02-22-2009, 19:22
|
#3
|
|
Alıntı:
özgün genç Nickli Üyeden Alıntı
Öncelikle paylaşım için teşekkürler.
Tuhaf.. Bir kere ben Mehmet Bekaroğlu'nun samimiyetine tüm kalbiyle inanan biriyim. Böhürler her ne kadar bağımsız bakmaya çalıştığını zannetse de , o da "AK Parti tipi başörtülü kadın" gözüyle bakmış. Bu bakış da sıhhatli değil..
"Siyasi istikbal ve hırs uğruna başörtüyü kullanarak etki artırma yöntemini ne tutarlı buluyorum ne de kendisine yakıştırıyorum." Bekaroğlu'nun bu niyet ve düşüncede olduğunu hiç zannetmiyorum, Bekaroğlu böyle biri değil onun için bu cümle bana gerçekçi gelmiyor.
Son bölümde anlatmak istediğini anlayabiliyorum, işimizi siz zora soktunuz bir de çıkmış ahkam kesiyorsunuz demek istiyor. Başörtüsü yasağı sorunu büyük mesele, bu konuda artık siyasetçilerin konuşmamasını sadece icraat yapmalarını, ancak bunu yapanın samimi görüneceğini söylüyor. Hakkı var..
Hepsi bir tarafa -son 6-7 yıl içinde aslını unutup lüks basamaklarını tırmanma hevesine kapılan- müslümanlardan 'kadın olsunlar erkek olsunlar' ben de hiç hazzetmiyorum..
|
Yorum için ben teşekkür ederim..
Aslında bu yazıyı paylaşmamım sebebi "içinde bulunduğumuz hal olması gereken haldir" düşüncesini sorgulamaktı ve yorumunuz bu açıdan nazarımca daha kıymetli oldu..
Yazıyı okurken yazarın şikayette bulunduğu hallerin, daha sonra içine "düşülen" ve sanki "düşülmesi gereken" bir hal olduğu fikri uyanmıştı zihnimde.. Yazı ilk anda "kendini sorgulama" ile başlarken, sonra "başka"sını sorgulama pozisyonu kazanıyor ve anlam değiştiriyor sanki.. Nefis sorgulamsı ile başlayıp, başkasını sorgulama ile devam eden, kendi içinde yaşanılan değişimleri "olması gereken" sınıfına yerleştiren bir yazı..
İnsan -malesef ki- siyasetin içine girdiğinde başka siyasetçileri, zengin olunca başka zenginleri eleştirmekle zamanını harcıyor ve bizatihi şahsını, nefsini ve aynaları unutuyor.. Bizim konumumuz doğru konumdur, biz zenginleştikçe zenginleşmek meşruu, biz siyaset yaptıkça doğru olan adım bizim adımımızmış gibi..
Ama hakikat öyle değil.. Biz bir yerlerdeyken de hakikat değişmiyor.. Hakikat hep aynı.. Ama biz bakmayı unutuyoruz.. Kendimizi sorgulamayı ihmal ediyoruz hep..
Belki de şu an biz de dışarıdan baktığımız için birşeyleri görebiliyoruz.. Belki birgün "içeride" olduğumuzda yanlış olarak gördüklerimiz, bugün gördüklerimiz olmayacak, bizim haricimizdekiler olacak.. Ve o zaman biz biz olmayacağız belki de..
selam ile..
|
|
|