Nusretcim olayi vakit, zaman cekismesine getirmek bize birsey kazandirmaz..iksiininde yogurt yiyisi bellidir bu nedenle bu konuda cok fazla sey yazmak nafiledir ;)..
zamanin destek verip, vermemeside onlarin bilecegi birseydir, bir bildikleri varki böyle haraket ediyorlar, o nedenle suiuanda bulunmak bizlere yakismaz ;)
Nusretcim olayi vakit, zaman cekismesine getirmek bize birsey kazandirmaz..iksiininde yogurt yiyisi bellidir bu nedenle bu konuda cok fazla sey yazmak nafiledir ;)..
zamanin destek verip, vermemeside onlarin bilecegi birseydir, bir bildikleri varki böyle haraket ediyorlar, o nedenle suiuanda bulunmak bizlere yakismaz ;)
Bu sadece bir sitemdir Ahmet Abi...
insan sevdigine, sevdiklerine sitem eder degil mi nusret kardesim ;)...
Yayın anlayışı "doğruları haykırmak" her zaman olmamalı. Yayın anlayışı ilke bazlı olabilmeli itidal içerebilmeli ... Topluma dersler verebilmeli. ders vereceği kişiler Aziz milleti olunca aynı kulvardaki davadaşlarına da saldırmamayı ilke edinebilmeli. Sayın arseven saldırmayı ilke edenmiş. Bunun izelenimlerini bir kaç yazısında da yansıtmıştı; saygıdeğer Vakit okurlarına ... Okumak da bizim bahtiyarlığımız (!) olsa gerek.
Zaman ve Vakit bakıldığında İlke olarak bile taban tabana zıt görünüyor artık. Zaman asla kulvar kayması yaşamamıştır, Yaşamaz da ... Yaşamaz çünkü; değerleri adına, mefkuresi adına, halkı adına vardır. Doğruyu savunur, bunu deklare eder, okuyucusuna verir, ancak kimseyi karalamaz. Üstü kapalı da olsa Saldırmaz. Bu yüzden Okunur. Okundukça okunası olur. Kin yoktur, nefret kusmaz, "kustukları" asla toplumu germez. Her ne kadar tezat gibi görünsede destek bekleyenlerin gözü ile bakıldığında tezat olarak görünür. Topluma hep hoşgörü vurgular, vurguladığı bu engin anlayış yaygın bir İslam anlayışıdır aslında ... İslami bazdır. Mefkure doğruları söylemek değil, doğruya yönlendirmektir. Her doğru söylendiğinde, Hakk basitleşiyorsa doğruyu söylemek de doğru değil der. Sahabe anlayışı, Peygamberani tavır sergiler. İslam der, kıtalara da yayma adına engin vizyonunu yansıtır milyonlara ... evet bu 2 gazete demek ki taban tabana zıt anlayışa sahipmiş değil mi ? Tabanı ne ise ona göre davranmak, özü ne ise ona haiz yayın ilkesini benimsemek İslami olanıdır demek de "tezat" olsa gerek.
Olsun saldırılan biz olalım. Konu yine 2 tane haber patlattım diye bize saldırmak olsun. Olsun, Hakk zayi olmasın. Biz susalım ki Hakk ali olsun. Peygamberini bir tavır olsun. Olsun dosttan gelen güldür, baldır. Koklanır, yalanır ki; kokusu, tadı bir başkadır. Biz Vakit i dost bildik. Dost kabullendik. Her nekadar o bize saldırsa da ...
Dostlara ve Yazıyı taşıyana minnet olsun. İyi ki varsınız ...
Levant Abi, Ekrem Dumanlı vari bir yazı yazmışsın. ''Doğruyu savunur, bunu deklare eder, okuyucusuna verir, ancak kimseyi karalamaz. Üstü kapalı da olsa Saldırmaz.'' LAikçi kesimle senin bu yazdıklarının arasında ne fark var şimdi. Onlarda demiyor mu Vakit Saldırgan Medya diye...
Nusretcim olayi vakit, zaman cekismesine getirmek bize birsey kazandirmaz..iksiininde yogurt yiyisi bellidir bu nedenle bu konuda cok fazla sey yazmak nafiledir ;)..
zamanin destek verip, vermemeside onlarin bilecegi birseydir, bir bildikleri varki böyle haraket ediyorlar, o nedenle suiuanda bulunmak bizlere yakismaz ;)
Bu sadece bir sitemdir Ahmet Abi...
insan sevdigine, sevdiklerine sitem eder degil mi nusret kardesim ;)...
Mutlaka. Zor günümde yanımda olmayan dostuma sitem etmek en doğal hakkım olsa gerek... ;)
Yayın anlayışı "doğruları haykırmak" her zaman olmamalı. Yayın anlayışı ilke bazlı olabilmeli itidal içerebilmeli ... Topluma dersler verebilmeli. ders vereceği kişiler Aziz milleti olunca aynı kulvardaki davadaşlarına da saldırmamayı ilke edinebilmeli. Sayın arseven saldırmayı ilke edenmiş. Bunun izelenimlerini bir kaç yazısında da yansıtmıştı; saygıdeğer Vakit okurlarına ... Okumak da bizim bahtiyarlığımız (!) olsa gerek.
Zaman ve Vakit bakıldığında İlke olarak bile taban tabana zıt görünüyor artık. Zaman asla kulvar kayması yaşamamıştır, Yaşamaz da ... Yaşamaz çünkü; değerleri adına, mefkuresi adına, halkı adına vardır. Doğruyu savunur, bunu deklare eder, okuyucusuna verir, ancak kimseyi karalamaz. Üstü kapalı da olsa Saldırmaz. Bu yüzden Okunur. Okundukça okunası olur. Kin yoktur, nefret kusmaz, "kustukları" asla toplumu germez. Her ne kadar tezat gibi görünsede destek bekleyenlerin gözü ile bakıldığında tezat olarak görünür. Topluma hep hoşgörü vurgular, vurguladığı bu engin anlayış yaygın bir İslam anlayışıdır aslında ... İslami bazdır. Mefkure doğruları söylemek değil, doğruya yönlendirmektir. Her doğru söylendiğinde, Hakk basitleşiyorsa doğruyu söylemek de doğru değil der. Sahabe anlayışı, Peygamberani tavır sergiler. İslam der, kıtalara da yayma adına engin vizyonunu yansıtır milyonlara ... evet bu 2 gazete demek ki taban tabana zıt anlayışa sahipmiş değil mi ? Tabanı ne ise ona göre davranmak, özü ne ise ona haiz yayın ilkesini benimsemek İslami olanıdır demek de "tezat" olsa gerek.
Olsun saldırılan biz olalım. Konu yine 2 tane haber patlattım diye bize saldırmak olsun. Olsun, Hakk zayi olmasın. Biz susalım ki Hakk ali olsun. Peygamberini bir tavır olsun. Olsun dosttan gelen güldür, baldır. Koklanır, yalanır ki; kokusu, tadı bir başkadır. Biz Vakit i dost bildik. Dost kabullendik. Her nekadar o bize saldırsa da ...
Dostlara ve Yazıyı taşıyana minnet olsun. İyi ki varsınız ...
Levant Abi, Ekrem Dumanlı vari bir yazı yazmışsın. ''Doğruyu savunur, bunu deklare eder, okuyucusuna verir, ancak kimseyi karalamaz. Üstü kapalı da olsa Saldırmaz.'' LAikçi kesimle senin bu yazdıklarının arasında ne fark var şimdi. Onlarda demiyor mu Vakit Saldırgan Medya diye...
Bunu söylemen beni çok üzdü. ;)
Amacım sen, üzmek değildi, sadece aradaki söylem benzerliğine dikkat çekmek istedim. Ama yine de üzdüysem affola.. ;)