Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Makale & Deneme Makale ve deneme içerikleri.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 03-28-2010, 23:04   #1
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


Gerçekten uydunu ALLAH'a yönLendirirSen...yani ALLAH'a uLaşmayı diLerSen...Bu Hayat yaşanmaya DeğeR!!!...ve Bu şartLar ne oLurSa oLSun..O'nun AşKI varYa..Herşeye BeDeL...Herkes Düşman oLsa biLe

" ALLAH DOST OLARAK YETER"

 

vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 03-28-2010, 23:05   #2
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


La Tahzen!
Bir yandan korku, bir yandan ümidin varsa iki kanatlı olursun. Tek kanatla uçulmaz zaten…

La Tahzen!
Sopayla kilime vuranın gayesi, kilimi dövmek değil, tozu almaktır. Allah sana sıkıntı vermekle tozunu, kirini alır. Niye kederlenirsin?...

La Tahzen!
Taş taşlıktan geçmedikçe parmaklara yüzük olmaz. Yüzük olmak dileyen ezilmeyi ve yontulmayı göze almalıdır

MEVLANA


vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2010, 17:41   #3
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Karaköy'den vapur kalkmaz
Sezen Aksu şarkı yapmaz
Üsküdar'da yangın çıkar
Hey kanar yüreği güvercinlerin
Minübüsler bağırmaz olur
Aşk üstüne yenim etmez martıları boğazın
Ulan poyrazı küser, olan lodosu esmez
Yağmuru yağmaz nisanın
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme gelir

İçim yanar içim
Bir aşk için bir içim
Kendini varur sokaklarına Cihangir'in
Eyüpsultan sabahlarına
Ve ekmek kavgasına yemin olsun
Bir de umuduna
Kavgaya düşmüş yeni gencin

Beyoğlu
Arsız bir gece beyim
Hayat üryan edilmiştir
Ve sevilmiştir, ve sevmiştir
Gül pavyonda sevim
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim
Yolda yürürsün
Canın çeker
Kestane satarım Taksim'in köşesinde
Beyoğlu'da sinemaların kapısında dururum
Her filimde Türkan Şoray oynar
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Minibüslerin kapısında bağırırım
Sen binersen ön kolduğu ayırırım
Bir de teyibe attım mı şarkımızı
Bir tek dileğim var
Mutlu ol yeter
Ben sana küsmem
İstanbul üstüme düşer
Yangın çıkar üsküdarın içinde
Aslan arkadaşla belalardan geçerim
Her bi şeyi taşır yüreğim
Her bi şeyi taşır
Bir senin yokluğunu çekemez
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme düşer
Karaköy'den vapur kalkmaz
Sezen Aksu şarkı yapmaz
Üsküdar'da yangın çıkar
Ey kanar yüreği güvercinlerin
Minübüsler bağırmaz olur
Aşk üstüne yenim etmez martıları boğazın
Ulan poyrazı küser
Olan lodosu esmez
Yağmuru yağmaz nisanın
Ben sana nasıl küseyim
İstanbul üstüme gelir
İstanbul üstüme düşer
Söyle
Söyle ben sana nasıl küseyim

İBRAHİM SADRİ

vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2010, 17:42   #4
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


Gül!... Şarkın ateş renkli çiçeği!
Mazlume!... Bir güle taktığım ad!
Her çağda yeniden doğar mazlume; her bahçede yeniden açar bir gül... Yanmak ve yandırmak için.
Yanışta mısın mazlûme ve seni yandırmaya yarışta mı güller?
Yanmaktan yakmağa an bulunmuyor mu gülüm!?
Sen bana mı benziyorsun mazlûme?!.. Gel ağlaşalım...”



İskender Pala

vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2010, 18:01   #5
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart



En iyi çayla gidiyor düşünmek seni..

Sen çay gibi sıcak,

Çay sen gibi..

Sıcak yudumlarda hüznün ve matem

Sensin bardak bardak

Sensin dem dem

Süzülen keder boğazımdan



vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2010, 23:12   #6
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


Mutlu an odur ki;
Bir konakta otururuz ikimiz
SEN ve BEN
Bedenle can gibiyiz,
Ayrılmaz biz ikimiz
SEN ve BEN
Mucize odur ki;
Bir köşede kavuşmuşuz ikimiz
SEN ve BEN
Ama aynı zamanda
Binlerce mil uzağız ikimiz
SEN ve BEN
Hz.Mevlana

vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-29-2010, 23:12   #7
Kullanıcı Adı
vaktileyl
Standart


Derinlerde fırtınalar...

Hafızamda intiharlar...

Bir şiir mırıldanıyorum “yâr” için, gözümde canlanıyor mutluluk, bir boş kâğıda bir kalp, iki de çöp adam çizmek gibi bir şey bu... Çocuk yaşta beslenme çantasındaki yiyecekleri sınıfın sessiz sedasız bir kızıyla paylaşmak, yüzü buruşmuş, gözleri yumulmuş komşu amcaya sarılmak, içten bir buse kondurmak, hüznü boyunu aşmış birine derdini sormak gibi...

Hasret gibi...

Vuslat gibi...

Tasvir edilemiyor, kelimelere gelmiyor, cümlelere sığmıyor şu “aşk” denen şey... Acılara göğüs germek kolaylaşıyor, “uğruna” diyebilecek bir şeyin oluyor nedense... Rüyadan uyanmak, iskelede son vapuru, garda son treni, hayatın mutluluğunu kaybetmek gibi bir şey bu... Düşünmek içli içli, sevenlerin neden kavuşamadığına çözüm arar gibi... Leyla ile Allah’ı aynı cümlede bulmak, Mecnun nerdedir diye sormak gibi...

Aşk gibi...

Ölüm gibi…

Başımı kaldırıyorum gökyüzü siyah, ay bitkin, yıldızlar kayıp sanki... Kulakları parçalayan, camları kırarcasına, yürekleri yırtarcasına bir sessizlik, bilemem ama galiba kıyamet gibi bir şey bu. Yolların bitmemesi, kelimelerin yolları daha bir uzun etmesi, kalemin bunları süslü göstermesi gibi bir şey bu... Her şey öyle karışık, her şey öyle dağınık ki...

Araf gibi...

Mahşer gibi...

Zaman geçiyor, yaşlar yürüyor, şehir gizlerime tanık oluyor... Bu sefer göze toz kaçmıyor, hasta olup yataklara düşülüyor. Ruhun ilâcı yalnızlık oluyor. Sabah aç karna "Mona Roza", akşam uyumadan Furkan dinleniyor. Biraz beyaz, biraz kırmızı... Fethin diyeti kan, üzerine düşen an, iki karış İstanbul gibi...

Söz gibi...

Bayrak gibi...

Ve yağmur yağıyor... Ve nihayete eriyor yaşanmış, yaşandığı sanılmış ve yaşanmamış sevdalar. İyi oluyor sevmek, âşık olmak ve bunu açık açık söylemek. Bir kalemle kâğıda anlam yüklemek ve niyet etmek sevgi orucuna... Mevsimlerin hepsini sevip, her yeri sevgili bilmek gibi bir şey bu... Can gibi, canan gibi...

Senin için...

Bizim için...

Bir yer hayal ediyorum mavi, bir yer hayal ediyorum kızıl... Öyle çok şey istemiyorum kendim için; iki sandalye, bir masa, gökyüzü ve batan güneş nedir ki doğa için? Şimdi uyanmak yeniden...

Sükût... ve bir bardak çay lütfen...

...

Mahmut Sayar
vaktileyl isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı