Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Güzel Sözler & Vecizeler Güzel sözler ve yolumuza ışık tutan vecizeler...



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 06-17-2018, 08:01   #1
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak pekgüzelsözler.com

EN GÜZEL DURSUN ALİ ERZİNCANLI SÖZLERİ

Güzel olan benimdir, deme. Yorulursun. Benim olan güzeldir de, mutlu olursun.

Kapatın gözlerinizi. Ve karanlığı seyredin.

Affetmek, büyüklüğün şanındandır ve Allah, en büyüktür.

Sorulardır sana bütün verebildiğim. Ve gelen yanıtları kabullenmeliyim.

Ya rasulallah. Mekke çocukları annelerine seslenirler miydi senin yanında.

Serçesi ölen 5 yaşındaki çocuğa taziyeye giden bir Peygamber sevilmez mi?

Efendim! Senin yerine de anne dedik annemize, Senin yerine de baba dedik.

Sensizliğin ızdırabıyla inleyen ümmetini kime bırakıp gidiyorsun Ya Rasûlallah!

Âlemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden, Kalbimizden seyrediyoruz seni.

Sen yoktun. Hz Âdem’deydi nurun Önce cenneti, Sonra yeryüzünü şereflendirdin.

Uğruna canlarımız feda o gözlerinle gökyüzüne bakıyorsun. O minicik bulut ilişiyor bakışlarına.

Haremde namaz kılışın geliyor aklımıza. Başına pislikler saçılıyor. Başlar feda o mübarek başına.

Bunları sana anlatamazdım şehir gülü. Çünkü sen büyük şehrin insanıydın. Büyük sözler duymalıydın.

Adın geçer Hira’yı vahyin kokusu sarar nur yağar nur dağına Mübarek ayağına sabahın serinliği vurur.

Yurdum senin dağlarında, dağlarında hatıram var. Senden bana, benden sana aramızda bir sitem var.


Mekke çocukları annelerine seslenirler miydi senin yanında? Onlar anne deyince sen yere mi bakardın.

Dünyayı ele geçirmek için ahreti vermek ve insanlara yaranmak için Allahü Tealayı bırakmak ahmaklıktır.

Benden sonra öyle kimseler gelecek ki, keşke peygamberi görseydik de ne malımız ne de evladımız olsaydı diyecekler.

Sonra nazlı, nazlı yağmur damlaları iniyor buluttan. Fakat çoğusu bilmiyor yağmurun geliş sebebini. Çoğusu bilmiyor seni.

Gelseydin, dolaşsaydın sofralarımızı, bir tabak fazla görecektin, Bir bardak, bir kaşık fazla. Ve sofrada bir yer boş, başköşe!

Arşa reyhan kokusu salan o minik nefesini kokluyor. Cennet kokuları sarıyor gökleri ve yeri. Nurdan ayaklarını okşuyor annesinin eli.

Rahmetini umarak günahkar bir dille; Allah azze ve celle Ya rasulallah, alemlere rahmet hayatın geçiyor kalbimizden, kalbimizden seyrediyoruz seni.

Sevgili! Ümmü Mektum gibi, Seni görmeden sana sesleniyoruz. Alıp verdiğin nefesi duyar gibi, Sanki açınca gözlerimizi, Seni görecekmişiz gibi, Sana sesleniyoruz.

Alemlere kutlu doğum haberini yayın müjde vermedik bir varlık bırakmayın. Ve ey medayin şefi titreyerek uyan. İstahrabatta yanan ateşlere sön emri verilsin.

Ben sana dağlarımın kokusuyla gelmiştim. Ben seni dağlarımın kokusuyla sevmiştim. Bırakıp gitmemeyi, terk etmemeyi, beklemeyi. Öğrendiğim dağlarımın kokusuyla.

Seni büyütmek Fatıma’ya nasipmiş Şefkat kanatlarını yerlere serip saçlarını toplamak Bir anne gibi saçlarını taramak ona nasipmiş, Adın geçer Hatice’nin kalbinde en sevgili yar.

Nazarınla büyür yesribin çocukları Nazarınla taşları elmasa çevirirsin Gökyüzünden ayet yağar cibril yağmurlarıyla kalbine inenleri İnsanlığa veririsin Ve son kez açılır semanın kapıları son kez vahyi getirir cibrili emin.

Ey Rabbimiz! Rasulünü anışımızdan haberdar et! O’na binler salat, binler selam! Habibine Makam-ı Mahmut’u ver. O’na vesileyi lutfet. O’nu refik-i Âlâya yükselt. Bizi de affet. O’nun hatırına affet, zatının hatırına Affet.

Medine-i Münevvere’den dünyaya yayılan ashabın gibi, Eyyüb Sultan gibi, Malik gibi, bir fecir vaktinde, henüz yirmisinde bırakarak yurtlarını ocaklarını, hedeflerine ilahi rızayı koyan, arkalarına bakmayı ar sayan, yiğitler görecektin.

 

murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 06-17-2018, 08:02   #2
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak gençdoku.com

İhsan Şenocak Hoca’nın Veciz Sözleri

Çocuk toprak gibidir. Ne ekerseniz size onu verir. Çiçek ekince çicek, diken ekince de diken alırsınız.

Melekler gibi Medine’nin dağları da şahit olsunki, son nefesimize kadar Ümmetin safında duracak, düşmanlarınla hesaplaşacağız Ya Rasulellah!

Ey Çocuk! Kudüs’ün esareti Salahaddin-i Eyyubi gibi senin de uykularını kaçırıyorsa yarın tarih seni de Kudüs Fatih’i olarak yazar.

Vaktinde kılınan her sabah namazı şeytanın Ordusuna karşı kazanılan büyük bir zaferdir.

Cami, kalabalığın ruhuna ‘kardeşlik aşısı’ üfler. Camide kalabalıklar ‘cemaat’, yığınlar ‘ümmet’ olur.

Müslüman İslam’ı hayata değil, hayatı İslam’a uydurur.

İslam,devletlerin büyük bütçeler ile yapamadığını bir ayetle yapar.Bir ayet milleti ayağa kaldırır, kardeş yapar, bir ümmeti teskîn eder.

Ha mealden hüküm çıkarıp ulema ile savaşmak, ha her beyaz önlük giyeni doktor zannedip reçete yazdırmak.Biri dini, diğeri sağlığı yok eder.

Arapçılık, Türkçülük yenildi. Kürtçülük de son anlarını yaşıyor. Türk’e, Arab’a, Kürd’e hayat verecek Bedir Ruhu ise dimdik ayakta.

‘Küfür yobazları ne der?’ diye söylemesi ya da yapması gerekenleri terkedenler, Allah Azze ve Cellenin rızasına göre bir hayat yaşayamazlar.

Eğer her sabah insanlar gibi, insanlık da uyansaydı ne Şam, ne Bağdat, ne de Türkmendağı böyle olmayacaktı.

Gerçek mü’minin yüreği yanar, gözünden yaş da gelir ama asla dilinden isyan sözcükleri dökülmez.

Kadın, erkek önünde engel değil, cennete gitme vasıtasıdır.

Hayat, vakti dolunca çıkarılan emanet bir elbise gibidir. Ne Mutlu! O elbiseyi iman ve şehadetle teslim edenlere.

Eğer gönülden HasbunAllah derseniz önünüzde hiç bir güç duramaz, hiç bir engel de kalmaz.

Eğer Hz. İbrahim gibi bir imanınız varsa küresel güçlere “Yuh olsun!” diyerek, yolunuza devam edebilirsiniz.

İblis, adamı değil, ilmi ya da imanı öldürür.Sonra da yaşayan ölülerle ‘uydurulmuş din’ diye diri olan İslam’a saldırır.

Şehvet bir adamın gözünü bürümüşse en çirkini en güzel görür.

Müslüman! Mezarda, dünya bankalarındaki paran değil, yetimlere yaptığın yardımlar vesilesiyle Ahiret hesabında biriken sevapların geçer.

Biz bu aleme film oynamaya değil, oynanan filmi bozmaya, yerine yeni bir dünya kurmaya geldik.

Bize, her sabah duanın başına şehadeti koyma iman ve iradesini veren Allah Azze ve Celle’ye secdeler olsun.

Eğer birisi hayvanlarda olduğu gibi insanlar için de şehvetin özgürlüğünü istiyorsa o maymunlaşmıştır.

Kadın tuzak değil Allah Teâlâ’nın kuludur. Fakat Erkek eğer gözlerine sahip çıkmazsa kadın onun için tuzak olur.

Müslüman, hadiseleri gazetecilerin nazarıyla değil Kur’an ve Sünnet zaviyesinden değerlendirir.

Bu ümmeti kurtarmak istiyorsak önce evimizi kurtaracağız. Göreceksiniz Allah (c.c) bütün manileri kaldıracak.

Secdeyle zalim bir sultanın önünde eğilmek arasında geceyle gündüz kadar fark var. Biri ubudiyeti, diğeri ise kula kulluğu ifade eder.

Ekranların ve Facebook’un makyajlı İslamcı kadınları bu Ümmet’in diriliş haberlerini değil, ancak iffetinin selâsını okuyabilir.

Parasına mahkum olan zengin de olsa fakir; hakim olan ise fakir de olsa zengindir.

İnsan haklarından bahseden Batı’nın çocuklar ölürken sessiz kalışı, hayvanı insan, insanı da hayvan görmesinden başka izah edilebilir mi?

Okullarda Allah Rasulü’nün(sav) programını uygular, Muhammedi ruhu verirsek yine Ebubekirler, Ömerler, Halidler yetişecektir.

Neden hala Ebu Cehil konuşuyor.Niçin Ebu Bekir’ler suskun! Çaresiz olduğunu söyleyenler, ‘Uyan! dünya İslam’la savaşıyor’ diyemez mi?

Dünya İslam’la, içerideki bir grup tarihsel diyerek Kur’an’la, uydudurulmuş diyerek Sünnet’le savaşıyor? Tarafsız olma, bertaraf olursun.

Amcası ya da dayısı diye Ebu Leheb’ten ayrılamayanlar, Hz. Muhammed’le(sav) birlikte olamazlar.

Çaldıran’da Rafizilerin belini kıran Yavuz’a, Bağdat, Tebriz ve Kafkaska’yı Safeviler’den temizleyen Sultan Süleyman’a selam olsun.

Bu asrın Firavunları daha tehlikeli. Onlar okullar açtılar. Kendi dillerini ve kültürlerini öğretip hakikate onlar üzerinden sövdüler.

Müslümanlar, ‘Yeryüzü kralların ya da Batılı haydutların değil, Allah’ın mülküdür’ diye haykırdığı gün karşılarında hangi sistem durabilir?!

Türkiye dışarıda, içeridekinden çok daha farklı görülüyor.Bizi ıslah et, Ümmetin görmek istediği gibi yap, umutları boşa çıkarma Ya Rabbi!

Sahabeyi görenler Müslüman oluyor, bizi görenler de olduğu yerde duruyorsa, ‘yeni İslam’a değil, ‘yeniden İslam’a muhtacız.

Bedenin yere çömelip, ruhun semaya yükseldiği yerdir, secde.

Müslümanları harekete geçirecek en önemli güç Allah rızasıdır.

Müslüman, tek bir vakit namaz kaçırmaz fakat tek vakit namazı kabul olduğuna dair de kendinde bir iddia gücü bulamaz.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-17-2018, 08:03   #3
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak incesöz.com

Nuri Pakdil Sözleri

”Kalem benim kal’em.”

”Acıyı güzele, kötüyü iyiye çevirmek lazım. Bunu ancak sanatla yapabiliriz. Ölümsüz olan, bir tek o çünkü.”

”Gerçek değil düzme bir dünyaydı, okuduğum bütün okullarda, önüme konulan. Hayal gücümü harekete geçirmesem yıkılmıştım.”

”Gerçek İman: Dönüştürücüdür: tüm yeryüzünü; Hakka doğru…”

”Çürüme başlamaya görsün insanda, akıp gidiyor hiçliğe.”

”Anlamak fiilinden meşaleler yapılmalı : Yeryüzünde birbirimizi görebilmek için.”

”Sözümüz eksik, hayatlarımız yarım,*kalbimiz sallanıyor içimizde*direnmeye hazır hayatlar ver bize Rabbim !”

”Biz, yitire yitire kazandık kendimizi.”

”İnsan, kendi sesini, daima başkalarından önce işitir.”

”Yasa batmış Kudüs bu! Elinizi uzatınız; zincirleri mi kıracaksınız? Yurtsuz kalan Filistinlilerin direniş ateşinin çığlıkıları göklere saçılır ve İstanbul gecelerinde toplarsınız bunları.”

”Boynumuz ağrıdı batıya bakmaktan.”

”Hüzün; hissedilmesi kolay olmayan, çok narin, ince bir sestir.”

”Ancak eylemin içinde kurulabilir düşünce birliği.”

”İnsanı kalbinden tutamadınız mı, görün; nasıl kayıp gidecek elinizden…”

”İnsanın damarlarında sağlam cümleler dolaşmalıdır.”

”Eğilip kalbimi dinlemek istiyorum ya, bazen, öylesine uzağındayım ki!”

”Ağlamak, anlamak anlamına geliyor benim için.”

”Pası silinir gözümüzün: upuzun bir fetihtir aslında hayat; kendi özümüzü daha bir kavradıkça.”

”Çocukluğum sınırsız bir ülkedir.”

”Bir cümleyi bıraktım; yetkinleşsin haberim olur.”

”Bazen başımı ayrı mı taşısam, diye düşündüğüm oluyor;çünkü, aşırı gürültüyle dolu içi.”

”Çağ ancak, bilinçle sorumluluk yüklenenlerin yüzüne güler.”

”Okumadığın gün, karanlıktasın ve bu karanlıkta hiçbir şey meşru değildir.”

”Bütün yalınlığıyla hayatı kucaklayabilmek,*tartıya vurabilmek akıp giden suları,*saat şöyle dursun, dakikaların değerini anlayabilmek,*ateşi avucumuzda tutabilmek açıkçası sükûnette mümkün.*Yeryüzünün en melodik dili, sükûnet.”

”Bize lazım olan soylu bir öfkedir.”

”Bildiğim her şeyden sorumlu olmazsam, nasıl hak edebilirim yaşamayı?”

”Hayat; hem yürünülen yoldur, hem taşınan dağ.”

”Yazı, daima bıçak sırtına yazılır; durursanız, bilirsiniz ki, bıçak etinize saplanacaktır.”

”İnsanın, içinden kurduğu cümlelerin ağırlığını omuzlarında hissettiği vakitleri iyi yaşaması gerekiyor. İçimiz: büyük şansımızdır çünkü.”

”Yazı: Doruk noktasına ulaşmış aşktır.”

”Kuşkusuz, en etkili ve evrensel silah, kelimedir. Okumadığın gün karanlıktasın.”

”Durmadan vurmalıyız vicdanımızın üzerindeki kayaya; mor puta. Özgürlüğümüzü ancak böyle varedeceğime inanıyorum.

özgürlüğü, kotarılmış ve bana sunulmuş bir yemek olarak bulmadım ki ben!”

”Hiç yazılmamış uzun bir destandır annelerin yüzleri.”

”Yalnızlıkta kendi cümlesi bile eşlik edebiliyor insana.”

”İzin verirseniz şuracıkta, kendi kendime düş görmek istiyorum.”

”İnsan yitire yitire kazanabilir kendi kendini.”

”İnsanın özü artık yok. Tüm çılgınlıklar bundan kaynaklanıyor olmalı. Çağın kanseri, bu ‘insan özü’nden yoksunluk.

”Çok vefalı bir dostun elini tutarcasına Sağ elimi sol elimin üstüne getirdim..”

”Kim bıraktı uçurumu bu kadar yanıma.?”

”Her şey olabilir: İnsan: Yitirmişse.”

”Pası silinir gözümüzün: upuzun bir fetihtir aslında hayat; kendi özümüzü daha bir kavradıkça.”

”Çoğu zaman, susmak, konuşmaktan daha kıymetlidir, hayırlıdır. Söz bitebilir, fakat sükût hiç bitmez. Çünkü o, dünyanın en uzun cümlesidir.”

”Sorumlusunuz, bütün yaptıklarınızdan, olanlardan ülkenizde ve ülkeniz olmayan yerlerde, ilginiz ve bilginiz oranında.”

”Yürüyecek miyim? Karar. Adımların tadını bir aldı mı, hiç bırakası gelmiyor insanın.”

”Kutsal inadı olanlar gerekli.*Bir kalbi daha olanlar gerekli.”

”Harikadır cümle ilk yazıldığında.*Koşmaya başlasın da o zaman gör sen.”

”Hayat : hem yürünülen yoldur, hem taşınan dağ.”

”Gül nevileri de dahil kirlenmeyen çiçek mi kaldı

”Sen hiç martı yüreğinin çarpıntısını duydun mu?*O, bir mücadeleci yüreği gibi, dik dik atar.. Kıyıya inince besmeleyi unutma.!”

”İnsan kendini de pusuda beklemeli.”

”Her cümlenin vebali ağırdır. Kapsama alanına tüm insanlık girmektedir.”

”Gerçek değil düzme bir dünyaydı, okuduğum bütün okullarda, önüme konulan. hayal gücümü harekete geçirmesem yıkılmıştım.”

”Süpürülmekten korktukları için her süpürgenin sapına yapışanları iyi ayırt etmeli.”

”Bildiğim her şeyden sorumlu olmazsam, nasıl hak ederim yaşamayı?”

”Susuzluktan çatlamış toprak nasılsa, İstanbul’un yüreği de öyle!”


”Kudüs’süz ve İstanbul’suz Aşk yoktur…”

”İçe bakış dehşetli hazinedir.”

”Öyle kötü biriyim ki seni sonsuza kadar yanımda tutarak hayatını benim yanımda cehenneme çevirmek istiyorum.

Seni defalarca kırmak, belki defalarca yaralamak. Sırf günün sonunda bana sığın diye elindeki her şeyi almak istiyorum.”

“Direnç gömleğimi giydim!” sözü “Sürekli okuyorum” anlamına geliyor.”

”Tartışma hiç kimseyle. Sadece düşün. Düşündür başkalarını.”

”İnsanın, içinden kurduğu cümlelerin ağırlığını,*omuzlarında hissettiği vakitleri iyi yaşaması gerekiyor..İçimiz: büyük şansımızdır çünkü…”

”Susmakta konuşmak kadar önemli oluyor bazen.”

”Kuşkusuz, en etkili ve evrensel silah, kelimedir.”

”Nergis sızısı bir yağmur idim ben*insan kalıbına döküldüm ..”

”Ben bir şeyi hiç mi hiç az sevemedim. Hele orta hiç sevemedim. Hep çok sevdim. Arkadaşlarımı da severim. Yeryüzüne biterim. Eve portakal aldığımda kasayla alırım. Dayanamayanlar çürür.”

”Daima bana inanmalısın.” diyor içim..”

“Öldünüz. Birbirinizi öldürüyorsunuz.. Öldürüldüler. Öldük. Gömülme törenlerimize hemen başlanabilir.”

”İnsan aşık olmadan kendini tanıyamaz.”

”Korku” derdi, ”bir arkadaş gibi yanında olmalı insanın” derdi, ”umutla dengelemek için: içimizi.”

”İnsanda adalet duygusunu oluşturan, bu duyguyu canlı tutan kaynak, insanın ruhsal derinliği, insanın manevi yönüdür. Bir toplulukta ruh unutulmuşsa, manevi istekler yoksa, o toplumda gerçek anlamıyla sağlıklı insanların bulunmadıklarını hemen anlarız.

”Gökyüzü, dörtbaşı bayındır bir ülkedir.”

”İnsan, seni savunuyorum sana karşı!”

”İnsanın en çok kalbi temiz olmalıdır. Ne emek, ne ekmek; Önce kalbimiz bozuluyor çünkü.”

”Yargılıyız acı çekmeye. Acının her şeye egemen olduğu bir çağda yaşıyoruz: en çok insan öldürülen bir çağ çünkü bu.

Türkiye’de her şeyin üstünü yoğun bir acı kaplamış: gülüşümüz bile acıdır bizim. Büyük bir ulusun son küçük parçasında bırakıldık. Hem toprak yitikliğinin, hem de ülkü yitikliğinin acılarından kaynaklanıyor bizim acımız.”

”Aslında konuştuğumuz filan yok, düpedüz açık açık, çığlık çığlığayız.”

”İnsan aşmak zorundadır kendi kendini: kendi kendini öldürmeye, bir çukura düşmeye karar verebilen insan, niçin, kendini aşmaya, doruklara çıkmaya karar veremesin?: i

nsan, manevi kaynaklardan uzaklaştıkça parça parça öldürmüş olur kendini: taksitli öz öldürüm bu.”


“Birbirimize tutundukça bıçakların ağzı kapanacak.”

”Yönelişlerin en ayrıcalıklısı, insanın kendi vicdanına doğru olandır.”

”İnsanın, kendi kendi olabileceği sessiz bir mekan, meğerse ne kadar önemliymiş!”


umut, konuştukça büyür, aşar sizi, kentinizi de, ülkenizi de aşar: yeryüzüne bir elektrik akımı gibi geçer umut.”


Avrupa’dan almak” hastalığına tutulalı beri, tarihimizi okumaz olduk. Kendi tarihine yabancı kuşaklar yetişti Türkiye’de. Geçmişle aramıza bir Avrupa setti inşa ettik. Ve hiç utanç da duymadık bu setti inşa ederken.”

”Hiç kimse kahır yaşamak için aşık olmaz: “Kahrın da hoş” diyebilmektir aşk.”

”Bağımsızlığa dışsal davranışlarla değil içsel bileşimlerle ulaşılabilinir kurtarmamız gereken ilk yurt içimiz iç dünyamız kimliğimiz.”

”Heykele saygı duyula duyula inanç yitebilir insanın içinde. Çünkü saygı taş kesilirse, insan kolaylıkla aşamaz önündeki engeli.”

”Benim siyasetim inancımdır, benim inancım siyasetimdir.”

”Ruhumuzun özünden yola çıkmalıyız.”

”Her ânı o ânda yaşamalıyız ki, seçimimizi sağlıklı yapabilelim: her ânında seçimle karşı karşıya insan.”

”Kuşkusuz bir ‘giz’dir içdünyası insanın: öyle olmasa, insan, şimdiye değin dayanabilir miydi ağırlığına yeryüzünün?”

”Daima, terazinin ibresi vicdandır. Artık, vicdan dışında hiçbir şey namusluluğu açıklayamaz.”


”Yabancılaşma uygarlığından kopan bir ulusun alınyazısıdır.”

”Mekke yönünde tek buğdayı sürükleyerek ilerleyen karıncayı hiç usumdan çıkarmayacağım, her zaman düşüneceğim. Çünkü, karınca, yolunda yanarken, eşsiz bir güzelliği de yazıyor: yeryüzündeki bütün dillerle.”

”Ölüm korkusunu, ancak ölüm ötesi hayata inanarak yenebiliriz.”

”Bir ülke, utanma duygusunu yitirmişlerle dolunca, sürgünler ülkesi olur. Utanma duygusunu yitiren, kendi kendisini yitirmiş bir sürgündür.”

”Batı üstüne, çok okuduk. uygarlığımızı bırakıp, nasıl olursa olsun, Batılılara benzemeye çalışıyoruz. Onların sözlerini tutmadan, onların kurumlarını almadan, onların yasalarını uygulamadan, sorunlarımızı çözemeyeceğimiz kanısına varmışız.

“Çok genişlemeli kalbimiz“Sevebilmek için”

”Bir ulus, kendi uygarlık değerlerinden kopuk bir düzeyde bulunuyorsa, o ulus için ne ekonomik, ne de siyasal bir bağımsızlık söz konusu olabilir.”

”Çileyi çeken yazıyı yazandır.*Bin çile de bin çeşit yazı demektir.”

”İnsan, vicdanıyla sürekli hesaplaşıyorsa, genç kalır, tığ gibi.”

”Hiç alışamadım gülmeye,*hüzün vicdanıma daha uygun.”

”Doğrudur aşınma acıdır. Aşınan ayak topa vuramaz. Aşınan beyin devrim yapamaz.Aşınan aşık şık bir görüntü vermez. Aşınan kumaştan güzel bir elbise dikilebilir mi?”

”Mezar taşı çok alçak gönüllü bir işarettir ölüye ve ölümün “aşılması gerekli bir köprü” olduğuna.”

”Ne söylüyorum ben? Eğriyse düzeltilmeli, kirliyse arındırılmalı, kanlıysa kazına kazına temiz yeri ortaya çıkarılmalı demiyor muyum?”
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-17-2018, 08:03   #4
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sözünengüzeli.com

Necip Fazıl Kısakürek Sözleri

Aşk… Her şeyin başı ve sonu aşk…

Çilesi çekilmeyen şeyin aşkı olmaz. Aşk olmayınca, çile olmaz. Çile olmayınca ibda ve cehd olmaz, şevk olmaz, hiçbir şey olmaz, olmaz.

Kalplerinizi değiştirin. Size hakikat gibi görünen şeylerin hemen değiştiğini görürsünüz.

Kalp değişir mi istenince? Dünyanın en sert ve en yumuşak madeni, kalp. Ateşini bulsun, hemen değişir.

Bazıları, “Ben Allah’ı severim, O’ndan korkmam!” der. Bilmez ki, korku, sevginin ta merkezine yerleştirilmiştir. Sevgi korkunçtur. Dağın tepesini seven, uçurumdan nasıl korkmaz?

Bir bekleyenin olmalı. Sen kendinden vazgeçsen de senden vazgeçmeyen…

Sen çok sev de bırakıp giden yar utansın.

Aşkın kanatlarını saymaya sayılar yetmez. O kanatlarla uçulmayacak, çıkılmayacak makam ve derece mi var?

Bir hoşça kala sığdırdı beni, yere göğe sığdıramadığım.

Üstad’a sorarlar, “Sevgi mi, nefret mi?” diye. “Nefret.” diye cevap verir. Ve ekler, “Çünkü onun sahtesi olmaz.”

Sevdiğini belli et. Gizlemek başkalarına fırsat vermektir.

Bir giden var, bir de beklenen.

İnsan sevme hissini israf etmemeli, kim ne kadar sevilmeye layıksa, onu o kadar sevmeli.

Yusuf, baştan aşağı iffet olduktan sonra; Züleyha, baştan aşağı afet olsa ne yazar?

Sokak lambası gibi olma ey yar! Kime yandığın belli olsun.

Yanında olduğum zaman değerimi bilmezsen; değerimi bildiğin gün, beni yanında bulamazsın.

Ateşin yakamayacağı tek şey, Aşk!

Zaten sensiz ve senden habersiz alınan nefes, varlığın değil, yokluğun soluğu.

Bin “günahın” olsa da bana, bir “gün âhım” yok sana…

Önüne gelenle değil, seninle ölüme gidenle beraber ol.

Konuşsam dilim yanar, sussam kalbim…

Sonunda, “Eyvah!” diyeceğin şeye, başında, “Eyvallah!” deme. Pişman ol, fakat pişman ölme!

Kızgınlık gürültülüdür, kırgınlık sessiz.

Güneş karşısında ancak kamer vücut bulabilir; başka bir güneş değil…

Çok sıkıldıysan hayattan, bir mezarlığa git. Ölüler iyi bilir; yaşamak güzeldir.

Hayatı müsvedde yaşamayın. Temize çekmeye vaktiniz olmayabilir.

İdrakin aczini idrakten büyük idrak yoktur.

Küçük parçalara hor bakmayın, onlar bütünden habercidir.

Basit kişiler hep ilgi görür. Kaliteli kişiler hep yalnızdır. Ucuz malın alıcısı çoktur.

İnsanları tanıdıkça, seveceksin yalnızlığı.

Aldığımız nefesi bile geri veriyorsak, hiçbir şey bizim değil.

Gökler dolusu sustum ve gök gürültüleriyle doldum.

Tereddüt edersen bacakların seni taşımaz. “Yürüyeceğim!” de. Bas ve yürü.

Siz hiçbir sarrafın bağırdığını duydunuz mu? Kıymetli*malı olanlar bağırmaz.

Aydınlık yolu herkes bulur, mesele karanlık yolda ışık aramak.

Zaten bütün dünya, başı dönen milyonlarla başı dönmeyen birkaç kişiden ibaret.

Ulvî mantık, mantıksızlığa benzer.

Baktığımız her ufkun öte yanına hasret bir ömür sürüyoruz, nereye varsak hicret…

İnsanı olgunlaştıran, yaşı değil, yaşadıklarıdır.

Herkesi bu hale birbiri getirdi. Herkes, herkesi affetsin.

Memleketler parasızlıktan değil, ahlaksızlıktan çökerler.

Edep, hududu muhafaza etmektir. En büyük edep, ilahi hududu muhafaza.

Ölmeyi bilmek lazım, yaşamaya hak kazanmak için.

Anlamak lazım değil, inanmak lazımdır.

Hayatımızın yarısını uyuyarak geçiriyoruz, diğer yarısını da uyutularak.

Bir sigara kâğıdı kadar yaşayamıyoruz. Kefenimizden evvel çürüyoruz.

Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım!

Kendinden kurtul ve ol! Olmak, işte bütün mesele…

Biz dünyada kimsenin bulamadığı huzuru arayacak değiliz. Kalkar, abdest alır, huzurda eğiliriz.

Dünya, Ahiretin tarlası…

Bilerek bilmeyerek Allah’a doğru yol almak vardır, varmak yoktur. Varabildiğimiz hiçbir şey, hiçbir ufuk Allah değildir. Allah, sonsuzluktur.

Filozofların bahsettiği değil, Peygamberlerin haberini getirdiği Allah!

Susmak, “Ya Sabır!” diyebilmektir. Öyle bir duadır ki, yürekte çınlar.

Gerçek hayat, burada olmayandır; var olup burada olmayan…

Allah, ıstırabını çektirmediği şeyin, nimetini vermez.

Ayağın taşa takıldığında, “Allah kahretsin!” bile deme, dua et ki; taşa takılan bir ayağın var.

Kurban olduğum Allah’a bile günde beş vakit ulaşabiliyorken, kendini ulaşılmaz sananlara selam olsun!

Allah’ın sevdiği cihad, zalim Emire söylenen Hakk kelimesi…

Bu kapıdan kol ve kanat kırılmadan geçilmez. Eşten, dosttan, sevgiliden ayrılmadan geçilmez.

Büyük cihat, milyonlarca insanın bir o kadar insanla kavgası değil; tek kişinin öz nefsiyle cengidir.

Tek dava O’nu bulmakta, bulduracak olanı bulmaktaydı.

Kâfire karşı dimdik, Allah’a karşı Vav gibi eğilirim!

İnsanlar ikiye ayrılır: vaktini beşe ayıranlar, vaktini boşa ayıranlar.

Sen oku, dedi; her şeyden evvel oku! Ama okumaya başlamadan evvel bil, ne okuyacağını bil!

Mekke, Kâbe’nin etrafında bir fanus… Kâbe, Mekke’nin içinde bir nur… Mekke bir şehir, Kâbe bir sır…

Allah düşmanı yola getirilmedikçe, Allah’a yol açılmaz.

Ne mutlu o kimseye ki, O’na iman eder; O da kendisine hidayet…

Allah’a malik olan neden mahrumdur? Allah’tan mahrum olan neye maliktir?

Allah, de ve sus! Başka hiçbir şey söylemeye değmez.

İslam’ın kılıcı bizzat merhamettir.

Sermayem tek kelime, ALLAH azze ve celle.

Yalnızca Allah’a inanın, gerisi inanılacak gibi değil.

Gerçek keramet, kerametin gizlenmesidir.

Zor, çok zor bir gün… Ama Allah, verdiği her zorluğu misillerce fazla kolaylıkla takip edecektir. Öyleyse kumbara gibi biriktiriyorum. Dayanmalıyım. Sarf edenler! İflas edeceksiniz! Biriktirenler! Kazanacaksınız!


Her şeyden evvel bize dua nasib et, bizi duadan kesme Allah’ım! Duadan ve gözyaşından…

Duayı kabul eden, dilekleri veren, vermeyi murad edince el açtıran, ancak sevdiği kuluna dua ettiren, sevmediklerinin elini ve dilini bağlayan ve kendisine yönelmekten alıkoyan Allah’ım! Bizi affet!

Ya Rakîb! Ey isimleri arasında beni en çarpan ad olarak “Rakîb” ismini gördüğüm Allah… Neyi karıştırsam, neyi eşelesem “Rakîb” ismin çıkıyor. Elimizi yakmaması için gaflet maşasıyla tuttuğumuz her şeyin üstünde ve altında sen,

her hasretin içinde ve dışında sen varsın! Bir ismin de “Karîb”… Yakın… Yakın olan Sensin! Her şey uzak,

Bir hadis var, ürpertir beni: “Hesaba çekilmeden, nefslerinizi hesaba çekiniz.”

Camiye dikey olarak gel! Yatay olarak zaten geleceksin.

Bazı insanlar alçak gönüllüdür, bazıları da alçak olmaya gönüllüdür.

Adam olmak; cinsiyet değil, şahsiyet meselesidir.

İki çeşit insan vardır: zaman geçtikçe hatalarıyla yüzleşen, zaman geçtikçe yüzsüzleşen.

Ben geçmişimi dürdüm, büktüm, çöpe attım. Çöpü karıştırmak köpeklerin işidir.

Armut deyip geçmeyin, onun ilk hecesi çoğu kişide yoktur.

Sakın ola köprüyü geçene kadar dahi olsa, ayıya dayı deme! Olur ya, tam yarı yolda köprü yıkılıverir… Öteki tarafa ayının yeğeni olarak gidersin.

Reis Bey, beni asacaksınız. Fakat ruhum sizi bu dünyada ve ötelerde adım adım takip edecek!

İnsan olmanın baş şartı hür olmak iken, eşek olmanın tek vasfı da hiçbir had tanımamak ve dilediği yerde işemek değil midir?


Cevabımın şiddetinden susuyorum!


Bazı kişiler vardır ki, onlara alçak bile diyemem. Çünkü alçaklık bir seviyedir, onlar bir çukurdur.

İnsanın kazandığı paradan değil, paranın kazandığı insandan kork!


Avrupalı kızağından Kaptanı Yahudi, çarkçısı mason, tayfası dönme, rotası dinsizlik, hürriyet gemisinden ne bekliyorsun?

Hayvandan insana dönen yoktur ama, insandan hayvana dönen çoktur!

Yola çıktıklarını, yolda bulduklarına değişirsen; hem yolunu kaybedersin, hem dostunu.

Kendini dünyalar değerli sananlara kısa bir not: Dünya beş para etmiyor.

Öyle insanlar vardır ki, lağıma düşseler, lağımı kirletirler.

Gözyaşı, suçun rengini soldurmaz.

Hava kirliliğinden değil, hayâ kirliliğinden nefes alamıyoruz.

Davası olmayan fikir işsizi, sadece dedikodu yapar.

İslamiyet, Avrupa’dan gelse Müslüman olacaksınız.

Güzele bakmak değil, güzel bakmak sevaptır.

Felaket bilinen şey, saadet zannedilen şeyden çok daha az yakıcıdır.

Üstad’a sormuşlar, “Kırılan kalp yine sever mi?” Üstad, “Evet.” demiş. Yine sormuşlar, “Üstadım, siz hiç kırılan bardaktan su içtiniz mi?” Üstad yine cevap vermiş, “Peki, sen bardak kırıldı diye su içmekten vazgeçtin mi?

İnsan ne aptaldır! Mucize içindeyken mucize bekler!

Tomurcuk derdinde olmayan ağaç, odundur.

Bizler açlıktan karnına taş bağlayan peygamberin, doymak bilmeyen ümmetiyiz.

Tövbe kapısı açık dediysek, yeni günahlara koşman mı gerek?

Elin oğlu okur atomu böler… Bizimkiler okur, milleti böler.

Kula kulluk etme! Unutma ki, sen de kulsun. Ve kimseye gerektiğinden fazla önem verme’ Yoksa unutulursun…

Ağaçtan düşen yaprak nasıl kurumaya mahkûmsa, gönülden düşen insan da unutulmaya mahkûmdur.

Evdeki hesabımız bile çarşıya uymuyorken, ahiret hesabımızın vay haline!

yaşamak dediğin nedir? Yaşamanın manasını mı soruyorsun? cevap vereyim: Her işte ölümü unutmak faaliyetinden başka bir şey değil.






Ölüme ilaç ölümdür.

Asırlardır zindandayız! Neyin, hangi halin zindanıdır hakikate ulaşamamanın,, aşkı kaybetmenin, hayallere kapılmanın, edeme erişememenin, muazzam zindanı…

Kafası, ruhu, bilgisi, ahlakı, disiplini, iradesi olmayan ordu, tepelemeye değil, tepelenmeye memurdur. Bu iş için bir avuç çöl faresi yeter.

Roman, icatçı bir hayat taklididir.

Mutlak istiklal, mutlak hakikat sahibinindir. İslam, ona teslim olup selameti bulmaktan ibarettir. Hürriyet ve istiklalin hakikati de bu hakikate teslimiyet ve esaret…

Kendini Allah’a esir ver ki, hürriyeti bulasın ve hayvan hürriyetinden kurtulasın.

Eller… insan ruhunun en zengin ifadesi eller… Okşayan, tırmalayan, yalvaran, yumruklayan, dilenen, sadaka veren, bıçağa ve duaya açılan eller…

Akıl, kendi kendisini patlatmaktan başka hangi güce sahiptir ki?

Bugün Pazar., dinlenme ve eğlenme günü… Pazar, kendine gelme günü… Dinlenmeye, eğlenmeye, kendine gelmeye imkân bulanlar için bugün o gün.

Bütün Uhud Dağı altına döndürülse de benim olsa, onun tek dinarını yanımda alıkoymak istemezdim. Yalnız borcumu ödemeye yetecek miktarını saklardım.

Akıldan büyük nimet, zekâdan ağır yük tanımıyorum.

Felsefe, çürük cevizlerle dolu bir denizde sağlam cevizi aramaktır.

Toprağa bağlan! Okuyup bilmekte şehirliyi aş, fakat şehirde gözün olmasın! Topraktan kitaba, kitaptan toprağa… Başka işe yer verme! Köylüye onun diliyle seslen, dünyayı onun kafasına göre anlat.

Batı adamı aya gitse, yıldızlara kement atsa, ona inanma! Onun marifetini öğren, ruhunu ondan koru!

Dava; bilen ve bilmeyen, anlayan ve anlamayan için tek: Hep solmayan renge, geçmeyen pörsümeyen yeniye, bölünmeyen bütüne ulaşmak.

Tanzimat’tan sonrasını şöyle gör: İstanbul’da donanma, düğün, dernek… Anadolu’da karanlık, cenaze, kıtlık… Sınırlarda ateş, kan, göç… Her bucakta kargaşalık, kopuş, baş kaldırış…
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-17-2018, 08:04   #5
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak sözlervereplikler.com

Nihat Hatipoğlu Sözleri

İslam’ın güzelliğine bak Hz. Musa’yı da Hz. İsa’yı da kabul ediyor. Hz. İsa’yı bütün yüreğiyle anlatan bir mümin olarak ben yahudi din adamlarından ve Papa’dan. Siz Müslümanlar nasıl Hz. İsa’ya iman ediyorsanız biz de Muhammed sav.in peygamber olduğunu kabul ediyoruz demesini beklerdim.

Günahınız ne kadar büyük olursa olsun,*unutmayın; Hiçbir günah Allah`ın merhametinden daha büyük değildir.

Özgecanın benzerlerine ve küçük çocuklara yönelik tecavüz ve cinayet suçlarına mutlaka idam cezasının verilmeli ilahi adalet, vicdan bunu gerekli kılıyor. Azgınlığın cezası vicdanları rahatlatmalı.

Gelecek İslam’ındır. Hiç şüphesiz gelecekte gündeme oturacak tek kişi*Hz. Muhammed (S.A.V.)*dir.

Allah var diyorsunuz, neden yok gibi yaşıyorsunuz

Duanın kabulü için aceleci olmayın. Önce eyleminizle Allaha yakınlaşın, sonra Dua edin

Hz. İsa içki tüketilmesini, çamların kırılmasın, insanların aldatılmasını istemezdi Noel baba bizim kültürümüzde yok; bizim kültürümüzde Nasreddin Hoca Karacaoğlan var.

Bizim noel babaya ihtiyacımız yok Gençlerimize, çocuklarımıza örnek göstereceğimiz yığınla kültürümüz var…Yılbaşı karşılayacaksanız Müslüman gibi karşılayın

Yılın başı onların bayramı kabul edildiğinden evi çam ağaçları ve süslerle süslememiz onların bayramına ortak olduğumuzu gösterir.Yılbaşına özel şeyler yapmak kutlama niyetinde olduğunuzun göstergesi olur.

Noel günü ve gecesinde, kâfirlerin paskalya ve yortularında, onlar gibi bayram yapan küfre girer.Hıristiyanların değil, Yahudilerin ve bâtıl dinlerin ibadetlerini yapmak, onlara benzemek olur. 21 Mart Nevruz Bayramını kutlamak da böyledir.

Noel ile ilgisi olmayan yılbaşında bir Müslümana tebrik kartı yazıp, yeni bir yılın insanlık için, Müslümanlar için hayırlı olmasını dilemek günah değildir. yeni yılın kutlu olsun demek günah olmaz.

Hıristiyanların bayramı Yılbaşı veya Noel kutlamaları caiz değildir.

Kurbana inanmamak başka, kurbanı vahşet gibi görmek başka. Birincisinde dini terkedersin, ikincisinde hem dini terkeder hem başkasını çiğnersin.

Ne adına olursa olsun Kobanide kadın ve çocuklara yönelik bir katliam ve sertliği şiddetle kınamalıyız. İmanımız mazlumdan yana olmayı emrediyor.

Rabb’imiz hidayete erdikten sonra kalplerimizi kaydırma.. Rabb’imiz biz bizi terk etsek de, sen bizi terk etme.. Rabb’imiz bize merhamet et..

İnsanların sırtından haksızca kazanç kul hakkıdır. Bir gram kamu malına ve kul hakkına el uzatan zalimdir. Devlet bu tür elleri kırmalıdır.

Maden işçilerine insanca şartlar sağlanmalı. İhmali olanlara acınmamalı. Ücretler yükselmeli. Şartlara uymayanın iş yerine devlet el koymalı.

Sebep ne olursa olsun bir*hocaefendi, bir şeyh veya alime çirkin sözle hitap etmenize rızamız yoktur. Edebimiz bunu gerektirir.

Bugün sabahtan beri küfür, iftira ve çirkin sözlerle saldıranları en büyük hakim olan Allaha havale ettim. Allah haksızı imanıyla imtihan etsin.

Ey yolcu, yoluna güller sermek isterdim, gülden çok dikenlerle uğraşmaktan gülün rengini unuttum sanma,sadece mevsim son bahar.

Hiç bir dini veya siyasi örgüt, adı ne olursa olsun islam adına konuşamaz, insan öldüremez. Hele çocuk ve kadınları. İslamafobinin sebebi biziz.

Düşmanın da olsa iyi olanı öveceksin
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-28-2018, 16:10   #6
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak pekgüzelsözler.com

Dostoyevski Sözleri

Eğer kirli bir ırmağı içine alıyorsan bozulmadan kalabilmen için deniz olmalısın.

Acıda hazların en tatlısı saklıdır.

Sevgi ile kin kalpte uzun süre barınamaz.

Zamana güven her şey unutulur.

Elindeki güç kadar oluyor insanın isyanı da!

İyi insan gülüşünü sevdiğiniz kişidir.

Şurası açıktır ki biz sevgiyi acıya bulayarak severiz.

Yitirilen şey geri gelmez. Ağızdan çıkan söz de

Çocuk dünyanın en büyük saadetidir.

Yanlış kişiden samimiyet beklediğin an kırılıyorsun.

Niyeti iyilik olan karşılaştığı kötülüğe takılıp kalmaz.

Ancak acı çekerek kendimizi bulabiliriz.

Her insan herkes karşısında her şeyden sorumludur.

Her şeyi anlıyorum ve bu beni öldürecek.

Bir insanın en iyi tarifi iki ayaklı ve nankör olmasıdır.

Aşk olduktan sonra saadetsiz yaşanabilir.

Bu dünyadaki en zor şey kendi kendine sadık kalmaktır.

Sevgi her zaman karşılık görür kin de öyle.

Hayatta hep mutlu olursam hayalini kuracak neyim kalır?

İnsanın aklı çoğaldıkça can sıkıntısı artar.

Her şey üstüne üstüne geliyorsa belki de sen ters gidiyorsundur.

Hayata yeniden başlasaydım saniyelerin nabzını tutardım.

Sadece hayat veren değil hayat verip hak eden baba adını taşıyabilir.

Birisini sevmek; onu Yaratıcı’nın kastettiği şekilde görmektir.

İnsanca davranabilmek çoğu zaman en etkili ilaçtan bile daha tesirlidir.

Bazı insanların düşmanlığı dostluklarından daha yararlı oluyor.

Hiçbir zaman doğru insan çıkmaz karşına. Ya zaman yanlıştır ya da insan.

İnsanın ruhunu yücelten acı ucuz bir mutluluktan daha değerlidir.

Bence gerçekten büyük insanlar dünyada büyük acılar çekmek zorundadır.

Başkaları için kendinizi unutun o zaman sizi de hatırlayacaklardır.

İnsanların birbirini tanıması için en iyi zaman ayrılmalarına en yakın zamandır.

Kolay bulunan bir sevgi mi yoksa insanı yücelten bir acı mı daha önemli?

Bir anlık mutluluklar değil mi yaşamı bunca güzel bunca yaşanılası kılan?

Üzülmek ve acı çekmek büyük bilinçler ve derin yürekler için her zaman zorunludur.

Acı ve üzüntü engin bir bilinç ve derin bir yürek için her zaman zorunludur.

Tok olan açın halinden anlamaz derler; ama bazen aç olan da açın halinden anlamıyor.

Yeni bir adım atma yeni bir kelime söyleme insanların en fazla korktuğudur.

Gülüş ruhun hiç şaşmayan aynasıdır. Yalnız çocuklar kusursuz bir gülüşle gülmesini bilirler.

Gerektiği zaman ağlamaktan çekinme. Çünkü gözyaşları söyleyemediklerini söylemek içindir.

Yaşamdan korkmayın çocuklar. İyi doğru bir şey yaptığınız zaman yaşam öyle güzel ki.

Hayatımızda en yüce en güçlü en faydalı dayanağımız ana baba evinden kalan hatıralarımızdır.

Bil ki mutlu son diye bir şey yoktur. Çünkü bir şeyde son varsa orada mutluluk yoktur!

Zerrece suçum olmadığı halde birtakım düşler kurarak kendi kendimi suçlu bulduğum olmuştur.

İnsanın yaptığı yanlışlardan en büyüğü başkaları karşısında gülünç olmaktan korkmasıdır.

Acı ve acı çekme büyük bir zekaya ve duyarlı bir yüreğe sahip kişiler için her zaman kaçınılmazdır.

Kalbi olup da aklı olmayan bir kadın aklı olup da kalbi olmayan bir kadın kadar mutsuzdur.

Gururlu bir insan ancak kendini bilen ve kendini büyük bir titizlikle sorgulayıp küçümseyen insandır.

Mutlu olmanın iki yolu var Ya isteklerinizi azaltacaksınız ya da imkânlarınızı zorlayacaksınız.

Bir insan umudunu yitirir ve amaçsız kalırsa sırf can sıkıntısı bile onu bir hayvana çevirebilir.

Rahatlıkla mutluluk olmaz. Mutluluk acıyla elde edilir. İnsanoğlu hayata mutlu olmak için gelmemiştir.

Yeryüzünde baş kaldıranları her zaman yenecek üç güç vardır bunlar mucize sır ve otoritedir.

Eğer karşındaki kişi kadınsa yapacağın hamleyi iki kere düşünmen gerekir. Çünkü o hep bir adım öndedir.

Bir insanın hayatının ikinci yarısı ilk yarıda kazanılan alışkanlıkların sürdürülmesinden ibarettir.

Bir ağacın önünden onu sevmeden onun var oluşundan mutluluk duymadan geçilebileceğini aklım almıyor.

İnsanın kendisinden yüz çevirmeye dünyada olup bitenleri görmemezlikten gelmeye hakkı yoktur.

Sevmek güzel birine aşık olmak değil o kişide bilmediğin bir zamanın beklenmedik bir anında kendini bulmaktır.

Kadın her ihtiyacını karşılayacak tek bir erkeği ister. Erkek ise tek ihtiyacını karşılayacak her kadını.

Aslında insanı en çok acıtan şey hayal kırıkları değil. Yaşanması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır.

İnsan gayeye ulaşmak için çalışmayı sever fakat ulaşmayı pek istemez; bu hal hiç şüphesiz çok gülünçtür.

Sizi kırdım ama biliyorum; eğer seviyorsanız kırgınlık uzun zaman kalmaz akılda ve siz beni seviyorsunuz.

Birini terk etmeye karar verdiğinde o kararın altında yatan gerçek; aslında senin çoktan terkedilmiş olduğundur.

Bir anne için evladının kapısında durup ondan sadaka ister gibi sevgi dilenmekten daha onur kırıcı bir şey olamaz.

Bil ki insanın değerini varlığı değil yokluğu gösterir. Unutma yokluğu bir şey değiştirmeyenin varlığı gereksizdir.

Herkesin yanlış yaptığı şeyi sen doğru yaparsan; Herkesin yaptığı doğru senin yaptığın yanlış olur. Herkesin yolu ayrı…

Ne garip değil mi? Sevdiğimiz insanın her yalanında bir doğru sevmediğimiz insanın her doğrusunda bir yalan ararız.

Hayat bir sınavdır ama diğer sınavlara pek de benzemez. Çünkü bazen yaptığın bir yanlış tüm doğrularını götürebilir.

Kimilerine derler ki: Bu sersem bundan adam olmaz. Bende diyorum ki: Ne yapsınlar peki yanlış hayat doğru yaşanmaz.

İnsan bir şeyi elde etmek için çabalar. Onu elde edince de bir kenara atar. Gerçek değerini ise onu kaybedince anlar.

Hiçbir şeye şaşmamak çok akıllı olmanın belirtisidir derler; bence aynı ölçüde ve aynı güçte ahmaklık belirtisidir

Kalp bir kez kırıldı mı hiç kimseye aldırmaz ve hiçbir şeyi umursamaz. Belki mutluluğun sonu ama huzurun başlangıcıdır

İnsan hayata iki anlam yükler biri ağlarken diğeri gülerken ve tek bir kere kıymet bilir o da elindekini kaybederken.

Düştüğünde yanında olan değil kalkman için el uzatan dosttur.

Unutma kötü günde katkısı olmayanın iyi günde hissesi yoktur.

Güzel bir kadın göze iyi bir kadın kalbe hoş görünür. Birincisi pırlanta gibi ama geçici ikincisi mutluluk kadar gerçekçidir.

Kim bilir insanların seni aşağılaması belki daha iyidir. Böylelikle hiç olmazsa kendilerini sevmek zahmetinden kurtarıyorlar.

Kadını kalkındıran onu uçurumun dibine kadar yuvarlanmaktan koruyarak hayata yeniden doğmasını sağlayan biricik kuvvet aşktır

Bazen susarsın. Yenilmiş eksik ve yaramaz sanırlar seni. Unutma susan bilir ki konuştuğu zaman çoğu kimse sözlerini kaldıramaz.

Herkes gerçekte olduğundan daha sertmiş gibi görünmeye çalışır sanki herkes açıkça dışa vurunca duygularıyla alay edileceğinden korkmaktadır.

İnsan daima başına gelen felaketleri sayar sevinçleri değil. Eğer saysaydı dünyanın kendisine yeterince mutluluk sunmuş olduğunu anlardı.

Bir kadın bakıyor pencereden mutsuz. Bir adam geçiyor karşı kaldırımdan umutsuz… Aşk tam ortada duruyor. Adam bakıyor. Kadın ağlıyor. Aşk geçip gidiyor.

Hayatta elinden gelen her şeyi yapmadan seçtiğin kadını sevmekten vazgeçip onu gerçek karakteriyle görmeye başlamadan önce evlenme

Her mutsuzluğun ötesinde yine yaşam bekler. Ama insana özgü bir yeteneksizliktir yaşayamamak. hangi balık boğmuş kendini hangi serçe atlamış damdan.

Bir gün sana dair yazacak yer olursa o yerde ilk karşılaşmamızı anlatırım; Bu bir şey ifade etmeyen boş bir hikâyedir. Ama ben ondan tam bir piramit yaptım.

halkını anlamayan onunla bağlarını koparan insan bunu yaptığında yurduna inancını yitirir ya dinsiz olur ya da duygusuz bir odun.

sen başkalarından kendine saygı beklersen bu onlar için büyük bir şeydir. Sadece kendine saygı duyabilirsen diğerleri de sana saygı duymaya mecbur kalır.

Amacına ulaşmak için hiçbir şeyi küçümseme tam ulaşamazsan bile dene; Belki başarırsın. Hepimizin güvenini bağladığımız gerçek azımsanmayacak bir umuttur.

Başarılı olmayı hedefleyen bir kimsenin başına gelecek zararları ve yıkımları da göze alması gerekir. Bu da sağlam bir kişiliğe sahip insanlarda bulunabilir

hasta bir adamım. Gösterişsiz içi hınçla dolu bir adamım karaciğerimden hastayım. Doğrusunu isterseniz ne hastalığımdan anladığım var ne de neremin ağrıdığını tam olarak biliyorum.

Üstün zekâlı insanlarda paradoksal düşünceler oluşur. Onlar yaşamları boyunca düşüncelerinden dolayı ıstırap çekerler. düşünceleriyle birlikte yaşamanın acı verici imkânsız olması için yüksek bir fiyat ödemişlerdir.

Bazı insanlar gülüşleriyle kendilerini büsbütün ele verirler siz de onun bütün iç yüzünü bir anda anlayıverirsiniz.

hiç şüphe yok ki zeki bir gülüş bazen iğrenç olur iyi görebilmek için her şeyden önce içten olmak gerekir.

İnsanlığa hizmet yolunda büyük işler başarmayı düşlüyorum insanların mutluluğu uğruna çarmıha gerilmeye bile giderim

İnsanlar aptal olmasalar bile nankördürler. eşi bulunmaz bir nankör. iki ayaklı nankör yaratık İnsanın en büyük kusuru erdemsizliğidir.


FUZULİ SÖZLERİ

Beni candan usandırdı cefadan yâr usanmaz mı? Felekler yandı ahımdan murâdım şemi yanmaz mı?

Deliye hazine değil virane gerektir.

Beklemek yaşamanın en acı veren en korkunç halidir.

Cana tamah etme can elbet geçicidir.

Selâm verdim; rüşvet deyüldür diye selâmım almadılar.

Topraktan olanı toprağa vermek gerek.

Varlık gam tuzağıdır hür olmak yokluktadır.

Aşksız güzellik bayağıdır; güzellikse aşk pazarında mezad.

Söylesem tesiri yok sussam gönül râzı değil.

Dünyada her ne var ise kaynağı aşktır

Dünyaya ümit tutmak olmaz asla ölümü unutmak olmaz.

Güzellik olmasa aşk ortaya çıkmaz aşk olmasa güzellik yüz göstermez.

Aşk kalpten dost sırttan vurur. Kalbin iyileşir ama sırtın hep kambur kalır.

Canını cananına vermektir kemali aşıkın. Vermeyen can itiraf etmek gerek noksanın.

Aşktır ki vesairedir. Kapına geldik aşkı öğret bize ve aşkını ver yüreklerimize.

bir gül için bin hare hizmetkâr olur.

Kimseye verme ağlayıp inlemeyi benden gayrı; kimse perişan olmasın

Dünyada her kim ki canını cananı için severse aslında yine cananını sevmiş olur.

Aşk ayıbı zamandır aşk canın belasıdır aşksız güzellik bayağıdır; güzellikse aşk pazarında mezad…

Güzelliğin vasıflarını söylemek için söz çoktur ama güzelliğin tatlılığına hiç söz yoktur.

Ayrılık günü yüzüme perde çek ey kanlı gözyaşı! Ki gözüm o ay yüzlüden başka bir şey görmesin.

Nefes hesabıyla sona erince ömür ya bir kurtuluş ve muştu ya bir başlangıç ve korkudur.
.
Mende Mecnun’dan füzun aşıklık istidadı var aşık-ı sadık menem Mecnun’un ancak adı var.

Hasretle baktıkça sana kanlı yaşlar dökülür gözlerimden. Kirpik oklarını gördükçe delinir bağrım ta derinden…

Aynı şekilde cananını yani sevgilisini kendi canı için seven kişi yine kendi varlığını sevmiş olur.

Göğsümü yar da gönlümün aşkla nasıl çırpındığını gör; pencere aç da her solukta havadan dalgalanan denize bak.

Başımın dönmesi misk kokulu kâküllerinden düşkünlüğüm ise dağınık saçlarını hatırlamaktan.

Ey gönlüm! Ver canını sevgilin bir süzgün bakışına bunun içindir çünkü seni bunca zaman canla başla beslediğim…

Allah’ım! aşk derdine tutsak etme hiç kimseyi ve ayrılık yarasıyla baş başa bırakma

Yanağını görünce dün senin ey sevgili fuzuli can verdi hemen canım var deyip dururdu meğer bir emanetçiymiş.

Mey biter saki kalır. Her renk solar haki kalır. İlim insanın cehlini alsa da hamurunda varsa eşeklik baki kalır.

Aşk derdinin yağmasından gönlümü ve canımı kurtarmaya çalışmam asla; amacım çapkın gözünün dikkatini çekebilmek içindir.

Senin ayrılığında hayatı sona erdirme özelliği gizlidir ayrılığın ölüm demektir. Senden ayrı düşüp de hala yaşayanlara hayranım.

Vuslat olunca ayrılıktan korkmak gerek. Vuslat! Ah! Ne efsunkâr bir kelime ne kutlu bir an! Zaman! Ah zaman! Hem dost hem düşman…

Cihanda eski usuldür fayda arayan zararı da istemiş olur sevgili isteyen eziyete hazırlanmalı; define arayan yılanı göze almalıdır.

Onsuzluk yurduna varayım diyorsan eğer varlığını yok eyle tıpkı dünya gibi! Her gün dünyayı süsleyen güneş misali çek eteğini gördüklerinden.

Gönül kuşum dağınık saçların arasında yuva kurdu ey sevgili! Artı nerde olursam olayım veya iki elim kanda da olsa gönlüm senin yanındadır.

Aşk derdiyle başım pek hoş benim ey tabip bırak bana ilaç vermeyi.* Bana derman vermeye ki senin dermanın beni helak edecek zehrin ta kendisidir.

Ey âşıklarını dert edinmeyen sevgili! Senin bu umursamaz tavrın halimi perişan eyledi. Bir gün olsun ne haldesin? Diye sormuyorsun ya asıl dert bu.

Varlık Allah’a aittir. Gerisi hep hayal ve düşten ibarettir.

Bugüne dek bildiğim bulduğum ve sahip olduğum her şey gerçekte o’ndan ibaret imiş. Zannım hakikate yönelince sevgim de aşk oluverdi.


EN GÜZEL SADİ ŞİRAZİ SÖZLERİ

Ey başkalarının acısıyla kaygılanmayan sana insan demek yakışık almaz.

Güzel bir kadın bir mücevher iyi bir kadın bir hazinedir.

Yarasanın gözü gündüz göremiyorsa güneşin ne günahı var bunda?

Padişahken zulmedersen padişahlıktan sonra dilenci olursun.

Söyle mürüvvetsiz eşek arısına bal vermez madem sokmasın bir de.

On derviş bir kilimde uyurken iki padişah bir dünyaya sığmaz.

Hastaya şeker vermek günah olur çünkü ona acı ilaç fayda verecektir.

İnsan dilini tutup konuşmadıkça ayıbı da hüneri de gizli kalır.

Çocuklarımızı kuzu gibi büyütmeyelim ki ileride koyun gibi güdülmesinler.

Kişi bu alçak dünyaya tenezzül etti mi bala kapılmış sineğe döner.

Girerse hasta öküzün biri otlağa bulaştırır hastalığı bütün köy öküzlerine.

Şarap sarhoşu gece yarısı sakinin sarhoşu ise mahşer sabahı uyanır.

Her ormanı boş sanma belki de kuytuluklarında bir kaplan uyuyordur.

Tahammül sana önce zehir gibi görünür. Fakat tabiatına kök salınca bal kesilir.

Kendi ahlakını düşmanından dinle; dostun gözünde her yaptığın iyidir.

Emrindekileri bağışlamasını bilmeyenler bir gün bu insanların affına muhtaç olurlar.

Kabirlerinde rahat yatıp uyuyanlar yeryüzünde halkı rahat tutanlardır.

Yağmurun temiz tabiatında yokken aykırılık bahçede lale biter kıraç toprakta diken.

Üç şey sürekli kalmaz; ticaretsiz mal tekrarsız bilgi cesaretsiz iktidar.

El alemi ayıplarıyla anan bir kimsenin senden de teşekkürle bahsedeceğini zannetme!

İnsan ya insan gibi akıllıca söylemeli yahut hayvanlar gibi susmalıdır!

İnsan ruhunu iki şey karartır: susulacak yerde konuşmak ve konuşulacak yerde susmak.

Meyvelerle yüklü dal başını yere kor. Meyvesiz ağaca kimse taş atmaz.

Ekmek yerine güneş olsa sofrasında güneş yüzü görmezdi kimse kıyamete dek cihanda.

Büyük kalarak yaşamanın şartı odur ki her küçüğün kim olduğunu bilesin.

Ne kadar okursan oku; bir bilgine yakışır şekilde davranmadığın sürece cahilsin demektir…

Gönlünün dertli olmasını istemezsen dertli gönülleri dertlerinden kurtar.

Soysuzlara karşı soysuzluk etmek mümkündür. Lâkin insan olanın elinden köpeklik gelmez…

Efendi davul sesi ile uyanıyor bekçinin gecesi nasıl geçti nereden bilecek.

Konuşmadan bir köşede oturan sağırlarla dilsizler dilini tutamayan kimseden daha üstündür.

Kalbi kırıkların hatırını sor onları sevindir. Bir gün senin de gönlün incinir.

Kesme nevanı; içine salsalar da keder. Kırılsa gönül medd ü cezr ile hepsi geçer hepsi geçer.

Kendisinden fazlasıyla iyilik gördüğün kimseye fenalık etmen insanlık değildir.

Gönlünün perişan olmasını istemiyorsan perişan olanları gönlünden çıkarma.

Eşeğini düşman vergisini de sultan alıp gittikten sonra o memleketin tacında tahtında ikbal kalır mı?

Olgun bir adamı dost edinmek isterseniz eleştirin; basit bir adamı dost edinmek isterseniz methedin.

Doğru söyleyip zincire vurulmak yalan söyleyerek zincirden kurtulmaktan iyidir.

İnsanlarla münasebetin ateşle münasebetin gibi olsun. Çok uzaklaşma donarsın; çok yaklaşma yanarsın!

İdrak kulağından gaflet pamuğunu çıkarmalısın ki ölülerin nasihatini duyabilesin.

İçin ağlasa da kim duyar seni? Kim anlar dışarıdan olup biteni?

Leyla’nın yüzünü görenler bilir: Mecnun’un kalbine batan dikeni!

Kurdun kafasını halkın koyunlarını paraladıktan sonra değil önce kesmek gerekir.

Düşman bir kusur bulunca büyüklerin kalplerini dağlar. Ateş ufacık şeyle de alevlenir. Fakat koca koca ağaçları tutuşturmak mümkündür…

İnsanın her nefeste iki defa şükretmesi lazım… Biri nefes aldığı için diğeri verdiği için. Çünkü verip almamak alıp vermemek var.

Asık suratlıdan bir şey isteme onun kötü huyundan elem duyarsın. Gönlünün gamını anlatacaksan bir kimseye anlat ki yüzünü görünce ferahlayasın.

Öğüdü tesir etmeyeceğini bildiğin bir kimseye verme ey şaşkın. Elinden dizgini kaçırmış olan zavallıya oğlum yavaş sür denmez…

Tek ırmak kenarından sıcak su iç de ekşi suratlının soğuk gül şerbetini içme.

Yüzü safra gibi karmakarışık olan bir adamın ekmeğini tatmak haramdır…

Eskiden dünyada görünüşte dağınık ama iç dünyaları derli toplu insanlar vardı. Oysa şimdikilerin dış görünüşleri derli toplu ama iç dünyaları dağınık.

Ey akıl sahibi! Gül dikenle beraber bulunur. Senin dikenle ne işin var gülü demet yap

Eğer tabiatında yalnız kusurları görmek varsa tavus kuşunda çirkin ayaktan başka bir şey göremezsin.

Sel heybetle aktığı için yukarıdan aşağı tepesi üstü düşer. Hâlbuki çiğ damlası küçük ve âcizdir; bu sebeple gökyüzü onu muhabbetle alır ayyuka çıkarır…

Ey insanoğlu! Adının unutulmamasını istersen çocuğuna ilim hüner marifet öğret ve onu akıllı fikirli yetiştir. Böyle yaparsan arkanda seni rahmetle anan bir kişi bırakmış olursun.

Salih adam dilenirse ancak kendi nefsinden dilenir ve ondan hırsı terk etmesini ister. her saat ver diyen nefis sahibini zillet içinde köy köy dolaştırır…

Hepimizin kendimize özgü kusurları vardır. Hepimiz aslında çatlak kovalarız.

Kusurlarınızdan korkmayın. sahiplenin. Kusurlarınızda gerçek gücünüzü bulduğunuzu bilirseniz siz de güzelliklere sebep olabilirsiniz.

Bir gece sevdiğim içeri girdi. Yerimden öyle bir fırlamışım ki elbisemin eteği mumu söndürdü.

Güzelliği ile karanlığı dağıtan sevgilim sordu ben gelince neden ışığı söndürdün? Dedim ki: güneş doğdu zannettim…

Ey fakir! Sen halk yolunda oyun çocuğu sayılırsın. Büyüklerin eteğini bırakma.

Mayası bozuk kişilerle düşüp kalkarsan izzet ve vakalarını kaybedersin.O halde büyüklerin eteğine yapış.

Yeni yürüyen çocuk duvara tutunarak yürür. Sen de yeni yürüyen çocuk gibi âlimlerin duvarına tutunarak yürü.


Neyzen Tevfik Sözleri

Hayat üç buçukla dört arasındadır ya üç buçuk atarsın ya da dört dörtlük yaşarsın.

Hayat çatlak bardaktaki suya benzer içsen de tükenir içmesen de bu yüzden hayattan tat almaya bak çünkü yaşasan da bitecek yaşamasan da.

Be soysuz! Namaza durduğun yönü bilirsin de kıble diye secde edip alnını koyduğun toprağı neden söylemezsin vatan diye?

Sevdanın oduna pek güvenilmez tutuşursan eğer kolay sönülmez. Bu yolun hükmüdür geri dönülmez canına kıymazsan seyahat etme.

Yamansın her zaman aldattın beni kâh düşürdün kahi kaldırdın felek! Mecnun’sun diyerek Leyla peşinden ıssız vadilere saldırdın felek!

Öleceğiz bir gün gömecekler. Bir kaç gün övecekler sonra kalan malını bölecekler hatta memnun kalmayıp üstüne birde sövecekler.

Dudağında yangın varmış dediler ta ezelden yayan koşarak geldim. Alev yanaklara sarmış dediler sevda seli oldum taşarak geldim.

Göründü memleketin iç yüzü çöktüyse temel. yüzümüz yok bakacak kabrine ecdadımızın. Tükürür zannederim çehremize vatanın tarihi.

Bir günahkâr insanım ben yok yüzüm Peygambere. İstemem bir türlü gitmek böyle huzur mahşere.

Devleti yolsuz görenler halt eder bir beldede kaldırım olmazsa kanun-ı hükûmet çiğnenir.


Alimlerin Sözleri

Bir bahçeye giremezsen durup seyran eyleme. Bir gönül yapamazsan yıkıp viran eyleme.*Yunus Emre

Dost payına göz dikme! Evliya Çelebi

Allah seni özgür yaratmışken başkasının kölesi olma. Hz. Ali

Zalimler için yaşasın cehennem! Bediüzzaman Said-i Nursi

Cevizi kırıp özüne inmeyen hepsini kabuk zanneder.*İmam Gazali

Haklı olduğun zaman kimseye boyun eğmeyeceksin. Hz. Ali

İsraf sefahatin sefahat sefaletin kapısıdır. Bediüzzaman Said-i Nursi

Derdi Allah olanın başka derdi olmaz Bediüzzaman Said-i Nursi

Susmak mana eksikliğinden değil belki mananın derinliğindendir. Mevlana

Kırk alimi bir delille yendim. Bir cahili kırk delille yenemedim. İmam Şafi

Cahillerle tartışmaya girmeyin zira ben onları hiç yenemedim. İmam-ı Gazali

Hiç ellerin taşı bana değmez ille dostun gülü yaralar beni. Pir Sultan Abdal

Cahil insan her sözünde kendini aklar. Alim insan her sözünde kendini yoklar.

Ne kadar güzel deme. Ne kadar güzel yaratılmış de. Bediüzzaman Said Nursi

Ey nefsim! Deme zaman değişmiş çünkü ölüm değişmiyor. Bediüzzaman Said Nursi

Sabır hastalıkta Eyüp hasrette Yakup zindanda Yusuf ateşte İbrahim olmaktır.

Zaman gösterdi ki cennet ucuz değil cehennem dahi lüzumsuz değil. Bediüzzaman Said-i Nursi


Şahsiyetini kazan faziletlerini kemale eriştir. Zira sen cisminle değil ruhunla insansın. İmam-ı Gazali

İlim ilim bilmektir İlim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsen Bu nice okumaktır? Yunus Emre

Bir bahçeye giremezsen durup seyran eyleme. Bir gönül yapamazsan yıkıp viran eyleme. Yunus Emre

Aşk tuhaf bir bakıştır ateşsiz bir yakıştır. Yaşamayan bilemez kalpten kalbe akıştır. Yunus Emre

Ölümden aşırı korkan birinin ya sığınacak bir Rabbi yoktur ya da bu dünyaya aşırı bağlılığı vardır. Yusuf

Eğer ilerde bir gün “keşke” demek istemiyorsan 3 şeyi doğru seç! Eşini işini arkadaşını. Yunus Emre

İki şeyi asla unutma: Allah’ı ve ölümü. İki şeyi de unut: Yaptığın iyiliği gördüğün kötülüğü. Lokman Hekim

Mezardakilerin pişman oldukları şeyler için dünyadakiler birbirini kırıp geçiriyorlar. İmam-ı Gazali

Ey gönül! Kaç Yusuf kaldı zindana talip nefsi için. Ve kaç Züleyha kaldı cehenneme razı Yusuf için? Mevlana

Ya Rabbena hayreyle Muhammed’e yar eyle kabrimizi nur eyle kabre vardığım gece. Yunus Emre

Yol odur ki doğru vara. Göz odur ki hakkı göre. Er odur ki alçakta dura. Yüceden bakan göz değil. Yunus Emre

Cennet cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri İsteyene ver sen onları bana seni gerek seni. Yunus Emre

Bedenine değil kendine değer ver ve gönlünü olgunlaştır! Çünkü kişi; bedeni kadar değil ruhu kadar insandır. İmam-ı Gazali

Kuyu dibinde kaldın diye kırılma belki oradan bile bir kapı açılır. Yusuf kuyudan sultan oldu unutma. Mevlana

Ey nefsim! Kalbim gibi ağla bağır ve de ki: Faniyim fani olanı istemem acizim aciz olanı istemem. Bediüzzaman Said Nursi

Kendin kadrin bilmeyen ne bilir dostun kıymetin. Merkebin boynuna cevahir takmanın faydası ne. Kul Nesimi

Benim gönlümün kırılmaz sabrı senin gönlünün yumuşamaz katılığı var. Şu halde sevgilim aşk yolunda ikimiz de sert taşız. İbn-i Sina

Ulaşamadığına tevekkül ulaştığına razı kaybettiğine sabır gösteren kişi takva ehlindendir. İmam-ı Gazali

Nursi Bediüzzaman’a talebesi sorar: “Üstadım her şeyi kaybettik ne yapacapız? Üstad cevap: “Çay koy keçeli yeniden başlıyoruz!

Aklı olan korkmak gerek Nefs elinden hırs elinden. Nefstir seni yolda koyan Yolda kalır nefse uyan. Yunus Emre

Acıya sabredip uğradığı felaketi gizlemesi ve kimseye şikayet etmemesi kişinin Allahü Teala’yı iyi tanımış olmasındandır. İmam-ı Gazali

Ümitvar olunuz; şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sadâ İslâmın sadâsı olacaktır. Bediüzzaman Said Nursi

Ey tabib! Aşk derdiyle başım hoş benim; yaramdan el çek sen.*Bana derman hazırlama ki senin merhemlerin benim ölümüm sayılır. Fuzuli

Dediler ki: Gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: Gönüle giren gözden ırak olsa ne olur. Mevlana

Bir eylemin ahlaklı olduğunu bilip de ona uygun davranmayan kişi o eylemin ahlaklı olduğunu bilmeden ahlaklı davranan kişiden daha üstündür. Farabi

Şeytanda insandaki özelliklerin birisi hariç hepsi vardır. Şeytanda eksik olan tek nimet aşk… Şeytanın insanı çekememesi aşksızlığındandır. Şems-i Tebrizi

Çiçeklerle hoş geçin dalı incitme gönül. Bir küçük meyve için dalı incitme gönül.

Başın olsada yüksek gözün enginde gerek. Kibirle yürüyerek; Yolu incitme gönül. Yunus Emre

bir insan hem çalışkan hem akıllı ise takdir et; çalışkan fakat akıllı değilse dikkat et; akıllı fakat tembel ise ikaz et; hem akılsız hem tembel ise terk et. Hacı Bektaş-i Veli

Allah’ı tanıyan ve itaat eden zindanda da olsa bahtiyardır. O’nu unutan sarayda da olsa zindandadır bedbahttır. Bediüzzaman Said Nursi

Sevdası büyük olanın imtihanı da büyük olur! Bediüzzaman Said Nursi


William Shakespeare Sözleri

Allah size bir yüz vermiş bir tane de siz eklemeyin.

İhanete uğramanın acısını yalnız hainler bilir.

Erkeklere sevgilerini sık söyleyen kadınlar en az seven kadınlardır.

Değerli adam için şeref hayattan çok daha ağır basar.

Kaçınılmaz felaketler karşısında sızlanmak gülmek kadar aptalcadır.

Yiğitlik intikam kazanmakta değil tahammül göstermektedir.

En zoru insanın kendi kendini teselli etmek zorunda kalmasıdır.

Korkaklar bin kez ölür daha ölmeden gözü pekler ise bir kez tadarlar ölümü.

Buz kadar lekesiz kar kadar temiz olsan bile iftiradan kurtulamazsın.

Yeni bir ateş söndürür başkasının yaktığını yeni bir acıyla hafifler eski bir ağrı.

Kendi başına iyi veya kötü bir şey yoktur bunu düşüncelerimiz yapar.

bilgi göklere uçabileceğimiz kanatlardır.

Öyle körkütük bir köledir ki sevda seni kötü göremez bin kötülük yapsan da.

Sözlerin uçuyor havaya ama düşüncen yerde. Öz olmayınca söz yükselmiyor göklere.

Değişiklikle karşılaşınca değişen aşk aşk değildir. Aşk gözle değil ruhla görülür.

Kimileri seviyorum der çünkü ezberlemiştir kimileri diyemez çünkü gerçekten sevmiştir.

Kadınlar güller gibidir bir defa açıldılar mı yaprakları hemen dökülmeye başlar.

Sen mi güzelsin yoksa beklemek mi? Şansın bile yok tabi ki beklemek. Ama yalnızca seni.

Göründükleri gibi olmalıdır insanlar. Eğer değillerse hiç görünmesinler daha iyi.

Benim sevgim böyledir. Varlığım senin hepten her suçu üstlenirim yeter ki haklı çık sen…

Bazıları büyük doğar bazıları büyüklüğü kazanır bazılarına da büyüklük yakıştırılır.

Vazgeçtim dünyamdan. Dünyamdan geçtim ama seni yalnız koymak var. O koyuyor adama.

Şeytan bir günah işleteceği zaman işe bu günahı kutsallık zırhına sarmakla başlar.

Sevgilim doğruyu söylediğine yemin ederse ona inanırım. Yalan söylediğini bildiğim halde.

İyimser yaranın üstünde artık kabuk kötümser ise kabuğun altında yine yara görür.

Peşine düşülen kadın bir melek görünür erkeğin gözüne elde edilmeye görsün şeytan kesilir.

Dilenciler ölürken kuyruklu yıldız görünmez büyüklerin ölümü tutuşturur gökleri bile.

Bir insana yaraşan her şeyi yapmayı göze alırım ama daha fazlasını göze almak insanlık değildir.

Ah! Bu kadar okudum bu kadar öykü ya da destan duydum aşkın yolu asla düz gitmiyor.

İyimser kişi yaranın üstünde kabuk görür kötümser kişi ise kabuğun altında yine yara görür.

Unut gitsin adımı arkamdan da ağlama gözyaşınla da eğlenir onu da alıp satar bu dünya.

Düşüncelerin neyse hayatın da odur. Hayatın gidişini değiştirmek istiyorsan düşüncelerini değiştir.

Şimdi acı gibi görünen tüm acılar o zaman seni kaybetmenin yanında çıkacak acı olmaktan.

Seveceksen ölçülü sev ki sevgin uzun sürsün

çok hızlı giden de çok yavaş giden gibi geç varır hedefe.

Şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz yarına kalacaksa bugün olmaz. Bütün mesele hazır olmakta.

Soyulduğu halde gülen adam hırsızdan bir şey çalmış demektir boş yere üzülen ise kendi kendini soyar.

Uzun ömürlü bir ilişkinin sırrı sadece aranan kişiyi bulmak değil aynı zamanda aranan kişi olmaktır.

Seni öyle seviyorum ki eğer o gün beni düşünmek seni üzecekse o tatlı düşüncende unutulup gideyim daha iyi.

İnsanların yaptıkları fenalıklar arkalarından yaşar

iyilikler çok zaman kemikleriyle beraber gömülür.

Kendimi her zaman mutlu hissederim. Neden biliyor musunuz? Çünkü kimseden bir şey ummam. Beklentiler daima yaralar.

Ne zaman sana açılacak olsam seni yalnız bulamıyorum. Şans bu ya seni yalnız bulduğumda kendimi bulamıyorum

Dünü ya da bugünü değil anı yaşamalısınız. Çünkü şimdi olacaksa bir şey yarına kalmaz. Yarına kalacaksa eğer bugün olmaz.

Madem hiçbir insan bırakıp gideceği şeyin gerçekten sahibi olmamış erken bırakmışsın ne çıkar ne olacaksa olsun.

Birçok defa elimizdeki nimetin kadrini bilmeyiz ama kaybedince sahip olduğumuz zaman takdir edemediğimiz değerini hemen anlarız.

Nasıl bir at üzerindeki zengin koşumların farkına varmazsa insan da içinde yaşadığı nimetlerin öyle farkına varmaz.

Bu ayrılmamız hem kalış hem gidiştir ikimiz için sen ne kadar kalsan da geliyorsun benimle ben ne kadar gitsem de kalıyorum seninle.

Erkekler mi daha akıllıdır kadınlar mı? Elbette ki kadınlar. Çünkü güzel diye hiçbir kadın askıntı olmaz bir erkeğe.

Kendini boşuna harcamış olur insan dilediğine ulaşıp da sevinç duymazsa.

Gözü dönmüş talihin sapanına oklarına için için kapanmak mı daha soylu yoksa bir dertler denizine karşı silaha sarılıp son vermek mi onlara?

Durma üz kendini üzebildiğin kadar hatalarını düzeltecekse.

Düşünme hiç şu anını düşüncesizlik garantiliyorsa yarını. Ve kork ölümden ölesiye korkun seni ölümsüzleştirecekse.

Dostum siz şemsiye yapın hep şemsiye yapın sadece şemsiye yapın. (Bir şemsiye tamircisi şiirlerini Shakespeare’e gönderdiğinde yazarın verdiği cevap.)

İyi veya kötü insan diye bir şey yoktur. İnsanlar iyi veya kötü olmayı düşünceleriyle belirlerler.
Neyi düşünüyorsak oyuzdur. Kişinin düşüncesi düşünün rengine boyanmıştır.

Eğer hayat terazimizin zevk kefesiyle denkleşecek akıl ve muhakeme kefesi olmasaydı kanımızdaki azgınlık tabiatımızdaki kötülük bize en olmayacak işler yaptırırdı.

Yaşam gezinen bir gölgeden ibaret zavallı bir komedyen saatini doldurur sahnede bir daha duyulmaz olur sesi bir ahmağın anlattığı masaldır avazı çıktığınca hiçbir anlamı olmayan.

İnsanlar kaybetmekten korktuğu için sevmekten korkuyor. Düşünmekten korkuyor Konuşmaktan korkuyor eleştirilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor gençliğini bilmediği için.

İnsanlar ölmekten korkuyor yaşamı bilmediği için.

Yağmuru sevdiğini söylüyorsun yağmur yağınca şemsiyeni açıyorsun güneşi sevdiğini söylüyorsun gölgeye kaçıyorsun rüzgârı sevdiğini söylüyorsun pencereni örtüyorsun. Ve korkuyorum çünkü beni de sevdiğini söylüyorsun.

Hayat kısadır. Öyleyse hayatınızı sevin. Mutlu olun ve gülümsemeye devam edin. Sadece yaşayın

konuşmadan önce dinleyin yazmadan önce düşünün harcamadan önce kazanın dua etmeden önce bağışlayın incitmeden önce hissedin

nefret etmeden önce sevin vazgeçmeden önce çabalayın ölmeden önce yaşayın. Hayat budur. Onu hissedin onu yaşayın ve ondan hoşnut olun.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-28-2018, 16:12   #7
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Pir Sultan Abdal Sözleri

Cehennem dediğin dal odun yoktur. Herkes ateşini kendi götürür.

Herkese gönlünce ver deli gönül.

Bozuk düzende sağlam çark olmaz.

Ardınca kuyular kazar. En iyi dostundan sakın sen seni.

Bir halden anlamaz cahile kul eyledi zaman bizi.

Eksikliğim çoktur ben de bilirim. Eksiklikle kabul eyle gel beni.

Hiç ellerin taşı bana değmez. İlle dostun gülü yaralar beni.

Alem çiçek olsa, arı ben olsam dost dilinden tatlı bal bulamadım.

Benden selam olsun ev külfetine çıkıp ele karşı ağlamasınlar.

Bir kişi Hakk’ın emrinde olmasa selamın almam.

Derdim çoktur hangisine yanayım yürekte yareler türlü türlüdür.

Şu yalan dünyanın sonu hiç imiş. Akşam gelip konan sabah göç imiş.

Bin kez kırdılar dallarımızı bin kez budadırlar. Yine çiçekteyiz işte yine meyvedeyiz.

Dostum beni ısmarlamış, gel diye gideceğim ama yol bozuk, bozuk.

Kara toprak gibi sakin ol otur Hak’tan ne gelirse kabul et getir bahar aylarının yemişin bitir.

Karga konsa gülistana gülün kadrini ne bilir kendi kadrini bilmeyen elin kadrini ne bilir.

Gel ahımı alma güzel bir ah yerde kalmaz imiş gaziler fani dünyada Pir ağlatan gülmez imiş.

Gönüldür cennet yapısı nur ile aydın kapısı kıldan incedir köprüsü geçebilirsen beri gel.

Hak bizi yoktan var etti şükür yoktan vara geldim yedi kat arşa asılı kandildeki nura geldim.

Demiri demir ile dövdüler. Biri sıcak biri soğuktu. İnsanı insanla kırdılar. Biri aç biri toktu.

Oku asılanın yayı yasılır gaziler kılıcı Arş’a asılır

İman eder, amel etmez Hakk’ın buyruğuna gitmez yaş yere yatmaz hiç böyle bir şeytan var mı?

Aşk harmanında savruldum Hem elendim hem yuğruldum kazana girdim kavruldum meydana yenmeğe geldim.

Gelir senin ile güler de oynar ardınca önünce ayıbın söyler bir vakit gelince önüne çıkar en iyi dostundan sakın sen seni.

Gönül havalanıp gökte gezerken bana zulüm kanlı zalimden oldu kişinin çektiği dili belası her ne oldu ise dilimden oldu.

Ne kadar bilsen de bilene danış Danışan dağları aşar mı aşar Danışmadan yola gitse bir kişi Yorulup yollardan şaşar mı şaşar.

Kaba rüzgar gibi boşa dolaşma çalıya çırpıya değip ileşme toz toz olup topraklara karışma harman yeli gibi es deli gönül.

Gel ey zahit bizim ile çekişme Hakk’ın yarattığı kul bana n’eyler kendi kalbin arıt, bize ilişme bendeki küfr sendek’imana neyler?

Pir Sultan Abdal’ım dağlar aşalım aşalım da dost iline düşelim çok nimetin yedim helalaşalım geçti dost kervanı eyleme beni.

Benden selam söylen sofu canlara vücudun şehrini yuyanlar gelsin yedi kat göklerin yedi kat yerin kudret binasını kuranlar gelsin.

Pir Sultan Abdal’ım böyle söyledi indi aşkın deryasını boyladı bunu işlemeyen kula söyledi en iyi dostundan sakın sen seni.

Gelir senden önce yükseğe çıkar gözlerinden kanlı yaşını döker ayağın kayınca urganın çeker en iyi dostundan sakın sen seni.

Pir Sultan Abdal’ım, bu sözüm haktır gaziler sözümün hatası yoktur aşıkın maşuktan dönmesi çoktur Pirin eşiğine düş deli gönül.

Bir su bir gölde çok durursa kokar azar azar çağla ak deli gönül bulanık akma ki içmezler seni çeşmenin gözünden çık deli gönül.

Ben de şu dünyaya geldim geleli kalsın benim davam divana kalsın yaradan Allah’tır benim vekilim kalsın benim davam divana kalsın.


Ateş gibi birden parlayıp yanma yanıp yanıp çevre yanın yandırma kah karanlık kah aydınlık görünme meydanda mum gibi yan deli gönül.

Ben dervişim dersin dava kılarsın Hakk’ı zikretmeye dilin var mıdır kendini gör, elde sen ne ararsın hâlâ hâl etmeğe hâlin var mıdır?

Dertli olmayanlar derde yanar mı sadık derviş ikrârından döner mi dertsiz bülbül gül dalına konar mı ben bülbülüm dersin, gülün var mıdır?


EN GÜZEL PLATON SÖZLERİ

Bilirken susmak bilmezken söylemek kadar kötüdür.

Sorgulanmayan bir hayat yaşanmaya değmez.

Boş bir kafa şeytanın çalışma odasıdır.

Edebini kaybeden kimse kötülükten zevk alır.

İnsanın kendini fethetmesi zaferlerin en büyüğüdür.

Bilginin elde edilmesi bizi iyiye ulaştıracaktır.

Kendini yönetirsen dünyayı yönetecek gücü bulabilirsin.

Dost hem iyi görünen hem de iyi olan insandır.

İnsana aklı kazandıracak olan şey yalnız ve yalnız edeptir.

Kabilecilik ailecilik kanunsuzdur fayda sağlamaz.

Nefsin hastalığı kendisinde ilahi siyaset adabının bulunmamasıdır.

Cesaret tehlike karşısında akıl ve zekânın kullanılmasıdır.

Şehir halkı ne kadar iyi olursa idarecileri de o kadar çok ilahi vasıfta olur.

Kötülüklerin ilki ve en büyüğü haksızlıkların cezasız kalmasıdır.

İşlerin doğru düzgün yürümesi için şehrin halkına edepli bir başkan lazımdır.

Terbiyenin gâyesi insanlarda bulunan kabiliyetleri geliştirmektir.

Kanun sahibinin en önemli vazifesi gayret gösterip edebi gerçekleştirmek ve yerleştirmektir.

Gerçekten de bize verilmiş olan yüce unsur olan akıl kötüyü istemez ve mutlak iyidir.

Bir hüküm bütün insanların aynı şekilde sarılması gereken şey değildir. Mesela ihtiyarın raksı gibi.

Kendini idare etmesini bilmeyenler kendi yurttaşlarını yönetmek iddiasında bulunamazlar.

İktidar iktidara düşkün olmayan ve iktidardan gelecek yararlara ihtiyacı bulunmayanlara verilmelidir.

Devlet işleri devlet içinde idare edenlerle idare edilenlerin yönetime katılmasıyla gerçekleşir.

Hak ve doğrulukla galip olan şahıs faziletli şahıs hak ve doğrulukla galip olan şehir de faziletli şehirdir.

Kötülüğün yolu yakındır kolay ulaşılır ona. İyiliğin önüne ise alın teri ve vicdanı koyulmuştur

Beden terbiyesi ruhu eğitmek içindir. Bedenlerin doğrulup düzelmesi ruhun doğrulup düzelmesini sağlar.

Devlet işleri içten gelen bir sevgi edep ve kâmil akıl ile yürütülmezse onun sonu çöküş ve yok oluştur.

Karanlıktan korkan bir çocuğu kolaylıkla affedebiliriz.

Hayattaki gerçek trajedi yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır.

İdareciler edepli olmadıkları zaman hem kendiişleri hem de idareleri altında bulunanların işleri bozulur.

Bir takım insanlar felsefeyi gereksiz görüyorlar. Fakat felsefe İslam dinini ve düşünce dünyasını derinden etkilemiştir.


Sevginizi belli edin dertlerinizi samimi olduklarınızla paylaşın ulu orta yerlerde değil.

Gönül bağları kurun ki mutlu olmanız kuvvetlensin.

Bilge insanlar konuşurlar çünkü söyleyecek bir şeyleri vardır. Aptal insanlar konuşurlar çünkü bir şey söylemek zorundadırlar.

Adet ve kanunlar iyilik ile kabul edilmelidir. İyilik ve fayda bundadır. Baskı ve kölelik yolu ile kabul ettirilmesi ile doğacak zarar sayılamaz.

Her şey de iyi kötü olabilir. Musikide iyi olan karakteri sağlamlaştıran insanı cömertliğe ve cesarete iyi ve faydalı ahlaka sevk eden musiki iyidir.

Zor duruma düşecek olsanız dahi dürüstlükten hakikatten ve doğrudan vazgeçmeyin.


İnsanoğlu bilgeliği sevenler siyasi gücü ellerine alana kadar veya siyasi gücü ellerinde tutanlar bilgeliği sevene kadar problemlerin bittiğini görmeyecek.

Güzel adetler kullanıldığı ölçüde pekişir sağlamlaşır. ihmal edilirse silinip gider. Gençler ve çocuklar bilemez. onlara kabul ettirilip yaptırılır.

kolunuz kangren oldu ise kolunuzun kesilmesi kötü bir şey değildir. kol kesilmediği takdirde hastalık vücuda yayılır ve ölüme neden olur yani daha büyük bir kötülüğe.

insanlar her şeye çabuk inanıp güvenirler ve güvenip inandıkları şeylerden çabucak vazgeçebilirler.

insanlar bazı şeylere belli bir sürede inanıp güvenirler ve bu onların hayatı olur.

insan inanmasa da dürüst bir mizacı varsa böyle kişiler kötülükten nefret eder yanlışlıklara karşı nefretleri onları yanlıştan uzaklaştırır haksızlıktan kaçınırlar ve namuslu yaşarlar.

Oğullarımı cezalandırmanızı istiyorum servetini veya herhangi bir şeyi erdemden çok önemserlerse hiçbir şey değilken bir şeymiş gibi davranırlarsa

hayatta göreceğiniz iş ne olursa olsun erdem olmayınca elde edeceğiniz her şeyin yapacağınız her işin sonunda utanç ve kötülük vardır.

Edep devlet başkanlarına yerleşince iyilikler çoğalır ve beğenilir. halk inanır ve iyilikde birleşir. İşte istikamet budur.

Franz Kafka Sözleri

Beyinlerimiz savaşsın isterdim ama görüyorum ki siz silahsızsınız bayım.

Bir kafes kuş aramaya çıkmış.

Sen ödevsin. Ama görünürde öğrenci yok.

Kendimden başka hiçbir eksiğim yok.

bütün dumanların altında ateş vardır.

Bir kitap içimizdeki donmuş denize inen balta gibi olmalı.

Sonsuzluk olsam bile kendimin içinde çok darım.

Ölümün olduğu dünyada hiçbir şey ciddi değildir a

En kötüsü sahip olmadığın şeylere ait olmandır.

Aylar sonra ilk defa gözlerim bir işe yarayacak seni görerek.

Umut olmasına var sınırsız denecek kadar umut var ama bizim için değil.

Olabildiğince yalnız kalmalıyım. Başardığım ne varsa ancak yalnızlığımın karşılığıdır.

Kötüye bir kere kapılarını açmaya gör kendisine inanılmasını beklemez artık.

Eğer bir hedefiniz varsa ama ona ulaşma yolunu göremiyorsanız o yolun adı tereddüt tür.

Kendini insanlığa bakarak sına. Şüphe edeni şüpheye inananı inanca götürür bu.

Sonbaharda bir yol gibi temiz pak süpürüyorsun sonra yol bir kez daha kurumuş yapraklarla örtülüyor.

Bir noktadan sonra vazgeçmek olanaksızdır. Erişilmesi gereken nokta da orasıdır.

İstasyonda bana bakan yüzünü düşündüm unutamayacağım bir doğa olayıydı bu…

Bastığın yerin iki ayağının kapladığından daha büyük olamayacağını anlamak ne büyük bir mutluluktur.

Kapımın eşiğinden atılan mektuplarının üzerinden atlıyorum her gün. Açmıyorum okumuyorum. Daha fazla özleyeyim diye.

Her şey bir aldatmacadır en az yanılmaya bakmak normal ölçüler içinde kalmak en aşırının peşinden gitmek.

Kıyamet Günü’nü aslında bir tür sıkıyönetim mahkemesidir.

Bu gece sana mutlu uykular dilerken her şeyimi sana veriyorum bir solukta. Benim mutluluğum sende erimektedir.

Eğer okuduğumuz bir kitap bizi kafamıza vurulan bir darbe gibi sarsmıyorsa niye okumaya zahmet edelim ki?

İyiler uygun adım yürür. İyilerin varlığından habersiz olan başkaları onların çevresinde dans eder zamanın oyununu oynarlar.

Sonsuzluk yolunda nasıl böylesine kolayca ilerleyebildiğine hayret eden birisi vardı gerçekte hızla bayır aşağı yuvarlanıyordu.

Kendini sonsuz küçültmek ya da sonsuz küçük olmak. Birincisi mükemmellik yani eylemsizliktir ikincisi başlangıç yani eylemdir.

Kimi zaman şuna inanıyorum birlikte yaşayamayacağız boyun eğip rahatça uzanıvereceğiz yan yana ölmek için. Ama ne olacaksa senin yanında olacak.

Yorgunum hiçbir şey bilmiyorum tek istediğim yüzümü kucağına koymak başımın üzerinde dolaşan elini hissetmek ve sonsuza dek öyle kalmak.

Bir topluluğu kontrol etmek bireyi kontrol etmekten kolaydır. Bir topluluğun ortak bamacı vardır. Bireyin amacı ise her zaman için şaibelidir.

Doğru yol gergin bir ip boyunca gider yükseğe değil de hemen yerin üzerine gerilmiştir bu ip. Üzerinde yürünmek değil de insani çelmelemek içindir sanki.

Bir elmanın birbirinden farklı görünüşleri olabilir masanın üstündeki elmayı görebilmek için boynunu uzatan çocuğun görüşü ve elmayı alıp yanındaki arkadaşına rahatça veren evin efendisinin görüşü.

Dalgaların bir su damlasını kaldırıp kıyıya atması denizdeki ezeli dalgalanma olayını asla engellemez denizdeki dalgalanma kıyıya atılan damlaya borçludur varlığını.

Nedense artık hiçbir şey yazamıyorum yalnızca dünyanın ortasında bizi yalnızca bizi ilgilendiren konular hariç.

Önümde dursan ve bana baksan içimdeki acılar hakkında ne bilebilirsin ki ben seninkiler hakkında ne bilebilirim ki?

ayaklarına kapanıp ağlasam ve anlatsam sana cehennemin sıcak ve korkunç olduğunu anlatsalar bilecek misin

biz insanlar birbirimizin karşısında o kadar saygılı o kadar düşünceli o kadar sevgiyle durmamız gerek.

İnsanın belli başlı iki günahı vardır öbürleri bunlardan çıkar sabırsızlık ve tembellik. Sabırsız oldukları için Cennet’ten kovuldular tembelliklerinden geri dönemiyorlar.

Odandan çıkman gerekmez masanda oturmaya devam et ve dinle. Dinleme bile sadece bekle. Bekleme bile gerçekten sakin ve yalnız ol. Dünya özgürce sunacaktır kendini sana.


Aşık Veysel Şatıroğlu Sözleri

Güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa.

Cahil insan gül ise de koklama.

Şu geniş Dünya’ya sığmayan gönül bir odaya kapandı kaldı.

Dünyaya gelmemde maksat ne idi Bir sadık dost.

Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım.

Anlatamam derdimi dertsiz insana Dert çekmeyen dert kıymetin bilemez.

Ben bir insanoğlu sen bir dut dalı. Ben babamı sen ustanı unutma.

Sen bilmezssin. O bilmez. Hiç kimse bilmez bilemez. Hatta Ben bile. Bir tek paşa gönlüm bilir.

Seversin alırsın karın olur. Seversin alamazsın karasevdalın olur.

Benim sana verebileceğim çok bir şey yok aslında.*Çay var içersen ben var seversen yol var gidersen.

Veysel gönülden ayrılmaz. Kahi bilir kahi bilmez.

Yalan dünya yarsız olmaz. İster saçı sırma gönül.

Bu alemi gören sensin. Yok gözünde perde senin.

Haksıza yol veren sensin. Yok mu suçun burada senin…

Sensin derdine düştüğüm. Hayal oldu konuştuğum.

Her gün yediğim içtiğim. İçerimde ağu benim.

Ne var ise sende bende Aynı varlık her bedende

Yarın mezara girende Sen toksun da ben açmıyım.

Çalıştım kadehim dolduramadım. Kimseye halimi bildiremedim. Gönlümün arzusunu aldıramadım. Dileğim hekime deyvermediler.

Bu dünyanın meyvesini. Yesem amma yesem Arasam bulsam hasını. Yesem amma yesem

Aldanma cahilin kuru lafına kültürsüz insanın kulu yalandır. Hükmetse dünyanın her tarafına arzusu hedefi yolu yalandır.

Gam leskesi saf saf oldu. Hep sözlerim boş laf oldu. Senin yolunda mahv oldu. Gençliğimin çağı benim.

Seyrettim âlemi dünya dar dedim. Ay dünya arası sanki bir adım. Denizi karayı ölçtüm aradım. Adalar içinde var belli değil.

Avrupa Asya ayrı bir kıta. Bir yıllık yol idi deveye ata. Uçaklar sığdırdı beş on saata. Daha neler çıkar dur belli değil.

Sevgisi içimde yaşayıp duran.*Nazlı güzellerin şirin İstanbul. Hayali kafamda hükümdar süren. Görmez gözlerime görün İstanbul.

Karadeniz gibi kükrer coşarsa. Dalgası gelince yaman aşıklar. Hırs gelip de ayranlığı şişerse. Kaybeder irade dümen aşıklar.

İtimat edersen benim sözüme gel birlik kavline girelim kardaş birlik çok tatlıdır benzer üzüme içip şerbetini duralım kardaş.

Bir güzelin mecnunuyum ezelden. Yandım ateşine can u gönülden. Görmesem günlerim uzar yıl gibi.

Dert ile mihnete dalmayan aşık. Ne yemiş ne doymuş eli bulaşık. Kınama Veysel’i fikri dolaşık. Ayrılmış yârinden yar diyarından.

Çırpınıp içinde döndüğüm deniz. Dalgalanır coşar rüzgârından. Mevce gelir coşar inleyen aşkım. Ah çektikçe kaynar gelir derinden.

Ben giderim sazım sen kal dünyada. Gizli sırlarımı aşikâr etme. Lal olsun dillerin söyleme ya da. Garip bülbül gibi ah u zar etme.

Gönüle delidir demiştik baştan. Üşenmez borandan ıslanmaz yaştan. Boğulmaz denizden yenmez ateşten. Ateşi kor közü kendinden olur.

Dünya geniş idi şimdi daraldı. Çıkıp gideceğin yer belli değil. Yetmiş altı yıldır alır satarım. Bakmadım deftere kar belli değil.

Herkim olursa bu sırra mazhar. Dünyaya bırakır ölmez bir eser. Gün gelir Veysel’i bağrına basar. Benim sadık yârim kara topraktır.

Mecnun gibi dolanıyorum çöllerde. Hayal beni yeldiriyor yel gibi. Ah çeker ağlarım gurbet ellerde. Durmaz akar gözüm yaşı sel gibi.

Deli gönül değme çaydan bulanmaz. Coşarsa dalgası kendinden olur. Derdsiz aşık diyar diyar dolanmaz. Gezdirir kavgası kendinden olur.

İyi demez kötü demez metheder. Bakarsın ki bir tel kırmış çat eder. Sorsan baksan aşka binmiş at eder. Yorulup yollarda kalan aşıklar.

Beni hor görme kardeşim. Sen altındın ben tunç muyum? Aynı vardan var olmuşuz. Sen gümüşsün ben saç mıyım?

Ne var ise sende bende. Aynı varlık her bedende. Yarın mezara girende sen toksun da ben aç mıyım?

Gönül sana nasihatim. Çağrılmazsan varma gönül. Seni sevmezse bir güzel. Bağlanıp da durma gönül.

Yorulursun gitme yaya. Hükmedersin güne aya Aşk denilen bir deryaya Çıkamazsın girme gönül.

Aşkın beni elden ele gezdirdi. Çok dolandım bulamadım eşini. Beni candan usandırdı bezdirdi. Tuzlu imiş yiyemedim aşını.

Benim ile gezdin beni arattın. Beraber oturup beraber yattın. Türlü türlü güllerinden koklattın.

Ala gözlü benli dilber. Bir gün gelsen bize doğru. Seni sevdim can u dilden. Çekme kendini naza doğru.

Ne pervam var ne de perdem. Sanma beni hali bir dem. Söyler seni teller her dem. Kulak versen saza doğru.

Bir yar için diyar diyar dolandım. Yoruldum da Çamlıbel’e yaslandım. lrmak oldum çalkalandım bulandım. Duruldum da Çamlıbel’e yaslandım.

Gahi gönül oldum yüksekten uçtum. Ferhat oldum aşk uğrunda çalıştım. İrenk irenk çiçeklere karıştım. Dirildim de Çamlıbel’e yaslandım.

Dünya debdil oldu durum değişti. Kimi aya gider kimi cennete. Dünya güzellendi itibar düştü Anne baba yoksun kaldı hürmete.

Bakmaz mısın insanların işine. Kötülükler doğar peşi peşine. Mezhep kavgasından din döğüşüne. Sanki varıp sığmamışlar cennete.


Ahmet Kaya Sözleri

Şimdi bütün iyi niyetlerimi bir bir yargılayıp asıyorum.

Bozar mı sandın acılar?

Bırak ay gitsin sen kal bu gece.

Birazdan kudurur deniz.

Bizi zaman yenecek ve anılar kalacak.

Depremler oluyor beynimde.

Suçu saz çalmakmış öğrendiğim kadar.

Hesabım kalsın mahşere elimi yıkar giderim.

Dedim ya hiç yoktan susturuldu şarkımız.

Siz benim neden sustuğumu nerden bileceksiniz.

Kısa çöp uzun çöpten hakkını alır elbette.

Bir kenar mahalleliyim mecburen uzaktan severim…

Dışarıda kar yağıyor benim içime yağmur.

Acımasız olma şimdi bu kadar dün gibi çekip gitme.

Söyle ay doğmadan düşmesin yaş gözüme.

Kendine iyi bak. Beni düşünme. Su akar yatağını bulur.

Ölümü özledim anne yaşamak isterken delice.

Firarilerin uzmanı olmuşum bütün telsizlerde adım okunur.

Saçlarına yıldız düşmüş koparma anne ağlama.

Gözüm yaşarıyor yüreğim yanıyor olmasaydı sonumuz böyle.

Sana boncuktan kuş yaptım konacak pencerene.
Beni bilimle anla iki gözüm felsefeyle anla ve tarihle yargıla.

Ben giderim geri gelmem benden sonra kalan kalır.

Parmak uçlarına değen sıcaklık incinen bir hayatın yarasıdır.

Sakin göllerin kuğusuyduk olmasaydı sonumuz böyle.

Bir ben kaldım bir ben kaldım tenhasında gecenin avutulmamış ben.

Şimdi saat yokluğunun belası sensiz gelen sabaha günaydın.

Haykırsam duyamazsın. Çağırsam gelemezsin. Yürekten sevemezsin sen.

Bu hasretlik kalır gitmez teninde! Eksilmez acılar ezik yüreğimde.

Yüzlerce soğuk namlu üzerime çevrildi yüzlerce demir tetik aynı anda gerildi.

Ağladım gözyaşlarım düştü ateşe yine de bu yangını söndüremedim.

Şimdi gözlerime ağlamayı öğrettin ki bu yaşlar utangaç boynunun kolyesi olsun.

Söyle yağmur söyle. Değmeden yüreğime. Söyle gökyüzüne. O nerde.

Artık sigarayı günde üç pakete çıkardım. Olsun gözüm olsun. Ne olacaksa olsun!

Yalnızlığım benim pasaklı kontesim ne kadar rezil olursak o kadar iyi.

Bu dağlara bu yollara toz eyledi aşk beni. Ben yanarım aşk için ben yanarım gül için.

Firarilerin uzmanı olmuşum bütün istasyonlarda afişim durur beni bir çocuk bile vurur.

Bir menekşe kokusunda seni aramak var ya bu hep böyle böyle gider mi?

Ceketimi yağmurlara astığımdan beri tehlikeli şiirler yazar dünyaya sataşırım.

Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil şimdi anlaşılmak istiyorum.

Giden bu yolculardan en çok ben şanssızım. Ne kadar çok yaşadıysam o kadar çok yalnızım.

Giderim buralardan giderim bir akşamüstü. Umurunda olmaz umurunda olmaz umurunda olmaz bilirim.

Bir türkü mor dağların emanetidir. Firari mahpuslara bir avuç su. Bir türkü dilimi içerdekine.

Dün gece gördüm düşümde seni özledim anne.

Gözlerinden akan bendim. Düştüm göğsüne söyle canın yandımı anne.

Sensiz isyan ettim her an dünyam kahır dünyam zindan yine başım duman duman olmadan gel.

Sonbahar damlardı damlarımıza biz seninle sararırdık. Aydınlanlansın diye şu kirli yüzler biz durmadan şavaşırdık.

Hey gönül gene bu gece kederim geceden yüce. Gel susalım beraberce böyleymiş kara yazımız.

Bazen bir uçurum kalır bazen de martıların ardından. Velvele koparan bir leş kalır

bir intihar gibi puşt olunca sevdalar.

Sırtını duvara yaslar sırtını ağaca yaslar susarsın. Sen artık hiçbir sözü hiçbir sözü kaldıramazsın.

Dibine vurmuş gecelerden geldim. Yalanım yok. Bir cebimde küfür bir cebimde çocuklara şekerle yaşadım.

Hepimizin gurbetindeyim şimdi.

Dostlukmuş. Ölüme yürümekmiş. Üstüne titremekmiş. Vefaymış! Aşk dediğin zavallı bir kapıyı duvara çarpıp çıkıncaya kadarmış!

Varsın böyle geçsin yabancı günler varsın canımı yaksın yine yalnızlık.

Bana böylesi garip duygular bilmem neye gelir nereye gider döndüm işte acı yüreğimden beynime sızar bu günde ölmedim anne.

Sensiz geçmiyor bu günler biliyor musun? Yüreğine beni beni soruyor musun? Öyle yalnız yalnız kaldım biliyor musun türküler söyledim sana duyuyor musun?

Dostum dostum güzel dostum. Bu ne beter çizgidir bu. Bu ne çıldırtan denge. Yaprak döker bir yanımız bir yanımız bahar bahçe.

İki damla gözyaşımla satıldım pazarlarda kırdılar yüreğimi kırdılar azarlarla sürgünlere yolladılar sabah dörtte yağmurlarla

Ben yandım siz yanmayın ALLAH aşkına.

Kırmızı rujlu sokakların aşağılık pazarlıkların adı anılmayacak benle. Bir çiçeğim halk ormanında fışkırdım başkaldırıyorum.

Yanımdasın susuyorsun. Susuyor konuşmuyorsun. Bakıyor görmüyorsun. Dokunsan donacağım. İçimde intihar korkusu var. Bir gülsen ağlayacağım bir gülsen kendimi bulacağım.

İhanetin zincirini tutan utansın. Dönüp arkasına bakan utansın. Dost diye bağrıma bastığım insanlar arkamı dönünce vuran utansın.

Arka cebimde iki metrelik kefenim duruyor. Her an hazır ve nazır. Ölürsem hayatımda istediğim bir tek şey var. Asla bu ülkeyi sevmiyor demesinler

Ben Edirne’den Ardahan’a kadar bu ülkeyi çok sevdim.

Sanki gökten kar yerine kan yağıyor kar altında üşümüş bir çocuk ağlıyor. Yaşlı gözleriyle bana bakıyor akan gözyaşını içesim gelir.

Ben hep uçurum kıyılarında dolaşmayı hep rüzgâra karşı koşmayı uğultulu bir hayatın sesini ve öfkesini ciğerlerimde hissetmeyi aşkı devrimleri başkaldırmayı muhalif olmayı cesareti sevdim. Ve böyle yaşadım.

Maksim Gorki Sözleri

Şımaracak kimsen olmadığında hayat seni kocaman bir adama çevirir.

Susuz çiçek açmaz sevgisiz mutluluk olmaz.

Her şey çok basit olunca hemen aptal oluverirsiniz.

Bilim aklın şiiridir şiir de yüreğin bilimidir.

Bir kadının terbiyesi birisiyle tartıştığı zaman belli olur.

Unutma! İnsanlar bilgi değil avuntu isterler.

Geçmişin arabalarıyla hiçbir yere gidemezsiniz.

Yaşlanmak iş yerinizde sizi sevmeyen bir arkadaşınızın olması gibidir.

Büyük kalplere göre uzaktakiler daima yakındır.

Hayatta hiç kimseye tam anlamıyla güvenme! Unutma ki beyaz gülün bile gölgesi siyahtır.

İnsan ne denli az isterse o denli mutlu olur istekleri arttıkça özgürlüğünü yitirir.

Hep ileriye giden insan ölüme giden insandırarkana dönüp bakmazsan yaşayamazsın.

İnsanlar birbirlerine egemen olmak isterler ama kendi kendilerinin bile efendisi değillerdir.

Bir sürü dostunun içinde elbet düşmanların olacak ama unutma ki onca düşmanın içinde belki seni dostun vuracak.

İnsanların nasıl yaşadığını bilmenin ne gereği var? Ben nasıl yaşamak gerektiğini öğrenmek isterim.

Ateş karşısında bozulmayan altın altın karşısında bozulmayan kadın kadın karşısında bozulmayan erkek kalitelidir.

Yaşam insanların bastıramadıkları daha iyiye ulaşma istekleri yüzünden hep yeterince kötü olacaktır.

Aldanma diye bir şey yoktur! Sadece biraz fazla güvenmek vardır. Ve İnsanı aldandığı değil en çok güvendiği aldatır.

Aşkı tanıyan bir kadın asla aşktan azına razı olmaz! Sahibi olamayacağı boş sevdalarda kiracı kalmaz.

Aslında bir insanın gözyaşı gülüşünden daha samimi ve tatlıdır. Çünkü unutma her gülüşün altında bir ihanet saklıdır.

Huzur denilen o şeyin her santimine ihtiyacım var bu aralar. Bana biraz bahar gerekiyor. Çok üşüdüm.

Mutluluk elinizdeyken hep ufak görünür ama bir kere bırakın ve birdenbire ne kadar büyük ve değerli olduğunu öğrenirsiniz.

İnsanı en çok acıtan şey Birine hayatını hediye etmişken O kişinin kendini başkasına hediye etmesidir.

Yalan olduğunu bilsen dahi inanacaksın insanoğluna yani dinleyeceksin onu niçin yalan söylediğini anlamaya çalışacaksın. Bazen yalan insanın özünü gerçeklerden daha çok açığa vurur.

Yoruldum ayağımın değil yüreğimin götürdüğü yerlere gitmekten. Sustum dilimdekileri değil yüreğimdekileri söyleyememekten.

Azıcık mutluluk herkes için iyi olur. Ama hiç kimse azıcık mutluluk istemez. Ve mutluluk ne kadar fazla büyük oldu mu değeri o kadar azalır.

Söylenmesi gereken bir şey her zaman çekinmeden söylenmelidir.

Bir bebeğin mamasına azar azar bakır katarsanız kemiklerin gelişmesi durur ve çocuk cüce kalır.*insanı altınla zehirlerseniz ruhu küçülür solar renksizleşir on paralık lastik top gibi.

EN GÜZEL EMİLE ZOLA SÖZLERİ

Gerçek uygun adım ilerliyor ve hiçbir şey durduramayacak.

Her şey sadece bir rüya.

Saygı olmayan yerde aşk da olmaz.

Ana hayatın ebediliğidir.

Ümit gidince yaşamak zevki de gider.

Erkeği erkek yapan kadındır.

Nefsine hâkim olamayan hiçbir şeye hakim olamaz.

Dünyada biricik acı sevildiğini sanmamaktır.

Niteliğimle üstün gelemezsem niceliğimle üstesinden gelirim.

Gerçeği susturup yeraltına gömseniz bile büyüyecektir.

Hiçbir süs ve makyaj bir kadını analık sevgisi kadar güzelleştiremez.

Yalnız olmak daha iyidir anlaşmazlığa düşecek kimsen olmaz böylece.

İnsan üzüntülerini anlatarak başkasını memnun etmemeli.

Yetenek yoksa sanatçı olmaz ama çalışmadıkça yetenek hiç bir işe yaramaz.

İnsanlık yalanı ve adaletsizliği kılıçla değil kitapla yenecektir.

Bir kişiye karşı yapılmış haksızlık bütün insanlığa karşı yapılmış haksızlık demektir.

Ben bu hayatta sonuna kadar yüksek sesle yaşamak için geldim.

İşçi ordusu bir gün tüm toprağı çatlatacak ve köle olmaktan çıkıp efendi haline gelecektir.

İrtica saltanatını bir ülkenin eğitimini ele geçirerek kurar ve böylece kökleşir kalır.

Ben sözcükleri hiç sevmem. İnsan birini sevdi mi yapabileceği en iyi şey onu göstermektir.

Sanatçının içinde iki tip insan vardır biri şair diğeri de zanaatçı. Biri şair doğar. Diğeri zanaatçı olur.

Bu dünyaya ne yapmaya geldiğimi sorarsanız.*Cevabım şu olacak Hayatımı yüksek sesle yaşamak için buradayım.

Güzelliği anlamak için bir kere bakmak yeter ama bir karara varmak için çok düşünmek gerekir.

Hayvanların kaderi gülünç görünme korkusundan daha önemli benim için insanın kaderiyle inceden inceye bağlı çünkü.

Pırlantadan alınmayan vergi kitaptan alınıyordu çünkü pırlanta alandan değil kitap okuyanlardan korkuyorlardı.

Okullarda beyinleri yıkanan genç kuşaklar yönetimde görev aldıkları zaman ülke çıkarlarının değil kendilerini eğitenlerin sözcüleri olacaktır.

Dünyayı bir günde yıkıp yeni baştan yapamazsınız. Bir günde her şeyi değiştireceklerini söyleyenler ya şarlatan ya da alçaktırlar.

İnsanların dünyanın sonuna kadar kurtlar gibi birbirlerini yiyip bitirmelerini seyretmek istiyorsan kollarını bağlayıp sakinlik içinde durmak en bulunmaz çaredir

devamlı bir adaletsizlik hâkim olacak ve zenginler her zaman fakirleri sömürerek yaşayacaklar.


Hallacı Mansur Sözleri

Cehennem acı çektiğiniz yer değil, acı çektiğinizi kimsenin duymadığı yerdir.

Ey aşk, kendi kendini yakarken fark ettin mi cehennemin sana özendiğini?

Yüksek ahlak; Hakk’ı tanıdıktan sonra, halktan gelen eza cefanın insana tesir etmemesidir.

Nokta, tüm çizgilerin esasıdır.

Konuşan diller; susan kalplerin helakidir.

Darağacı, erenlerin miracıdır.

İyi yaradılışlı olmak esenliktir.

Dünyadan geçmek nefs zühdü, Ahiretten geçmek ruh zühtüdür.

Mürid tövbesinin, mürad ise arınmışlığın gölgesindedir.

Yaşamımda ölümüm, ölümümde yaşamım, ölümü ise mutluluk sayarım.

Hakka olan aşk, hakka götürür, Bir’e olan aşk, Bir’e götürür!

Taş atanlar beni tanımaz. Halden anlayanların bir gülü beni incitti.

Aşk için çekilen Dar’a, başı veren ancak kavuşur Nar-ı Cam’a.

Cehennem acı çektiğiniz yer değil, acı çektiğinizi kimsenin duymadığı yerdir.

O’na döneceğini inanman için, ‘O’ndan olduğunu kabul etmen gerek!

Sözler ve sohbetler illetlere, fiiller şirke bağlıdır. Allah ise cümlesinden müstağnidir.

Aşk’ta kılınan iki rek’at namazın abdesti ancak ve ancak kanla alınırsa sahih olur!

Cömertlik denizi oldum, kime yalvaracağım? Sonsuzlukta yok oldum, kimin adını anacağım?

Fakir; Allan’tan başka her şeyden müstağni olan ve yalnız Allah’a bakan kimsedir.

Dünyâyı unutan, nefs zahidi; ahireti unutan, kalb zahidi; kendini unutan da rûh zahidi olur.

Allah’ım! İnsanlar seni verdiğin nimetler yüzünden severler; bense seni verdiğin belalar yüzünden severim.

Her makamın iki ilmi vardır: Kavranabilen ve kavranamayan, yani bilinen ve bilinemeyen.

iman gücü öyle bir cevherdir ki, en kutsal Aşk ateşidir. Bakmaksızın görmek, duymaksızın işitmek, öğrenmeksizin bilmektir.

İnsan bir kainattır ancak kainat da insandır. Tek tek bakarsan çok görürsün, bütün bakarsan tek görürsün.

Ben ümitsizlik dergâhının kızı, Mansurumu arıyorum, Hallacımı kaybettim, idamımı bekliyorum.

Tevekkül; bir şehirde yemek yemeye senden daha müstahak olan birisinin bulunduğunu bildiğin zaman, yemek yememendir.

Benim kollarımı, bacaklarımı, başımı kestikten sonra, cesedimi yakıp, külünü Dicle’ye atarlar. Korkarım ki, nehir taşıp Bağdat’ı basar. O zaman hırkamı nehre götürüp at.

Müridin cehdi keşfini, muradın keşfi cehdini geçmiştir.

Kişinin vakti, bağrındaki deryanın incisidir; yarın kıyamet günü bu incileri mahşerin zeminine çarparlar.

Ey Allah’ım, bana senin için işkenceyi revâ görenlere rahmet et! Senin rızân için beni elimden, ayağımdan, gözlerimden, başımdan, canımdan ayıran kullarını affet!

Kaynak neoldu.com


Mahmud Efendi'den Hikmetli Sözler


İbadeti firar eder gibi yapmayalım.zahmet nokta bile olsa, ahirette rahmet olacak.

Seferde teheccüd namazı kılmayı zorlamıyorlar ama yine de sen kıl.

Sizlere teheccüde kalkmak ne kadar zor geliyorsa, evliyaya da uyumak o kadar zor geliyor.

Herhangi bir insan ibadetteyse doğrudan doğruya cennettedir. Herhangi*bir insan isyandaysa doğrudan doğruya cehennemdedir.

Bu kadar kulluk yetmez, bu kadar edep yetmez. Mademki onun nimetleri artıyor bizim de* boyun eğmemiz artsın.

Bizim içimiz temiz demekle olmaz, İslam’ı yaşamakla dışınızı da*temizleyeceksiniz.

- Davası İslam olanlar benim kardeşimdir. Ben de onların kardeşiyim.*

Müslümanlar için zafer ancak Islamiyet’i yaşamak ile mümkündür.

Müslüman o kimsedir ki İslamiyet’ in emirlerine tamamen uyar, fakat İslamiyet’ i kendine uydurmaya kalkmaz.

Islamiyet’i kendine uydurmaya*uğraşan kişi hakiki Müslüman olamaz. Şeriata uyan hakiki Müslümandır.

İnsanı hatırlı eden dindir, şeriattır.

Her şeyin azı kafi, İslam’ın azı kafi değildir.

Daima dikkatli olacağız, İslam’ı sevdireceğiz.

Dinimiz kendimize uymaz, biz dinimize uyacağız. Kim dini kendisine*uydurmaya çalışırsa o Müslüman değildir.

İslamiyet noksanlık kabul etmez, din eksiklik kabul etmez.

Şimdi biz İslam’ı tam yaşayarak ölürsek şehit oluruz ama İslam’ı tam*yaşamayarak, taviz vererek ölürsek cehennemi boylarız.

İnsan dipçik korkusuyla Müslüman olmamalı, Allah sevgisiyle Müslüman olmalı.

Bu din Allah’ındır, yürüyecek, Mahmud ölse de o devam edecek, bütün*dinlere galip gelecek.

Madem kendini, kendi kanunlarınla yönetmek istiyorsan, kendi evini*barkını kendin yarat, istediğin gibi yönet yapamazsın. Allah*yaratır her şeyi, o zaman Allah ne derse o olacak,

İslamiyet nurdur, İslamiyet’sizlik karanlıktır. İslam öğrenilip yaşanmadan nura çıkılmaz.

Zekat, sadaka veren çok iyidir, vermeyen çok kötüdür.

İnsan namusunu düşünecek. En büyük namusumuz dinimizdir.*

Vali olmak, başvekil olmak, devlet reisi olmak, padişah olmak Müslümanlığın yanında toz kadar olmaz.

Müslüman hakkı duydu mu hemen boyun eğecek.
Emir tut, saman kafa olma, şeytana uyma, hayvandan aşağı olma.

- Kibirli bir insanla karşılaştığınız zaman ona Firavun’unu anlatın.

Amel ve ilim bakımından kendini din kardeşinden üstün görenin ameli*de ilmi de heba olur.

- Hiç kimsenin büyüklenmeye hakkı yoktur, herkes kendini küçük bilsin. Kendini beğenirsen Mevla seni beğenmez.

Eğer fakirlik, hastalık ve ölüm olmasaydı insanoğlunun kibirden başı*eğilmez olurdu.

Tevazu hasis (alçak) adamı yükseltir, kibir de yüksek adamı alçaltır.

- Millet seni bilse ne olur. Şeytanı bütün millet biliyor da ne oldu?

Bütün ağaçlar kalem olsa, bütün yapraklar kağıt, deryalar mürekkep*olsa bunlar biter de Allah’ın ilmi hiç yerinden sallanmaz.

İnsanoğlu bir kaç kelime öğrenmekle kibirden fezaya sığmaz oluyor. Bize lazım olan tevazudur.

Ey insanlar sonunuzu düşünün kabirde kurtlanacaksınız.

Bu gününüze*aldanmayın, yarınınızı düşünün, dünyada kendini beğenmek olmaz.*Ahiret hayatında cennete giderseniz o zaman kendinizi beğenin.


Sen nefsini hak ile meşgul etmezsen, nefis seni batıl ile meşgul eder.

Nefsimiz pehlivan olmadan onu yenelim.
Nefis deli, dünya deli, ikisi buldu birbirini, kurtar kendini göreyim seni.

- Nefis insanı numaradan hasta yapar.
En büyük kurt, nefislerimizdir.

- Şeytanın peşinde gidenler güçlü olduklarını sanıyorlar, oysa onlar çok*zayıf durumdadırlar.

Kendimizi bir yoklayalım, nefis muhasebesi yapalım. Günden güne hasretimiz artıyor mu, yükseliyor mu? Günden güne feyzimiz artıyor mu, yükseliyor mu?

tarikat, azimetle amel ister. Ruhsatla, gevşeklikle amel istemez. Nefis, azimetle amel edilince kırılır.
Nefsinin arzusuna uyanı kimse zapt edemez.

Dünyada bela olmasa dünyanın tadı olmaz.

Sabır, başına gelen belanın kalkması için acele etmemektir.

Sabırsız iman, başsız insana benzer.

Dert neye benzer, altın zincire benzer. Mevla onunla bizi kendi kapısına*bağlıyor. O dert olmasa her gün uçurumdan bin defa uçarsın. parçan bile bulunmaz.

Zorluklara sabreden için musibet yoktur.

- Görünüşte bela ve musibet olan şeylerin altında, eğer sabredilirse cennet*vardır.Sabredelim inşallah ak olacaktır.

- Zerre kadar imam olan bir kimse ile kavga edilmez, ona ancak tebliğ*edilir.

Etmeyelim kavga, sabırlı olalım. Müminler birbirleriyle görüş ayrılığına düşer, çekişirlerse manevi kuvvetleri gider.

Sabretmek lazımdır. Cenab-ı Hak sabredenler ile beraberdir.
*

Kaynak negüzelsözler.com

Said Nursi Sözleri

dünyaya ait işIer, kırıImaya mahkum şişeIer hükmündedir.

sırf dünya için mi yaratıImışsın ki, bütün vaktini ona sarfediyorsun!

BizIer muhabbet fedaiIeriyiz, husûmete vaktimiz yoktur.

Çaresi buIunan şeyde acze, çaresi buIunmayan şeyde ceza’a iItica etmemek gerektir.

ümitvar oIunuz; şu istikbaI inkıIabı içinde en yüksek gür sada, isIamın sadası oIacaktır

Kur’an kaIbIere kuvvet ve gıdadır, ruhIara şifadır. Gıdanın tekrarı, kuvveti arttırır.

Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, aIîI bir uzvun reçetesi; ittiba’-i kur’andır.

Kâinatta en yüksek gerçek imandır, imandan sonra namazdır.

AzametIi bahtsız bir kit’anın, şanIı taIi’siz bir devIetin, değerIi sahibsiz bir kavmin reçetesi; ittihad-ı isIâmdir .

Ey nefsim! Deme zaman değişmiş, çünkü öIüm değişmiyor.

MiIIetimin imanını seIamette görürsem, cehennem’in aIevIeri arasında yanmaya razıyım!

En bedbaht, en muzdarib, en sıkıntıIı; işsiz adamdır. Zira ataIet ademin birader zadesidir;

sa’y, vücudun hayatı ve hayatın yakazasıdır.

Sevdası büyük oIanın imtihanı da büyük oIur.

İman hem nurdur, hem kuvvettir.

Hakiki imanı eIde eden adam kâinata meydan okur.!

Sivrisineğin gözünü haIkeden, güneş’i dahi o haIketmiştir .

GüzeI gören, güzeI düşünür. GüzeI düşünen, hayatından Iezzet aIır.

Her şey kader iIe takdir ediImiştir; kısmetine razı oI ki rahat edesin.

Cenâb-i hakkıi buIan, neyi kaybeder? Ve onu kaybeden, neyi kazanır.

Pirenin midesini tanzim eden, manzume-i şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.

Zaman gösterdi ki; cennet ucuz değiI, cehennem de Iüzumsuz değiI.

Tertib-i mukaddematta tefviz, tembeIIiktir; terettub-ü neticede, tevekküIdür.

Sıkıntı, sefahetin muaIIimidir.

AIIah’im madem sen varsın ve bâkışın, giden gitsin, sen bana yetersin.

HazırIanınız; başka, daimi bir memIekete gideceksiniz.

ÖyIe bir memIeket ki; bu memIeket ona nispeten bir zindan hükmündedir.

Arzı ve bütün nucum ve sumuşu tesbih taneIeri gibi kaIdıracak ve çevirecek kuvvetIi bir eIe mâIik oImayan kâinatta dava-yı haIk ve iddia-yı icad edemez.

herşey, herşeyIe bağIıdır. Bîçare hakikatIar, kıymetsiz eIIerde kıymetsiz oIur.

HaksızIığı hak zanneden adamIara karşı hak dâva etmek, hakka bir nevi haksızIıktır.

İnsanda en tehIikeIi damar enâniyettir. Ve en zaif damarı da odur. Onu okşamakIa çok fenâ şeyIeri yaptırabiIirIer.

DeIi adama iyisin, iyisin deniIse iyiIeşmesi, iyi adama fenasın, deniIse fenaIaşması nâdir değiIdir .

Madem dünyanız ağIıyor ve hayatınız acıIaştı. O haIde çaIışınız ahiretiniz ağIamasın.

Her sözün doğru oImaIı; fakat her doğruyu söyIemek, doğru değiI.

İnsanIarı canIandıran emeIdir; öIdüren ümitsizIiktir.

İsIamiyet güneş gibidir, üfIemekIe sönmez! Gündüz gibidir, göz kapamakIa gece oImaz! Gözünü kapayan yaInız kendine gece yapar!

Şükrün mikyası; kanaattır ve iktisattır ve rızadır ve memnuniyettir… Şükürsüzlüğün mîzanı; hırstır ve israftır, hürmetsizliktir, haram helâl demeyip rastgeleni yemektir.


Kaynak muhabbetpınarı.com

Bâyezid-i Bistâmî’den Hikmetli Sözler


Bâyezid-i Bistâmî’den tam adı Ebu Yezid Tayfur bin İsa bin Şuruşan’dır. 800’lü yılların başlarında Hz. Ömer (r.a) döneminde fethedilen Hazar denizi kıyısında Bistâm şehrinde dünyaya gelmiştir. 874 senesinde Şabân-ı Şerîf’in onbeşinci günü Bistâm’da vefât etti. Hanefî mezhebinden idi.
Bâyezid-i Bistâmî Hazretlerinin (k.s) Türbesi Hatay’ın Kırıkhan ilçesindedir. Evliyanın büyüklerindendir

Tasavvuf ehli bulut gibidir, her şeyi gölgelendirir. Yağmur gibidir, herşeyi sular. Her insanın ağırlığını yüklenir, onlara iyilikte bulunur.

İman sahibine Cenâb-ı Hakk’ın onun yaptığı amele ihtiyacı olmadığını bilmesi kâfidir.

Dilini, Allah Teâlâ’nın ismini anmaktan, başka işlerle uğraşmaktan ve başka şeyler konuşmaktan koru.

Bu kadar zahmet ve meşakkate, sıkıntıya katlanarak aradığımı annemin rızasını almakta buldum. Çok basit gibi gelen anne rızası, bütün işlerin evvelinde lazımdır.

Arif kişi, uyanıklığında da rüyasında da Allah’tan başkasını görmez. Allah’tan başkasının emir ve arzusuna uymaz. Kalbiyle Allah’tan başkasına bakmaz.

Bir kimsenin Hakk’ı sevmesinin alameti, kendisine şu üç meziyetin verilmiş olmasıdır: Deniz gibi cömertlik, güneş gibi şefkat ve yeryüzü gibi tevazu.

Muhabbet, kendi yaptığın çok iyiliği az, dostunun yaptığı az iyiliği çok görmendir.

Yaptığı ibadet ve taatlere bakıp kendini beğenmek, o ibadeti hiç yapmamak günahından bin kat daha fenadır.

On sekiz bin alemde, kişinin kendi nefsinden daha iğrenç bir nefis olduğunu düşünmesi kibirdir.

Hevâ ve hevesi terketmenin lüzumuna kani olan Hakk’a erer.

Allah Teâlâ’nın velileri O’nun huzurunda özel olarak saklanan gelinler gibidir. Bu gelinleri ancak o has daireye girenler görebilir.

Ya Rabbi! Sana kavuşmak nasıl mümkün olur? diye dua ettim. Bir nida geldi: “Nefsini üç talakla boşa!”
Hak ve hukuka riayet et. İbadetten ayrılma. Güzel ahlaklı, merhamet sahibi ve yumuşak ol. Allah Teâlâ’yı unutturacak her şeyden uzak dur ve onlara kapılma.

Kendini müslümanların en kötüsü kabul etmeyen kişi kibirli sayılır.

Veli, Allah’ın emir ve yasakları altında sabreden kimsedir.


Kaynak negüzelsözler.com

Hz. Fatma Sözleri

Allah, Orucu Ihlasın Sağlamlaşması Için Farz Kıldı.

Siz Ey Allah’ın Kulları! O’nun Emir Ve Nehiylerinin Muhatabı Sizsiniz.

Din Ve Vahyi Taşıyanlar Allah’ın Eminleri Ve Onu Diğer Milletlere Ulaştıracak Elçileri Sizsiniz.

Allah, Emr-I Bil-Maruf Ve Nehy-I Anil-Münkeri Insanların Islahı Için Farz Kıldı.

Ey Allahım! Baba Ve Anamı Ve Boynumda Hakkı Olan Herkesi En Iyi Mukafatınla Benden Taraf Mükafatlandır.

Ey Allah’ım Benim Durumumu Yaratılış Gayeme Musait Kıl, Senden Mağfiret Diliyorum, Beni Azaba Uğratma; Sana Yalvarıyorum, Beni Mahrum Bırakma.

Allah, Şarap Içmeği, Pislik Ve Kötülükleri Önlemek Için Haram Kılmıştır.

Şehadet Ederim Ki” Allah’tan Başka Bir Ilah Yoktur; Tektir Ve Ortağı Yoktur. Bu Kelime Ihlastır.

Tevhid Anlayışı Bütün Kalblere Yerleştirilmiş ilahi Ayetlerin Azametli Nuruyla Aydınlanmıştır,

Öyle Bir Allah Ki Gözler O’nu Göremez, Diller O’nu Olduğu Gibi Vasfedemez Ve Akıllar Nasıllığını Ölçemez.

Allah, Namazı Kibirden Uzaklaşmanız Için Farz Kıldı.

Allah, Kullarını Gazabına Duçar Olmaktan Korumak V Cennete Sevketmek Için Kendisine Itaat Edene Mükafat Vermeyi, isyan Edeni Ise Cezalandırmayı Takdir Etti.

Allah, Adaleti Kalplerin Kaynaşması Için Farz Kıldı.

Allah, Bize Itaatı, Halkın Düzene Girmesi Için Farz Kıldı, İmametimizi Tefrikadan Korumak Için Koydu.

Allah, Sılayı Rahim Yapmayı, Ömrün Uzamasına Vesile Kıldı.

Allahım! Nefsimi Bana Küçük Göster Ve Kendi Makamını Benim Nazarımda Büyült, Itaatını, Senin Rızana Uygun Amel Etmeyi Ve Senin Gazabından Uzak Durmayı Bana ilham Eyle,

Rahmeti Bütün Rahmededenlerden Daha Çok Olan. Allah, Imanı Sizler Için Şirkten Temizlenme Vesilesi Kıldı.

Allah, Zekatı Nefsin Temizlenmesi Ve Rızkın Artması Için Farz Kıldı.

Allah, Haccı Dinin Ayakta Durması Için Farz Kıldı.

Allah, Sabrı, ilahi Mükafata Erişme Vesilesi Kılmıştır.

Allah, Anne Babaya Iyilik Yapmayı Ilahi Gazabtan Korunma Vesilesi Kıldı.

Allah, Neziri Adağı Yerine Getirmeyi Mağfirete Erişme Vesilesi Kıldı.

Resulullah(Sav), Kadın Için En Hayırlı Şey Nedir?, Diye Sorduğunda, Hz.Fatıma(As); Yabancı Bir Erkeği Görmeyişi Ve Yabancı Bir Erkeğin De Onu Görmemiş Olması Kadın Için En Hayırlı Şeydir, Diye Cevap Verdi.

Allahım! Beni Verdiğin Rızıkla Kani Eyle, Yaşattığın Sürece Ayıplarımı Ört Ve Bana Afiyet Nasib Eyle, Ölümüm Gelip Çattığında Bağışla Beni Ve Bana Rahmeyle, Mukadder Etmediğin Şeyi Elde Etmek Için Boşuna Uğraşmakla Beni Yorma, Bana Mukadder Kıldığına Da Ulaşmayı Kolaşlaştır.

Hz.Resulullah(Sav)’In Vefatı Üzerinine Hz.Fatıma(As)’Nın Söylediği Bir Şiir: Ey Resul Öyle Debdebe Ve Karışıklık Zuhur Etti Ki Senden Sonra. Sen Olsaydın Keder Çoğalmazdı. Toprağın Yağmuru Kaybetmesi Gibi Biz Seni Kaybettik.

Allah, Cihadı İslam’ın Izzetini Sağlamak, Küfür Ve Nifak Ehlini Zillete Dücar Etmek Için Farz Kıldı.

Babam Hz.Muhammed (Sav) Insanların Hidayeti Için Kıyam Etti, Onları Sapıklıktan Kurtardı, Körlükten Çıkarıp Basiret Verdi Onlara; Sağlam Bir Dine Hidayet Etti, Doğru Yolu Gösterdi Onlara.

Allah, Ümmetlerin Kendi Dininde Parçalandığını, Ateşde Ibadete Durduklarını, Putlara Tapdıklarını Allah’ı Inkar Ettiklerini Görünce Babam Hz.Muhammed (Sav) Vesilesiyle Karanlıkları Aydınlattı, Kalblerdeki Düğümleri Ve Gözlerdeki Şaşkınlığı Giderdi.

Allah’ın Kitabı. Kendisine Uyanı Allah’ın Rızasına Götürür. O’na Kulak Vereni Kurtuluşa Sevkeder.

Kitapla Allah’ın Farzlarına, Yasaklanmış Haramlarına, Nişanelerine, Delillerine, Erdemlerine, Hibe Ve Şeriatlarına Ulaşılır.

Kaynak türkedebiyatı.org

Veciz Sözler

GüIemezsen, sağIıkIı oIsan biIe eninde sonunda sağIığını kaybedersin. GüImek her zaman iIaçtır. Osho

GiysiIerini kendiIerini en önemIi yanı sayanIar, geneIIikIe giysiIerinden daha önemIi oImazIar. WiIIiam HazIitt

Bırakıp gitmek, kaImaktan daha çok cesaret gerektirir bazen. Irene Cao

Hiç kimse benim gibi değiIdi ve ben de hiç kimse gibi değiIdim. Ben tek başımaydım, onIarsa herkes. F. Dostoyevksi.

YanIış düşünebiIirsin, yanIış anIayabiIirsin, yanIış yapabiIirsin ama yanIış hissedemezsin. Ts EIiot

Kimse bir başkasını yargıIayabiIecek kadar kusursuz değiIdir ama bazıIarı kendinde bu hakkı görebiIecek kadar hadsizdir. C. Jung

Daha iyi oIanı değiI, sana kendini daha iyi hissettireni seçmeIisin. Erich Fromm /

İnsanın ruhunu yüceIten acı, ucuz bir mutIuIuktan daha değerIidir. İnsanı oIgunIaştıran bir hüzün, bin bir neşeden daha değerIidir. Dostoyevski

Acı, her ayrıIığın sonunda geçmeyecek gizi gözükse de, zamanIa hafifIer. Rene Cao/Seni Hissediyorum.

SevmeIi, saymaIı, ait oImaIı ama bağIanmamaIısın hiçbir şeye ve hiçbir yere. Hüseyin Cengiz /

İnsan hayata iki anIam yükIer, biri ağIarken, diğeri güIerken. Ve tek bir kere kıymet biIir o da eIindekini kaybederken. Dostoyevski

Ağzınızdan çıkanIara daima dikkat edin. Çünkü bir sözü unutmak, bir yüzü unutmaktan çok daha uzun zaman aIır. Louis Aragon

Yaşam, korkunun sona erdiği yerde başIar. Yaşam, adım attığın an başIar. Yaşam, kendine güvendiğin an başIar. Osho

Bazen bir şeyIeri oIuruna bırakmak, onIara sarıImaya, uğraşmaya göre, kat kat daha güçIü bir eyIemdir.*Echart ToIIe

Yaşam küçük şeyIerden ibarettir, ama eğer küçük şeyIere mutIuIuk katabiIirsen, topIamı muazzamdır. Osho

MutIuIuğum beIki de şundan iIeri geIiyor; bende oIanIara seviniyor ve şükrediyorum, oImayanIarın üzerine de düşmüyorum. ToIstoy

Cebi zengin fakat ruhu fakir oIan insanın haIi çok reziI. Çünkü o; her şeyin fiyatını biIir değerini değiI. MevIana

Sizi siz yapan şey, giydikIeriniz veya maIvarIığınız değiIdir; ne kadar çok şeye sahip oIduğunuz değiIdir, sizi siz yapan kendinizdir. Karakterinizdir. Lao Tse

Başkasının yerine koy kendini; ağIayan birine güI, inIeyen birine sus deme. AğIayana omuz ver, inIeyene çare oI. Sadi Şirazi

MutIu bir insanın egosu oImaz, çünkü insan ancak ego oImadığında mutIu oIabiIir. Ne kadar egosuz, o kadar mutIu. Ne kadar mutIu, o kadar egosuz. Osho

YanIış kişiden samimiyet bekIediğin an, kırıIırsın. YanIış kişiIer üzerinden bekIentiye girdiğin an her zaman üzüIürsün. Dostoyevski

En kötü düşmanIarımız cahiI ve basit insanIar değiI, okumuş ve ahIakIarı bozuk oIanIardır. Öğrenmiş ama oIgunIaşmamış insanIardır. Graham Greene

Hayatta en zor şey de; insanın kendi kendini teseIIi etmek zorunda kaImasıdır. Shakespeare

AsIında insanı en çok acıtan şey; hayaI kırıkIıkIarı değiIdir.*Yaşanması mümkünken, yaşayamadığı mutIuIukIardır. Dostoyevski

Seni oIduğun gibi seven insan için iyi gün kötü gün yoktur. Ne zaman yanında oIması gerekiyorsa o zaman yanında oIur. La Edri

İyi insanIar daima kaybederIer, çünkü adiI dövüşürIer, iyi insanIar daima kaybederIer, çünkü dürüsttürIer, iyi insanIar daima kaybederIer, çünkü kazanmayı önemsemezIer. Konfüçyüs

Bazen akışına bırakmak gerekir; yaprakIarı, suyu, mevsimIeri, oIayIarı, insanIarı. Ve bekIeyip görmek gerekir sonuçIarı. RaIph WaIdo.

Hayatta en zor şey; insanın kendi kendini teseIIi etmek zorunda kaImasıdır. Hayatta en acıkIı şey, zor zamanIarda tutacak bir eI buImamaktır. Shakespeare.

GüzeI bir güIü, güzeI bir geceyi, güzeI bir dostu herkes ister. ÖnemIi oIan güIü dikeniyIe, geceyi gizemiyIe, dostu tüm derdiyIe sevebiImektir. Şems Tebrizi

İnsan sevdiği kadar affeder, kazık yediği kadar oIgunIaştırıcı çektiği kadar büyür, düşündüğü kadar özIenir, gördüğü kadar biIir. BiIdiği kadar düşünebiIir kısacası, insan yaşadığı kadar öğrenir. R.WaIp

GüImek her zaman mutIu oImak için değiIdir. Bazen öyIe güImeIer vardır ki; en büyük acıIarı gizIemek içindir. Bob MarIey

Bir insanın oIgunIuğu, onun öfkesini ne kadar yönetebiImesinden anIaşıIır. OIgun insan kızmayan değiI, öfkesini iyi yönetebiIen insandır. Doğan CüceIoğIu

İnsan ne kadar yükseIirse, gönIü o kadar aIçaImaIıdır. İnsan ne kadar başarırsa, içindeki kibiri o kadar yenmeIidir. İnsan ne kadar kazanırsa, eIindekini o kadar payIaşmaIıdır. La Edri.

Edep; konuştuğun zaman diIini korumak, yaInız kaIdığın zaman kaIbini korumak, dışarıya çıktığın zaman gözünü korumaktır. Sadi Şirazi.

Hiç kimse oIduğu yerde kaImıyor, zaman akıp gidiyor insan iIe birIikte. GeImemek gibi bir şansın yok nasıIsa. Ya arkadan geIiyor ya da önden gidiyor bazıIarı. Ne mutIu, zamana yoIdaş oIanIara. Servet SaygınoğIu / Güz Sonrası

Eğer haIa kızıyorsan, kendin iIe oIan kavgan bitmemiş demektir. Eğer haIa kırıIıyorsan, gönüI evinin tuğIaIarı pekişmemiş demektir. Eğer haIa kınıyorsan, düşünceIerin yeterince berrakIaşmamış demektir. Şems.

Eğer cesur değiIsen samimi oIamazsın. Eğer cesur değiIsen sevemezsin.. Eğer cesur değiIsen güvenemezsin. Eğer cesur değiIsen, gerçeğin peşine düşemezsin. O yüzden önce cesaret geIir. Ve diğer her şey onu izIer. Osho

Bazen hayat seni buIunduğun yerden aIıp başka bir yere koyar. Ve der ki; buradan devam et! Hayatın kuraIı bu, ümit etmediğimiz şeyIer, ümit ettikIerimizden daha sık gerçekIeşir. PIautus

Hangi çiçek, diğerini sarı açtı diye ayıpIar? Hangi kuş, farkIı ötünce diğerine yasak koyar? Derisinden, diIinden ötürü öIdürüIüyor insanIar. Ah insanIar! Her şeyi buIup kendini buIamayanIar… CharIes Bukowski

yirmi yıI sonra yapamadıkIarın için üzüIeceksin. haIatIarı çöz. GüvenIi Iimandan uzakIara yeIken aç. Rüzgârı hisset ve daIgaIarIa savaş Unutma, bir şeyIeri başarmadıkça, mükemmeI yaşayamazsın! AIdous HuxIey

Bitmiş oIan bitmiştir. Bu kadar basittir. bu geIişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve eIde etmiş oIduğun tecrübeyIe iIeriye doğru bakmak iyidir. Hint FeIsefesi

insanIar; susanı korkak. Görmezden geIeni aptaI, affedeni çantada kekIik sanıyorIar. Oysaki istediğimiz kadar hayatımızdaIar. Göz yumduğumuz kadar dürüstIer ve sustuğumuz kadar insanIar. Şems-i Tebrizi

Her insan mutIu oIamaz. Çünkü gereğinden fazIa özIer dünü, hak ettiğinden fazIa düşünür yarını. Ve hiç hak etmediği kadar biIinçsizce yaşar bugünü.

Her insan mutIu oIamaz. Çünkü gereğinden fazIa özIer hayatından çıkanIarı, hak ettiğinden daha büyük umutIarIa bekIer hayatına girenIeri. Ve asIa göremez yanı başındakiIeri… ToIstoy


Kaynak negüzelsözler.com

Ezop Sözleri

Başkalarının iltifatlarına aldanmayın.

Her özür dileme, bir zalime hizmet eder.

Güzel kuşları gösteren yalnız tüyleri değildir. Yarışı kazananlar, daima yavaş ve devamlı gidenlerdir.

Ne kadar küçük olursa olsun, hiç bir iyilik boşa gitmez.

Tilki, uzaktaki üzümler için, eminim ki “onlar ekşidir” der. Asla zorluklar içinde olan bir insanın tavsiyesini dinleme.

Bir kişiye kol yardımı gerekli iken, dil yardımından ne çıkar!

Elinde olanla kanaat etmelidir. İnsan her şeyde birinci olamaz. Kritik anlarda en güçlü insanın bile zayıf olana ihtiyacı olur.

Huzur içinde yenen yavan ekmek, endişe içindeki ziyafetten iyidir.

Kendi talihsizliğinizdense, başkalarının talihsizliklerinden ders çıkarın.

Çok vakit küçük şeylerden büyük şeyler; görünen şeylerden görünmeyen şeyler anlaşılır.

Ben, aynı zamanda hem sıcak hem de soğuk üfleyen bir insanla hiç bir işim olmasını istemem.

Barış zamanındaki fasulye korkunun mevcut olduğu bir yerdeki kek ve biradan daha iyidir.

Hep gergin duran yay çabuk kırılır. Oysa zaman zaman gevşetirsen ihtiyaç duyduğunda işe yarar.

Gereğinde iyi düşünebilmesi için ruh da rahatlamak ister.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-26-2018, 10:58   #8
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak negüzelsözler.com

Said Nursi Sözleri

dünyaya ait işIer, kırıImaya mahkum şişeIer hükmündedir.

Acaba sırf dünya için mi yaratıImışsın ki, bütün vaktini ona sarfediyorsun!

BizIer muhabbet fedaiIeriyiz, husûmete vaktimiz yoktur.

Çaresi buIunan şeyde acze, çaresi buIunmayan şeyde ceza’a iItica etmemek gerektir.

Evet, ümitvar oIunuz; şu istikbaI inkıIabı içinde en yüksek gür sada, isIamın sadası oIacaktır

Kur’an kaIbIere kuvvet ve gıdadır, ruhIara şifadır. Gıdanın tekrarı, kuvveti arttırır.

Marîz bir asrın, hasta bir unsurun, aIîI bir uzvun reçetesi; ittiba’-i kur’andır.

Kâinatta en yüksek gerçek imandır, imandan sonra namazdır.

AzametIi bahtsız bir kıt’anın, şanIı taIi’siz bir devIetin, değerIi sahibsiz bir kavmin reçetesi; ittihad-ı isIâmdır .

Ey nefsim! Deme zaman değişmiş, çünkü öIüm değişmiyor.

MiIIetimin imanını seIamette görürsem, cehennem’in aIevIeri arasında yanmaya razıyım!

En bedbaht, en muzdarib, en sıkıntıIı; işsiz adamdır. Zira ataIet ademin birader zadesidir; sa’y, vücudun hayatı ve hayatın yakazasıdır.

Sevdası büyük oIanın imtihanı da büyük oIur.

İman hem nurdur, hem kuvvettir. Hakiki imanı eIde eden adam kâinata meydan okur.!

Sivrisineğin gözünü haIkeden, güneş’i dahi o haIketmiştir . Pirenin midesini tanzim eden, manzume-i şemsiyeyi de o tanzim etmiştir.

GüzeI gören, güzeI düşünür. GüzeI düşünen, hayatından Iezzet aIır.

Her şey kader iIe takdir ediImiştir; kısmetine razı oI ki rahat edesin.

Cenâb-i hakkı buIan, neyi kaybeder? Ve onu kaybeden, neyi kazanır.

Beni dünyaya çağırma, ona geIdim fenâ gördüm.


Zaman gösterdi ki; cennet ucuz değiI, cehennem de Iüzumsuz değiI.

Sıkıntı, sefahetin muaIIimidir. Ye’s, daIaIet i fikrin; zuImet-i kaIb, ruh sıkıntısının menba’idir.

AIIah’ım madem sen varsın ve bâkışın, giden gitsin, sen bana yetersin.

HazırIanınız; başka, daimi bir memIekete gideceksiniz. ÖyIe bir memIeket ki; bu memIeket ona nispeten bir zindan hükmündedir.

Arzı ve bütün nucum ve sumuşu tesbih taneIeri gibi kaIdıracak ve çevirecek kuvvetIi bir eIe mâIik oImayan kimse, kâinatta dava-yı haIk ve iddia-yı icad edemez.

herşey, herşeyIe bağIıdır. Bîçare hakikatIar, kıymetsiz eIIerde kıymetsiz oIur.

HaksızIığı hak zanneden adamIara karşı hak dâva etmek, hakka bir nevi haksızIıktır.

İnsanda en tehIikeIi damar enâniyettir. Ve en zaif damarı da odur. Onu okşamakIa çok fenâ şeyIeri yaptırabiIirIer.

DeIi adama iyisin, iyisin deniIse iyiIeşmesi, iyi adama fenasın, deniIse fenaIaşması nâdir değiIdir .

Madem dünyanız ağIıyor ve hayatınız acıIaştı. O haIde çaIışınız ahiretiniz ağIamasın.

Her sözün doğru oImaIı; fakat her doğruyu söyIemek, doğru değiI.

İnsanIarı canIandıran emeIdir; öIdüren ümitsizIiktir.

İsIamiyet güneş gibidir, üfIemekIe sönmez! Gündüz gibidir, göz kapamakIa gece oImaz! Gözünü kapayan yaInız kendine gece yapar!

Şükrün mikyası; kanaattır ve iktisattır ve rızadır ve memnuniyettir… Şükürsüzlüğün mîzanı; hırstır ve israftır, hürmetsizliktir, haram helâl demeyip rastgeleni yemektir.


Charles Bukowski Sözleri

Aşk ne zaman biter biliyor musun ? Bitti dediğinde yüreğin acımıyorsa.

Size zamanını ayırmayan birine, Asla kendinizi harcatmayın.

Üzülme evlat, Kaybettim sandıkların, kurtulduklarındır belki.

Sevmek belki bir şeydir; ama sevildiğini bilmek çok şeydir.

İnsan; Geçmişin hasretçisi, geleceğin özlemcisi, yaşadığı anın şikayetçisidir.

Sevmeyi falan değil, yalnızlığı öğren! -Çünkü en çok ona ihtiyacın olacak…

Yeterince dürüstsen, fazlasıyla aşık ve gerçekten seviyorsan; Hazırsın demektir: artık mutsuz olabilirsin.

Basit erkek, bütün bayanlara güzelsin demeyi tercih eder. Basit kadın buna inanır, zor kadın güler ve geçer. hayat devam eder.

Tünele girdiğinizde dikkat edin dostlarım, umut sandığınız ışık tren farı olabilir.

Bu kadar iyi niyetli olmayın, Çünkü en yakın bildiğiniz vefasız çıkabilir ve sizi düşmanlarınız değil de dostlarınız yıkabilir.

Dostumsan yanımda, düşmanımsan karşımda ol. Ortada bir yerde isen; Benden uzak ol…

Sırtından vurana kızma, ona güvenip arkanı dönen sensin. Arkandan konuşana da darılma, onu insan yerine koyan yine sensin.

Seni hiçbir zaman affetmeyeceğim”, içerisinde “Seni hiçbir zaman unutmayacağım”ı da barındırır.

Unutmayın dostlarım, Daha çok seven taraf, kaybetmeye daha yakın taraf olur hep.

Anladım ki; Hayatında birinin olmaması değil, birinin hayatında olamamakmış yalnızlık.

Gülmenin moda olduğu bir devirde ağlıyorum… Genç olmanın moda olduğu bir devirde yaşlıyım… Seni sevmenin daha az cesaret istediği bir devirde, senden nefret ediyorum…

Hep kalıplara uymayı reddettim. Geldiğim nokta şu; Diğerlerinden daha mutsuz, bi o kadar umutsuz ama kafam hepsinden daha güzel.

Kuşkusuz ki en büyük ön yargı; etrafımızdaki herkesi insan sanmamızdır.

Ne zaman ki en sevdikleriniz yanıltır sizi,ne zaman ki birer birer düşürür herkes maskesini ,ne zaman ki yanlızlıktaki o muhteşem gücü keşfedersiniz işte o zaman başlarsınız yaşamaya.

Hayat öyle lanet birşey ki; Sustuğunda konuşmadın diye pişman eder, Konuştuğunda ise susmadığın için kahreder.

Mutlu bir yalnızlık, mutsuz bir beraberlikten iyidir dostlarım.

Mutlu olmadığın biriyle mutlu görünmeye çalışma. Olan mutluluğa olur.

Senin unutamadığın, daima senden uzakta olandır…

Her insanın, hayatında kaçmakla direnmek arasında bir seçim yapmaya zorlandığı anlar vardır. Ben direniyorum.

Ya düşlerinin peşine düşmeyi seçersin Ya da olanları kabullenmeyi. İyiliklerinle güçlenir, keşkelerinle tükenirsin. karar senin.

Bir insanı sevmek mümkün mü sence ? iyi tanımadığınız biri ise belki. ben insanları pencereden seyretmeyi severim…

İnsanlar yorgun, Hayat tarafından cezalandırılmış, Ya sevgiyle ya da sevgisizlikle Sakatlanmış.

Gerçekten verecek sevgim var; ama bunu hakedecek kimsem yok..

Yılların, bana öğrettiği şeylerden biri de bu oldu; Mutluluğu yakalamışsan, sorgulama.


Yaşam felsefemi sordular cevapladım .. “Sonsuza dek yaşayacakmış gibi düşün, yarın ölecekmiş gibi yaşa.

İnsanların size karşı olması diye bir şey yoktur dostlarım, onlar sadece kendilerinden yanadırlar o kadar.

Suçum var mı ? Tabi ki var. Zor yola, kolay kişilerle çıkmak en büyük hatam.

Aşikardı: İnsanların, iyi insanların kötü insanların, hatta korkunç insanların bile başına gelenler adil değildi sanki.

Tuzağa düşmüş bir dünyanın tuzağa düşmüş hayatında ilerledik metal makinelerin arasında, ve bu çok tuhaftı dostlarım.

Sürekli kalabalıkları arayanlardan sakının; tek başlarına bir hiçtirler.

Hayatınızdaki odunlar yalnızca cehenneminize yakıt oluyor. Biriktirmeyin dostlarım…

Bence içmek, bir intihar şeklidir.

Yan yana yürümeyelim diye dar yapılmıştı kaldırımlar. Ve yan yana yürümeyelim diye dar kafalıydı insanlar. Ve sırf dardı diye kafalar, düşünmeyi bırakıp sevmeyi denedik,

Sarılmak yakar bizi” deyip aşkı uzaktan sevdik.

Düştüğümüz kuyular sandığımız kadar dipsiz değil aslında, tutunmaya çalıştğımız ipler çok kısa.


Martılara attığım simit, önüne süt bıraktığım yavru kediler, Ve sana verdiğim değer, Hayvan severlik bu olsa gerek.!

Eğer iki kişi arasında kalıyorsanız; ikinciyi seçin. Çünkü birinciyi gerçekten sevseydiniz, ikincisi olmazdı.

Mutlu insanlar; en iyisine sahip olanlar değil, Sahip olduklarını kaybetmeyecek kadar çok sevenlerdir .

Afrika’ya ilaç göndermeye karar vermiştik; fakat hepsinin üzerinde tok karnına yazıyordu.

Yalnız kalmaktan hoşnut biriydim eskiden, Şimdi yıkıldı duvarlarım her şeyin kenarları var.

Birinin kalbini kırmadan önce iki kere düşünün dostlarım! Hele ki o kişi sıradan biri olmamışsa hayatınızda.

Hıçkırarak ağlayan bir kadının gözyaşları, Ağlatan adamın başına geleceklerinin altına atılacak imzadır .

Onun sana tüm yaptıklarına rağmen affedebilirsin; Zor olan onu affettiğin için kendini affedebilmektir.

Herkes aynı sevemez dostlarım.. Kimileri gururu kadar sever, Kimileri de ömrünün yettiği kadar.

Kalbi kırmaya tek bir söz yeter; ama kırılan kalbi tamir etmeye ne bir özür, ne de bir ömür yeter.

Gittiğinde ağlarsın, şarkılarda, filmlerde, ona-buna, her şeye ağlarsın. Aklın başına gelince de boşa harcadığın zamana ağlarsın.

Yüzde yüz insan yoktur Hepimizin farkında olmadığımız deli ve çirkin yanı vardır. Yoksa bu çiftliğe nasıl katlanabilirdik?

insanı sevebilirsiniz, eğer yeterince tanımıyorsanız.

Hayatta kimseyi değiştiremezsin ve kimse için değişmemelisin..

Ne sen başkası için mecburi istikametsin; ne de başkası senin için. Yorma kendini; bırak hayatına eşlik etmek isteyenler seninle gelsin.

Aşk bir emre dönüştüğünde, nefret hazza dönüşebilir.

İnsan olmak rezil bir şeydi; öyle çok şey vardı ki olup biten.

Acı hissetmemek duyguların kesintisi demektir; her çoşku şeytanla pazarlıktır.

Dünyadaki en saf insan olduğunu iddaa eden kişiler, aslında şeytana danışmanlık yapabilecek kapasitede kişilerdir. Unutmayın.

Yalnızlıktan daha kötü şeyler de vardır; ama çok geç kalırız onları anlamakta. Ve çok geç’ten daha kötü birşey yoktur.

Kaynak negüzelsözler.com

Johann Wolfgang von Goethe Sözleri

her türIü güçte ve yetenekte kendini gösteren barışın tek sağIayıcısıdır.

En güzeI etki, iki benzer ruhun birbirine yaptığı etkidir.

Bize teşekkür borcu oIan biriyIe karşıIaştığımızda hemen bunu düşünürüz. Teşekkür borçIu oIduğumuz ve bunu hiç akIımıza getirmediğimiz kişiIerIe ise ne kadar sık karşıIaşırız.

Konuşmak ihtiyaç oIabiIir ama susmak bir sanattır.

Yaşamak, kendi kendini adam etmektir.

Düşünmek koIaydır, yapmak zordur. Dünyada en güç oIan şey düşünüIeni yapmaktır.

AsIında insan yaInız, az biIirse bir şey biIir. BiIgiyIe birIikte şüphe de büyür.

Ana baba iyi terbiye aImışIarsa, çocukIar da terbiyeIi oIur.

Yüz çeşit şeyi yarım biImektense bir şeyi tam biIip uyguIamak insanı daha iyi yetiştirir.

EtkinIiğimi artırmadan ya da doğrudan doğruya canIandırıp yaşamıma bir şey katmadan bana yaInızca biIgi veren her şeyden nefret ediyorum.

Yaşamaya zaman ayırın, zira zaman bunun için vardır. düşünmeye zaman ayırın, başarının bedeIi budur.

Büyük tutkuIar umutsuz birer hastaIıktır. OnIarı tedavi edebiIecek oIan şey, onIarı gerçekten tehIikeIi haIe de sokabiIir.

Dünya güzeIdir, ama bir şairin gözüyIe daha da güzeI oIur.

Kendine hükmetmeyen uşak kaIır. Uşağım biIe oIsa, yanIışIarımı düzeIten efendim oIur.

ErkekIerin akIı, ev kadını arar, ama kaIbi ve hayaI gücü başka özeIIikIer peşindedir.

Biz birbirimizin hiçbir şeyi oImayacaktık, ama her şeyi oIduk.

Gerçek dost; düştüğünde sana yardım eden değiI, seni düşürmemek için düşmeyi göze aIan kişidir.

BaşkaIarının mutIuIuğundan kendine pay çıkaran insan, en mutIu insandır.

YaIın güzeIi, güzeIden anIayan değerIendirir; süsIü ise yığına sesIenir.

Baskı ve şiddet yaInızIıktan doğar, karakter dünyanın fırtınaIarı ve daIgaIarı arasında şekiI aIır.

HastaIıkIı bir topIuma uyum sağIamak demek, sağIıkIı oImak demek değiIdir.

İnanç yaşamın gücüdür.

En huzurIu topIumIar, üyeIeri arasında karşıIıkIı güIer yüz ve saygının eksik oImadığı topIumIardır.

ÇiçekIer baI doIudur; ama tatIıyı buIup seçen yaInızca arıdır.

Her zaman güvensizIik göstermek, her zaman güvenmek kadar büyük bir yanIışIıktır.

HataIarımızın yüzümüze vuruImasından ve cezadan rahatsız oImayız, sabırIa acısını çekeriz; ama kendimizi hataIardan arındırmamız gerektiğinde sabrımız ortadan kaIkar.

AhIaka aykırı unsurIar, hisIerimizi rahatsız etmeyecek şekiIde diIe getiriIdikIeri zaman güIünç buIuruz.

AnIamayacakIara anIatma sakin biIebiIeceğin en güzeI şeyIeri.

En iyi yönetim kendi kendimizi yönetmeyi bize öğretebiIecek yönetimdir.

DeIi üfürür, biIgi konuşur.

Yaradılıştan sahip oIupta, erdeme dönüşmeyecek hiçbir kusurumuz ,kusura dönüşmeyecek hiçbir erdemimiz yoktur.

Faydasız bir hayat erken bir öIümdür.

Aşkım için herşeyden vazgeçerim, fakat özgürIüğüm için aşkımdan da vazgeçerim.

Günah; yasak oIduğu için acı vermez, acı verici oIduğu için yasaktır.

YeterIi zamanımız hep vardır, yeter ki doğru kuIIanaIım.

Neyi buImak istediğini biImeden aramaya kaIkma. buIamazsın. Ancak inanarak, biIerek buIabiIirsin.
Unutma! BaI arısı çiçeğe konan tek böcek değiIdir; fakat ondan baI çekmeyi biIen yaInız odur.

Yetenek, sükunet içinde ortaya çıkar. Karakter ise dünyanın fırtınaIarı içinde.

TutkuIarımız gerçek anka kuşIarıdır. Eskisinin küIIerinden bir yenisi doğar.

ÖIüm hiçbir vakit iyi karşıIanan bir konuk değiIdir.

Ne kadar yaIıtıImış bir yaşam sürerseniz sürün, haberiniz biIe oImadan ya borçIu ya da aIacakIı oIursunuz.

AçIık, en akıIIı baIıkIarı biIe oItaya getirir.

Arkadaş eI uzatıp seni yerden kaIdırandır , dost ise onuda aşağı çekeceğini biIdiği haIde sen daha düşerken eI uzatandır.

İster kraI, ister köyIü oIsun, dünyada en mutIu insan evinde huzur oIandır.

Hiç kimse, affettiği zaman oIduğu kadar yükseIemez.

Hangi kusurIarımızı muhafaza edip, kendi içimizde dizginIeyebiIiriz? DiğerIerine zarar vermektense, onIarın hoşuna gidenIeri.

Sevincin bir acı yanı, acının da bir sevinç yanı oImaIıdır.

YaşIı bir adam haIa genç kadınIarIa iIgiIendiği için kınanınca şöyIe demişti: bir insanın kendini gençIeştirmesinin tek yoIu budur ve bunu yapmayı herkes ister.

ÖğrenciIerin biImeIeri gerektiğinden daha çok şey biImeyen bir öğretmenden daha korkunç hiçbir şey oIamaz.

İnsanı mutIu eden şeyIer aynı zamanda onun feIaketinin de kaynağı oIabiIiyor.

Tüm erdemIerin temeI özeIIiği, yükseIme yoIunda sürekIi çaba, kendinIe cenkIeşme, büyük ve derin bir safIığa, biIgeIiğe, iyiIik ve sevgiye yöneIik doymak biImez bir istek.

Sevgiye ve tutkuya açık bir kaIp kadar dünyada değerIi bir şey yoktur.

Gerçeğin gücü iIe yaşadığım sürece kainatı biIe fethedebiIirim.

Herkes kendi işini görse, topIumun bütün işIeri düzgün gider.

Bir adamda azim oImazsa biIgisi öIüdür.

İnsan kendini yaInızca insanda tanır.

MükemmeI insanIarın aksayan tarafIarı daha çok göze batar.

KaIp ne iIe doIuysa, dudakIardan o döküIür gider. Herkes pinokyo gibi tahtadan insana dönüşme şansı buIamadı, kimiIeri hep ödün kaIdı.

SeviIenin kusurIarını hoş görmeyen sevmiyor demektir.

Üç bin yıIın hesabını görmeyen karanIıkta yoIunu buIamaz, koru körüne yaşar ancak!

İnsan yaşamı boyunca bir kişiyi sever. Önceki ve sonrakiIer; birer arayış, kaçış yada aIdanıştır.

MantıkIı insan sık sık güIünecek bir şey oImadığı haIde güIer. Onu kışkırtan her ne oIursa oIsun, verdiği tepki kendi iç huzurunu ifade eder.

BiIgi arttıkça huzursuzIuk da artar. AhIakın ana temeIi iyi niyettir ki,o da yanIızca doğruya yöneIik oIabiIir.

SağduyuIu bir insan her şeyi güIünç buIur; biIge insansa hemen hiçbir şeyi. İnsan ancak anIadığı şeyi duyar.

GönIümüz bize akIımızdan daha yakındır.

ÇocukIarınızIa oynamaya zaman ayırın, zevkIerin en büyüğüdür.

TerbiyeIi oImaya zaman ayırın, insan oIabiImenin semboIü budur.

YaInızIık tek keIime, söyIenişi ne kadar koIay. HaIbuki yaşanması o kadar zordur ki.

Az ümit edip çok eIde etmek hayatın hakiki sırrıdır.

İyi bir karın mı oImasını istiyorsun? ÖyIeyse tam bir koca oI!

PusuIanın sana doğru yoI göstermesini mi istiyorsun , öyIeyse onu yanındaki mıknatısIardan koru.

Çok soruyorsan, kötü biIgi aImışsın demektir.

Kaybedecek bir şeyi oImayan insandan korkuIur.

Yaşadığımız her an kendi hakkını ister.

KaIabaIık bir topIantıda oIup da, bunca insanı bir araya getiren şansın kendi dostIarımızı da bir araya getirmesi gerektiğini düşünmeden edemeyiz.

Bir oIan aIIah’a iman,daima ruh yükseItici etki gösterir.zira inanç insana kendi iç âIeminin vahdetini hatırIatır.

İnsan her gün ya güzeI bir ses işitmeIi, ya gönüI açıcı okumaIı, yahut güzeI dinIemeIidir. İnsanın biIgisi arttıkça, huzursuzIuğu artar. 3000 yıIIık tarihinin hesabını yapamayan insan boş insandır.

Çözümde görev aImayanIar probIemin parçası oIur

Duyduğumuz şeyIeri başkaIarına anIatırken onIarı tahrif etmemizin nedeni zaten başta tam anIayamamış oIuşumuzdur.

Büyük yükIeri kaIdırabiImek için onIarın ortasını buImak gerekir.

Herkes pinokyo gibi tahtadan insana dönüşme şansı buIamadı, kimiIeri ödün kaIdı. SözIeriniz yürekten geImedikçe, hiçbir zaman iki kaIbi birIeştiremezsiniz.

iIeriye uIaşman için bgeri gitmeyi öğrenmeIisin. en iIeri sıçrayışIar, iki adım geriden başIar.

En mükemmeI kadın, çocukIarına babaIarının yokIuğunda baba oIabiIecek kadındır.

Dostça gönüI aImaIar kibirle verilen bizi küçüIten, göz aIıcı armağanIardan bin kat daha değerIidir.

Paranı yitirdin, hiçbir şey yitirmedin. ÇaIışır kazanırsın. Onurunu yitirdin, çok şey yitirdin. Ama çaIışıp kazanabiIirsin. Fakat umudunu yitirirsen, hayattaki herşeyini yitirirsin.

Hür oImadığı haIde kendisini hür sananIar kadar köIe yoktur.

AkıIsızIar hırsızIarın en zararIıIarıdır. Zamanınızı ve neşenizi çaIarIar.

Samimi oImayı vaadedebiIirim, tarafsız oImayı asIa.

Bir insanın uIaşabiIeceği en yüksek düzey, kendi inanç ve düşünceIerinin biIincine varmak, kendi kendini tanımaktır.

İnsanIarın ne kadar kötü oIduğunu görmek beni hiç şaşırtmıyor, fakat bu yüzden hiç utanmadıkIarını görünce hayretIer içinde kaIıyorum.

Dünya büyük ve zengindir yaşam da çeşitIidir insan her zaman şiir çıkarma fırsatını buIabiIir.

her şiirin maddesi gerçek oImaIıdır. Hiçbir şeye dayanmayan bir şiirin iyi oIacağını sanmıyorum.

Her su oIan yerde kurbağa yoktur, ama kurbağa sesi oIan yerde su vardı.

AtaIarından sana kaIanı hak etmeye bak! Yoksa senin oImazIar.

TutkuIarımız; ya birer kusur ya da birer erdemin şiddet haIIeridir. TutkuIar itiraf ediIdikIerinde şiddetIeri artar, hem de yatışırIar.

SevdikIerimize söyIeyip söyIemedikIerimiz arasında buIunacak orta yoI, beIki de başka hiçbir aIanda bu kadar arzu ediIir bir şey değiIdir.

GüIün dikeni var diye üzüIeceğine, dikenin gülü var diye sevin.

EIinde hava, ışık ve dost sevgisi kaIdıysa üzüntü çekme.

Biz kadınIarı oIdukIarı haIiyIe seviyoruz. KadınIar ise oImayı vaat ettiğimiz haIimizi seviyor.

Adettir; babanın topIadığını oğIu saçar.

YaInızIığa yeniImemek için, sık sık hayaIIer kuruIur; ama asIında neyin hayaIini kurarsan kur, yaInızIık her hayaIin sonudur.

GüImeye zaman ayırın, ruhunuzun müziği budur.. Sevmeye zaman ayırın, güçIü oImanın kaynağı budur.

Yardıma çağırdığım şey acıIardır.çünkü onIar dosttur ve iyi öğütIer verirIer.

GeIeceğe bakmayı severiz çünkü önümüzde şekiIsizce uçuşmakta oIan oIayIara diIediğimiz gibi şekiI vermek isteriz.

Ancak az şey biIdiğimiz zaman biIgimizden emin oIabiIiriz. Kuşku,biIgi arttıkça artar.

Hiç kimse, koIIarında bir çocuk tutan anne kadar çekici ve bir kaç çocuk arasındaki bir anne kadar saygı değer değiIdir.

En iyi devIet nedir? Bize kendimizi yönetmemizi öğretendir.

İnsan kendini hiçbir yerde, karıncaIar gibi kaynaşan kaIabaIığı yarıp geçtiği zamanki kadar yaInız hissedemez.

Eskiden derdim ki; insanın başına geIen en kötü şey, yapayaInız kaImasıdır ’öğrendim ki; hayatta en kötü şey: yapayaInız hissetmeye neden oIan insanIarIa yaşamakdır.

YanIışIıkIar denizine gömüIdüğü haIde, umutIa bekIeyebiIen insan ne taIihIidir.

Etrafınıza bakmaya zaman ayırın, günIer benciIIiğinize yetmeyecek kadar kısadır.

İnanç, yaşamın gücüdür. İnsanIarı birIeştiren duyguIar, ayıran ise fikirIerdir.

kusurIar bir insanın var oIuşu için gerekIidir.

İyiIik, insanIarı birbirine bağIayan aItın zincirdir.

MaIını kaybeden, bir şey kaybetmiştir, onurunu kaybeden birçok şey kaybetmiştir. Fakat cesaretini kaybeden her şeyini kaybetmiştir.

DeIiIer ve akıIIıIar aynı derecede zararsızdırIar. YaInız yarı deIiIerIe yarı akıIIıIar çok tehIikeIidir.

Dünya bir hapishanedir.

İnsan, babasına borçIu oIduğu saygıyı ancak baba oIduğu zaman duyar.

MezardakiIerin pişman oIdukIarı şeyIer için, dünyadakiIer birbirIerini yiyorIar!

Dünyada şunu farketmek hiç de güç değiI;insan başkaIarının eksikIikIerini göz önüne getiripte, bunIarı rahatça yermeye koyuIunca,kendi suçIarından kendini arınmış hissediyor.

KirazIarın ve dutIarın tadını çocukIar ve serçeIerden sor.

Kaynak meşhursözler.com


Antoine de Saint Exupery Sözleri


Keşke herkesin ömrü, vicdanı kadar olsa.

Sevmek, birbirine bakmak değildir aslında. Birlikte aynı yöne bakabilmektir.

Çölü güzelleştiren şey bir yerlerde bir pınar saklıyor olmasıdır.

En iyi yüreğiyle görebilir insan. Gözler asıl görülmesi gerekeni görmez.

Kendine alıştırdığın, emek harcadığın şeyden sonsuza dek sorumlu olursun.

Kendini beğenmiş kişiler övgüden başka bir şeye kulak vermezler.

Senin gülünün diğerlerinden daha önemli olmasını sağlayan şey, ona ayırdığın vakittir.

Mumun kalınlığı o kadar önem taşımaz Değerini aleviyle ölçerim.

Çölü güzel yapan şey bir yerlerde bir kuyu saklıyor olmasıdır.

Dünyayı yerinden oynatan insan ruhudur.

Evren bize kendi hakkımızda bütün kitapların öğrettiğinden daha fazlasını öğretir. Çünkü direnir bize.

İnsan engelle boy ölçüştüğü zaman tanır kendini.

Mükemmelliğe, yazıya eklenecek hiçbir şey kalmadığında değil, yazıdan çıkarılacak hiçbir şey kalmadığında ulaşılır.

Dünyadaki insanlar bir bahçede beş bin gül yetiştiriyorlar, yine de aradıklarını bulamıyorlar.

aranılan tek bir gülde bir damla suda bulunabilir. Ama kördür gözler, insan gerçeği ancak yüreği ile görebilir. Asıl görülmesi gerekeni gözler göremez.

İnsanların bir şey öğrenecek vakitleri yo. Her şeyi satıcıdan hazır alıyorlar. Ama dost satan bir satıcı olmadığından, insanların dostları yok artık.

Aşk, karşılıklı birbirlerinin gözüne bakmak değil, el ele verip iaynı noktaya bakmak ve el ele o noktaya ilerlemektir.

Kendini yargılamak başkalarını yargılamaktan daha zordur.

Gerçek aşk , karşılık olarak beklemediğin yerde başlar .

Ona ayırdığın zamandır senin gülünü değerli yapan.

Kelebeklerle tanışmak istiyorsan iki üç tırtıla katlanmak zorundasın.

İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez.

Kaynak orjinalsözler.com

Robin Sharma Sözleri


Çok küçük şeyler bile fark yaratabilir.

Bir düşünce eker bir eylem biçersin. Bir eylemden alışkanlık biçersin. Bir alışkanlık eker karakter biçersin. Bir karakter eker kaderini biçersin.

Geçmişinin esiri olmayı bırak. Geleceğin mimarı ol.

Arkadaşlar yaşama espri, heyecan ve güzellik katar. Eski bir arkadaşla karnına ağrı girecek kadar gülmekten daha çok canlılık veren bir şey yoktur. Kendini üstün görmeye başladığında arkadaşların seni alçak gönüllü yapar. Kendini fazla ciddiye aldığında arkadaşların seni güldürür. Yaşam karşına küçük engellerinden birini çıkardığında ve işler göründüğünden kötü gittiğinde iyi arkadaşların yardım için oradadır.

Arkadaşlar yaşama espri, heyecan ve güzellik katar.

Eski bir arkadaşla karnına ağrı girecek kadar gülmekten daha çok canlılık veren bir şey yoktur.

Kendini üstün görmeye başladığında arkadaşların seni alçak gönüllü yapar. Kendini fazla ciddiye aldığında arkadaşların seni güldürür.

Yaşam karşına küçük engellerinden birini çıkardığında ve işler göründüğünden kötü gittiğinde iyi arkadaşların yardım için oradadır.

Yaşamımızı öyle geçirmeliyiz ki öldüğümüzde biz mutlu iken dünya ağlamalı.

Her şey olup bittiğinde, ne kazandıysan kazan, kaç yazlık evin olursa olsun, garajında kaç otomobil beklerse beklesin, yaşam kaliten yaşama yaptığın katkıyla belirlenecektir.

Yaşayan hiç bir şey kendi başına, sadece kendisi için yaşamaz.

Ellerimizden kum taneleri gibi akıp giden zaman asla geri gelmez. Zamanı erken yaşlarda akıllıca kullananlar zengin, üretken ve doyuma ulaştıkları bir yaşamla ödüllendirilir.

Yaşamda komik olan gerçekten neyi istediğini ve bunu nasıl elde edeceğini anladığında çok geç olmuştur. ‘Gençler bilebilse, yaşlılar yapabilse’ deyişi o kadar doğru ki.

Zihin kalene sinsice girip yerleşmiş zayıf düşüncelere karşı savaş. onlar istenmediklerini anlayacak ve hoş karşılanmayan konuklar gibi kaleyi terk edecektir.

Zihnini umut ile doldurduğunda umut dolu olursun. Zihnini nezaket ile doldurursan, nazik olursun. Zihnini cesaret ile doldurursan, cesur olursun. Kelimeler güçlüdür. Evren cesur olanın yanındadır…

Asla müziğin gücünü unutma. Her gün müzikle zaman geçir. Bu işe giderken arabada yumuşak bir müzik dinlemek bile olabilir. Kendini üzgün ve yorgun hissettiğinde müzik dinle. Bu en iyi motive edici eylem

Aklın evrenin en büyük harikasıdır ve bedenin seni afallatabilecek ustalıkları gerçekleştirme becerisine sahiptir.

Yaşamındaki sınırlar yalnızca senin belirlediklerindir.

Cesaret kendinle yarışmana olanak tanır. istediğini yapabilmeni sağlar, çünkü bunun doğru olduğunu bilirsin. Cesaret sana, başarısız olduğun yerde vazgeçmeme iradesi kazandırır.

yaşamda ulaştığın cesaret mucizelere olanak sağlar. kendilerini kontrol etmede usta olanlar büyük bir cesarete sahiptir.

Dizginlenmemiş bir coşku ile yaşamanın önemini hiçbir zaman unutma. Tüm canlı varlıklardaki özel güzellikleri görmeyi ihmal etme.

Bugün ve şu an bize verilmiş bir hediyedir. Amaçlarına odaklanmaya devam et. Evren geri kalan her şeyi halledecektir.

Kendinize güvenin. Tüm ömrünüz boyunca sürmekten haz duyacağınız bir yaşam biçimi yaratın.

Olasılığın küçücük, gizli kıvılcımlarını körükleyip başarı alevlerine dönüştürerek kendi potansiyelinizi maksimum şekilde kullanın.

Yaşam kalitenizi, düşüncelerinizin kalitesi belirler.

gülün yaşama çok benzer yolunda ilerlerken dikenlerle karşılaşacaksın güvencin varsa düşlerine inanıyorsan dikenleri aşarak çiçeğin görkemli güzelliğine ulaşacaksın


Yaşamda hatalar yoktur, yalnızca dersler vardır. Olumsuz deneyim diye bir şey yoktur, yalnızca bilgelik yolunda olgunlaşmak, Öğrenmek ilerlemek için fırsatlar vardır.

Güçlükten güç doğar. Acı bile mükemmel bir öğretmendir.

Yaşamında başına ne gelirse gelsin buna vereceğin yanıtı seçme kapasitesine sahipsin. Her koşulda pozitifibgeliştirirsen yaşam kaliten en yüksek düzeyine ulaşacaktır.

Bu dünyadaki en keyifli, dinamik insanlar donanım açısından senden ve benden farklı değiller. Hepimiz etten ve kemikten ibaretiz. Hepimiz aynı evrensel kaynaktan geliyoruz.

varolmak dışında bir şeyler yapanlar, insani potansiyellerinin ateşini canlı tutanlar ve yaşam dansının zevkini çıkaranlar sıradan yaşamları olan bizlerden farklı şeyler yapıyorlar. Yaptıklarının en önemlisi, dünyada pozitif yaklaşım benimsemektir

insan fiziksel, entelektüel veya ahlaki açıdan varlıklarının çok azını kapsayan dar bir çemberde yaşar. Hepimiz hayal etmediğimiz şeyleri çekip çıkarabileceğimiz yaşam sarnıçlarına sahibiz.

Ben yaşam sanatçısıyım benim eserim yaşamımdır.

Büyük hayalperestlerin düşleri asla gerçekleşmez, onlar her zaman daha fazlasını ister.


inandığımız ve aşılamaz bir kazanma azmimiz olduğu sürece zafer bizden esirgenmeyecektir.

Mutluluğun sırrı basittir: Gerçekten sevdiğiniz şeyi bulun tüm enerjinizi onu gerçekleştirmeye yöneltin. Bunu yaptığınızda yaşamınız zenginleşir ve arzularınız kolayca ve fazlasıyla gerçekleşir.

Büyük bir amaçtan, sıradışı bir fikirden etkilendiğinizde tüm düşünceleriniz zincirlerini koparır; zihniniz sınırlarını aşar, bilinciniz genişler ve kendinizi yeni, mükemmel bir dünyada bulursunuz.

Dünyadaki en mutlu, en sağlıklı ve hoşnut insanların kimler olduğunu araştırırsan, her birinin tutkularını keşfetmiş ve günlerini bununla uğraşarak geçiren kişiler olduğunu göreceksin.

Sana gül veren elde hep biraz güzel koku kalır.

başkalarının yaşamlarını iyileştirmek için çalışırsan kendi yaşamını da iyileştirirsin.

Yaşamın, seçimlerden ibaret olduğunu düşündüm. Birinin kaderi seçimlerle belirleniyor ve ben seçimin doğru olduğunu hissettim.

Biliyordum ki yaşamım asla aynı olmayacak harika, mucizevi şeyler yaşayacağım. Bu olağanüstü bir uyanış.

Dostum, yaşamını iyileştirmek için zaman olmadığını söylemek benzin için durmaya zamanın olmadığını arabayı sürmekle meşgul olduğunu söylemek gibi bir şey. Bu seni yolda bırakacaktır.

Asla başarı uğruna mutluluğunu feda etme. Kendi mutluluğun ve doyumun için önemli olan şeyleri yarına erteleme. Bugün dolu, dolu yaşama günüdür, piyangodan para çıktığı ve ya emekli olduğun gün değildir. Asla yaşamını erteleme.

Evin ne kadar büyük, araban ne kadar gösterişli olursa olsun yaşamının sonunda yanında götüreceğin sadece vicdanındır.

Her şey olup bittiğinde, ne kazandıysan kazan, kaç yazlık evin olursa olsun, garajında kaç otomobil beklerse beklesin, yaşam kaliten yaşama yaptığın katkıyla belirlenecektir.

Yaşamda küçük şeylere hayır deme cesaretine sahip olmak büyük şeylere evet deme gücü verecektir.

Yaşamda komik olan; çoğu kimse gerçekten neyi istediğini ve bunu nasıl elde edeceğini anladığında artık çok geç olmuştur.


Kaynak negüzelsözler.com

Mahatma Gandhi Sözleri

Bencilliğin gözü perdelidir.

Sevginin olduğu yerde hayat vardır.

Bir insan, yaptıklarının toplamıdır.

Gelecek bugün ne yaptığına bağlıdır…

Sevgi dünyadaki en incelikli güçtür…

Sıkılmış yumruklara el sıkışamazsınız…

Adaletsizliği adaletle yıkmak gerekir…

Basit yaşa ki başkaları da var olabilsin.

Dünyada görmek istediğiniz ne ise o olun.

Bizim en büyük hastalığımız bencilliğimizdir…

Sevgi insanlığın, şiddet hayvanlığın kanunudur…

İnsanlıktan daha kusursuz hangi kitap vardır ki.

Altın prangalar demir olanlardan çok daha kötüdür.

Barışa giden yol yoktur, barışın kendisi bir yoldur!

Bu dünyada kabul ettiğim tek şey içerdeki ‘sakin ufak ses’tir.

Göz göze, diş dişe düşüncesi bütün dünyayı kör edecek…

Kimseye kirli ayaklarıyla beynimde gezme fırsatı vermem…

Dünyada görmek istediğiniz değişikliğin kendisi siz olun.

Hakikat, bir taş kadar sert bir gonca kadar da yumuşaktır.

Güç fiziki kapasiteden değil, boyun eğmeyen iradeden gelir.

Toplum hayatı için bireysel özgürlük ve bağımsızlık şarttır…

Zayıf insanlar affedemezler. Affetmek güçlülere has bir özelliktir.

Toprak kazıp onu işlemeyi unutmak, kendimizi unutmak demektir…

Düzenli, temiz ve şerefli olmak için paraya ihtiyacımız yoktur…

Özgürlük hiç bir zaman “her istediğini yapma izni” anlamı taşımamıştır.

Adaletsiz rejimi, adaletle yıkınız.

Alkışlar önüne kansız elle çıkınız.

Siz yolunuza bakın, böyle yaparsınız hedefe kendiliğinizden varırsınız…

Gandhiye Batı uygarlığı sorulunca şu yanıtı verir Önce önemsemezler, sonra gülerler, sonra kıskanırlar, en sonunda yenilirler. Yemin ederim dünyanın bütün toprakları tek bir insanın kanını akıtmaya değmez…

İhtirasları alt etmek, silah gücüyle dünyayı hüküm altına almaktan daha çetindir…

Siz kendi saygınızı kendiniz teslim etmedikçe kimse sizin saygınızı zorla alamaz…

Sayısal çoğunluk önemli değildir, yanında Allah olan kişi zaten çoğunluk demektir.

Her gece uykuya daldığımda ölüyorum, ve her sabah uyandığımda tekrardan uyanıyorum…

Uğruna ölebileceğim bir çok davam var, fakat uğruna öldürebileceğim hiç bir davam yok.

Sevgi her zaman ıstırap çeker, hiçbir zaman ne gücenir ne de intikam almaya çalışırlar.

Düşünceye gem vurmak, zihne gem vurmak gibidir. Bu ise rüzgarı zapt etmekten de zordur.

Yanlışı savunup kalabalıkları arkama katmaktansa, doğruyu savunup yalnız kalırım daha iyi…

Dünya herkesin ihtiyacına yetecek kadarını sağlar, fakat herkesin hırsına yetecek kadarını değil.

Şiddet göstermeme, inancımın birinci maddesidir. Aynı zamanda o, benim itikatımın da son maddesidir.

Haksızlığa sapıp bütün insanlar seni takip edeceğine, adaletle hareket edip tek başına kal

Önce seni görmezden gelirler, sonra sana gülerler, sonra seninle dövüşürler, ve sonra sen kazanırsın…

Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelere dönüşür. Düşüncelerinize dikkat edin; duygularınıza dönüşür.

Bu dünyada öylesi aç yaşayan insanlar var ki, Tanrı onlara ancak bir somun ekmek suretinde görünebilir.

Kadın erkeğin esiri değil; can yoldaşı, desteği, kederlerinin ve sevinçlerinin tam anlamıyla ortağıdır.

Şiddet karşıtlığının ürettiği güç kesinlikle insan yeteneğinin icat ettiği tüm silahlardan gücünden üstündür.

İnsan yaşamının bir alanında haksızlık yaparken diğer bir alanında haklı olamaz; yaşam bölünmez bir bütündür.

Her sabah kalktığımda kendime şöyle bir söz veririm; dünya üzerinde vicdanımdan başka kimseden korkmayacağım…

Öfke bir asittir; durduğu kaba verdiği zarar, döküldüğü herhangi bir şeye verdiği zarardan daha fazla olabilir.

Propagandası çok yapıldı diye bir yanlış gerçeğe dönüşmez, kimse farkında değildir diye bir gerçek yanlışa dönüşmez… **

Bir millet uyuyorsa uyandırmak kolaydır. Ama uyumuyor uyuyor gibi yapıyorsa ne yapsanız nafile asla kaldıramazsınız…

Bu çağın gereği ortak bir din değil, çeşitli diller arasında yaşayan insanların sevgi ve hoşgörülü şekilde yaşamasıdır…

Dinler aynı noktada birleşen farklı yollardır. Aynı amaca ulaşacak olduktan sonra ayrı yollar seçmemizin ne önemi olabilir?

Birisinin buyruğu altında olmak her zaman özgürlük özlemini doğurur. Bunun içindir ki sömürgecilik kendi mezarını kendisi kazar…

Peygamberin hayatını anlatan kitabın ikinci cildini bitirdiğimde, bu muazzam hayata dair daha fazla okunacak bir şeyin olmayışına üzüldüm…

Birleşik Krallık’ın kalkınması için dünyanın kaynaklarının yarısını tükettiniz, Hindistan’ın aynı düzeye gelebilmesi için kaç dünya gerekir?

Bir insanı, ancak gerçekten uyuyorsa uyandırmak mümkündür. Ama, eğer uyumuyor da uyku taklidi yapıyorsa, dünyanın bütün gayretlerini sarf etseniz, nafiledir.

Bizi yok edecek insanlar şunlardır; ilkesiz siyaset, vicdanı sollayan eğlence, çalışmadan zenginlik, bilgili ama karaktersiz insanlar, ahlaktan yoksun iş dünyası, ve insan sevgisini yok etmiş bilim…


Kaynak pekgüzelsözler.com

Nelson Mandela Sözleri

Hayattaki en büyük zafer hiçbir zaman düşmemekte değil her düştüğünde ayağa kalkmakta yatar.

Mücadele benim hayatımdır.

bizi korkutan ışık değil içimizdeki karanlıktır.

Din dünyadaki en önemli kuvvetlerden biridir.

Arkadan önderlik edin bırakın diğerleri önde olduklarını sansınlar.

Yoksulluğu bitirmek hayır işi değildir. Bir adalettir.

Eğer içinizdeki ışığı dışarı çıkarabilirseniz çevrenizdekiler bunu görecektir.

Ben komünist değilim ama bizi onlardan başka da anlayan olmadı.

Hayatta karşılaşacağınız zorluklar bazen sadece mola vermeniz için başınıza gelir.

Bir lider bir çoban gibidir. Sürüsünü uçuruma doğru yürütmemelidir.

Gelecek için umut taşımak birilerine patronluk taslamaktan daha iyi bir örnek olmanızı sağlar.

Dünyayı değiştirmek için kullanabileceğiniz en güçlü silah eğitimdir.

İnsanlar iyi veya kötü şeyler yaşayabilir. Ancak yaşadıklarının üstesinden gelmenizi sağlayan zamandır.

Bir insanla iletişim kurmak istiyorsanız kendi bildiğiniz dili değil onun anladığı dili konuşmalısınız.

Hiç kimse derisinin rengi dini ve düşünceleri sebebiyle dışlanamaz. Bu sebeplerden dolayı birine nefret beslememelisiniz.

En derin korkumuz yetersiz olmamızdır. Ve en derin korkumuz ölçüsüzce güçlü olmamız olmalıdır.

Hayatta önemi olan sadece yaşamış olmak değildir. Başkalarının hayatlarında yarattığımız fark yaşadığımız hayatın değerini gösterir.

İyi bir lider her iki tarafa da yakın olmak zorundadır. Kibirli yüzeysel ve bilgisiz liderler yönetim konusunda başarısız olurlar.

Özgür olmak birinin zincirlerini kırması değildir başkalarının özgürlüğünü artırmak ve başkalarının özgürlüğüne saygı duyacak şekilde yaşamaktır.

Ben özgürlük için uzun bir yol yürüdüm ama hiç pes etmedim. Büyük bir tepeye tırmandıktan sonra fark ettim ki daha tırmanacak çok tepe var.

Ben beyazların tahakkümüne karşı savaştım siyahların tahakkümüne karşı savaştım demokratik ve özgür toplum fikrini öğütledim bunun için ve bunu başarmak için yaşadım bunun için ölmeye hazırım.

İnsanların nefreti öğrenmesi gerekir. eğer onlara nefret öğretiliyorsa sevgi de öğretilebilir. sevgi insan kalbine nefrete kıyasla çok daha doğal gelir.


Kaynak tilqi.com

Napolyon Sözleri


Ölüm hiçbir şeydir, ama mağlup ve şerefsiz yaşamak her gün ölmektir.

Dünya çok acı çekiyor.Ama kötü insanların şiddetinden değil, iyi insanların sessizliğinden.

Fırsat olmadan yetenek hiçbir şeydir.

Düşmanınız hata yaparken araya girmeyin.

İnsan, haklarından daha çok, istekleri için savaş verir.

Lider umut dağıtandır.

Bir asker bir parça renkli kurdele için uzunca süre özveriyle savaşır.


Ahlakın olmadığı yerde kanun işe yaramaz.


Savaşta ahlak olmaz

Asker olmak, sonra asker olmak, yine de asker olmak gerek.

Askerlerim çocuklarımdır.

Askerler! Tarih size bakıyor.

Askerliğin ilk sıfatı yorgunluğa tahammüldeki sebattır; cesaret ancak ikinci sıfatıdır.


Bir komutan ne galiplere ne de mağluplara dinlenecek kadar vakit bırakmalıdır.

İyi bir asker, her zaman en kötü ihtimalleri düşünmelidir.

Savunma halinde olan bir birlik yenilmeye mahkumdur; bu askerlik sanatının bir aksiyonudur.

En iyi asker çarpışmadan ziyade yürümesini bilendir.

Emir vermek kadar kolay bir şey yoktur. Önemli olan, verilen emrin yerine getirilmesini sağlayabilmektir.

En büyük general, en az yanlış yapandır.


Aşk; İşsiz güçsüz adamların işi.

Aşka karşı kazanılabilecek tek zafer kaçıştır.

Bir ordu itaat eden bir millettir.

Cesaret de aşk gibi ümitle beslenir.

Bir devlet adamının kalbi kafasında olmalıdır.

Bir devletin politikası, coğrafyasında saklıdır.


Bir tek düşmanla sık sık dövüşmemelisin, yoksa ona bütün savaş sanatını öğretirsin...

Kaybettiğimiz her saat, düşman için kazançtır.

Düşmanınız hata yaptığında sakın onu durdurmayın.

Ben savaş çıktığında ata binmeyeceğim. Ben ata bindiğimde savaş çıkacak.

Bir insan hakları için değil, çıkarları için daha büyük bir savaş verir.

Savaşarak ölmek kahramanların, intihar etmek korkakların imtiyazıdır.

Savaşırken ölenleri kahraman yapan, ölümleri değil; ölümlerinin sebepleridir.

Kadınlar savaş için bize gerekli olandan fazlasını üretebilirler.

Zafer; savaşta kovalayan, aşkta ise kaçan erkeğindir.

Savaşa ait kitaplar kütüphanemin en güzel eserleridir. Yorgunluğumu gidermeye çalıştığım ve bana en çok zevk veren kitaplardır.

En güzel savaş, insanın kendi öz varlığı ve tutkularına karşı giriştiği uğraştır.

Harp benim elimde anarşinin taban tabana zıddı bir şey olmuştur.


Harpte büyük bir bozgun daima büyük bir suçlunun varlığına delalet eder.

Acı çekmek, ölmekten daha çok cesaret ister.

Akıl ve zekanın ne olduğunu çok araştırdım. Nihatet bunun düşünceli cür'etten başka bir şey olmadığını anladım.

Alkış, oy değildir.

Asla vicdanınızın sesini kendinizden uzak tutmayın.

Aslında büyük bir soru yerinde durmaktadır: Kim İstanbul'u elinde tutacaktır.


Az bilgisi olup çok konuşan, parası olmayıp çok harcayana benzer.

Bağnazlığı kökünden yok etmek için uyutmak gerekir.

Bana iyi analar veriniz, size iyi vatandaşlar vereyim.

Bana Türklerden kurulu bir ordu verin dünyayı rehin alayım.

Barış demekle dünyada barış olmaz.

Başarılarım gençliğimdeki hayallerimin ürünüdür.

ihtiyaç, kanunların başında, halkın refah düzeyi de adaletin başında gelir.

Beni sevmenizi değil, bana canla başla hizmet etmenizi istiyorum.

Benim asaletim benimle başlar. Çocuklarımın, benden alacakları asaletle satacakları çalım ise hiçbir zaman benimki kadar haşmetli olmayacaktır.

Beyinsizlik sadece politika mesleğinde özür sayılmaz.

Bir filozofu hiçbir şey yapmak mümkün değildir.

Bir kral felaketin altında inlememelidir.

Bir toplumun gelişmesini görmek için, önce o toplumdaki kadınlara bakınız.

Budalalar geçmişten, akıllılar şimdiki zamandan, deliler de gelecekten bahsederler.

Büyük eylemler hiçbir zaman rastlantının ve talihin eseri değildir; her zaman tertip işidir.

Büyük felaketler büyük insanların yetiştiği okuldur.

Çekingen, ürkek ve korkaklar için her şey imkansızdır, çünkü her şeyi imkansız zannederler.

Devlet yalnız mahmuzlarla ve çizmelerle yönetilir.

Diplomat iyi giyinmiş bir polis kuvvetidir.

Dünyada taklit edilemeyen tek şey cesarettir.

Eğer dünya tek bir ülke olsaydı, başkenti İstanbul olurdu.

En büyük suç umutsuzluktur.

En büyük tehlike zaferin eşiğinde durur.

En iyi lider, en iyi umut taciridir.

En kısa yol bilinen yoldur.

En korkulacak an zafer anıdır.

En tahammül edilmez zorbalık, küçük adamlarınkidir.

En tehlikeli danışman onurdur.

Erdem en ağır topun yanındadır.

Felaketlerin üstünde dimdik oturan insan soylu ve cesurdur.

Fırsat çıkmadıkça kabiliyetler pek az işe yarar.

Gerektiğinde aslan postundan çıkıp tilki postuna bürünmesini biliyorum.

Güç ortaya çıkınca kanunlar zayıflar.

Günah çıkarmanın en kestirme yolu intihar etmektir. Zaten intihar da itirafın ta kendisidir.

Güzel bir kadın göze, iyi bir kadın da kalbe hoş görünür. Birincisi pırlanta, ikincisi de hazinedir.

Hafızasız baş, bekçisiz kaleye benzer.

Hayat boyunca başarının sırrı: para, para, para.

Hayata olan bağlılık kesildikçe ölüm gelir.

Hayatın iniş ve çıkışlarından, erkeklerin sıkıntılarını azaltmak için kadınlara büyük işi düşer.

Her işte başarılı oldum çünkü bunu istiyordum. Hiçbir zaman tereddüt etmedim. Bu da bana diğer insanlara oranla üstünlük sağladı.

Her şeyi konuşabilen insanlar, her şeyin üstünden gelebilir.

Her zafer zafer değildir, her yenilgi de yenilgi değildir.

Her zaferden sonra pişmanlık duyulur. Pişmanlık duyulmayan tek zafer cehaleti yenmektir.

Herkesi dinlerim ama kendi doğru bildiğimi yaparım.

İdare işinde tecrübe herşeydir.

İhtilallerde iki çeşit insan vardır: İhtilali yapanlar ve ihtilalden çıkar sağlayanlar.

İki şey dünyaya hükmeder; biri kılıç, diğeri düşünce. Kılıç, eninde sonunda düşünceye yenilir.

İmkansız. Bu sözcük Fransızca değil.

İmkansızlık yalnız sersemlerin sözlüğünde bulunan bir kelimedir.

İnsan hiçbir zaman nereye gittiğini bilmediği zamanki kadar yükselemez.

İnsan olgunlaşması için mutlaka acılarla yoğrulması gerekir. Çünkü o hem taş, hem heykeltraştır.

İnsan sabır ve dayanıklılığı ile vebayı bile yener.

İnsan üniformasının adamı olur.

İnsanı yaralayan tek şey gerçektir.

İnsanı yükselten iki şey vardır: Korku ve merak.

İnsanın dostu yoktur, saadetin dostu vardır.

İnsanın en büyük sanatı zamandır.

İnsanın evi gönlünün bağlı olduğu yerdir.

İnsanın kendisinin değil iyi günlerinin dostları vardır.

İnsanlar hayalleriyle idare edilirler.

İnsanlar rakamlar gibidir; ancak durumlarına göre kıymet alırlar.

İnsanları yücelten iki büyük meziyet vardır: Erkeğin cesur kadının namuslu olması.

hem erkeği, hem kadını şereflendiren bir meziyet vardır. tereddütsüz canını feda edebilecek kadar vatanına bağlı olmak. Türkler bu meziyetlere ve fazilete sahip kahramanlardır.

Türkler öldürülebilir, lakin mağlup edilemezler.

İyi bir ziraate dayanan maliye asla yıkılmaz.

Kazandıklarımın hepsini cesaretime ve çalışkanlığıma borçluyum.

Kendimden başka hiç kimse düşüşümden sorumlu değildir. Ben, kendimin en büyük düşmanı, felaketli kaderimin nedeniyim.

Kirli çamaşırlar aile içinde yıkanmalıdır.

Konuşmalarıyla dalkavukluk yapan insan iftira atmaktan da çekinmez.

Makam hırsı, insanların başlıca dürtüsüdür. Yükselme ümidi oldukça, herkes liyakatını göstermeye çalışır; en yüksek dereceye vardıktan sonra da, rahattan başka bir şey düşünülemez.

Mesut olduğum zamanlar insanları anlıyorum sanmıştım. Onları ancak felaket içinde tanımam mukaddermiş.

Milletsiz taht, bir parça kadifeyle örtülmüş dört tahta parçasından başka bir şey değildir.

Mutluluğa asla inanmam.

Mutsuzluk dehanın ebesidir.

Mümkünse çok düşün, düşündüğünü yap

Onur, hükümdarlar için, bir ahlak vergisi gibidir.

Ölümle sürgüne tek başına gidilir.

Ölümü düşündüğünüz vakit, çaresiziz demektir.

Önüne geçilmez harpler daima haklı olan harplerdir.


Politika para yerine insanların ortaya sürüldüğü bir oyundur.

Seninle aynı fikirde olmadıklarını söyleyenlerden korkma, seninle aynı fikirde olmayıpta bunu söyleyecek cesareti olmayanlardan kork.

Sık sık ceza vermeyiniz, ama verdiğiniz zaman ağır ceza veriniz.

Siyaset kılıcı yener.

Siyasi çıkarıma denk düşüyorsa, hiç korkmam, korkaklık edemem.

Sizin asaletiniz sizinle birlikte toprak olacak, ancak benim asaletim benimle birlikte başlıyor.

Taht nedir? Altınla süslenip üstüne kadife örtülmüş bir tahta parçası... Devlet, benim.

Talihi olanın horozu da yumurtlar.

Talih, bir ******dur.

Tarih, üzerinde herkesin anlaştığı bir yalandır.

Tek korktuğum düşman doğadır.

Üç gazete, beni yüz sancaktan daha çok korkutur.

Üstün insan kimsenin yolu üstünde değildir.

Vatanını kurtaran insan hiçbir kanunu çiğnemiş sayılmaz.

Vücudu dinlendirmenin en doğru yolu, aklı dinlendirmektir.

Yalnız yıldırım toptan güçlüdür.

Yapıcı bir tenkit, akıllı insanları güçlendirir. Ahmakları öfkelendirir.

Yaşadığım sürece çalışırım, çalışamadığım an ise ölmüş sayılırım.

Yaşayarak öğrenmek, bedeli en yüksek öğrenme biçimidir.

Yenile yenile yenmesini öğrendim.

Yükselmek ile gülünç düşmek arasında ancak tek bir adım vardır.

Zafer, iradededir.

Ölüm hiçbir şeydir, ama mağlup ve şerefsiz yaşamak her gün ölmektir.


Kaynak sevilensözler.com

Timurtaş Uçar ile ilgili sözler

48 yaşıma girdim, 48. Mahkemeyi aştım. 48 mahkemede çekmediğimiz kalmadı, anamızı ağlattılar.

Müslüman’ın siyaseti kur’an dır.

Bismillah deyip genelev açıyor deyyus oğlu deyyus.


dünyada ne kadar hırsız, pezevenk varsa laiktir.

İslam’ın düşmanı gazeteciler, yarın mahşer günü görüşürüz sizinle, yarın hz. Muhammed’in önünde görüşürüz sizinle….

24 saat şarap içen adam la ilahe illallah dermi lan hayvanoğlu hayvan.

Hem kahrolsun şeriat diyorlar hem de o pislik cenazelerini camiye getiriyorlar, hem çağdışı diyeceksin hem cesedini çağdışı dediğin camisine getirecek...

Kime uyuyor bunlar? belli ki allah'a uymuyor, avrupalı modacıyı allah kabul etmiş onlara uyuyor... Senin allah'ın avrupa mı? senin allah'ın amerikamı?...

3 kilo ağırlındaki yorganı kaldıramayıpta sabah namazına kalkmayan hayvan cihat edemez.


Bacağına geçirdiği kot pantolonuyla sokakta dolaşan kadınların arasında hangisi müslümanın, hangisi yahudi'nin karısı veya kızı belli oluyor mu,


Sokaktaki kadınlar neyi arıyorlar?? vallahi bunun tek cevabı var, nefsinin arzusunu arıyorlar, şehvet arıyorlar. Kadınlar sokağa çıkarken adeta vitrin...

Karısını çıplak gezdiren adam vallahi deyyustur billahi deyyustur.

Fatih'im, ulubatlı hasan'ım mezarından bugün başını kaldırıp bir bakıverse "istanbul kafir olmuş" diyecektir! tanımayacaktır!


"12 eylül'den sonra 48 mahkemede anamdan emdiğim burnumdan geldi. Parmaklarımızdan cereyanlar vererek bizi sorgulamaya tabi tuttular. 'niye ayet okudum


Okudum; okuduğumu yol yol dokudum. Gördüm; gördüğümü lif lif ördüm. Duydum; duyduğumun en güzeline uydum. Sonra, demet demet topladım, yazdım, yazdım....
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-28-2018, 11:56   #9
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak islamveihsan.com

SULTAN ALPARSLAN’IN TARİHE GEÇEN KONUŞMALARI

Alparslan, 1071 Malazgirt Meydan Muharebesi’ne bembeyaz elbiseler giydi ve;*“Bu benim kefenimdir dedi. kendini cihan şöhretine değil, hâlis bir îman vecdiyle şehîtliğe hazırladı.

“Ya muzaffer olur gâyeme ulaşırım; ya da şehît olarak cennete giderim.

Sizlerden beni tâkip etmeyi tercih edenler, tâkip etsin. Ayrılmayı tercîh edenler, gitsinler Burada emreden sultan ve emredilen asker yoktur. bugün ben de Sizlerle birlikte savaşan bir gâzîyim.

Beni tâkip edenler ve nefislerini Allâh’a adayarak şehît olanlar, cennete; sağ kalanlar gâzîliğe kavuşacaktır. Ayrılanları âhirette ateş, dünyâda da rezillik beklemektedir.”

insanlar içinde ancak ihlâs sâhibi olanlar kurtuluşa ereceklerdir. ihlâs sâhipleri dâimâ büyük ve tehlikeli bir imtihan üzeredirler.

işlemiş olduğum hatâ ve kusurlarımdan Allâh Teâlâ’dan af diliyor, tevbe ediyorum. Lâ ilâhe illâllâh Muhammedü’r Resûlullâh!..”

Sultan Muhammed Alparslanın son sözleri Her zaman, Allâhtan yardım isterdim. Dün askerimin çokluğu ordumun büyüklüğünden, dağ titriyor gibi geldi. Kalbimden dünyânın hükümdârıyım,diye geçti. Cenâb-ı Hak aciz kulunu cezâlandırdı
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 08-25-2018, 11:08   #10
Kullanıcı Adı
murataltug1985
Standart
Kaynak incesöz.com


Seyyid Ahmet Arvasi Sözleri

”Allah’a kul olmak demek, başka hiçbir şeye “kul olmamak” demektir.”

”İslam dünyasını esir almak isteyen şer kuvvetlerin ilk hedefi Türk devleti ve Türk milleti olmuştur.”

”İnanıyorum ki, hem Türk hem Müslüman olmak hem de muasır dünyaya öncülük etmek mümkündür.”

”Sayılarda anlaşmak kolaydır da, kelimelerde ve kavramlarda anlaşmak zordur.”

”Biz zeki doğarız,*fakat aklı sonradan kazanırız.”

”Kadrolar değişmedikçe, anayasalar, kanunlar, kararnameler ve tüzükler değişse bile bir mana ifade etmez.”

”Benim milliyetçilik anlayışımda asla ırkçılığa, bölgeciliğe ve dar kavmiyet şuuruna yer yoktur.”

”Batmayacağına inanarak suya bas, yürür gidersin. Mucize yürüyebilmen değil, inanabilmendir.”

”Biz Müslüman Türküz. Bizi, gelecek asırlarda yine biz olarak temsil edebilecek güçlü kadrolara muhtacız.”

”Madde dünyası, kendini çevreleyen yokluk fikrinden kurtulamaz.”

tehlikeler ihtiyaçlara, ihtiyaçlar ise istek ve ilgilere vesile olmaktadırlar.”

”Düşünen insana saygı duyulur, şartlanmış insan saygı değer bulunmaz.”


”İnsan, kendisinin ve kendi iradesi ile ilgili çilesinin etrafında dolaşan bin bir düğümlü soru yumağını tek tek çözümlemek durumundadır.”

”Türk milliyetçiliği İslam iman ve şuuru içinde yücelmeyi gaye edinen ve Türk’ün mutluluğunu burada arayan bir harekettir.”

”Şaşarım insanların haline; geçimi maaştan, şifayı ilaçtan bilirler.”

”Kişi kavmini sevmekle suçlandırılamaz. Kavminin efendisi, kavmine hizmet edendir. Vatan sevgisi imandandır.”

”Ve tarih bir gün, şehadete susamış bir ülkücüden daha müthiş bir silahın keşfedilemediğini yazmak zorunda kalacaktır.”

”Varlığımızda, duyularımızda, isyan eden bir prensip vardır. Bu insan zihninin tabiatı icabıdır.”

”Gerçekten nedir hürriyet? Hangi insan hür hangi insan tutsaktır? Eğitim insanı nasıl hür yine nasıl tutsak kafalı edebilir?”

”Zorlanmalar maddenin, seçmeler hayatın, gayeler ise insanın yaşama ve var olma prensibidir. Zamandan âzade tek ve mutlak irade ise Allah’ındır.”

”Biz, kendimizi aramaktan değil, kendimizi bulmak ümidini yitirmekten, yahut kendimizi aramak çabasını bırakmaktan korkmalıyız.”

”Müslüman, bir savaşçı olarak doğar, isim alır, yaşar ve ölür. Türk-İslam kültür ve medeniyetindeki Alp-Erenler bu ruhun ifadesidir.”

”Türk devletini yıkmak ve Türk milletini parçalamak isteyen bölücüler yalnız Türklüğe değil, İslam’a da ihanet etmektedirler.”

”Kesin olarak iman etmişimdir ki, Müslüman Türk milleti ve onun devleti güçlüyse, İslam dünyası da güçlüdür.”

”Dinimizin ve milliyetimizin düşmanları, din ve milliyet gibi iki mukaddes varlığımızı birbirine düşman göstermek oyunundan kolay kolay vazgeçeceğe benzemiyor.”

”Vatanımız ve milletimiz dört bir yandan ayrı renk ve biçimde gelişen kültür emperyalizmine maruz kalmaktadır. Kapitalist ve komünist oyunların ülkemizdeki tahribatı çok büyük olmaktadır.”

”Bulgar da olabilirsin, Makedon da olabilirsin Afrikalı zenci de olabilirsin. Ama ne olursan ol, eğer Müslüman’san Türk’e saygı göstermelisin. Bu milletin İslâm’a hizmetleri unutulmaz onun için bu millet sevilir.

”Milliyetçilik, bir milletin kendini ekonomik, kültürel, sosyal, politik yönden güçlendirmesi ve başka millet ve gruplara sömürtmeme çabasıdır. milliyetçilik meşru bir hak ve şuurdur.”

”Türk Milletinin hayatî meselesi kendinden olan milli tarihine kültürüne gönülden bağlı ve yabancılaşmamış aydın ve milliyetçi kadrolardır. milli eğitim Türk Milletine bunları vermelidir.”

”İnsan başıboş kalamaz. Bu onu boğar ve bunaltır. İnsan boş duramaz. Kendini ilim, sanat, din ve Kendini büyük ülkü ve hedeflere yormalıdır

”Türk milliyetçilerinin çile ve ızdıraba düçar olduğu dönemler Türk Milli şuurunun zaferini müjdelemektedir.

mağdurlar ve mazlumlar Türk milliyetçilerinin saflarını takviye ettikçe hareketin aşk potansiyeli artmaktadır.”

Türk milliyetçisi, Türk ırkını benimser, sever ve sevdirirken ailelerini kurmaya çalışır. başka ırkları Allah’ın bir âyeti olarak değerlendirir.”

vatan çocuklarını kendi öz tarihlerine milli ve mukaddes kültür ve medeniyetlerine, milli ülkülerine yabancılaştırmaya; dinlerine, dillerine, bayrağına ve tarihine düşman etmeye çalışıyorlar.”

Bir Doğu Anadolu çocuğu olarak, doğdum ve büyüdüm bölgede döndürülmek istenen hain niyetlere, kahpe tertiplere karşı elbette kayıtsız kalamazdım.

Beni yakından tanıyanlar, bütün hayatımı ve çalışmalarımı Türk-İslam Ülküsü’ne vakfettiğimi elbette bilirler.”

Hayretle gördüm ki Türk kelimesinden ürkenler var. hayretle gördüm ki İslamdan ürkenler var.
yine ürpererek gördüm ki, Türk ve İslamın yan yana gelmesinden dehşete kapılan çevreler var.”

*Kaynak: shazinem.net*

M. Zahid Kotku (Rh.A) Hazretlerinden İnciler

Ömrünü boş yere zevk ü sefâ ile, para pul budalası olarak mahv etme Son pişmanlık kimseye fayda vermemiştir

Asıl hüner her şeyi yerli yerine yapabilmektir Bu da kuvvetli bir ilim ve mağlup olmaz nefislerle mümkündür

Azgın nefislerde her ne kadar ilim olsa da o kişi yine nefsinin esiri olmaktan kendini kurtaramaz

herkese ve her ilim sahibine tasavvuf şarttırTasavvufsuz ilimler hebâen mensûrdur Zühd, takvâ, hilim, sabır, ahlak tasavvufun mahsulüdür

Çok aziz ve muhterem kardeşim, sen de kat’iyyen ihmal etme Kur’an-ı Kerim’i hem kendin oku, hem aile fertlerine titizlikle üzerinde durarak, okut

Yalnız dünya bilgilerini vermek için çalışıyorsan, nafile ebediyyen faydası olacak olan Kur’an-ı öğret ve üzerinde durarak tatbikine gayret eyle

Aziz evlat, sevgili kardeş, daima temiz kalpli, güzel ahlaklı, âlim ve fâzıl, âbid ve mütevâzî; zâhid ve dünyaya iltifatı olmayanları ve insanı kâmil olanları ara, bul ve onlara kul, köle ol

Aziz kardeş, hilkatten maksad, Hâlık’ı tanıyıp, O’na kulluk etmektir O’nu tanımak ve kulluğunu yapabilmek için de, dînî bilgilerini artırmak gerekir

kahve, sinema köşelerinde, zevk ve sefâ peşinde dolaşmak çok yanlıştır İnsan kendisini dinsiz kafirlere veya hayvanlara benzetmektense, Peygamberler yolunu, salihler, âbidler izini seçip, dünyadan tertemiz göçmesi ne büyük bahtiyarlıktır

aziz kardeşim, uyanık olmak gerekir Nefesleri boşa geçirme, hevesine kapılma Bir gün vade gelip de Haydi gel denilince, durmak mümkün değildir hayatın mesuliyeti sorguları var Sakın bunlara inanmamazlık etme

Aziz kardeşim; sakın kimseyi hakir ve hor görme bu gibi hallere ne alış, ne de çoluk çocuğunu alıştır Çünkü alışılan şeyleri terk etmek kadar zor bir şey yoktur

Aziz kardeş, kişi mütevâzi ve kanaatkar bir hayat ile her türlü cefalara, açlıklara karşı sabırlı, metin olmalı ve ölümü göz önünden ayırmamalıdır


Arkamdan Ağlama* Öldüğüm gün tabutum yürüyünce*Bende dünya derdi var sanma!*
Bana ağlama,*Yazık, yazık!" "Vah, vah!" deme!*
Şeytanın tuzağına düşersen vah vahın sırası o zamandır

Cenâzemi gördüğün zaman Benim buluşmam o zamandır Beni mezara koyunca elvedâ deme
Mezar cennet topluluğunun perdesidir Mezar hapis görünür amma Aslında canın hapisten kurtuluşudur

Batmayı gördün ya, doğmayı da seyret!*
Güneşle aya batmadan ne ziyan gelir ki?*
Sana batma görünür amma*Aslında o doğmadır, parlamadır Yere hangi tohum ekildi de yetişmedi?*

Neden insan tohumu için*Bitmeyecek, yetişmeyecek zannına düşüyorsun?*
Yere hangi tohum ekildi de yetişmedi?*

Hangi kova suya salında da dolu olarak çekilmedi?*
Can Yusuf'un kuyuya düşünce niye ağlarsın?*
Bu tarafta ağzını yumdun mu, o tarafta aç!*

"Allah'ın emirlerine uymayanlar, Peygamber SAS'in emirlerine uymayan insanlar öyle bir zalimdir ki, o adamları asan Haccâc-ı Zâlimden daha beterdir


"Saltanat sahibi olmak hüner değil, Allah'ın rızâsını kazanmaktır hüner!"*

"İki şey var: Seveceksin, sevileceksin Sevmek için, sevilmek için ne lâzımsa onu yapacaksın!"*

"Allah'ı tanımayan insan, anayı babayı nasıl tanısın?"*

"En büyük felâket, insanları İslâm yolundan ayırmaktır

"Allah peygamberlerini nasıl seçti ise, velîlelrini de öyle seçmiştir Bizim işimiz Allah'ın emirlerini tutup, yasaklarından kaçmaktır

"Allah gönle girmedikten sonra, sözlerin hepsi boştur

"Okuma yazma bilmeyen cahil değildir; asıl cahil Allah'ı tanımayandır

"İbadetlerin en efdali, nefesleri boşa harcamamaktır

"Ne dervişlikte, ne şeyhlikte, ne imamlıkta iş yok; iş Allah'ın rızâsını kazanabilmekte, iş Allah'a kul olabilmekte!

"Allah'ın rızâsı az fakat devamlı ibadetle ve günahlardan kaçarak kazanılır


Evvela tevhidin manasını bilmesi gerektir bunu söyleyen manasını bilirse, o zaman ona iyi sarılır
Ve ondan kat'iyen ayrılmaz

dünyadaki hayat, ona verdiği hayat ile kaimdir İlimde O'nun kullarına verdiği ilimden bir nebzedir varlıkları, mevcudatı ve bizleri yaratan sonsuz kuvvet ve kudret sahibi bir Allah'tır bir Allah


Kaynak nfk.com

Abdülhakim Arvasi Hazretlerinin Kıymetli Sözleri

Son zamanlarda, tekkeler cahillerin eline düştü. dinden, imandan haberi olmayanlara şeyh denildi. Din düşmanları da, bu şeyhlerin sözlerini ele alarak dine hurafeler karışmış İslam bozulmuştur dedi

bozuk tarikatçıların sözlerini, işlerini din sanmak, bunları tasavvuf büyükleri ile karıştırmak çok yanlıştır.dini bilmemek, anlamamaktır.

Dinde söz sahibi olmak için, Ehl-i Sünnet alimlerini tanımak, o büyüklerin kitaplarını okuyup, iyi anlayabilmek ve bildiğini yapmak lazımdır.

bir alim bulunmazsa, din düşmanları meydanı boş bulup, din adamı şekline girer. Vaazları ile kitabları ile gençlerin imanını çalmağa saldırarak millet ve memleketi felakete götürür.

Allahü teala, herşeyi bir sebeple yaratmaktadır. Bu sebeblere, tesir ve kuvvet vermiştir. Bu kuvvetlere, tabiat kuvvetleri, fizik, kimya ve biyoloji diyoruz.

Bir iş yapmamız, bir şeyi elde etmemiz için, işe yapışmamız lazımdır. buğday hasıl olması için, tarlayı sürmek, ekmek, ekini biçmek lazımdır.

İnsanların büütn hareketleri, işleri, Alalhü tealanın adeti içinde meydana gelmektedir. Allahü teala sevdiği insanlara iyilik, ikram ve azılı düşmanlarını aldatmak için sebepsiz şeyler yaratıyor.

Temiz ve yeni elbise giyiniz. ahlakınızla, sözlerinizle, İslam’ın, kıymetini gösterdiğiniz gibi, giyinmenizle de saygı ve ilgi toplayınız.

Helal olan elbiseleri ve yemekleri ve şerbetleri lüzumu kadar kullanınız.

*Her peygamber, kendi zamanında, kendi mekanında, kendi kavminin hepsinden, herbakımdan üstündür.

Muhammed aleyhisselam her zamanda, her melekette, dünya yaratıldığı günden, kıyamet kopuncaya kadar, gelmiş ve gelecek, bütün varlıkların her bakımdan en üstünüdür.

Hiç kimse, Muhammed aleyhisselamdan üstün değildir. Bu olamıyacak bir şeydir. Dilediğini yapan, her istediğini yaratan onu böyle yaratmıştır. Hiçbir insanın onu methedecek gücü ve tenkid edecek iktidarı yoktur.

Hak tealanın hakimliğini tanıdığınız, emaneti ve emniyeti bozmayarak çalıştığınız zaman, birbirinizi sevecek, bağlı kardeşler olacaksınız.

Sizin kardeşliğinizden Allah’ın merhameti neler yaratacaktır. Kavuştuğunuz her nimet, hakkın imanın kardeşliğin neticesi ve Allahü tealanın merhamet ve ihsanıdır.

Gördüğünüz her musibet ve felaket kızgınlığın, nefretin ve düşmanlığın neticesidir. Bunlar hakkı tanımamanın, zulm ve haksızlık etmenin cezasıdır.

Büyüklerin sözü, sözlerin büyüğüdür.

Evliyanın sözünde rabbani tesir vardır.

İnsanı kaplayan sıkıntıların birinci sebebi, Hakk’a karşı şirk ve müşriklidir.

İlim ve fen ilerlediği halde, insanlığın ufuklarını sarmış fesad karanlığı şirkin, imansızlığın, vahdetsizliğin neticesidir.

Beşeriyet ne kadar uğraşırsa uğraşsın, sevip sevilmedikçe, ızdırap ve felaketden kurtulamaz.

Hakk’ı tanımadıkça, Hakk’ı sevmedikçe, Hak tealayı hakim bilip,ona kulluk etmedikçe, insanlar birbirini sevemez.

Hak’dan ve hak yolundan başka her ne düşünülürse, hepsi ayrılık ve perişanlık yoludur.

Müslümanların öğrenmesi lazım bilgilere Ulum-i İslamiye Müslümanlık bilgileri denir. İslam dininin emr ettiği bilgileri Resulullah sav ikiye ayırmıştır. Biri, Ulum-i Nakliyye dini bilgileri diğeri Ulum-i Akliyedir fenni bilgiler buyurmuştur.

Din bilgileri, dünyada ve ahiretde huzuru, saadeti kazandıran bilgilerdir. ikiye ayrılır: Ulum-i Aliyye yüksek din bilgileri ve Ulum-i İbtidaiyyedir Alet ilimleridir

İslami ilimlerden akli bilgilerin tecrübi ilimlerin iyi öğrenilmesi, ince ve derin din bilgilerinin kolay ve açık anlaşılmasına yardım eder.

fizik öğrenmek, din bilgilerini kuvvetlendirir. Astronomi, aritmetik ve geometri dine yardımcı bilgilerdir. fizikteki birkaç yanlıştan başka hepsi dine uymakta, imanı kuvvetlendirmektedir.

İlahi fizik meta-fizik bilgilerinden, çürük, bozuk olanlar dine uymaz. ilim öğrenilince, din bilgilerinin akli bilgilerle çözülmiyen yerleri ve sebeleri meydana çıkar ve akla uygun sanılmayan, meselelerin inkar edilemeiyeceği anlaşılır.

Kur’an-ı Kerimden ve Hadis-i Şeriflerden sonra en kiymetli kitap, İmam-ı Rabbani ks Mektubatıdır Hanefi mezhebinde en mükemmel ve en kiymetli fıkh kitabı İbni Abidinin haşiyesidir.

İslam dini, Allahü tealanın, Cebrail vasıtası ile, sevgili Peygamberi Muhammed aleyhisselama gönderdiği, insanların,dünya ve ahiretde rahat ve mesut olmalarını sağlayan, usul ve kaidelerdir.

Bütün üstünlükler, faideli şeyler İslamiyetdedir. Eski dinlerin iyiliklerini İslamiyet kendinde toplamıştır. Bütün saadetler, başarılar ondadır.

Yanılmayan, şaşırmayan, akıl ve esaslardan ahlaktan ibarettir. Yaradılışında kusursuzdur o reddedilmez nefret edilmez İslamiyette zarar yoktur. menfaat yoktur ve olamaz..

Allahü teâlâya inanan kimse kul hakkını düşünse, nasıl ayaklarını uzatıp da yatabilir?”

“Allahü teâlâ sırrını eminine verir. Bilen söylemez, söyleyen bilmez.”

Ahmaklık, hatada ısrar etmektir.”

“Din bilgileri, dünyada ve ahirette, huzuru, saadeti kazandıran bilgilerdir.”

“Allahü teâlâ dilediğini yapar. İster sebepli ister sebepsiz, dilediği gibi azap veya lütfeder. Güzel ve doğru Onun dilediğidir.”

“Allahü teâlâ bize rahmetiyle muamele etsin. Adaletiyle muamele ederse yanarız.”
*
Allah dünya üzerindeki herşeyi yaratırken onu bir sebebe bağladığını insanlar Allah’a dua ederek sebeplere sarılsın

Allah’ın yaktığı çerağı nefesleriyle söndürmek isteyenler, ancak sakallarının tutuşmasıyla kalırılar.

Ahirete en büyük azap, bu dünyada mürşitlik taslayarak Allah’ın yolunu kesenleredir.

Anlamak lazım değil, inanmak lazımdır.

Yarın ahirete affım için güvenebileceğim ne amel, ne iyilik hiçbir şeyim mevcut değildir. Yalnız küfür timsaline duyduğum hiddet ve buğz belki yeter.

Riya olmasın diye cemaat namazından kaçanlar bilmelidir ki, bu hareketleri ayrıca bir riyadır.

Nasıl çatal bıçakla bir yemeğin lezzeti bulunamazsa bu işte akılla halledilemez.

Hakk’a mahsus bir sıfatı insana, insana göre sıfatı Hakk’a isnad etmek küfür ve gazabı davet eder.

Allah’ın kahrından rahmetine sığınmanın yolu, iman, tevhid, taat Allah’a itaat ve ibadet…

Yüksek sesle dua edilmez. Duada şanına lâyık olanı istemelidir. Duanın reddinden büyük bela olamaz. Gizli ve düşkün dua, kabulü gerektirir. Allah’ın sana dua ettirmesi kabule işarettir.

Haramlardan korkan zâhiddir, şüpheliden korkan ise velî.

Hamd, o nimet vericiyi ibadetle bilmektir. Hamd, İlâhî Zâtı vasıflandırmaktır. Şükür, Hakk’ın kuluna verdiğini O’nun yolunda kullanmaktır.

“Tek vakit namazımı kaçırmaktansa, bin kere ölmeyi tercih ederim.”

“Namaz, aman namaz, nerede ve ne şart altında olursa olsun mutlaka namaz kılın.”

“En büyük edep, ilahi hududu muhafazadır, gözetmektir.”

“Allahü teâlâ bir kuluna iman vermişse ona daha ne vermemiştir. İman vermemişse ona daha ne vermiştir!”

“Bizim meclisimizde bulunanlar, sükut içinde otursalar ve sükuttan başka bir şey görmeseler bile, din bahsinde âlim geçinenlerin hatalarını keşfederler, bir bir çıkarırlar.”

“Kur’an-ı kerim şifadır. Fakat şifa, suyun geldiği boruya tâbidir. Pis borudan şifa gelmez.”

“Gerçek keramet, kerametin gizlenmesidir. Bunun dışında görünenler, velinin irade ve ihtiyarı ile değildir. İlahi hikmet öyle gerektiriyor demektir.”

“Cemiyetteki ruh hastalıklarının sebebi, iman eksikliğidir.”

Dünyada haram işleyen ,ahiretten mahrûm kalır.Burada helal şeyleri kullananlar,orada, hakikatie kavuşur.

bir erkek, dünyada haram olan ipeği giyerse, ahirette ipekten mahrûm edilir. günahtan temizlenmedikçe, Cennete giremez Cennete girmiyen de Cehenneme girer.Çünkü, ahiretde, başka yer yoktur.

“Dinimizin bildirdiği birşeyde şüpheye düşen kimse, Allahü teâlâ ve O’nun Peygamberi, bu şey ile neyi bildirmek istemiş ise, öylece imân ettim,inandım demelidir.

şüpheyi giderecek bir din âlimi aranmalıdır. İlmine ve dine bağlılığına güvenilir, zeki, ârif, bir zâtı arar, bulur. aldığı cevab, şüpheyi giderince, artık ona imân eder. Böyle bir zâtı aramak farzdır.

Allahü teâlânın ve Reslünün dilediği gibi inandım demeli ve şüphenin giderilmesi için, Allahü teâlâya dua etmeli,yalvarmalıdır.”

“Bir memleketde İslâmiyetin yerlemesi için, herşeyden önce,hakikî din âlimi yetiştirmek lâzımdır.

Din âlimi bulunamazsa, din cahilleri,din adamı şekline girip, kitab ve mecmûa yazarak, konferanslar, ve dersler vererek milletin dinini, imânını çalarlar. İslâmiyeti yıkarlar ,kimsenin haberi olmaz.”

Abdülhakim Arvasi Hazretleri’nin “ben” dediği işitilmemiştir. İslam âlimlerinin adı geçtiği zaman;
Bizler büyüklerin yanında hazır olsak sorulmayız, gâib olsak aranmayız.” buyururdu.

Kavuştuğunuz her nîmet; hakka îmânın hâsıl ettiği kardeşliğin neticesi ve Allahü teâlânın ihsânıdır.

Temiz ve yeni elbise giyiniz. Gittiğiniz yerlerde, ahlâkınızla, sözlerinizle, giyinişinizle İslâmın vekârını, kıymetini gösteriniz.

Allahü teâlâ bize fadlı, ihsânı ile tecelli etsin; bizi fadlı ile korusun! Adliyle tecelli ederse, yanarız.

İlim cehli izale eder, yok eder, ahmaklığı değil.
Cemiyetteki ruh hastalıklarının sebebi, îmân eksikliğidir.

*İslam bu memleketten giderse, ne Hind’de kalır, ne Sind’de!

Bir yere esans dökülse, kendisi kalmasa da, kokusu devam eder. Zındıklar İslam’ı öyle kaldırdılar ki, kokusunu dahi bırakmadılar.

Israr*kelimesi iyilik için kullanılmaz. Ya’nî iyilikte ısrar olmaz. Israr, inad batılda olur, hakda, doğruda, iyilikte*devam*olur.

Evladı resul olmasaydım, Bosnalı olmak isterdim.

İnsanlar arasında kendini ayıplamak kibirdendir, ya da medh edilmeği sevmektendir ki birbirine yakındırlar.

Kıyamete yakın camilerin yolları çimen bağlar, imam ve hatipler cahil olurlar. Hafızlar nağmeli okumayı severler. Kadınlar erkeklerine itaat etmezler.

Medeniyet, İslamiyet ile kaimdir. Avrupa medeniyeti dedikleri, vahşetin zirvesine varmıştır.

Müslümanlar, düşmana karşı müdafaa için her türlü harb alet ve edevatını yapmak zorundadır.

*Padişahların en aşağısı bile dinin hamisi idi.

*Mü’mine en evvel lâzım olan halâl yemektir. Mideye halâl girerse, organlara amel-i salih kuvveti verir. Haram ise, ne kadar uğraşsa, salih amel yapamaz.

Bu memleketin toprağı rutubetli olduğundan cenazeyi tabutla defn etmek daha iyidir. Tabutun çivilerinin tahtadan olması lâzımdır.

Her cum’a, namazdan evvel, Kehf sûresini okumak sünnettir. Ölülerinize her ak*şam Yâsin-i Şerif okuyun.

Nerede namaz var, orada imân var. Nerede namaz yok, orada imân ya var, ya yok.

Mektûbât, gibi kitabları okumak ihlâsı arttırmak için fâidelidir. Fârisîyi az bilen, Mektûbât’ın Osmanlıcasını değil, Fârisîsini okusun.

*Habis kişiye bir milim yaklaşan, İslam’dan bir mil uzaklaşır.

Efenedi hazretlerinden biri dua isteseydi: Allahu Teala korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail eylesin, derdi.


Kaynak pekgüzelsözler.com

Neşet ertaş

GönüI kimi severse, aşk onda güzeIdir.

Darda kaIdım diye umutsuz oIma, yok iken dünyayı var eden vardır.

Kadın insandır.*Biz erkekIer ise insanoğIu.

Ne güzeI özetIemiş usta; sen beni güIünce mutIu mu sandın, yaIandan yüzüme güIen dünyada.

Mühür gözIüm, seni eIden sakınırım kıskanırım.

İki büyük nimetim var. Biri anam, biri yarim. İkisine hürmetim var. Birisi var etti birirsi yar etti beni.

AğIa sazım ağIanacak zamandır.

Sevgi dünyasına yaIan girmez, gönüIden sevmeyen Hak’ka eremez.

GönüI Mecnun oImuş çöIde geziyor.

Nerde bir türkü söyIeyen görürsen korkma yanına otur. Çünkü kötü insanIarın türküIeri yoktur!

Kendini biIen biImeyenin kusuruna bakmaz!
Ben diyorum ki, insan ve insanoğIu var.

AyrımcıIığın sonu kavgadır, kavganın karı var mı?

Kendi kendisinden utanmayan, yeryüzünde hiç kimseden utanmaz.

Biz doğduğumuzdan beri yoksuIduk. VarIığı görmedik ki yoksuIIuktan şikayet edeIim.

GönIün’ün eşini buIan garip değiIdir.

Aşk biterse yoruIur insan, ben ne zaman öIürsem Neşet yoruIdu desinIer.

Denizi seyretmek gibidir bozkırda gökyüzünü seyretmek.

İnsanIarı birbirinden ayıran mezhepçiIere karşıyım, mezhepIere değiI.

Özü güImeyenin yüzü güIer mi?

İIimsizIik biIgisizIik yüzünden, cehaIet hortIayıp çıkar mı çıkar. SevgisizIik saygısızIık yüzünden, insan insandan bıkar mı bıkar.

Ahu gözIerini sevdiğim diIber, sana bir sözüm var diyemiyorum.

GeI seveIim, seviIeni seveni sevgisiz suratIar güImüyor canım, nice gördüm dizIerini döveni, giden ömür geri geImiyor canım.


Can yakıp da kaIp kırma ey insanoğIu. Senin de güI benzin soIacak bir gün. Her canIının kaIbi AIIah’a bağIı. Herkes ettiğini buIacak bir gün.

Herkesin bir Zahide’si vardır.

Gurbette oIanIarın hiç biri mutIu değiI ben mutIuyum diyene rastIayamazsın. Neden? Gurbet herkesin içinde taş gibidir.

Uyku girmez gözüne, gönIü viran oIanın.

Hak biIdiğim yoIdan ayrı gitmedim, koğuIar getirip gıybet etmedim, gönüIIeri kırıp can incitmedim, bir garip sazımı çaIdım giderim.

Ne söyIeyeyim şu dünyanın haIine dağIar ayrı ayrı, çöI ayrı ayrı, şu insanIar böIüşmüşIer dünyayı Hudut ayrı ayrı yoI ayrı ayrı.

Seviştiğimde mutIu oIurum, sevgisiz imanı nasıI buIurum, böyIe inandım böyIe biIirim, sevişmek ibadettir sevgi imandır.

Güneşe güIIe at, karartır mı hiç? AIIah sevmediğini yaratır mı hiç? İnsan oIan insan darıItırmı hiç? HaksızIık haksızın özünden oIur.
murataltug1985 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı