|
![]() |
#1 |
![]() Yanında bir insan yokken de yalnız değildir insan. O’nun Semi’, Basîr, Latîf, Habîr, Alîm bir Rabbi vardır. O’nun Rabbi, Semi’, yani işitendir. Basîr, yani görendir. Latîf’tir, her yere nüfuz eder; Habîr’dir, herşeyden haberdardır; Alîm’dir, herşeyi bilir. [...] İnsan, [...] bu gerçek aklında kaldığı müddetçe insanların yanında işlemeye utandığı günahtan yalnız iken de sakınır... (Metin Karabaşoğlu)
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 | |
![]() Alıntı:
![]() ![]() ![]() ALLAH razı olsun. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Düştüğün yer burası ve yükselişin yine buradan olacak. Bunun için önce gözündeki perdeleri aralayıp ‘hayret’e uyanmak gerek. Hayret’e uyanmak için önce varlığa varoluşa eşyaya olaylara hayata insanlara ağaca kuşa suya toz tanesine alışıldık bayat gözlerle bilimin kafanı ve gönlünü buzdolabına koyan dondurucu tanımlarıyla bakmamak gerek... (Yusuf Özkan Özburun) |
|
![]() |
![]() |
#4 |
![]() Kim bilir; seni kim, nerede, ne acelelikle bekliyor? Serapa dizilmiş, gayri ihtiyari yaşayan ve yaşamdan zevk almayan, niçin yaşadığını bılmeyen, ne çok insan vardır, kim bilir? Kollarını açmış nereden, ne gelecek diye ümitle bekleyen ve seni gorünce seninle beraber kainata ve kainatın yaratıcısına sarılmayı bekleyen ve de beklediğini bilmeyen, ne çok insan vardır... (Ayşe Yılmaz) |
|
![]() |
![]() |
#5 |
![]() Nasıl o akıp gidiveren su buz olup genleştiğinde en katı metalleri dahi çatlatabiliyorsa; nasıl incecik kökler en sert kayaları bile yarıp içinden âb-ı hayat buluyorsa, merhamet nice imana açılmaz denilen kalbi açıp, nice teslim olmaz denilen kalbi teslim alabilir... (Metin Karabaşoğlu) |
|
![]() |
![]() |
#6 |
![]() Yüzme bilmeyen bir insan boğulmakta olan birini kurtarmaya çalışırsa ikisi de birbirine sarılarak boğulur. Bu sebepten, insan evvela kendini kurtarmalı. Bu kurtarmada maneviyat ve maddiyat vardır. Bir şahıs, manevi şüphelerden kendini kurtarabilmek için okuyacak, araştıracak, şüpheden şüphesizliğe geçecek. Sonra öyle bir hayat yaşayacak ki onu tanıyanlar onun hayatına gıpta edecek... (Hekimoğlu İsmail) |
|
![]() |
![]() |
#7 |
![]() Düşündükce berraklaşıyor zihnim. Geliyor cevaplarım. Hayatı bana veren, bu dünyada beni nazlı bir misafir gibi ağırlayan, sonra bu dünya uykusundan ölümümle uyandıracak olan beni… Yokluktan alıp beni varlığa taşıyan… [...] Yokluktan çıkardığı gibi yoklukta bırakmayacak beni. Hatırda tutacak, herkesin unuttuğu yerde hatırlayacak beni. Inna lillahi ve inna ileyhi raciun… (Senai Demirci) |
|
![]() |
![]() |
#8 |
![]() İçimdeki ses, beynimdeki düşünceler beni sürekli eleştiriyor, rahatsız edici bir tablo sergiliyor kendimle ilgili. Bu vicdan mı, iyilik meleği mi yoksa beni hasta kılan vehim ve vesveselerin gittikçe güçlenmesi mi? İçinden çıkamıyorum. Getirilen eleştiriler haklı üstelik... (Mustafa Everdi) |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|