Siyaset Forum

[merve]

Televizyon kanalları arasındaki reyting savaşları sürerken, dizi yapımcıları da yaptıkları tercihlerle tartışılıyor.

Geçtiğimiz hafta Kanal D'de ilk bölümü yayınlanan "Fatmagül'ün suçu Ne?" isimli dizideki tecavüz sahnesi gruba bağlı gazetelerde adeta övülerek yer almıştı. Dört sarhoş gencin genç bir kıza yaptığı çirkin eylem öylesine sevecen hale getirilerek gazetelerde sunulmuştu ki o sahneler internette tık rekoru kırmıştı. Bu haberleri okuyan birinin tecavüzün kötü ve çirkin bir eylem olduğunu aklına getirmesi oldukça zordu. Benzer bir skandal dün akşam atv'de ekrana geldi.

Yapımcılığın ünlü yönetmen Osman Sınav'ın gerçekleştirdiği "Kılıç Günü " isimli dizinin ilk bölümünde eşcinsel bir ilişkinin yatak görüntüleri yayınlandı. Ekran başındakileri şok eden görüntüler ertesi gün gazete ve internet sitelerinde haber olarak yer aldı. Seyirci, şimdiye kadar bir çok televizyon dizisinde eşcinselliğin özendirilmesine alışkındı ama böylesine bir görüntüyle ilk kez karşılaştı.

Şüphesiz, Türk toplumunun geleneksel örf ve adetlerine ters gelen bir tarzın böylesine açık bir şekilde yayınlanması dizinin ilk bölümüyle gündem olmasını sağladı. Ama Osman Sınav gibi bir ismin bile reyting canavarıyla mücadelede bu yolu tercih etmesi, dizilerin bundan sonraki süreçte yapacakları "saçmalıklar" hakkında izleyiciyi şüpheye düşürdü.

"O TİP İNSANLARIN PROFİLİNİ SERGİLİYORUZ"

Yapımcı Osman Sınav tepki çeken sahnelerle ilgili şunları şöyledi:

"Bu sahneleri provoke amaçlı kullanmadık. Böyle bir amacımız olsaydı daha önceden görselleri basına verirdik. Hikâyemizde Firavun'un sarayından bahsediyoruz. Firavun'un sarayında böyle şeyler vardır. Bunlar gerçektir. Karakter tanımlaması yapıyoruz. İyiliği, bütün güzelliğiyle gösterebilmek için karanlığı da bütün çıplaklığıyla göstermek lazım. Yoksa 'iyi' hissedilemez. Sığ kalır. Biz kimsenin cesaret edemediği şeyleri göstermeye çalışıyoruz. Ahlâksızlık propagandası yapmıyor, aksine o tip insanların profilini sergiliyoruz. Bu kişiler ve ahlâksızlıklarını gösterebilmek için ahlak sınırları dışına çıkmadan bir şeyler yapmak zorundayız".

ZAMAN