|
|
|
|
#1 |
|
-İslam dini hakkında 5 şart dışında bilginiz varmı sizin?
-Nazım kıbrısi dediğiniz adam kadın erkek herkesi bir araya toplayıp bellerinden tutup itekleyerek hadi zikredin diyen biridir onumu örnek aldınız yoksa sarıklı şiilerimi? -Halen anlamamakta, daha doğrusu bildiğinizi gizlemektesiniz. -Eğer papa gelip gülene dahil olsaydı amenna ve saddakna. -Gülen gidip papalık konsilinin hazırladığı şarlatanlığa dahil olmuş ve siz bunu 3-5 sarıklı kendini bilmezi din adamı sınıfında değerlendirerek meşruiyetmi ilan ediyorsunuz? Kendini bilen hiç bir islam alimi gidip kafirin başlattığı uygulamaya destek vermez. Kendini bilen hiç bir islam alimi müslümanlara beddua etmez. Kendini bilen hiç bir islam alimi müslümanları kafirlere karşı suçlamaz. ve Kendini bilen hiç bir islam alimi başına gelen felaket karşısında kaba tabirle cahillik ederek ellerini semaya kaldırarak müslüman olduğuna, 70 milyon insanın müslümanlığına şahitlik ettikleri insanlara beddua etmez. Ehli sünnet itikadına gerçekten bağlı olanlar gülenin yaptığı hiç bir işi yapmamıştır. Bana ayet hadis ve geçerli islam alimlerini içtihatları ile geliniz böyle kıytırık uyduruk işler ile değil. Son olarak; Papa türkiyede yaşayanlara hakaret ettiği zaman gülenden ses çıkmadı -Myanmarda ölen müslümanlar için gülen tek bir hareket yapmadı. Gülenin baharı kafirlere, kışı müslümanlaradır.
Konu Ekinoks tarafından (12-23-2013 Saat 20:06 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
|
|
|
|
| Sayfayı E-Mail olarak gönder |
|
|
#2 | |
|
Alıntı:
Hala konuşabiliyorsun ya ![]() Rezil olmak zorunda değilsin Dünyada buna benzer binlerce yüz binlerce manzara var Din adamları ile görüşmeyi AYIP Ama rüşvet almayı MEŞRU gören ve bunun avukatlığını yapanları rehber ilan edenlerden ne beklenir ki |
||
|
|
|
|
|
#3 | |
|
Alıntı:
Laf ebeliği yapmayınız. Kanıt getirin, ayet getirin,hadis getirin. Bunların hiç birini getiremiyorsanız gülenin papalığa sunduğu hizmeti tüm dünyadaki müslümanlara bağlamayın. O konsile gidip kim hizmet sunmuşsa hatalıdır. |
||
|
|
|
|
|
#4 | |
|
Alıntı:
2-Beni tanıyanlar Ellah c.c. hepsinden razi olsun canlarını verecek kadar severler, hayatım boyunca bir rezilliğim olmamıştır. 3-Dünyada 5 milyar civarında hristiyan var. Çoğunluğu savunmanızdan anlaşılan o ki kalabalık tarafı haklı buluyorsunuz. Belkide dinler arası diyalog bu sebepten sizi rahatsız etmemiş. 4- Müslüman din adamları ile görüşmek helaldir ayıp değildir. Kafir din adamları ile lüzum dışında görüşmek dostluk kurmaktır. Ayetler bu tip insanlarında kafir sayılabileceği yönündedir. 5- Hakkımı size helal etmiyorum. Ben asla rüşvet vermedim,almadım,rüşveti meşru olarak tanımadım görmedim.Parti liderimin dediği gibi bu işin içinde kim varsa cezasını çekecek. |
||
|
|
|
|
|
#5 |
|
Yeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi'nin, bugün 23 Aralık 2013 tarihinde yayınlanmış olan "Gayrimüslimlere Hoşgörü Müslüman'a Beddua" başlıklı makalesinin bir bölümünden aşağıdaki alıntıları Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'ye hatırlatmak isterim:
"27 Mayıs ve Adnan Menderes'le ilgili çalışmalarımda ve Cumhuriyet Arşivi'nden çıkan belgeleri üzerinde yaptığı çalışmada Bediüzzaman Said Nursi'nin mektupları dikkatimi çekmişti. Menderes'e yazılmıştı ve bir kısmı 27 Mayıs darbesi sırasında Adnan Menderes, İçişleri Bakanı Namık Gedik ve Milli Savunma Bakanı Ethem Menderes'in makamlarında yapılan aramalarda ele geçirilmişti. 27 Mayıs'tan sonra oluşturulan, 'ihbar' mekanizması kapsamında, Said Nursi'nin Demokrat Parti yöneticilerine yazdığı, 'vatan ve millet namına' diye başlayan mektupları suç delili olarak 27 Mayıs'ın 1 no'lu tasnif komisyonu tarafından toplanmıştı. Orada dikkatimi çeken bir ifade tarzı vardı. Daha sonra Bediüzzaman Hazretleri'nin Risale-i Nur Külliyatı isimli eserlerine baktığımda da aynı şeyi gördüm. Said Nursi, mükerrer mektuplarında Menderes'e, 'İslam Kahramanı' olarak hitap ediyordu. Ezan-ı Muhammedi'nin Arapça aslına uygun olarak okunmasını sağladığı ve Kur'an-ı Kerim'in öğrenilmesi, Müslümanların ibadetlerini korkusuz bir şekilde yerine getirilmesine zemin hazırladığı için, Menderes'e dua ettiğini söylüyordu. Bediüzzaman, 'İslam'a ve Kur'an'a hizmetleri' nedeniyle Menderes'e dua ederken, Demokrat Parti döneminde kendisi ne durumdaydı? İktidar nimetleri önüne serilmiş, talepleri talimat olarak kabul edilmiş, kadroları devletin kademelerine yerleşmiş, bir eli yağda bir eli balda mıydı diye baktım. Demokrat Parti döneminde Türkiye, din ve vicdan özgürlüğü alanında ne kadar ilerlediyse, demokrasinin sağladığı hürriyet havasından kim ne kadar istifade ettiyse, Bediüzzaman Said Nursi de o kadar istifade etmiş. Hatta o kadar bile değil. Yine Cumhuriyet Arşivi'ndeki belgelere göre fişlemede yine birinci derecede tehlikeli olan kodla, '1-a' koduyla fişlenmiş, mahkemeleri ve sürgün hayatı devam etmiş. Isparta ve Barla'da mecburi ikameti sürmüş ama CHP dönemindeki kadar katı değil, kısmen rahatlatılmış. Isparta'dan Barla'ya, Barla'dan Emirdağı'na gidişi dahi izinle ve polisin takibatı altında olmuş. Ama Bediüzzaman kendisinin Ankara'ya girişine yasak getirdiği halde şahsı için değil, Ezan-ı Muhammedi hürmetine Menderes'e hep, 'İslam Kahramanı' gözüyle bakmış, öyle hitap etmiş. Bunları niçin hatırlattım. Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı'ndaki Türkiye'de dindarların sıkıntı olarak gördükleri her şeyin kaldırılmasına, kamuda ve Meclis'te başörtüsü serbestisine, okullarda Kur'an-ı Kerim ve Peygamberimiz'in Hayatı'nın ders olarak okutulmasına, ordudan atılanların haklarının iadesine, darbecilerden, Ergenekonculardan hesap sorulmasına, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin beraat etmesini sağlayan 2006 tarihli yasal düzenlemelere ve hocefendiye, 'Türkiye'ye dön' çağrısına rağmen, duanın yerini beddua aldı. Hem de ne beddua... İsrail'in Mescid-i Aksa'yı işgalinde, Amerika'nın Irak'ı işgalinde, Ebu Gureyb'de Müslüman kadınların ırzına geçilirken yapılmayan beddualar bugün Recep Tayyip Erdoğan için yapılır oldu. Kur'an'da Kabe'yi yıkmaya giden Ebu Leheb'e yapılan bedduanın gönüllere Kabeler inşa etmeye çalışan kadrolara karşı kullanılması üzücü bir durum olsa gerek." Muhterem Hocaefendi; Pir-i Mugan Şem-i Tâban sözleriyle hürmetle andığınız Bediüzzaman Said-i Nursi hazretleri, rahmetli Adnan Menderes'i "İslam Kahramanı" olarak nitelendirirken, Adnan Menderes'in; İslam'a, Müslümanlara, Türkiye'ye, Müslüman Türk Mileti'ne ve insanlığa yapmış olduğu hizmetlerin çok daha fazlasını yaparak, Bediüzzaman Said-i Nursi'nin ölçülerine göre değerlendirirsek, Adnan Menderes'e göre, "2 kat, 3 kat, 4 kat İslam Kahramanı" olarak nitelendirilmesi gereken Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sembol lideri olan AK Parti Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında son günlerde söylemiş olduğunuz sözlerinizi, Bediüzzaman'ın ölçülerine göre nereye koyuyorsunuz ve o büyük zâtın talebeliğini hakkıyla yerine getirebildiğiniz kanaatinde misiniz? Konu Cihannur tarafından (12-23-2013 Saat 21:47 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
|
|
|
|
#6 | ||||
|
Alıntı:
Fethullah Gülen'den Rüşvet Emri: "Hakimleri Kiralayacaksınız! Destekleriz" İslam Peygamberi Hz.Muhammed rüşvet alanı ve vereni lanetliyor, ABD'de yaşayan Emekli Vaiz Fethullah Gülen "Destekleriz" diyor, emrediyor. Bu video, paylaşım rekorları kırıyor. CIA-MOSSAD-MI5-KGB İşbirliği ve Mavi Marmara İhaneti, 25 Kasım'da A Haber Canlı Yayınında Fatih Tezcan tarafından belgeleriyle ortaya konulan Gülen Hareketi'nin başındaki isim Fethullah Gülen'in, örgütüne rüşvet emri verirken çekilen görüntüleri Youtube'da yayınlandı. Uzun yıllardır ABD himayesinde Pensilvanya'da yaşayan Fethullah Gülen'in "Orda icabında mahkemenin altını üstüne getireceksin,avucuna alacaksın. Arkadaşlara diyorum ki ben ; bin döktüreceksin,belki geriye bir dönecek! Bu dersaneleri üstad, destekleriz yani. Bir milyar vereceksiniz, on milyonluk tazminat davası alacaksınız. Yani bu da mahkum etmektir yani. Avukat da kiralayacaksınız, hakim de kiralayacaksınız!" dediği görülüyor. Uzun yıllardır ABD himayesinde yaşayan Fethullah Gülen, hurafe dolu motiflerle süslediği konuşmalarını kullanarak, yine bir ABD-İngiltere projesi olan Kemalist Rejim'in baskıları nedeniyle İslam'dan uzak kalan Müslüman halkın çocuklarını, Gülen Örgütü'nde çalıştırmasıyla tanınıyordu. Bu videodaki sözlerin ardından Fethullah Gülen'e yargı yolunun açılıp açılmayacağı, merak konusu. İşte Peygamberimizin "Rüşvet Alan da Veren de Mel'un'dur" diyerek Lanetlediği Rüşvet Suçunu Destekleyeceğini Söyleyerek Örgütüne Rüşvet Emri veren Fethullah Gülen:
AnalizMerkezi.com/ÖZEL http://www.analizmerkezi.com/haber/f...eo--34949.html |
|||||
|
|
|
||||
![]() |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|