Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Hayata Dair Anketler (Ak Parti Forum) Siyasi anketler dışında üyelerin serbetsçe anket açacakları bölüm.



Anketimiz: Yılbaşılarında evinize çam ağacı alıp onu süsler misiniz?
Hayır 34 97.14%
evet 1 2.86%
şöyle ki 0 0%
Katılımcı sayısı: 35. Sizin bu Ankette oy kullanma yetkiniz bulunmuyor

Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 12-16-2008, 21:08   #1
Kullanıcı Adı
Duygu'Seli~
Standart
Yılbaşı(yani hristiyanalrın değimiyle asıl adı NOEL) onların kendi bayramlarıdır.. Onlar bizim dini bayramlarımızda kutlamalar yapıp,kurbanlar kesiyorlar mı ki biz onların bayramında ağaç dikip çorap asalım..;)
Ama ne yazıkki bizim bir çok vatandaşımız cahilce bu kutlamalarda yer alıp kendi kendilerini düşürüyorlar..Allah ıslah etsin..

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 12-16-2008, 22:51   #2
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Alıntı:
duyguseli Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Yılbaşı(yani hristiyanalrın değimiyle asıl adı NOEL) onların kendi bayramlarıdır.. Onlar bizim dini bayramlarımızda kutlamalar yapıp,kurbanlar kesiyorlar mı ki biz onların bayramında ağaç dikip çorap asalım..;)
Ama ne yazıkki bizim bir çok vatandaşımız cahilce bu kutlamalarda yer alıp kendi kendilerini düşürüyorlar..Allah ıslah etsin..
Yalnız "Noel bayramı" ile yılbaşı tamamen farklı. Hristiyanlarda dini bir bayram olan Noel vardır. Gerçi son birkaç yüzyılda dini bayram olmaktan tamamen çıkardılar. Ayrı bir konu. Noel bayramını her yıl 25 Aralık tarihinde kutluyorlar. Noel, asıl itibariyle Hz. İsa'nın doğum günü olarak kabul edilir. Bu nedenle bazı müslüman ülkelerde de 25 Aralık Hz. İsa'nın doğumu olarak kutlanır. Örneğin Suriye'de.

Yılbaşı ile Noel arasında hiçbir ilişki yoktur. Bizler eski takvimde yılın ilk gününü nevruz adıyla kutluyorduk. İnsanlar o gün toplanır, kadınlar ortaklaşa çok çeşitli yemekler yapar. Birlikte yiyip içerler. Bereketli bir yıl olması için dua ederlerdi. Yani yılbaşı bizde tamamen kültürel bir etkinlik olarak hep vardı. İran'da da vardı. Arabistan'da da.

Burada önemli olan husus, yılbaşını, hristiyan bayramı olan Noel ile karıştırmamaktır. Bu çerçevede, dinimize aykırı düşecek davranışlarda bulunmadan (içki içmek gibi) yılbaşını kutlamanın bir zararı olmadığı kanaatindeyim. Zira yılbaşı kültürü, hristiyanlardan çok daha önce vardı bizlerde.
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-17-2008, 03:46   #3
Kullanıcı Adı
FarukARSLAN.
Standart
Alıntı:
KaraEsref Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

Yılbaşı ile Noel arasında hiçbir ilişki yoktur. Bizler eski takvimde yılın ilk gününü nevruz adıyla kutluyorduk. İnsanlar o gün toplanır, kadınlar ortaklaşa çok çeşitli yemekler yapar. Birlikte yiyip içerler. Bereketli bir yıl olması için dua ederlerdi. Yani yılbaşı bizde tamamen kültürel bir etkinlik olarak hep vardı. İran'da da vardı. Arabistan'da da.

Şu bahsettiğiniz insanların toplanıp, kadınların çok çeşitli yemekler yapması, birlikte yemesi içmesi olayını bizlerin eski takvimde YILIN İLK GÜNÜ olarak kutladığımıza emin misiniz?..

Benim bildiğim günümüzde 'Hıdrellez şenlikleri' olarak devam eden nevruz:

Yeni gün manasına gelen ve Farsça bir kelimedir. Tarih boyunca birçok Türk topluluğunda ve günümüzde İran’da kullanılan güneş yılının birinci günü yani yılbaşıdır. Nevruz, güneşin Hamel (Koç) burcu bölgesine girdiği gün olup, Rumi Takvimde Mart’ın dokuzu; Miladi takvimde 22 Mart’a rastlar. Türkler arasında halen Rumi takvimdeki günü ile “Mart Dokuzu” diye anılır.



Sapla samanı karıştırmamalı insan

Vesselam!..

Eski takvimde zaten Ocak 1 yılbaşı değildi. Çünkü eski takvimimiz Rumi takvimi idi..
FarukARSLAN. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-17-2008, 05:35   #4
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Şu bahsettiğiniz insanların toplanıp, kadınların çok çeşitli yemekler yapması, birlikte yemesi içmesi olayını bizlerin eski takvimde YILIN İLK GÜNÜ olarak kutladığımıza emin misiniz?..

Benim bildiğim günümüzde 'Hıdrellez şenlikleri' olarak devam eden nevruz:

Yeni gün manasına gelen ve Farsça bir kelimedir. Tarih boyunca birçok Türk topluluğunda ve günümüzde İran’da kullanılan güneş yılının birinci günü yani yılbaşıdır. Nevruz, güneşin Hamel (Koç) burcu bölgesine girdiği gün olup, Rumi Takvimde Mart’ın dokuzu; Miladi takvimde 22 Mart’a rastlar. Türkler arasında halen Rumi takvimdeki günü ile “Mart Dokuzu” diye anılır.



Sapla samanı karıştırmamalı insan

Vesselam!..

Eski takvimde zaten Ocak 1 yılbaşı değildi. Çünkü eski takvimimiz Rumi takvimi idi..

Haklısın Sapla samanı karıştırmamak gerekir. Çok şükür Halk bilimi eğitimi almış biri olarak, bu kadar basit bir konuyu karıştıracak kadar yaşlanmadım.

Nevruz, eski takvimde yeni gündür, yılbaşıdır. Hıdırellez ise Hızır ile İlyas'ın yeryüzünde buluştuğuna inanılan bir bahar bayramı kutlamasıdır. Kutlanma tarihleri bile farklıdır. Biri mart'ta diğeri mayısta kutlanır.

Bizler islamiyete geçmeden önce 12 hayvanlı Türk takvimini kullanıyorduk. Güneş yılı esas alınarak hazırlanan 12 hayvanlı Türk takviminde yılbaşı, gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 Mart gününe denk geliyordu.

Biz Nevruz kelimesini ise İranlılardan aldık. Çünkü onların kullandığı Celali takvimine göre de yılın ilk günü 21 marttı ve Nevruz olarak adlandırılıyordu. Yani yılbaşı demek Nevruz demekti.

Şimdiki kullandığımız miladi takvimde ise yılbaşı, Hz. İsa'nın doğumu esas alınarak hesaplanmıştır. Bu nedenlede 1 Ocak, yılın ilk günü oldu. Fakat Yılbaşı anlamına gelen nevruz kelimesi 1 ocak için kullanılmamış, 21 Martı 22 marta bağlayan geceye nevruz denmeye devam edilmiştir.

İşte bu nedenle halk bilimciler, Türklerin yılbaşı kültürünü araştırırken nevruz kutlamalarını ele alır. Üstelik her ne kadar benzerlik göstersede Hıdırellez ve Nevruz günleri farklı şekillerde kutlanır. Farklı etkinlikleri vardır. Hıdırellez'de kutlamalar Hızır eksenindedir. Nevruz ise yeni bir yılın kutlanmasıdır.

Yorum yazmana kızmıyorum ama bilmediğin bir konuda yazıp, altına da bana hitaben "sapla samanı karıştırmamalı insan" demen çok ilginç. Garezin mi var anlamadım gitti.
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-17-2008, 05:57   #5
Kullanıcı Adı
FarukARSLAN.
Standart
Alıntı:
KaraEsref Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Haklısın Sapla samanı karıştırmamak gerekir. Çok şükür Halk bilimi eğitimi almış biri olarak, bu kadar basit bir konuyu karıştıracak kadar yaşlanmadım.

Nevruz, eski takvimde yeni gündür, yılbaşıdır. Hıdırellez ise Hızır ile İlyas'ın yeryüzünde buluştuğuna inanılan bir bahar bayramı kutlamasıdır. Kutlanma tarihleri bile farklıdır. Biri mart'ta diğeri mayısta kutlanır.

Bizler islamiyete geçmeden önce 12 hayvanlı Türk takvimini kullanıyorduk. Güneş yılı esas alınarak hazırlanan 12 hayvanlı Türk takviminde yılbaşı, gece-gündüz eşitliğinin yaşandığı 21 Mart gününe denk geliyordu.

Biz Nevruz kelimesini ise İranlılardan aldık. Çünkü onların kullandığı Celali takvimine göre de yılın ilk günü 21 marttı ve Nevruz olarak adlandırılıyordu. Yani yılbaşı demek Nevruz demekti.

Şimdiki kullandığımız miladi takvimde ise yılbaşı, Hz. İsa'nın doğumu esas alınarak hesaplanmıştır. Bu nedenlede 1 Ocak, yılın ilk günü oldu. Fakat Yılbaşı anlamına gelen nevruz kelimesi 1 ocak için kullanılmamış, 21 Martı 22 marta bağlayan geceye nevruz denmeye devam edilmiştir.

İşte bu nedenle halk bilimciler, Türklerin yılbaşı kültürünü araştırırken nevruz kutlamalarını ele alır. Üstelik her ne kadar benzerlik göstersede Hıdırellez ve Nevruz günleri farklı şekillerde kutlanır. Farklı etkinlikleri vardır. Hıdırellez'de kutlamalar Hızır eksenindedir. Nevruz ise yeni bir yılın kutlanmasıdır.

Yorum yazmana kızmıyorum ama bilmediğin bir konuda yazıp, altına da bana hitaben "sapla samanı karıştırmamalı insan" demen çok ilginç. Garezin mi var anlamadım gitti.

Garezim falan yok. Ancak bilip bilmeme konusu tuhaf olmuş..
Alıntı:

Nevruz, eski takvimde yeni gündür, yılbaşıdır
Diyorsunuz. Bende aynen üstte demişim;

"İran’da kullanılan güneş yılının birinci günü yani yılbaşıdır."

Yılbaşının altıda çizili emi?..

Alıntı:
Biz Nevruz kelimesini ise İranlılardan aldık. Çünkü onların kullandığı Celali takvimine göre de yılın ilk günü 21 marttı ve Nevruz olarak adlandırılıyordu. Yani yılbaşı demek Nevruz demekti.
Deniliyor.. ;

Yeni gün manasına gelen (yani YILBAŞI MANASI DEĞİL) ve Farsça bir kelimedir. Tarih boyunca birçok Türk topluluğunda ve günümüzde İran’da kullanılan (...)

Yani belirtilmiş emi?..


Alıntı:
Şimdiki kullandığımız miladi takvimde ise yılbaşı, Hz. İsa'nın doğumu esas alınarak hesaplanmıştır. Bu nedenlede 1 Ocak, yılın ilk günü oldu. Fakat Yılbaşı anlamına gelen nevruz kelimesi 1 ocak için kullanılmamış, 21 Martı 22 marta bağlayan geceye nevruz denmeye devam edilmiştir.
Alıntı:
VE BENDE DEMİŞİM Kİ:

'' Nevruz, güneşin Hamel (Koç) burcu bölgesine girdiği gün olup, Rumi Takvimde Mart’ın dokuzu; Miladi takvimde 22 Mart’a rastlar. Türkler arasında halen Rumi takvimdeki günü ile “Mart Dokuzu” diye anılır. ''

Manalar aynı yere mi çıkıyor ne?!..

-
Peki, eski Türk gelenekleriyle, kutlamalarıyla, YILI ve BAŞIYLA kutlanılan şeyle bugün Hz. İsa'nın doğumu esas alınarak hesaplanan şeyin arasında ne bağ var.. Bunun ''Yılbaşılarında evinize çam ağacı alıp onu süsler misiniz? '' sorusuyla ne alakası var ?

Çam ağacı alıp süslemiyormuşuz değil mi önceden?!..

( Bizler islamiyete geçmeden önce 12 hayvanlı Türk takvimini kullanıyorduk. )
İşte bu takvimden sonra bir takvim daha eskittik biz. Bunun Hz. İsa'nın doğumu ve evdeki 'ÇAM AĞACI' süslemesine alakası ne? idi şeklindedeydi benim yorumum.

Yani siz benim mesajımdaki rakam ve olayları nevruzu açıklama derdiyle zaten tekrarlamışsınız.

Alıntı:
Çok şükür Halk bilimi eğitimi almış biri olarak, bu kadar basit bir konuyu karıştıracak kadar yaşlanmadım.


Sanırım bu sözlerin güvencesiyle 'tekrarladınız'.. Tekrara gerek yoktu lafıma eklencek laf aynısı olacağı yere 'manasına' olsaydı keşke.. Halk bilimi eğitimim yok ama bende Tarih okuyorum. Yani hangi tarihin 'nerede' ve 'nereye' koyulduğunu iyi bilirim...

Ve bizde de yok yaşlılık çok şükür. Ama çok bilmişlik edasında da değiliz..


--
En üstteki lafınıza da çıkacak olursak:


Burada önemli olan husus, yılbaşını, hristiyan bayramı olan Noel ile karıştırmamaktır. Bu çerçevede, dinimize aykırı düşecek davranışlarda bulunmadan (içki içmek gibi) yılbaşını kutlamanın bir zararı olmadığı kanaatindeyim. Zira yılbaşı kültürü, hristiyanlardan çok daha önce vardı bizlerde.


Dine uygun elbisesi giydirerek(dinimize aykırı düşecek davranışlarda bulunmadan (içki içmek gibi) yılbaşını kutlamanın bir zararı olmadığı kanaatindeyim) yutturmuşsunuz resmen.. Dine uygun ufak tefek kutlamalarda olur, olmaz değil. Ancak Ocak 1den 10-11 gün sonrasını, yani Hicrî yılbaşını beklememiz lazım Din kılıfı giydirebilmek için ;)
--

Konu FarukARSLAN. tarafından (12-17-2008 Saat 06:10 ) değiştirilmiştir..
FarukARSLAN. isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 12-18-2008, 04:38   #6
Kullanıcı Adı
Eşref
Standart
Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Şu bahsettiğiniz insanların toplanıp, kadınların çok çeşitli yemekler yapması, birlikte yemesi içmesi olayını bizlerin eski takvimde YILIN İLK GÜNÜ olarak kutladığımıza emin misiniz?..
Bana bu soruyu peki neden soruyorsun? Ben de diyorum ki evet, güneş yılına göre hazırlanan ve tarihimizde bilinen ilk takvim yani 12 hayvanlı Türk takviminde ve hatta Melikşah'ın hazırlattığı takvimde yılın ilk günüydü. Bu cevaptan başka benden nasıl bir cevap bekliyordun?

Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Benim bildiğim günümüzde 'Hıdrellez şenlikleri' olarak devam eden nevruz:
Sonra Hıdırellez konusuna girdim. Çünkü "Hıdırellez şenlikleri" ile nevruzun ne alakası var? Bunu yazdığına göre ya Nevruz'u yada Hıdırellez'i bilmiyorsun. karıştırıyorsun. Altına da "sapla samanı karıştırma" diyorsun. Allah aşkına bu ne iştir?

Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Peki, eski Türk gelenekleriyle, kutlamalarıyla, YILI ve BAŞIYLA kutlanılan şeyle bugün Hz. İsa'nın doğumu esas alınarak hesaplanan şeyin arasında ne bağ var..
--
Aradaki bağ, şimdi kullandığımız takvimde yılın ilk gününün 1 Ocak olması. Yarın yeni bir takvime geçsek ve yılın ilk günü 1 Nisan olsa, o zamanda yılbaşı kutlamamızı 31 Mart gecesine taşırız. Bu kadar basit.

Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Bunun ''Yılbaşılarında evinize çam ağacı alıp onu süsler misiniz? '' sorusuyla ne alakası var ?

Çam ağacı alıp süslemiyormuşuz değil mi önceden?!..
--


Bu sorunu aslında cevaplamaya bile gerek yok. Bugünkü Kılıçdaroğlu'nu bile sollayan bir çıkış olmuş. Tebrik ederim seni. Yukarda ben ne dedim? Çam ağacı süsleyelim yada süslüyoruz mu dedim? Demedim. Sen niye o zaman "Çam ağacı süslemiyormuşuz değil mi önceden" diyorsun?

Bunun, "Yılbaşında çam ağacı alıp süslermisiniz?" sorusuyla alakası da, yukarda verdiğim cevapta açıkça belli. Çam ağacı süslemesi bizim kültürümüzde yok demişim. Bizim tarihten gelen bir yılbaşı kültürümüz var demişim. Aradaki bağı anlayamayacak kadar özürlü olmadığına göre kesin garezin var.

Alıntı:
FarukARSLAN. Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster

Dine uygun elbisesi giydirerek(dinimize aykırı düşecek davranışlarda bulunmadan (içki içmek gibi) yılbaşını kutlamanın bir zararı olmadığı kanaatindeyim) yutturmuşsunuz resmen.. Dine uygun ufak tefek kutlamalarda olur, olmaz değil. Ancak Ocak 1den 10-11 gün sonrasını, yani Hicrî yılbaşını beklememiz lazım Din kılıfı giydirebilmek için ;)
--
Yazıklar olsun diyorum. Kültürümüze uygun olması şartıyla "dinimize aykırı düşecek davranışlarda bulunmadan (içki içmek gibi) yılbaşını kutlamanın bir zararı olmadığı kanaatindeyim" demenin, dini bir kılıf giydirmekle ne alakası var? Bu kadarı da olmaz! Rezalet ya. Nasıl bir insansın, nasıl bir anlayışın var, hayret doğrusu. Eminim yeni yeni saçmalıklarla cevaplarına devam edersin. Zamanımı çalmaktan öteye gitmiyorsun. Kendini de rezil ediyorsun. Susmak da bir erdemdir. Tavsiye ederim.

Konu Eşref tarafından (12-18-2008 Saat 04:45 ) değiştirilmiştir..
Eşref isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı