Trabzon Tv Spor Programcısı - İlkhaber gazetesi spor yazarı Halil Şanlı'nın kaleminden...



Trabzonspor yönetimi son yıllarda görülmemiş bir hareketlilik ile kadrosuna çok sayıda oyuncu katmayı başardı. Kulüp Başkanı Sayın Sadri Şener ve Asbaşkan Sayın Hayrettin Hacısalihoğlu ise transferi hemen hemen kapatma noktasında olduklarını söylediler.



Yapılan transferlerin ekonomik boyutlarındaki giderler beni ürkütüyor. Elbette yönetimin bu noktada, zamanla mantıklı bir açıklaması olacaktır. Sokakta ki vatandaş işin ekonomik boyutuna değil, baş döndüren gelişmelere bakar ve bugün olduğu gibi keyif alır elbet. Almalı da! Çünkü bu taraftar her türlü heyecan ve başarının en iyisine layıktır kuşkusuz. Başkan Sadri Şener’in; ‘Ekonomik bir külfetimiz olmayacak. Mali kongrede bunu herkes görecek’ şeklindeki sözleri insanı ferahlatıyor. Şimdilik Sayın Şener’in bu beyanını geçerli ve rahatlatıcı bulup olayın bu boyutunu bekleyip görmeliyiz.



Gelelim ‘transferi hemen hemen kapattık’ noktasına! Alınan oyunculardan Giray, Selçuk, Gökhan Ünal herkesçe bilinen ve çok kaliteli oyunculardır. Ancak diğer futbolcular noktasında kimsenin kesin bir kanaati yoktur. Onlar iyi çıksalar dahi yine de transfer bitmemelidir. Yani bu kadar heyecan verici açılımlara gidildikten sonra işin sonu da tatlı bağlanmalıdır. Mutlaka Dinamo Kiev’in kalecisi gibi kariyerli ve başarılı bir file bekçisi, katiyen orkestra şefi gibi bir oyun kurucu, hatta çok kaliteli bir stoper veya üçüncü bir forvet alınmalıdır. İşte bunlar yapılırsa, geleceğe dönük genç oyuncular dışında transferi kapatmanız doğru olur. Kalecilerimiz yetenekli olsalar da henüz büyük hedeflere koşmak için yeterli ve güvenli değillerdir. Ne Colman, ne Selçuk orta sahada oyun kurucu yükünü kaldıramazlar. Bu işler sadece presle koşmayla mücadele ile olmaz. Forvette ise Gökhan ve Umut’un bir üçüncü alternatifi yoktur. Savunmanın göbeğinde de sıra dışı tecrübesi üst düzey bir yabancıya mutlak ihtiyaç vardır. Çünkü tandem anlayışında Türk futbolu yıllardır sorun yaşamaktadır. Milli takım bunun en açık örneğidir. Galatasaray UEFA şampiyonu olduğu sezona bakın. Taffarel gibi kalite bir kaleci, Bülent, Popescu gibi savaşan deneyimli iki stoper, orta sahada Hagi - Emre gibi muhteşem orkestra şefleri, forvette Hakan Şükür ve Jardel gibi tartışılmaz iki golcüsü vardı. Yönetimin çabalarını takdir etmekle birlikte, Galatasaray örneğini yabana atmamaları başarı için şarttır.



Şehirde müthiş bir heyecan yaşanırken, yönetim hevesleri kursaklarda bırakmadan daha tecrübeli, isim yapmış, rüştünü ispatlamış üç veya dört oyuncu daha kadroya katmalıdır. Hiç borç bırakmamak yerine, tam ve dört dörtlük bir kadro yapıp, 10 milyon dolar daha borç bırakmak onları ve Trabzonspor’u daha çok yüceltir.




Spor Hattı - Halil Şanlı
İlkhaber gazetesi köşe yazısı