Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
AK Parti'nin Kurucu Genel Başkanı ve T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan T.C. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bölümü,resimler bilgiler ve paylaşımlar.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 05-17-2014, 21:41   #1
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Standart
Son cümledeki kanıya nereden vardınız? İşçi güvenliği için söylenen sözler bence Soma faciası dolayısıyla söylenen sözlerdir. Ayrıca birkaç gün önce Soma hakkında teklif verilmedi mi? Ve ret edilmedi mi? Bence paradigma değişmedi, sadece geçici bir ilgidir bu işçilere olan ilgi. Yarın öbür gün unutulup gidecek. Sadece gündemlerden bir gündem bu.

Darbeciler konusunda ise ben mi yanlış hatırlıyorum acaba, cemaat-hükümet kavgasının çıkmasıyla darbeciler de hapislerden çıkmadı mı teker teker? Ne iş? Hepsi suçsuz muymuş yani?

 

zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 05-17-2014, 22:54   #2
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
Darbecileri hükümet değil gülen örgütü saldı

F. Gülen dershane kavgası sırasında darbe tutuklularını kast ederek yaşlı başlı insanlar hapis yatıyor elimde olsa hepsini salarım dedi ve kısa bir süre sonra 28 Şubat davasında tutuklu sanık kalmadı...

Sen milliyetçi geçinirsin ama vatan haini gülen terör örgütünün söylemlerini kullanırsın.. Nasıl iş bu?

Soma ile ilgili açtığım başbakan a çağrı isimli konuya bakabilirsin..

Başbakan ın o konuşmasında önemli yanlışları vardır ve kendisi yeni bir açıklamayla bu yanlışlarını düzeltirse çok iyi olur.

Soma şehidleri üzerinden kim siyasi rant sağlamaya çalışıyorsa o hainidir.. Bu olayın sabotaj olma ihtimali de çok yüksektir.. Ayrıca Soma olayında ihmal varsa bunun 1. Dereceden sorumlusu Aydın doğan ve koç un adamı olan o şirketin patronudur.. 1 Mayıs ta taksim taksim diye zırvalayan ve işçi güvenliğini gündeme getirmeyen sendikalar da sorumludur.. Çalışma bakanlığında bakan dahil kimin ihmali varsa hepsinden de hesap sorulsun..

Konu Özgür Suriye tarafından (05-17-2014 Saat 22:59 ) değiştirilmiştir..
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-18-2014, 20:54   #3
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Standart
Alıntı:
Özgür Suriye Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Darbecileri hükümet değil gülen örgütü saldı

F. Gülen dershane kavgası sırasında darbe tutuklularını kast ederek yaşlı başlı insanlar hapis yatıyor elimde olsa hepsini salarım dedi ve kısa bir süre sonra 28 Şubat davasında tutuklu sanık kalmadı...

Sen milliyetçi geçinirsin ama vatan haini gülen terör örgütünün söylemlerini kullanırsın.. Nasıl iş bu?

Soma ile ilgili açtığım başbakan a çağrı isimli konuya bakabilirsin..

Başbakan ın o konuşmasında önemli yanlışları vardır ve kendisi yeni bir açıklamayla bu yanlışlarını düzeltirse çok iyi olur.

Soma şehidleri üzerinden kim siyasi rant sağlamaya çalışıyorsa o hainidir.. Bu olayın sabotaj olma ihtimali de çok yüksektir.. Ayrıca Soma olayında ihmal varsa bunun 1. Dereceden sorumlusu Aydın doğan ve koç un adamı olan o şirketin patronudur.. 1 Mayıs ta taksim taksim diye zırvalayan ve işçi güvenliğini gündeme getirmeyen sendikalar da sorumludur.. Çalışma bakanlığında bakan dahil kimin ihmali varsa hepsinden de hesap sorulsun..
Anladım.... Kötü şeyleri cemaate, iyi şeyleri hükümete atıyoruz... Çok iyi anladım..

Darbecileri kim içeri aldı? Hükümet. Kim saldı? Cemaat. Vay anasını be!
zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-18-2014, 05:10   #4
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
zülcenaheyn Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Son cümledeki kanıya nereden vardınız? İşçi güvenliği için söylenen sözler bence Soma faciası dolayısıyla söylenen sözlerdir. Ayrıca birkaç gün önce Soma hakkında teklif verilmedi mi? Ve ret edilmedi mi? Bence paradigma değişmedi, sadece geçici bir ilgidir bu işçilere olan ilgi. Yarın öbür gün unutulup gidecek. Sadece gündemlerden bir gündem bu.

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'ni yaşadık ve 17 Ağustos 1999 tarihinde Türkiye'nin deprem paradigması değişti. Önce 1999 yılında Zorunlu Deprem Sigortası getirildi sonra 2006 yılında Yapı Güçlendirme Yönetmeliği çıkartıldı ve daha sonra da 2012 yılında Kentsel Dönüşüm başlatıldı. Marmara Depremi'nden bugüne 15 yıl geçti. Depreme daha dayanıklı binalar yapmak ve muhtemel ölümcül depremleri mümkün olan en az can kaybıyla atlatabilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Nasıl ki Türkiye'nin 16 Ağustos 1999 tarihinde sahip olduğu deprem paradigması, 17 Ağustos 1999 tarihinde yaşamış olduğumuz 7,5 şiddetindeki Marmara Depremi'yle değişmişse, 12 Mayıs 2014 tarihinde sahip olduğumuz iş güvenliği paradigmamız da, 13 Mayıs 2014 Soma Maden Faciası'nı yaşadığımız 13 Mayıs 2014 tarihinde değişmiştir.

İş güvenliği konusundaki, İş güvenliği önemlidir, çok önemlidir paradigmamız 12 Mayıs 2014 tarihinde bitmiştir. 13 Mayıs 2014 tarihinde geçiş yaptığımız İş güvenliği paradigmamız şudur: İş güvenliği; en önceliklidir, en önemlidir. Kamuda olsun özel sektörde olsun işçi çalıştıran tüm kurumların 1. önceliği iş güvenliği, işçi güvenliği olmak durumundadır.

Önümüzdeki dönemde bu yeni paradigmaya uygun pek çok düzenleme yapılacaktır inşaallah. İş güvenliğini arttıracak ve sağlamlaştıracak mevzuat değişikliklerinin yapılması, şirket içi güvenlik eğitimlerinin daha profesyonelce yapılması, iş güvenliği denetimlerin daha kontrollü yapılması, muhtemel kazalara yönelik ciddi tatbikatların yapılarak çalışanların muhtemel kazalarda nasıl davranarak hayatta kalabileceklerinin onlara ciddiyetle öğretilmesi vb. uygulamalar gerçekleştirilecektir inşaallah.

İşsel Dönüşüm denilebilir. Evet, Türkiye nasıl ki Kentsel Dönüşüm yaparak depreme karşı daha güvenli binalar yaparak, muhtemel depremleri daha az sayıda can ve mal kaybı ve daha az hasarla atlatmak için çaba gösteriyorsa, adına mesela İşsel Dönüşüm denilen bir güvenlik dönüşüm planı uygulanarak, iş kazalarının minimum hasarla daha az sayıda can kaybı ve daha az sayıda yaralanmayla atlatılabilmelerini sağlamak için İşsel Dönüşüm uygulaması yapılabilir.

Konu Cihannur tarafından (05-19-2014 Saat 03:31 ) değiştirilmiştir..
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-18-2014, 20:56   #5
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Standart
Alıntı:
Cihannur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'ni yaşadık ve 17 Ağustos 1999 tarihinde Türkiye'nin deprem paradigması değişti. Önce 1999 yılında Zorunlu Deprem Sigortası getirildi sonra 2006 yılında Yapı Güçlendirme Yönetmeliği çıkartıldı ve daha sonra da 2012 yılında Kentsel Dönüşüm başlatıldı. Marmara Depremi'nden bugüne 15 yıl geçti. Depreme daha dayanıklı binalar yapmak ve muhtemel ölümcül depremleri mümkün olan en az can kaybıyla atlatabilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Nasıl ki Türkiye'nin 16 Ağustos 1999 tarihinde sahip olduğu deprem paradigması, 17 Ağustos 1999 tarihinde yaşamış olduğumuz 7,5 şiddetindeki Marmara Depremi'yle değişmişse, 12 Mayıs 2014 tarihinde sahip olduğumuz iş güvenliği paradigmamız da, 13 Mayıs 2014 Soma Maden Faciası'nı yaşadığımız 13 Mayıs 2014 tarihinde değişmiştir.

İş güvenliği konusundaki, İş güvenliği önemlidir, çok önemlidir paradigmamız 12 Mayıs 2014 tarihinde bitmiştir. 13 Mayıs 2014 tarihinde geçiş yaptığımız İş güvenliği paradigmamız şudur: İş güvenliği; en önceliklidir, en önemlidir. Kamuda olsun özel sektörde olsun işçi çalıştıran tüm kurumların 1. önceliği iş güvenliği, işçi güvenliği olmak durumundadır.

Önümüzdeki dönemde bu yeni paradigmaya uygun pek çok düzenleme yapılacaktır inşaallah. İş güvenliğini arttıracak ve sağlamlaştıracak mevzuat değişikliklerinin yapılması, şirket içi güvenlik eğitimlerinin daha profesyonelce yapılması, iş güvenliği denetimlerin daha kontrollü yapılması, muhtemel kazalara yönelik ciddi tatbikatların yapılarak çalışanların muhtemel kazalarda nasıl davranarak hayatta kalabileceklerinin onlara ciddiyetle öğretilmesi vb. uygulamalar gerçekleştirilecektir inşaallah.

İşsel Dönüşüm denilebilir. Evet, Türkiye nasıl ki Kentsel Dönüşüm yaparak depreme karşı daha güvenli binalar yaparak, muhtemel depremleri daha az sayıda can ve mal kaybı ve daha az hasarla atlatmak için çaba gösteriyorsa, adına mesela İşsel Dönüşüm denilen bir güvenlik dönüşüm planı uygulanarak, iş kazalarının minimum hasarla daha az sayıda can kaybı ve daha az sayıda yaralanmayla atlatılabilmelerini sağlamak için İşsel Dönüşüm uygulaması yapılabilir.
300 insan ölmüş. Olan olmuş artık. Bu tür sözlerle oy alamazsınız. Faciadan 15 gün önceki teklifi değerlendirmeniz gerekiyordu. Açıkça tınmadınız.
zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-19-2014, 02:08   #6
Kullanıcı Adı
Özgür Suriye
Standart
@zulcenaheyn

Onları tutuklayan da salan da gülen Örgütü'ydü.

Kafasına göre istediğini tutuklayan birçok gerçek suçluya da dokunmayan gülen örgütü...

Ölümlerden kendinize siyasi rant sağlamaya çalışmayın..

Emin ol bu faciaya ben senden çok daha fazla üzülmüşümdür..

Daha önce defalarca Soma'ya gitmiş birisiyim.

Allah şehidlerimize rahmet etsin.
Özgür Suriye isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-19-2014, 03:59   #7
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
zülcenaheyn Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
300 insan ölmüş. Olan olmuş artık. Bu tür sözlerle oy alamazsınız. Faciadan 15 gün önceki teklifi değerlendirmeniz gerekiyordu. Açıkça tınmadınız.
Her şeyi sadece oy almak üzerine odaklandırmayın. Biz, ülkemize ve milletimize hizmetlerimizi yaparız, oy verip bizi iktidara getirmek ya da muhalefete düşürmek de milletimizin takdirindedir. Milletimizin takdirine de saygı duyarız. Şunu da unutmayın ki, AK Parti ilanihaye iktidar olmayacaktır. Muhtemelen ileride biz de muhalefete düşeceğiz; ama muhalefete düştükten sonra 1 ya da 2 seçim sonra tekrar iktidara gelebiliriz. Mahkeme kadıya mülk değildir.

Burada üç önemli hususun altını çizmek istiyorum:

1- Son 3 yılda mevzuata aykırı davranan kaç maden ocağının kapatıldığını biliyor musun? Ben söyleyeyim: Tam 114 maden ocağı mevzuata uygun faaliyet göstermedikleri için kapatılmış. Denetimler yapılıyor ve kapatmaya varan cezai müeyyideler de uygulanıyor gördüğün gibi.

2- Bu elim kazanın yaşandığı maden ocağının denetimleri mart ayında yapılmış. Eğer denetimler usulüne uygun olarak yapılmışsa mevzuata uygunluk var demektir. Mevzuatın daha güvenlik odaklı bir duruma getirilmesi gerektiğini bu acı olayla anlamış bulunuyoruz.

3- Soma Maden Faciası'nın yaşandığı o maden ocağı âdeta parmakla gösterilen ve çevredeki maden olacaklarının en iyilerinden biri durumunda olan bir kömür ocağıymış. O çevrenin en iyilerinden biri olan maden ocağında 301 madencinin hayatını kaybedeceği bir kaza oluyorsa varın diğer ocakların hâlini siz düşünün.

Anlamamız gereken şu ki, yapısal bir sorun var ve bu yapısal sorunu ancak paradigma değişikliğiyle çözebiliriz. Kimse bugünden yarına bu meselenin rayına oturacağını düşünmesin. Nasıl ki 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nden bu yana 15 yıl geçmesine rağmen hâlâ depreme karşı mücadelemizi sürdürüyor ve Kentsel Dönüşüm yapıyorsak, 13 Mayıs 2014 Soma Maden Faciası'nı da bir milat olarak kabul ederek iş kazalarıyla ilgili olarak da İşsel Dönüşüm başlatmalı ve iş kazalarına karşı uzun soluklu bir mücadeleyi ciddiyetle vermeliyiz.

Konu Cihannur tarafından (05-19-2014 Saat 04:44 ) değiştirilmiştir..
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı