|
![]() |
#1 |
![]() Benimde bir türlü kabul edemediğim ancak merak ettiğim bir konu
Hanedanlık aile fertleri arasından olunca tek güç olarak kardeş katli vacip deniliyorda kafama takılan neden padişahlık makamının getirisi olarak bakmıyoruz...yani dünyaya hükmetmiş cihan devleti olmuşuz tamamda padişahın başa gelme usulünde sorun olamaz mı..peygamberimiz ve 4 halife devrinde neden babadan oğula yada yönetimi taslim etme gibi bir durum yoktu..
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 | |
![]() Alıntı:
Fatih Sultan Mehmet, benim en çok değer verdiğim liderlerden birisidir lakin o da bir insandır. Dolayısı ile hata yapması çok normaldir yani her tercihinde hata ihtimali vardır. Peygamberlerde bile sürçme olmuş ve ALLAH tarafından düzeltilmişler. Belki örnek olarak yaşanılmış o olaylar. Neticede her insan için hata durumu oluyor. Fatih Sultan Mehmet'in o kararı da hatalı olabilir. Bence hatalıdır. İSLAM düşmanlıklarının uzantısı olarak Osmanlı'ya düşman olanların saldırıları da, İSLAM dostluklarının uzantısı olarak Osmanlı'ya dost olanların savunmaları da bilimsel olmuyor. Birinci grup zaten önemli değil. İkinci grup da şartları anlatarak, haklı çıkartmak istediği kişiyi kötünün iyisi mantığı ile aklamaya çalışabiliyorlar. Yani yaptığının kötü olduğunu ama daha kötüyü engellediğini söylüyorlar. Biz müslümanız. Bizim kitabımız KUR'AN. KUR'AN şartlara uymaz, şartları kendisine uydurur. Yani neden o şartlara göre kendimizi sınırlıyoruz. Tabii ki dünyada bir süreç var. Bir anda şimdiki seçim sistemine geçilemezdi ama Gönülden hanımın ifade ettiği gibi sistem farklılaştırılabilirdi ki o dönemden çok daha önceleri bile daha başarılı sistemler kurulabilmişti. Peygamber Efendimiz dönemi de onlardan birisidir. Benim naçizane kanaatim, kardeş katlinin her türlü kıtal gibi KUR'AN'a uygun olmadığıdır. Fatih Sultan Mehmet'i çok seviyoruz ve o çok sevmemiz de kendisinin İSLAM'a hizmetlerinden dolayıdır yani biz asıl İSLAM'ı çok seviyoruz... |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#3 | |
![]() Alıntı:
Eğer bu uygulamayı hata kabul edersek, bu Fatih için çok ağır bir hata olur. Çünkü dinimize göre en büyük suçlardan biridir masum bir insanı öldürmek. Öyle ki masum bir insanı öldürmek, bütün bir insanlığı öldürmek gibidir. Eğer Fatih, masum bir insanın katlini isteseydi, bütün bir insanlığı öldürmüş gibi olurdu. Büyük bir katil olurdu. Bu affedilebilir, hoş görülebilir, basit bir suç değil. Peygamberimiz muhakkak o sözü söylerken, İstanbul'u kimin fethedeceğini biliyordu. Fatih'i biliyordu. Kimi övdüğünü biliyordu. Ben Peygamberimizin, masumların katlini verecek bir insanı, bir katili öveceğine asla ihtimal dahi vermem. Böyle bir düşünce aklımın ucuna dahi gelse, tövbe ederim. Eğer söz konusu başka bir padişah olsaydı, hata mıydı değil miydi diye düşünülebilir. Fakat Fatih kanunnamesinin tamamen iyi niyetli, tamamen devlet bekası için yazıldığından zerre şüphem yoktur. Konu Eşref tarafından (08-13-2011 Saat 05:38 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|