SP LİDERİ KURTULMUŞ'TAN TEŞEKKÜR
30 Ocak 2009 11:29
SP Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Gazze katliamcısı Peres'in Davos'ta Erdoğan'a karşı ortaya koyduğu tavrın nezaket dışı ve diplomatik alışkanlıklara aykırı olduğunu söyledi.
Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Davos'ta gösterdiği tepki ile milletin hissiyatına tercüman olduğunu kaydetti.
SP Genel Başkanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş yaptığı yazılı açıklamada, Gazze katliamcısı Peres'in Davos'ta Erdoğan'a karşı ortaya koyduğu tavrın nezaket dışı ve diplomatik alışkanlıklara aykırı olduğunu ifade ederek, buna karşılık Erdoğan'a milletin hissiyatına tercüman olarak gösterdiği tepkiden dolayı teşekkür ettiğini kaydetti. Başbakan Erdoğan'ın bu noktadan hiçbir şekilde geri adım atmamasını beklediklerini belirten Kurtulmuş, "Mazlum Filistin'le ilgili ortaya koyacakları her türlü tepkide, her güzel işte biz arkasındayız, halkımız arkasındadır. Son Gazze olaylarında Filistin konusunda milletimiz başından itibaren hassas davranmış, tepkisini ciddi şekilde ortaya koymuştur. Başta partimiz tarafından düzenlenen Çağlayan Mitingi olmak üzere ülkemizin her yerinde sayısız miting yapılmıştır. Bütün bu mitinglerde ve diğer eylemlerde halkımız İsrail'e karşı sesini yükseltmiş ve dünyayı göreve çağırmıştır. İsrail devletinin yöneticileri, Filistin halkına karşı düşmanca tavırlarını ortaya koyarak binlerce insanı öldürmüş olmanın yanında öyle görülüyor ki uluslararası alanda da kendilerine karşı bir türlü oluşturulamayan diplomatik güç merkezinin eksikliğinden istifade ederek hırçınlaşmaktadırlar" dedi.
Başbakan'ın Davos'ta Peres'e karşı gösterdiği tepkinin kişisel ve duygusal boyutta kalmayarak, diplomatik ve siyasi sonuç almaya dönük bir eylem planına dönüşmesi gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, bunun için 4 maddelik bir öneri paketini gündeme getirdi. Kurtulmuş, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
"Gazze olayları başladığı andan itibaren biz hem hükümete hem de BM, İKÖ ve Arap Birliği gibi kuruluşların dikkatine 9 maddelik bir eylem planı sunmuştuk. O dönem bunların birkaçı uygulanabilseydi, İsrail bu kadar şımaramayacak ve katliamlarda bu kadar cesur olamayacaktı. Ancak tüm dünya ve bölge ülkeleri o dönem maalesef yeterince ses çıkaramadı, İsrail'i durduracak adımı atmadı. Türkiye Cumhuriyeti hükümetine ve uluslar arası kamuoyuna sunduğumuz 9 maddelik teklifin, Davos'taki bu olaydan sonra ne
kadar önemli olduğu bir defa daha ortaya çıkmıştır. Şimdi bu vesileyle Sayın Başbakan'ın Davos'ta Peres'e karşı gösterdiği tepkinin kişisel ve duygusal boyutta kalmayarak diplomatik ve siyasi sonuç almaya dönük bir eylem planına dönüşmesi için 9 maddeden 4'ünü tekrar hatırlatıyor ve yeniden öneriyoruz. Kural tanımayan, BM kararlarını hiçe sayan, zulmü ve öldürmeyi adeta alışkanlık haline getirmiş ve sınırlarını her an genişletme sevdasında olan İsrail karşısında çok acil uluslararası diplomatik bir güç merkezi oluşturulmalıdır. Türkiye, Avrupa Birliği üyelik süreci, Birleşmiş Milletler geçici üyeliği ve İslam Konferansı üyeliğini de devreye koyarak bu konuda öncü olmalıdır. Gazze katliamının altında imzası bulunan İsrail'in tüm siyasi ve askeri yetkilerinin Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'nde yargılanmaları için acilen hukuki zeminler oluşturulmalıdır, bu konuda Türkiye öncü olmalıdır. İsrail ile daha önce yapılmış tüm askeri ve ticari anlaşmalar iptal edilmelidir. İsrail uçaklarının Konya'da eğitim uçuşu yapmasına asla izin verilmemelidir. Biz, Saadet Partisi olarak Filistin konusunda tarihimiz boyunca duyarlı davrandık, her zaman milletimizin hissiyatına tercüman olduk. Bundan sonra da bu konuda öncü olmaya devam edeceğiz. Yukarıdaki 4 maddenin gerçekleştirilmesi noktasında hükümete destek vermeye hazır olduğumuzu ve bu süreçlerin takipçisi olacağımızı milletimize ilan ediyoruz."