile İlişkiler Başkanı..." (Zaman, 30 Kasım 1998). "Harran'da Semavi Dinleri bir araya getirecek İlahiyat Okulu açılmasının, hoşgörü ve uzlaşmaya katkı sağlayacağı vurgulandı". (Zaman, 15 Şubat 1998). |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
#33 |
![]() eee simdi nereye varacagiz 8)
|
|
![]() |
![]() |
#34 |
![]() Polemik yapıp prim yapmak istiyorsun sanırım ama olmaz artık güzel kardeş,burada uzun uzadıya konuşuldu bu tarz konular ve gereken insanlara gereken cevablar verildi.Okursun ögrenirsin veya okumazsın yine bu fikirlerlerle devam edersin o senin bileceğin iş ama mahcup olma ihtimalin yüksek.Burası Ne din odaklı bir site ne de Hocaefendi'nin sitesi ,burası Akparti ve siyaset odaklı bir site bundan sonra gereksiz yere yorumlar yazmanın anlamı yok.
Sana biraz faydamız dokunsun 8) Toplum içinde mahcup olmayasın.Şimdi yapılan işlerin hemen hemen hepsinde PEYGAMBER EFENDİMİZ(sav)'in hayatlarından kesitler vardır.Örnekle açıklayayım ; Misal,senin değişimden önce ve değişimden sonra dediğn zamanlarda değişim bizde değil vatikan'da yaşandı.Önceleri İslamiyeti kabul etmeyen papalık zamanla kabul etmeye başlayınca Zaman gazetesi peygamberane bir tavırla karşılık verdi.Peki nedir bu peygamberane tavır ; "PEYGAMBER EFENDİMİZ (sav) ,civar şehirlerdeki hristiyan ruhanilere mektuplar gönderiyor ve onları MEKKE'ye davet ediyor,mescit'te toplanan hristiyanlarındanda geldikleri gün ibadet günleridir,daha onlar birşey söylemeden PEYGAMBER EFENDİMİZ(sav) şöyle diyor hristiyan papazlara ; "-Bugün sizin ibadet gününüz,siz ibadetinizi yapın sonra konuşalım." Umarım sana anlatacağı birşeyler vardır bu kıssa'nın... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#35 |
![]() Cımbızı iyi çalışan bir de "Fonksiyonumuz" olmuş, hayırlısı ... ;)
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#36 |
![]() Bakalım bu kaç bilinmeyenli ? Zamanla göreceğiz ;)
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#37 | |
![]() Alıntı:
![]() ![]() ![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#38 |
![]() cumhuriyet, vatan gazetesi, hurriyet, milliyet, posta, akşam, yeniçağ dahası varsa söylesin bu gazeteleri almamaya gayret gösteriyorum, bu gazetelerin hepsi palavracı düzenbaz hükümet düşmanları, askeriye, düşmanları, inançlara hakaret ve saygısızlık eden din düşmanları, THE DANGEROUS NEWSPAPER ATTENTION (TEHLİKELİ GAZETE DİKKAT)
arkadaşlar ingizlicem zayıf olduğu için bide size sormak istedim doğru yazdım değilmi.. :-\ |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#39 | ||
![]() Alıntı:
verdiginiz dini bilgi icin ilk önce tesekkür ederim. yanlisi düzeltmek istiyorum. vatikan, hicbir zaman Islamiyeti Peygamberimizi kabul etmedi ve etmeyecek. Peygamberimizi hicbir zaman tanimadilar, TANIMAYACAKLAR. almanyada yasiyorum ve burda hicbir tana kilise, Peygamberimizin adini kabul etmez. yunan kilise zaten belli. Peygamberimizi reddeden, Islamiyei de reddeder. Peygamberimizi reddedenler hakkinda bana Kuran-i Kerimden bilgi verebilir misiniz? mesela ayet. Peygamberimizi reddedenler hakkinda bana Kuran-i Kerimden bilgi verebilirseniz sevinirim lakin fetullah kaynakli bilgi olmazsin lütfen. Alıntı:
vesselam. |
|||
![]() |
![]() |
![]() |
#40 |
![]() Altını çizdiğin kelime nitelemeni de niteler nitelikte.Mağlubiyetini kabullenmen altını çizdiğinden mi belli acaba, yoksa benim tırnak içine aldığım kelimenin gocunmasındanmı ?;)
Sevgilerimle ... ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|