Siyaset Forum - Siyasetin Kalbi
Anketler Tüm anketlerimizi burada paylaşıyoruz.



Anketimiz: Hükümetin İmralı sürecini destekliyor musunuz?
Evet : barış için İmralı sürecini destekliyorum 92 67.15%
Hayır : İmralı süreci zararlı olacak,desteklemiyorum 20 14.60%
Ciddi şüphelerim var emin değilim 25 18.25%
Katılımcı sayısı: 137. Sizin bu Ankette oy kullanma yetkiniz bulunmuyor

Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 03-19-2013, 02:59   #1
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Exclamation
Alıntı:
Cihannur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster


1- Kürt Sorununun Tespiti: Nasıl ki İngiltere'nin İrlandalı sorunu ve İskoç sorunu, İspanya'nın Katalan sorunu ve Basklı sorunu, Fransa'nın Korsikalı sorunu, Sri Lanka'nın Tamil sorunu ve dünyanın diğer bazı ülkelerinde de çoğunlukta olan etnik kimliklerinin azınlıkta olan etnik kimlikleriyle yaşadıkları sorunlar olduğu gibi, Kürt sorunu da Türkiye'nin bir etnik sorunudur. Kürt kimliği ve Kürt Halkı reddedilemeyeceği gibi Kürt sorunu da reddedilemez.

2- Kürt Sorununun Çözümü:
Nasıl ki İngiltere, İrlandalı sorununu demokratikleşmeyle büyük oranda çözüme ulaştırdıysa, nasıl ki İspanya, Katalan sorununu ve Basklı sorununu demokratikleşmeye büyük oranda çözüme ulaştırdıysa, nasıl ki Fransa, Korsikalı sorununu demokratikleşmeyle büyük oranda çözüme ulaştırdıysa, Türkiye de Kürt sorununu demokratikleşmeyle büyük oranda çözüme ulaştıracaktır inşaallah.

İngiltere ile IRA o barışı nasıl sağladı biliyor musunuz? İngiltere hapishanelerindeki tüm IRA mensuplarını serbest bıraktı. IRA da elindekilerinin hepsini serbest bıraktı. IRA'nın ele başları parlamentoya girdi siyasi mücadele verdi. IRA silah bıraktı.

İngiltere'ye IRA'nın "katillerini", IRA da İngiltere'nin "katillerini" karşılıklı olarak serbest bırakmış ve barış, uzlaşma böyle sağlanmıştır.

İngiltere ve IRA gibi Türkiye ve PKK da bu yoldadır.

Abdullah Öcalan TC'ye göre katildir. PKK'ya göre de biz katiliz çünkü biz de katillikler yaptık. Tek fark var o da şu anki devlet dünkü katil devlet değil (Uludere Faciası Hariç).

Eğer kendimize bakmaz ve karşı tarafa tüm suçu atarsak o zaman bu nefret ile asla barış, uzlaşma gelmez. Ama artık kimse evladını vermek istemiyor. Ne TC tarafından ne PKK tarafından. Millet bıktı.

Bu süreçte yaşanılanlar ile hiç bir taraf kaybetmiyor. İki taraf da kazanıyor ki iki taraf yok, millet tek! Yani sadece Türkiye kazanıyor bu barış süreci ile!

 

zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 03-19-2013, 23:39   #2
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
zülcenaheyn Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
İngiltere ile IRA o barışı nasıl sağladı biliyor musunuz? İngiltere hapishanelerindeki tüm IRA mensuplarını serbest bıraktı. IRA da elindekilerinin hepsini serbest bıraktı. IRA'nın ele başları parlamentoya girdi siyasi mücadele verdi. IRA silah bıraktı.

İngiltere'ye IRA'nın "katillerini", IRA da İngiltere'nin "katillerini" karşılıklı olarak serbest bırakmış ve barış, uzlaşma böyle sağlanmıştır.

Eğer kendimize bakmaz ve karşı tarafa tüm suçu atarsak o zaman bu nefret ile asla barış, uzlaşma gelmez. Ama artık kimse evladını vermek istemiyor. Ne TC tarafından ne PKK tarafından. Millet bıktı.

Bu süreçte yaşanılanlar ile hiç bir taraf kaybetmiyor. İki taraf da kazanıyor ki iki taraf yok, millet tek! Yani sadece Türkiye kazanıyor bu barış süreci ile!

Kürtlere zulümler yapılmış olması bazı Kürt milliyetçilerinin PKK terör örgütünü kurup dağa çıkıp asker-polis-sivil demeden insanları öldürmelerini meşru ve makûl göstermez. Türkiye'de dindarlara da çok zulümler yapıldı; ama dindarlar dağa çıkmadılar, asker-polis-sivil demeden vatandaşlarımızı öldürmediler.

Devlet ile PKK terör örgütünü aynı kefede değerlendiremeyiz. Devlet, meşru ve legal bir organizasyondur; PKK ise gayrimeşru ve illegal bir organizasyondur. Ayrıca şunu da hatırlatayım ki, bir zamanlar Kürtlere zulmeden aynı devlet, şimdi Kürtlere ana dillerinde televizyon kanalı hizmeti de dâhil olmak üzere hizmet üstüne hizmet yağdırıyor.

Kürt sorununu çözerken İngiltere'nin İrlandalı sorununu çözerken yaptıklarının aynısını yapmak zorunda değiliz. Çözüm sürecinin soununda smî bir af getirilmesinden yanayım; ama teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılmasının karşısındayım.

Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-20-2013, 00:59   #3
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Exclamation
Herhalde cumhuriyetin ilk yıllarında memleketin neredeyse her şehrinde yaşanan dindar isyanlarından haberiniz yok!

Kürtlere zulmeden aynı devlet bugün Kürtlere haklarını verdiği, hizmet ettiği için zaten barışa bu kadar yaklaştık.
zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-20-2013, 01:47   #4
Kullanıcı Adı
ribat
Standart
Alıntı:
Kürtlere zulümler yapılmış olması bazı Kürt milliyetçilerinin PKK terör örgütünü kurup dağa çıkıp asker-polis-sivil demeden insanları öldürmelerini meşru ve makûl göstermez. Türkiye'de dindarlara da çok zulümler yapıldı; ama dindarlar dağa çıkmadılar, asker-polis-sivil demeden vatandaşlarımızı öldürmediler.

Devlet ile PKK terör örgütünü aynı kefede değerlendiremeyiz. Devlet, meşru ve legal bir organizasyondur; PKK ise gayrimeşru ve illegal bir organizasyondur. Ayrıca şunu da hatırlatayım ki, bir zamanlar Kürtlere zulmeden aynı devlet, şimdi Kürtlere ana dillerinde televizyon kanalı hizmeti de dâhil olmak üzere hizmet üstüne hizmet yağdırıyor.

Bence "Meşru ve makul..." olanı aramak yerine söylemimizi adalet üzerinden kurgulayalım. Meşru olmak-makul olmak göreceli ama adalet duygusu her insanın fıtratında var. Meşruluğun-makullüğün-adaletin ölçüsü devlet politikaları, kanunlar olamaz. Basit bir örnek: başörtüsü yasağı devletin aklınca bir zamanlar meşru idi ama hiçbir zaman adil değildi.

Konu ribat tarafından (03-20-2013 Saat 02:38 ) değiştirilmiştir..
ribat isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-20-2013, 22:52   #5
Kullanıcı Adı
Cihannur
Standart
Alıntı:
zülcenaheyn Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Herhalde cumhuriyetin ilk yıllarında memleketin neredeyse her şehrinde yaşanan dindar isyanlarından haberiniz yok!

Kürtlere zulmeden aynı devlet bugün Kürtlere haklarını verdiği, hizmet ettiği için zaten barışa bu kadar yaklaştık.
Dindarlar dağa çıkıp asker-sivil-polis demeden insanları öldürdüler mi! Benim böyle bir bilgim yok. Eğer dindarların, PKK terör örgütü gibi yapıp asker-polis-sivil demeden halkı katlettiklerine dair bilgileriniz varsa lütfen paylaşınız.

Alıntı:
ribat Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Bence "Meşru ve makul..." olanı aramak yerine söylemimizi adalet üzerinden kurgulayalım. Meşru olmak-makul olmak göreceli ama adalet duygusu her insanın fıtratında var. Meşruluğun-makullüğün-adaletin ölçüsü devlet politikaları, kanunlar olamaz. Basit bir örnek: başörtüsü yasağı devletin aklınca bir zamanlar meşru idi ama hiçbir zaman adil değildi.

Teşbihte hata olmaz. PKK terör örgütünün terörist faaliyetlerinin niye meşru, mâkûl ve de mâzur gösterilemeyeceğini bir misalle anlatayım. Karısını devamlı olarak döven bir adam ve devamlı olarak kocasından dayak yiyen bir kadını misal alalım. O kadının devamlı olarak kocasından yediği dayaklardan bıkıp kocasını öldürdüğünü varsayalım. Kocasını öldüren o kadın, mahkemeye çıktığında onun yaptığı kötü iş; ne meşru ne mâkûl ne de mâzur görülebilir. Hâkim, kocasından devamlı olarak yediği dayaklardan dolayı o kadına sadece hafifletici sebep indirimi yapabilir. Kocası onu dövmeyip eziyet etmediği durumda öldürseydi ağırlaştırılmış müebbet hapis ya da müebbet hapis cezasına çarptırılabilecekken, kocasından yediği dayaklar sonucu cinayet işlediği için belki 20-30 sene civarında hapis cezasına çarptırılabilir.
Cihannur isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 03-20-2013, 23:24   #6
Kullanıcı Adı
zülcenaheyn
Standart
I. Cihan Harbi ve Milli Mücadele sonrası cumhuriyet kurulur ve Atatürk inkılapları sırayla gerçekleştirilir. Bu esnada Kürtler gibi dindarlar da çok zulüm görür. İşte bundan dolayı anadolunun her şehrinde ayaklanmalar çıkar. Askerler bu ayaklanmaları bastırır. Bazı dindarlar Şeyh Sait gibi ayaklanarak mücadele eder, bazı dindarlar ise Said Nursi gibi ilmi olarak mücadele eder.

Bugün Kürtler de sadece siyasi alanda mücadele kararı almıştır, tıpkı dindarlar gibi; bu ülkemizin demokrasisi, çağdaşlaşması açısından çok sevindiricidir.

AK Parti binasına saldırarak bu demokrasi adımlarına karanlık güçler engel olmak istese de inşallah bu çözüm süreci tamamlanacaktır.
zülcenaheyn isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı




2007-2026 © Siyaset Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.


Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı