|
|
|
|
#1 | ||
|
Alıntı:
Kimse kimsenin elbetteki niyetini bilemez. Fakat oradaki teröristin gayesi acaba nedir? (Hani zorla tutulanlar istisnalar vs. onları katmıyorum onlar hakkında da fikir beyanında bulunmuyorum) Allah son nefesinde bir küffara da iman nasip edebilir. Bunu bilemeyiz fakat biz biliyoruz ki, normal şartlar altında küffar cehennemliktir değil mi! Bu sadece bir örnekti. Teröristleri bu minvalde değerlendirmemden sebep bir durum değil belirteyim. Allah bilir.. Dağdaki adamın da niyeti yukarıdaki durumlar haricinde takdir edersin ki açık seçik ortada. Şimdi bizim vatanı için çarpışan bir kişiyle (en azından biz öyle biliyoruz esas niyetini tabi ki Allah bilir), bir teröristi aynı kefede değerlendirmemizi beklemiyorsundur heralde.. Alıntı:
Vakti zamanında yapılan hataları, sen intikam alırcasına ki öyle, türk ya da kürt onlar için farketmiyor. Bu askerleri öldürerek geçmişin acısını dindirme hakkın yok.. Ancak ve de ancak Hüdaverdi'nin de belirttiği gibi, suçluların cezalandırılmasını talep edebilirsin..!
Konu onurcan tarafından (08-23-2015 Saat 18:51 ) değiştirilmiştir.. |
|||
|
|
|
|
|
| Sayfayı E-Mail olarak gönder |
|
|
#2 |
|
Hedefim insandı, vur emri geldi
Ellerim titredi, ağladım anne Bir sağıma baktım bir de sol yanıma Yüreğim sızladı, ağladım anne Gecenin yarısı, dağın başında Siperde beklerken, ayışığında Hedef oldu, durdu karşımda Yüzümü çevirdim, ağladım anne Yolun karşısında, yakın yerdeydi Gördüğüm kadar, genç de biriydi Bir taşın dibinden, kalktı yürüdü Ardı sıra baktım, ağladım anne Onun da yolunu, bekleyen vardır Anası babası, sevdiği vardır Belki de yubvası, yavrusu vardır Kıymadım vurmaya, ağladım anne O da benim gibi, emir kuluydu Belli memleketi, güney doğuydu Bilmem ki o da beni, vurur muydu Ben ona kıymadım, ağladım anne Dağların başında, nöbet beklerken Ayışığında, hasret çekerken Sizden uzaklarda, şafak sökerken Bir sigara yaktım, ağladım anne ![]() ![]() |
|
|
|
|
#3 |
|
Sorularıma cevap verir misiniz?
|
|
|
|
|
|
|
#4 |
|
Yav demiyeyim demiyeyim diyorum ama...
Arkadaşlar dağadaki üç beş leşin cesediyle uğraşacağımıza bizim şehit diye arkasından ağladığımız ölümleri bir sorgulasak ya... Şehit sandığımız meğer komutan tarafından öldürülmüş... Mayına basıp şehit oldu sandığımız komutan tarafından elle mayın imha ettirilirken ölmüş... İntihar ettiğini sandığımız askerin sırtından girmiş mesela kurşun... Analarına kefenlenmemiş halini göstermeden cenaze törenleri yapılır olmuş... Olay o kadar açıkkı... Bunu mümtazer türköne çok güzel açıklıyor... TSK bu ülkede iç tehdit unsurlarına karşı kurulmuştur... Ve varlığını devam ettirebilmesi için bir iç tehdit gerekir... Tsk varlığını sürdürmek için olmayan iç tehditi kendisi oluşturur... Dağdakinin birisi kürt evladıysa birisi ermeni... Boş dağı bombalıyarak,leşe işkence yaparak,pkk arıyorum diye köy basarak bu iş çözülmez... Evvela TSKnın kendine gelmesi lazım... Zaten pkk dediğin it sürüsü... |
|
|
|
|
#5 | |
|
Alıntı:
Yoksa Pkk Asalanın devamıdır ! Apo Öcalan = Ermeni Artin Agopyandır ! Pkk Taşeron bir örgüttür ideolojisi Marksisttir ! Avrupa ve Abd ve Asılda İsrail tarafından kurulmuştur ! birincil Amacı Türkiyeyi bölmek ikincil amacı Ermenilere de devlet kurdurmak yani sadece Kürt Devletinin Türkiye içinde kurulması da yetmeyecektir ! Asıl amacıda Büyük İsrail'dir ama Pkk'nın görevi onu aşar ! O ona söyleni yapar ! Büyük İsrail'in Irak hatta İran kanadı da mevcuttur !!! Irak'a yapılan saldırı Sadece Büyük İsrail içindir ! Yüzde 30'u gerçekleşmiştir ! Ama yüzde yüze ulaşması İran'a savaş açmak Türkiyeyide bir şekilde savaşın içine sokmak dışında Büyük İsrail'in oluşması Hayeldir !!! |
||
|
|
|
|
|
#6 |
|
ya akinci kardesim madem konuyu acti ben su sehitlik mertebesini merak etmisimdir.. acaba sehitlik nasil olur, her vatan icin ölen sehitmidir, eger bir kisi müslüman degilse örnegin ermeni bir türk vatandasinin durumu nedir..
sehitlerin ölü olmadiklari, bilakis onlarin yasadiklari bize buyrulmustur hatta onlarin peygamberlere komsu olacaklari rivayet edilmistir o halde neden ben askere seve seve gidip sehit olma heveslisi degilimde su 21 gün askerligi yapayimda aradan ciksin hesabindayim!.. sorun bende mi diye bazen düsünmekten kendimi alamiyorum!... |
|
|
|
|
|
|
#7 |
|
Şehidlik Yalnızca ve Sadece Allah Rızası için Allah'ın Kelimesi Arzda yükselmesi adına yapılan Şehadetin adıdır...
Mertebeleri vardır ! Müslüman olduğunu iddia eden aklı salim herkez Vatanı için Beldesi için Savaşırsa şehid olur ! Namazını kılamaması, Zekatını verememesi yahut Kasdi olmak dışında bilmediği ideolojiler altında hareket etmeside derecesine göre Şehid sıfatını ona kazandırır ! Çünkü Vatan kavramları İslam'da Müslümanların Yaşadığı beldeyi korumak kavramında olduğu gibi Zımmileride koruma kavramındadır ! Buda Türkiyede yaşayan vergisini veren Zımmi olan bir Hıristiyanı yahut yahudiyi korurken ölmekte Şehidliktir !!! |
|
|
|
|
|
|
#8 | |
|
Alıntı:
|
||
|
|
|
|
|
#9 |
|
Müslümanları, düşmanlarına üstün kılan en mühim esaslardan biri "ölürsem şehidim, kalırsam gazi..." inancıdır. Bu durum, ayette "iki güzelden biri" şeklinde ifade edilmiştir. (Tevbe Sûresi, 52) Yani, mü'min için savaşta iki güzel neticeden biri vardır: Ya galip gelecek, ya şehit olacaktır. (1)
Halid b. Velid'in İran komutanına söylediği şu sözler, şehitlik kavramının müslümanlara neler kazandırdığını gösteren güzel bir misaldir: "Sizin, hayat ve şarabı sevdiğiniz kadar, ölümü seven bir orduyla size geldim." (2) Şehit, Allah yolunda hayatını veren kişidir. Resulullah'a sorarlar: "Ya Resulullah, adam var kahramanlık için savaşıyor. Adam var bir hamiyyet için savaşıyor. Adam var riya için savaşıyor. Bunların hangisi Allah yolundadır ? Resulullah şu cevabı verir: Kim i'lay-ı kelimetullah ( Allah’ın ismini yüceltmek) için savaşıyorsa, o Allah yolundadır." (3) İslamiyette niyetin büyük bir yeri vardır. "Ameller, niyetlere göredir." (4) "Kişinin niyeti, amelinden hayırlıdır." (5) Uhud Savaşı'nda yaşanan Kuzman olayı, buna ibretli bir misaldir. Şöyle ki: Kuzman, cesur biridir. Savaşta çok yararlılık gösterir. Resulullah, daha önceden onun cehennem ehli olduğunu söylemiştir. Kuzman, ağır yaralı bir halde iken, biri der: "Vallahi, bugün büyük cesaret gösterdin. Müjdeler olsun sana." Kuzman der: "Ne müjdesi? Ben ancak kavmimin şerefi için savaştım. Yoksa savaşmazdım" Daha sonra, yarası şiddetlenince, acıya dayanamaz, kendini öldürür. (6) Peygamber ordusunda öldüğü halde, Kuzman misali şehadeti elde etmeyenler olduğu gibi, evinde öldüğü halde şehit sayılanlar vardır. Hz. Peygamber şöyle bildirir: "Kim samimi bir şekilde şehitliği istese, yatağında ölse bile Allah onu şehitler menziline ulaştırır." (7) Hz. Peygamber (asm.), savaşta şehit olanların dışında, doğumdan dolayı vefat eden kadının, boğularak, yanarak ölen mü'minlerin de şehit sayıldığına dikkat çekmiştir. (8) Allah yolunda cihat ederek ölenlere şehit ve şüheda denilmesi hususunda bazı yorumlar vardır: 1-Cennete gidecek olan kişiler, kabir hayatında iken cenneti müşahede edemezken, şehitler müşahade eder. Onlara, bundan dolayı "şehit" denilmiştir. 2- Allah ve Melekler, onların ehl-i Cennet olduğuna şehadet eder. 3- Kıyamet günü, peygamberler ve sıddıklarla beraber onlar da şehadet ederler. Bu noktadan onlara "şehit" denilmiştir. (9) Şüheda hayatı, ruhani bir hayat, daha doğrusu hakiki bir hayattır. (10) "Şehit kendini hayatta bilir." (11) Ölümün acısını hissetmeden, kendini daha güzel bir alemde bulur. Hz. Peygamber (asm.), Uhud'da hayatını kaybeden 70 şehitle ilgili olarak şunu bildirmiştir: Kardeşleriniz Uhud'da şehit olunca, Allah onların ruhlarını yeşil kuşların cevfine koydu. Cennetin nehirlerinden içerler, meyvelerinden yerler. Arşın gölgesinde asılı altından kandillerde yerleşirler. Yiyecek, içecek ve istirahatlerinin güzelliğini görünce "keşke, derler Cennette hayatta olup, rızıklandırıldığımızı biri dünyadaki kardeşlerimize haber verse. Ta ki, cihaddan geri kalmasınlar, savaş esnasında kaçmasınlar". Cenab-ı Hak, "sizin bu halinizi onlara ulaştıracağım" der ve şu ayetlerle bildirir. (12) "Allah yolunda öldürülenleri sakın ölü sanmayın. Bilakis onlar diridirler, Allah'ın lütfundan kendilerine verdikleri ile sevinçli bir halde, Rableri katında rızıklandırılırlar. Arkalarından gelecek olanlara şunu müjdelemek isterler: Onlara hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmezler. Allah'tan bir nimeti ve lütfu ve Allah'ın mü'minlerin ecrini zayi etmeyeceğini müjdelemek isterler” (Al-i İmran Sûresi, 169-171) Şüheda, mücahitler arasından seçilmiş kimselerdir. Cenab-ı Hak, onları seçer ve kurbiyetine mazhar kılar. (13) Cenab-ı Hak, Uhud'daki mağlubiyetin hikmetlerinden bahsederken, şunu da nazara verir: "Allah sizden şehitler edinmek ister." (Al-i İmran, 140) Uhud'un şehitlerinden biri, Hz. Enes'in amcası Enes b. Nadr'dır. "Resulullah'ın ilk savaşı olan Bedir'de bulunamadım. Ama, Vallahi, Resulullah ile beraber bir savaşı Allah bana gösterirse, nasıl savaşacağımı göreceksiniz" demektedir. Uhud Savaşı'nda, karşı taraf "Muhammed öldürüldü" diye yaygara koparınca müminler perişan olurlar. Enes b. Nadr, ellerinden silahı bırakmış bir topluluğa uğrar. "Niye oturuyorsunuz" diye sorar. Derler: Resulullah öldürülmüş!" Enes b. Nadr, onlara der: "O ölmüşse, onun olmadığı bir hayatı ne yapacaksınız? Kalkın, Resulullah hangi yolda ölmüşse, siz de o yolda ölün!" Sonra düşmana karşı çıkar, hayatını kaybeder. Savaş sonrası, vücudunda seksen küsür ok, mızrak yarası sayılır. (14) Şu ayet, Enes b. Nadr gibileri medh etmektedir: "Mü'minlerden öyle er kişiler var ki, Allah'a verdikleri sözde sadık oldular. Kimi ahdini yerine getirdi, kimi de bekliyor. Sözlerinde döneklik etmediler." (Ahzab Sûresi, 23) Gerçi, savaşa katılmakta birinci hedef, şehit olmak değil, hakkı yüceltmek, dini aziz kılmaktır. (15) Ama, bu hedefe giderken, şehadet rütbesini de elde etmek büyük bir mazhariyettir. Bundan dolayı bazı zatlar şu duaya devam etmişlerdir: "Allahım, bizi dünyadan ancak şehit olarak ve imanla çıkar." Kaynaklar: 1-İbnu Kesir, IV, 102; Nesefi, II, 130 2-Abdü rabbih, s., 387 3-İbnu Mace, Cihad, 13; Tirmizi, Fedailü'l-Cihad, 16 4-Buhari, Bed'ül-Vahy, I; Tirmizi, Fedailu'l-Cihad, 16; İbnu Mace, Zühd, 26 5-Acluni, II, 324 6-İbnu Hişam, III, 93-94; Ayrıca bkz. Buhari, Cihad, 77 7-İbnu Mace, Cihad, 15; Tirmizi, Fedailul-Cihad, 19 8-İbnu Mace, Cihad, 17 9-Razi, IX, 17 10-Yazır, I, 547 11-Nursi, Hutbe-i Şamiye, s., 122 12-Ebu Davud, Cihad, 25 13-Kutub, I, 481 14-İbnu Hişam, III, 88; Tirmizi, Tefsir, 33/2 15-Beydavi, I, 224 |
|
|
|
|
#10 |
|
akinci kardesim ama bizim ordumuzda Allah Allah naralariyla savasa gidiyor!..
|
|
|
|
|
![]() |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| Seçenekler | |
| Stil | |
|
|