|
|
|
|
#1 | |||
|
Benim şahsi fikrim,
Dialog iletişim demektir. Özellikle Avrupada son zamanlardaki İslamofobi, 96 kişinin katledilmesi, Danimarkadaki İslama hakaret eden yayınlar ve belgeseller. Almanyadaki İslam karşıtlıgı.. Eskiden Avrupada dazlaklar denilen amatör gruplar İslam karsıtı eylemler yaparlardı şimdi ise akademisyenler, politikacılar bu işi üstlenmiştir ve işin ciddi boyutları vardır. Bu konu ile ilgili; ![]() http://www.ahaber.com.tr/webtv/video...ifre--07082011 Detaylı bir program yapılmıştır izlemenizi tavsiye ederim. Dialog eğer iletişim olacaksa yani Müslümanlar ile diğerleri konusup iletişim kuracak, Müslümanlığı herhangi bir kurum aracılığı ile değilde bizzat Müslümanlar tarafından tanıtılması için faydalı olacağına inanıyorum. Lakin bunun kurumların politikası olarak yapılmasına karsıyım, özellikle Vatikan'ın bunu bir misyonerlik olarak görmesine. Benim düşüncem dialog sadece iletişim olarak gerçekleşirse faydalıdır. Mustafa hocanın dediği gibi, kendimize güveniyorsak iman açısından neden korkalım iletişime girmekden..
'' Ya Adalet Ya Şiddet insanlık tarihinde hep adaletsizlikler oldu. Feodal düzende zengin azınlık; surlar, şatolar arkasında yaşarken sefil çoğunluk kaderine razı bir hayat içindeydi. Bu yüzyılda insanlık uyandı, sade insanlar da her şeyi görebilir oldular. Böylece toplumsal talep arttı. insanlık uyanmışken ve insaniyetin getirdiği nimetleri tatmışken bunu güzel yaşamak için adaletli bir global düzene ihtiyaç vardır. ABD dünyanın tek büyük gücü oldu. Batı değerleri dünyaya hakim oldu. Bakalım bu durum dünyaya asgari mutluluğu sağlayabilecek mi? Hiç olmazsa hayatın yaşamaya değer olduğunu gösterebilmek için bir yorum, bir inanç insanlara kabul ettirebilecek mi? Toplumsal barış ve bireysel mutluluğu sağlamak için kendi değerlerinin yetersiz olduğunu görüp Doğu değerlerinden yararlanacak mı? Batı değerleri hep aklı rehber aldı. Doğu değerleri duyguları ön planda tuttu. ABD Batı akılcılığı ve Doğu ahlâkı ortak zemininde insanlığı buluşturup küresel mutluluğu sağlayabilir. İnsanların barış içinde beraber yaşayacağı küresel bir düzen için seküler ahlâki öğretilerin ve bütün dinlerin uzlaştığı insani değerlere ihtiyaç vardır. Işık hızını geçme gayretleri iyi insanların elinde olmazsa tarihin sonu felâket olur. iyi insanlar-kötü insanlar mücadelelerinde küresel ahlâk, şiddet içermeyen kültür, insanlık bilinci, adil ekonomik düzen ve paylaşma ahlâkı çoğunluğun kabul ettiği altın standart haline gelmezse, ne yazık ki küresel barış olamayacaktır.'' NEVZAT TARHAN - Psikolojik savaşından bir kıssa, dialogdan bahsetmiyor fakat buradaki görüşler için iletişim çare olabilir.
Konu Seyyah tarafından (08-13-2011 Saat 05:56 ) değiştirilmiştir.. |
||||
|
|
||||
|
|
| Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|