Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi


 
Stil
Seçenekler
 
Prev önceki Mesaj   sonraki Mesaj Next
Alt 07-31-2010, 13:41   #7
Kullanıcı Adı
El Emin
Standart DERSİM 1938 (BELGELERLE)
Karanlık ve saklı tarihimizden acı bir vakayı sizinle paylaşmak istedim..
Rejimin İslam ve Kürt düşmanlığının dışa vurumunu gelin hep beraber okuyup, lanetliyelim..


DERSİM 1938 (BELGELERLE)

Aşağıdaki resmi belge Dersim (Tunceli) harekatının ve katliamının amacını anlatmaktadır..


İSMET İNÖNÜ’ NÜN ŞARK İSLAHAT RAPORU (21 AĞUSTOS 1935)

Kürtlerin şehirlere yerleşmesi engellenmelidir.
Kürtlerin etkisini azaltmak için Karadenizden buraya muhacirler getirilmelidir. Örneğin Van’a yerleştirilen Karadenizli Türklerden söz ederek onların memnun edilmelerinin sağlanmasını ister. Böylece diğer muhacirlerin Kürt bölgelerine gelmeleri kolaylaştırılmalıdır.
Türk ve Kürt şehirleri olarak ayırdığı mıntıkalar ayrı şekillerde hizmet almalıdır.
Kürtlerin bulunduğu yerlerde henüz okul açılmamalı, açılacaksa Türkler için okul açılmalıdır, ikinci planda Kürtleşmiş fakat Türkçe’yi çok daha çabuk öğrenebilecek yerlerde açılmalıdır.
Fransız ve diğer ülkelere karşı Mardin, Urfa ve Hakkari gibi sınır bölgelerinde iyi bir idare kurulmalıdır.
Boşaltılmış olan Ermeni köylerine Kürtlerin yerleşmesi engellenmelidir.
Kürt bölgesi, nüfusu bakımından kalabalık olmasına rağmen, ülkeye kalabalığı oranında katkı sunmamaktadır. Bundan dolayı yeraltı zenginliklerinin (petrol, linyit) daha çok nasıl kullanılabileceği araştırılmalıdır.
Bölgede trahom ve cüzzam (sadece Kars’ta bin dolayında cüzzamlı var) hastalıkları çok yaygındır.
Kürtler asimile edilmelidir. Kürt çekim kuvvetine karşılık Türk merkezleri oluşturulmalıdır.
Kürdistan coğrafyası şimendifer (tren) hattı ile kontrol altında tutulmalı.
Dersim’e müdahale edilmeli.
Kaçakçılığın önüne geçilmeli. Kürtlerin ekonomik güç elde etmeleri engellenmeli. Gerekirse bunun için vergiler indirilmeli.

http://www.nasname.com/Yazarlar/cdemircan/2950.html

"işlerimizin en önemlisi Dersim meselesidir. Bu yarayı, bu korkunç çıbanı temizleyip ve kökünden kesmek işi her ne pahasına olursa olsun yapılmalı ve bu hususta en acil kararların alınması için, hükümete tam ve geniş yetkiler verilmelidir." (M.K.ATATÜRK - TBMM)


HAREKAT GEREKÇESİ YA DA ‘’İSYAN’’..


Başında genç bir subayın bulunduğu müfrezenin ısınmak ve karnını doyurmak için sığındıkları evde Fatıma adlı kadına tecavüz girişimi ve Fatımanın kocası mehmet ali (menteş) in subayın tüfeğini alıp subayı öldürmesiyle başlar..

Bu olay Ankaranın katliam senaryosu için bulunmaz bir fırsat olacaktır..
Öldürülme korkusuyla köyü terk eden köylüler Pah köprüsünü askerlerin geçip, kendilerini takip etmemeleri için birkaç tahtasını sökerler..

Olay Ankaraya ‘’Dersimliler İsyan edip köprü yaktılar’’ şeklinde duyrulur..
‘’İsyanın’’ önderi 75 yaşındaki Seyyid Rıza olarak gösterilir ve senaryo uygulanmaya başlanır..

SEYYİD RIZA: Savaş İstemiyoruz

Seyyid RızaGenelal Alpdoğana şu pesajı gönderir..

‘’Size dersimlilerin isyan etmek niyetinde olduğu iletiliyor. bu söylentiler doğru değildir. savaştan yana değiliz. biz, bir çul, bir ekmek peşinde koşan yoksul insanlarız. savaş istemiyoruz. barış ve devletin dersim'e elini uzatıp yatırım yapmasını bekliyoruz. söylentilere kanmayın. yazıktır, insanlara kıymayın..."
‘’Komutan, ırza tecavüz girişimine tepki gösterilmiştir.. Bu devlete isyan değildir’’ dese de katliam yürütücüleri onu dinlemez..

Artık çok geçtir..

Ulaşım yolları, askerlerin barınakları tatamlanmış, yığınaklar bitirilmiş, harekete geçme zamanı gelmişti.. 21 mart 1937 de sabahı Seyyid Rızanın evi bombalanarak ‘’dersim ıslahat’’ programı uygulanmaya konuyordu..





O dönem 10 yaşında olan Bir Tanık..

Bir sabah aniden dağlar gümbürdemeye başlamıştı.. Dağ taş yanıyordu.. Gören mahşer günü koptu sanıyordu.. Çocuklar bağırıyor, kadınlar ‘’vay başımıza gelenler’’ diye inleyip, saçlarını yoluyor, insanlar sağa sola koşuyor sığınacak delik arıyorlardı..




Şimşekleri’’Kemal’in’’ demir kuşları dediğimiz uçaklar çakıyordu..Çok ürperticiydi.. Köye evlere düşen bombalar, kulakları sağır eden bir gümbürtü çıkarıyor, evler toz bulutu arasında kayboluyordu.. Bulutlar dağılınca evlerin yerinde olmadığını görüyorduk..Bizim köyüateşe verdiler.. Evimizi ateşe verdikleri zaman beni ağlama tuttu..Köydekilerin hepsini öldürdüler.. İnsanlar öldürüldükten sonra köyde kimse kalmadı..




"CUMHURİYETİN KAHREDİCİ ORDULARI TARAFINDAN MAHVEDİLECEKSİNİZ"

Henüz asıl karadan harekat başlamadan önce köyleri bombalamaya başlayan uçaklar, aynı zamanda psikolojik savaş için de kullanılıyordu.

Hazırlıklar sürerken, Genelkurmay Başkanlığı'nın emri ile 4. Genel Müfettişlik'ten 4 Mayıs 1937 tarihinde Türkçe, Osmanlıc ve "mahalli lisana göre" bildiriler hazırlanır.

Uçaklarla ilçelere, köylere, dağlara atılan bildirilerin birinde şöyle yazar:

"CUMHURİYETİN KAHREDİCİ ORDULARI TARAFINDAN MAHVEDİLECEKSİNİZ"


BOMBACI AMAZON SABİHA

Türk kara ordusu dağları, dereleri, orman ve köyleriyle Dersimi sarmıştı, insanlar tutuklanıp, toplanıyor, sürgün edilmek üzere ayrılıyor, direnenler öldürülüyor, köyler yakılıyor, hava gücü ise ‘’asi’’ denilen köylere bomba yağdırıyordu..
Havadan bombalamaya katılanlardan biri de atatürkün manevi kızı aslen Ermeni olan Sabiha Gökçendi..



Akşam gazetesi 18 haziran 1937 tarihinde, ‘’sabiha gökçen’in kahramanlığı’’ başlığıyla ‘’düşman’’ karşısında kazandığı zaferleri, ‘’sabiha gökçen başarılı bombalıyor.. Harekat başarılı.. Asiler kuşatıldı’’ başlıklarıyla’’ veriyordu..

Ama ne yazık ki benzer haberleri yapıp Gökçeni amazonlaştıran gazeteler bombardımana hedef olanların niteliği hakkında bilgi vermiyordu..




‘’Türk amazonu Sabiha Gökçen, tuncelide başarılı atışlar yapmaktadır.. Yaklaşık 25 bin askerle başlatılan dersim harekatı, kanlı boğuşmalara meydan verilmeden tamamlanacak’’(Cumhuriyet 18 haziran 1937)



Genel Kurmay Başkanlığı da ‘’50 kiloluk bombalarla düşmana nefes aldırmıyordu’’ diyerek tarihe not düşüyordu..

1937 de anadoluda zuhur eden Kürt isyanında askeri bir teyyare ile fiilen harekata katılan Sabiha gökçen, burada büyük kahramanlıklar göstermiş ve en büyük madalyanın sahibi olmuştur’’ (Ayın Tarihi dergisi-1937)



Sabiha Gökçenin göğsüne madalya takılması nedeniyle düzenlenen devlet töreninde, Atatürk te hazır bulunuyordu..

Sabiha Gökçen, yıllar sonra 1992 de devlet televizyonundaki bir programı hayatı sanatı ve eserleri hakkındaki soruları yanıtlarken dersimde kaç köyü yerle bir ettiği, kaç kişi öldürüldüğü yolundaki soruyu yanıtsız bırakıyor, ‘’memleket ve miilet için çalıştık’’ diyerek tevazü gösteriyordu..

1987 Nokta dergisinde yaptığı roportajda katliamda savunmasız, siahsız kadın, çocuk ve ihtiyarların bombalanmasını, köylerin haritadan silinmesini ‘’insanlık dışı’’ olarak kabul ediyordu..

http://www.dersim.biz/html/nokta_dergisi_1987.html


El Emin isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
 


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı