![]() |
#11 |
![]() JÖN TÜRKLER
"Bizim Jön Türkler hayalperesttirler. Çünkü bizde Kanuni Esasi'yi meşruti hükümeti ilan etmek, umumi bir kargaşalığı davet etmek, herkesi birbirine düşürmek demektir. Bu, bütün Osmanlı İmparatorluğu'nü sarsar. İngilizler'in, her vesileyle Jön Türkler'i tutmaları dikkat çekicidir ve bizim memleketimizde Kanunu Esasi'yi getirmek için ellerinden geleni yaparlarken aynı şeyi Hindistan için reddetmektedirler. Halbuki Hindistan'ın umumiyeti bizimkine benzemektedir. Orada herşeyden evvel kast teşkilatını yok etmek icabeder. Orada da bizimki gibi Müslüman,Hıristiyan, Budist, Brahman gibi gayrimütecanis kitilelerin aynı mecliste beraber çalışmaları pek güçtür." (221) Osmanlı Devleti'ni çok yakın takibe alan ve her defasında fitne ve fesatlarla kadın ve para ile yöneticileri elde etmeye ve gayri Müslimleri aleyhte kullanmaya çalışan İngilizler, Meşrutiyet'in iyi bir şekilde işleyişinin de kendi felaketleri olacağını bilmekte idiler. Bunun için her türlü hile ve desise ile Osmanlı'da siyasi istikrarı baltalamaya çalışmışlardır. İngilizler bu nedenle Jön Türkleri, kendilerine muhalif olan Sultan Abdülaziz ve Abdülhamid hanın politikalarını bertaraf etmek için desteklediler. İngilizler Birinci ve İkinci meşrutiyeti etkisis hale getirmeyi başarmışlardır. İkinci Meşrutiyet sonrası 31 Temmuz 1908'de İngiliz Dışişleri Bakanı Edvvard Grey, İstanbul Büyükelçileri G. Lowther'e gönderdiği bir telgrafta: "Şayet Türkiye Anayasa'yı tam olarak ayakta tutar ve kendisi de kuvvetlenirse bunun sonuçlan bizim şimdi göre-meyceğimiz kadar uzaklara gidebilir. Bu hareketin Mısır'daki tesiri inanılmayacak kadar büyük olacaktır. Kendisini Hindistan'da hissettirecektir. Biz şimdiyekadar idaremiz altında bulanan İslamlara kendi dinlerinin başkanı olan milletin (Türkler"in) kötü bir despot tarafından idare edildiğini söylüyorduk. Halbuki biz idare ettiğimiz İslamlar için iyi bir despottuk ve bizim idaremiz altında daha mesuttular. Zira bu insanlar mukayese imkanına sahip değillerdi. Dolayısıyla farkın kendi lehlerine olduğunu kabule hazırdılar. Fakat şimdi Türkiye bir anayasa yapar, parlamento kurar ve hükümet şeklim değiştirirse. Mısırlılar da bir anayasa isteyeceklerdir. Bizim bu kuvvete karşı koymamız çok güç olacaktır. Şayet Türkiye'de anayasa iyi işler ve Türkiye'de işler iyi giderse Mısır'da ayaklanmalar ola-catır. Bu vaziyette bizim durumumuz çok garip kaçacaktır. Biz asla ne Mısır halkıyla ne de Türk hükümetiyle mücadeleye girmeyeceğiz. Bizim mücadelemiz Türk halkının hisleriyle olacaktır. Bunu, yakın veya uzakta çok dikkatli ele alınacak bir konu olarak veriyorum. Bu hususun haricinde bütün reform hareketlerini tutar görünün ve bana bilgi verin. "(222) İngiliz casusu Fitz Maurice de 25 Ağustos 1908 tarihindeki Londara'ya gönderdiği raporunda, aynı endişeleri dile getirmiş, Osmanlı Meclis-i Mebusan'ındaki gayri Müslim mebusları tavlayarak 142 Meşrutiyet'in işleyişini baltalamaya çalışmıştır. |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|