Arkadaşlar barış adına belki iyimser olabiliriz ama an itibari ile hem Apo hem PKK meşrulaşmıştır artık.
29 Ekim'de Cumhuriyet bayramını kutlamaya çalışan kalabalığa izin vermeyen ancak Diyarbakır'da Apo posterleri ile PKK posterleri ile terörist kıyafetleri ile newruz kutlamalarına "BARIŞ" yiyerek seyredenlere MAKUL demek hayli zor.
Baldıran zehri bu olsa gerek... Sabredeceğiz
Bekleyip göreceğiz ama süreç bu şekli ile hiç hoşuma gitmiyor.
Sebebi ise aşağıda ki manzara ;
Yukarıda da işaret ettiğim gibi "meşru olmak olmamak" meselesi kanunlarla belirlenemeyecek kadar büyük-girift-doğal bir mesele. Kimilerinin bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak gayrimeşru-terör örgütü olarak gördüğün yapıya azımsanmayacak bir topluluk haklarının savunucusu, kendilerini ifade eden siyasi aygıt olarak bakıyor. Garip bir dil var bu forumda, sanki PKK ağaçta bitmiş, meydanlara milyonları yığma kabiliyeti yok, kendi kendine silahçılık oynuyor. Bu insanların inanmak istenildiği için inandığı bir serap olmalı. Sorun zaten bu arkadaşlar. Devletin terörist diye tanımladığı örgütün milyonlarca sempatizanı var. Devlette olabildiğince kıvrak bir siyasetle bu sempatiyi kırıp, örgütü daha makul yerlere çekmeye çalışıyor.
Eğer reel siyaset yapıyorsanız bu realiteyi görmezden gelmeniz onu ortadan kaldırmaz, tavsiyem gerçeklikten kopmayın. Eğer ideal bir siyaset yapıyorsanız buradaki manzaranın hangi değerlerinize aykırı olduğunu, bu değerlerin ne olduğunu belirterek açık, net, anlaşılır, tutarlı bir itiraz yapın.
Coplanmak ya da coplanmamak değil ki konu. Bu çok basit bir dil. Bu ülkenin hapishanelerinden, işkencehanelerinden, cop yenilen meydanlarından en az geçen taifenin "cumhuriyet bayramı"nı kutlamak isteyen taife olduğu çok açık, çok bilinen bir durum. Manipülasyon yapmanın lüzumu yok.
Yukarıda da işaret ettiğim gibi "meşru olmak olmamak" meselesi kanunlarla belirlenemeyecek kadar büyük-girift-doğal bir mesele. Kimilerinin bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak gayrimeşru-terör örgütü olarak gördüğün yapıya azımsanmayacak bir topluluk haklarının savunucusu, kendilerini ifade eden siyasi aygıt olarak bakıyor. Garip bir dil var bu forumda, sanki PKK ağaçta bitmiş, meydanlara milyonları yığma kabiliyeti yok, kendi kendine silahçılık oynuyor. Bu insanların inanmak istenildiği için inandığı bir serap olmalı. Sorun zaten bu arkadaşlar. Devletin terörist diye tanımladığı örgütün milyonlarca sempatizanı var. Devlette olabildiğince kıvrak bir siyasetle bu sempatiyi kırıp, örgütü daha makul yerlere çekmeye çalışıyor.
Eğer reel siyaset yapıyorsanız bu realiteyi görmezden gelmeniz onu ortadan kaldırmaz, tavsiyem gerçeklikten kopmayın. Eğer ideal bir siyaset yapıyorsanız buradaki manzaranın hangi değerlerinize aykırı olduğunu, bu değerlerin ne olduğunu belirterek açık, net, anlaşılır, tutarlı bir itiraz yapın.
Coplanmak ya da coplanmamak değil ki konu. Bu çok basit bir dil. Bu ülkenin hapishanelerinden, işkencehanelerinden, cop yenilen meydanlarından en az geçen taifenin "cumhuriyet bayramı"nı kutlamak isteyen taife olduğu çok açık, çok bilinen bir durum. Manipülasyon yapmanın lüzumu yok.
Manipülasyon değil mesele başından beri hassas bir mesele olduğu için ve süreç kontrolünün iktidar cenahında olması gerektiği içindir bu endişeler.
PKK diyarbakırda rahatlıkla bayrak sallayacaksa veya yarın Apo resimleri Diyarbakır Batman Siirt Hakkari belediye başkanlarının odasında asılı olacaksa ve bunu milyonlar böyle istiyor diyerek sineye çekeceksek,PKK'ya silah bıraktırmış olmakla gurur duyabilecek miyiz?
Mesele bu
Sürecin sonunda ne ile karşılaşacağız mesele bu.
Konu manifesto tarafından (03-22-2013 Saat 03:39 ) değiştirilmiştir..
Manipülasyon değil mesele başından beri hassas bir mesele olduğu için ve süreç kontrolünün iktidar cenahında olması gerektiği içindir bu endişeler.
PKK diyarbakırda rahatlıkla bayrak sallayacaksa veya yarın Apo resimleri Diyarbakır Batman Siirt Hakkari belediye başkanlarının odasında asılı olacaksa ve bunu milyonlar böyle istiyor diyerek sineye çekeceksek,PKK'ya silah bıraktırmış olmakla gurur duyabilecek miyiz?
Mesele bu
Sürecin sonunda ne ile karşılaşacağız mesele bu.
Mesele bu değil. Hep basit sonuçlarla-tezahürlerle ilgileniyorsunuz. Mesele bu insanlar nasıl oluyor da kendi vatandaşı olduğu devletle silahlı mücadeleye girmiş bir örgütü destekliyor ve bu belanın iki kadim kardeş ve bir kültür olarak da olsa müslüman olan insan topluluklarının arasına fücur tohumları ekmesine nasıl engel olunabilir?
Eğer adam Apoyu peygamber olarak görüyorsa o bayrağı asmasa ne assa ne? Sorun o değil ki. Asıyorsa daha iyi aslında, hiç değil ne olduğu belli olur. Asamadığı için dağa çıkıyor, hiç değilse şehirde kendini ifade etsin. İşin öteki yanı, bir devlet hangi meşruiyetle adamın peygamberine karışacak? Ulus devlet mantığıyla düşünüp demokrat olunmaz, böyle bir çelişkiniz olduğunu görüyorum. (Ak partili olduğunuzu ve dolayısıyla demokrat olmanız gerektiğini düşünerekten... )
Velhasıl.. İnsanlara zulmetmeden, adalet üzere bir politika izlenir inşallah. Süreç umut verici.
Konu ribat tarafından (03-22-2013 Saat 08:30 ) değiştirilmiştir..